• Sonuç bulunamadı

Kemalist devrim...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kemalist devrim..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

5

SAYFA • • W • <

PO LİTİK A GUNLUGU

HİKMET ÇETtNKAYA

Kemalist Devrim ...

Cumhuriyet'in 70. yılını kutluyoruz...

Bir özel TV kanalını çeviriyorum. Konuşmacılar açık açık “ bir şeriat devletini" savunuyorlar. Sözüm ona tar­ tıştıkları konu üniversitedeki kız öğrencilerin “ türban"\a sınıfa girmeleri. Konuşmacılar “fırsat bu fırsat’’ deyip Kemalist devrime, laik Cumhuriyet'e saldırıyorlar.

İçlerinden birisi şöyle diyor:

“ Türkiye’de din ve vicdan hürriyeti yoktur..."

Oysa kendi televizyonlarını kurmuşlar, istediklerini söylüyorlar...

Kimi dergileri karıştırıyorum, gazete sayfalarına yan­ sıyan düşüncelerine bakıyorum...

Diyorlar ki:

“Birinci cumhuriyet, yaşlanmış ve çürümüştür..."

Saldırı ve küfür sürüyor... Amaçları belli:

“Laik Cumhuriyet"! yıkmak..."

Bugün kara yobazlar, dönek sosyalistler, Kürt milli­ yetçileri birlikte yürüyorlar. Onlar Atatürk’e küfür ediyor, laik Cumhuriyet’i eleştirmenin ötesinde dinamitlemek için işbirliği yapıyorlar. Üstelik üç grup da aynı maskeyi kullanıyor:

“Demokrasi...”

1923 devriminde doğanlar bugün 70 yaşında... 1923 devrimini anlamak ve tanımak için salt askeri za­ fere değil, o günün sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasal koşullarına da bakmak gerekiyor. Laik Cumhuriyet’in 1923’ten 1993’e dek geçirdiği evreleri iyice gözlemek, özümsemek zorunluluğu doğuyor.

70 yıllık bir süreç içinde, tek parti döneminden çoğulcu demokrasiye geçişe ve bugünlere gelişe dek uzayan çizgide, demokrasiyi tüm kurum ve kurallarıyla yerleşti- remediysek, bunun sorumlusu Mustafa Kemal Atatürk değildir. Ulus egemenliğinin tartışılmaz bir kanıtı olan 1924 Anayasası da o günün koşullarına göre çağdaştır. 1923 devrimi, demokrasiye açık Kemalist Türkiyesi’nin geleceğinin de simgesidir.

Türkiye'de demokrasinin işlerlik kazanamamasının nedenleri, Atatürk'ün ölümünden sonra Batı’da "otoriter

rejim ler” ile Türkiye’de “ m illi şef" yönetiminin baskıcı

yönetimleridir. 1950sonrası “halkıkucakladığı"sanılan DP iktidarı ise özgürlüklerin "bireyselçıkarlara"dönüş­ türüldüğü bir siyasal maceradır. 1950^-1961 döneminde özgürlüklerin tümüyle yok edilmesine dönüş ise DP’nin kendi içindeki antilaik güçlerin parti içindeki egemenli­ ğinden kaynaklanmıştır.

Kemalist devrimin 70. yılını kutluyoruz...

Bu devrim, Türkiye’nin kendi öz dokusunu yansıtan, sınıfsal bir tercihi olmayan bir aydınlatma hareketinin ürünüdür.

Tam 70 yıl sonra Kemalist devrime saldırma, onu yok sayma günümüzde moda olmuştur. Kemalist olmak, sosyalist olmak bugün küçümsenmektedir. Kendi de­ ğerlerimiz yok olmuştur. Onun yerini Bush'un “yeni

dünya düzenine" ayak uyduran yükselen değerler al­

mış, liberalizmin bahçelerinde kendi bireysel çıkarları doğrultusunda “ medya aracılığıyla” alıcı bulmuştur.

1923 devrimi, laik Cumhuriyet’i gerçekleştirmiş, kul­ luktan yurttaşlığa geçişi sağlamıştır. Laik Cumhuriyet’in ana ilkelerinden birisi de çağdaşlaşma olmuştur.

Şimdi 1993 yılındayız. Kimileri hala 70 yıl önceki Ke­ malist devrimi eleştiriyor. Ortaya çıkanlar “Kemalist

devrimi tartışalım” mantığıyla hareket ediyor.

Neden?

Kemalist devrimin elbet yanlışları vardır. Ama asıl so­ run, 70 yıl öncesine inip geçmişi sorgulamak değil, gele­ cek için ne yapmak gerektiğini tartışmaktır.

70 yıl önce toplumdaki tüm ulusal güçlerin bir araya gelip antiemperyalist savaşa katılmaları bir anlam taşır. Ulus bilincinin bu biçimde oluştuğunu da gösterir.

Ne diyor ozan Nazım Hikmet:

“Dağlarda tek tek

ateşler yanıyordu

Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki şayak kalpaklı adam

nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden güzel, rahat günlere inanıyordu

ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanın­ da,

birdenbire beş adım sağında onu gördü. Paşalar onun arkasındaydılar.

O, saati sordu. Paşalar: “ Üç", dediler. Sarışın bir kurda benziyordu. Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı. Yürüdü uçurumun başına kadar, eğildi, durdu.

Bıraksalar

ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak

ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak

Kocatepe’den Afyon ovasına atlıyacaktı.”

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Tablo 4.106’da “Harlequin'in Ailesi” resmine ilişkin özgül öğrenme güçlüğü olan çocukların ürettiği metaforlara bağlı olarak ortaya çıkan kavramlar arasında en

Yutma sırasında AÖS gevşemesinin değerlendirilmesi: önce- likle 5 ml sulu yutkunma işareti bulunur ( WS5M) [1], yutma sonrasın- da AÖS basıncının yaklaşık olarak

Sayısal çalışma sonuçları olarak hazırlanan hesap algoritmaları ve lineer olmayan sonlu eleman modeli analiz sonuçları kullanılarak elde edilen veriler, deneysel

萬芳關懷醫療安全,特舉舉辦病人安全週活動 萬芳醫院將 10 月 28 日至 11 月 2 日訂為 2013

Otuz beş yaşında kadın olgunun yapılan otopsisinde kafa kaidesinde sfenoid kemik ve sella tursika bölgelerinde lizise yol açmış, kesitlerinde koyu yeşil kahverengi pürülan

İkinci bölümde İş Kazaları, Gemi İnşa ve Onarım Faaliyetlerinde meydana gelen kazalar, İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi, Risk Analiz Yöntemleri ve Emniyet

Toksinlere ya da hastalıklara bağlı olarak oluşan böbrek hasarının erken dönemde taranması ve hastalığın ilerlemesinin takibinde non invaziv bir test olan NAG’ın önemli

Öncelikle son devir Osmanlı damatlarının (Damat Ferit Paşa, Enver Paşa, Şehzade Ömer Faruk Efendi, İsmail Hakkı [Okday] Bey) kısa hayatları, kişiliği, üslubu,