• Sonuç bulunamadı

Yine Vefik Paşaya dair

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yine Vefik Paşaya dair"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

• A T F A : 2

r r 5 í it ó

Yine Vefik

Paşaya dair

YAZAN

Abdülhah Şinasi Hisat

•1

„A

ROBERT KOLEJİN YERİ

Robert Kolejin inşası içiıı bir ar­ sa satın almakla meşgul olan bir heyet, o zaman Paris'ele sefirimiz bulunan Ahmet Vefik Paşaya mü­ racaat etmiş. Hayatında hiç bir yer ye h iç. bir şey satmayı sevmiyen Alımed Vefik Paşa bu teklifi ta- nıamiyle reddetmiş.

Sefaretten İstanbula dönünce Vefik Paşa milletin haysiyetini ko­ rumak kasdi ile ve kendi kanaatin- ce Hükümetin de tasvibi ile lü­ zumlu telâkki ettiği bazı ziyafet­ ler ve sair masraflar kendisine tesviye edilmeyeceğine karar veri­ lince, borçlanarak ve parasızlık sı- kıntsında kalarak borçlarını öde­ yebilmek için Rumali Hisarında kalelerin önlerindeki araziyi Robert Koleje satmak mecburiyetinde sal­ mış.

«ŞUARA TOPLANAN

MECALİSDE..»

Ahmecl Vefik Paşa Paris’te elçi­ miz bulunduğu sırada zamanın ta­ nınmış meşhur siyasiyatçıları. e- dipleri ve müsteşrikleriyle tanış­ mış ve sefarethanedeki toplantı!a- rın bir şöhreti olmuş. Gelenler li­ rasında Ernest Renan. Jule Favres Thiers. Alexandre Dumas Fils ve Barbier de Maynard bulunurlar­

mış.

RUMELİ HİSARINDA

VEFİK PAŞA

Ahmed Vefik Paşanın Rumeli Hisarında o kadar geniş arazisi var­ dı ki, bütün Rumelihisarına Vefik Paşa mahallesi denilebilirdi. İstaıı- bulda babasından mevrus. kalan konak büsbütün harap olunca ar­ tık yaz kış Hisarda kalmıştı. Ya­ zın Hisar kalesinin ötesinden sonra ve hemen ona bitişik bulunan ko­ caman ve simsiyah bir evde ve o -

nuıı bahçesi ve sonra kütüphane­ si olan yerde kalırmış. Büyük bi­ na da o kadar harap imiş ki. ni­ hayet satılınca enkaz ve odun o- larak satılmış. Kışın da biraz a- şâğıya inen, biraz daha içerlek bir yerde, bir yalı olduğundan balıso- lunursa da hâlis bir yalı olmayan bir binada kalırmış. Menküb bir ömür yaşayan Vefik Paşa bu her iki evi harap, eşyası fersudeleşmiş, minderleri lime lime eskimiş bu yerlerde kalır ,ve misafirlerini bu­ rada kabul edermiş.

ABDÜLHAK HAMİD'İN

BİR HATIRASI

Abdülhak Hâmid. ailesinin en yaslı akrabası, olan Ahmed Vefik Paşayı arada şırada ziyarete gider­ miş. Bir gün .misafirlerle birlikte bulundukları’ odada onun sancı­ landığını görmüşler. Kerevet üs­ tüne yatarak «aman, beni mazur

görün!» demiş ve bütün misafirler odayı terketmişler. Fakat paşanın yüzünden hastalandığına ihtimal vermeşpn Abdülhak Hâmid. başka­ ları oda civarından ayrılınca, analı tar deliğinden içeriye bakmış. Vefik Paşanın misafirleri aldatıp savmış olmaktan memnun kerevetteki şil­ tesi üstünde neşesinden gülerek ve iki elini havada şaklatarak- oyna­ dığını görmüş.

DARBI MESELLER

Abdülhak Hâmid söylemişti ki Vefik Paşaya ilk bastırdığı kitabı olan Macerayı Aşk'ı takdim ettiği zaman o «Kitabında arada bir ata sözü, bir darbımesel zikretmeliy­ din! Eu daha canlı olurdu!» de­ miş. Abdülhak Hâmid sonra ikinci eseri olan «Sabr-ü Sebat» ı verin­ ce kendisine:

— Ben sana bir darbımesel kita­ bı yaz demedim ki! demiş.

EDEBİYATÇI

İlk Türkçülük mübeşşirlerinden biji olan Alımed Vefik Paşa bilhas­

sa Türkçenin sadeleşmesi gayreti­ ne kapılmış olan dil ve lügat âli­ mi, «Lehçe-i Osmâni» muharriridir Diğer yandan millî tarihimizle alâ­ kalı «Şeoere-i Tiirkf» «Fezieke-i Tarilı-i Ösmânî» muharriri, bir müverrihdir. Bir kaç tercüme neş­ retmiş ve bilhassa Moliere'in bazı piyeslerini tercümeden ziyade adap tasyonlarmda o kadar muvaffak olmuştu ki, Mpîiere’in bazı piyes­ lerinin türkçeleri onunla işbiriiğiy- le yazılmış gibidir. Onun Georgs Dandin yerine Yorgaki Dandini de­ diğini duymak bu tercümenin müş­ terek bir ibda olduğunu duyurma­ ya kâfi gelir. Anlaşılıyor ki. Vefik Paşa bir âlimin yalnızlığında kal­ mıyor. bir edebiyatçının ibda ne­ şesine iştirak ediyordu.

EVLİYA ÇELEBİ GİBİ

Alımed Vefik Paşa ilme âlimle­ rin kanaatleriyle ■ değil de. sanat­ kârların hazzıyla iştirak edermiş. Bunun için o da Evliya Çelebi gibi mübalâğa etmeyi sever ve iddiaları da hakikatleri aşarmış.

Bir' kaç ayda bir Vefik Paşayı görmeye giden Suphi Paşa her gö­ rüşmesinde eski müellifler ve eser­ lerden bahsolunurken Paşanın da­ ha hiç duyulmamış bir âlimden ve, hiç bilinmeyen bir kaç eserin­ den bahsettiğine dikkat etmiş. Suphi Paşa Vefik Paşaya kendisiy­ le birlikte giden bir dostu ile an­ laşmış. İkisi de tamamiyle uydu­ rulmuş bir isimle mevhum bir â- limin kitaplarından bahsedince Vefik Paşa bu uydurma müellifin kitaplarım bilmekle iktifa etmiye. rek onlar arasında kendisinin de bir iki eseri daha iiâve ettiğini dvt yuııea Paşanın çoktanberi tahmin ettikleri huyunu meydana çıkarmış lar.

GECELİK TUVALETİ

İstanbuldaki. yeni İngiliz Sefiri Ahmed Vefik Paşanın evine gelmiş. Kendisi onu gecelik entarisi. Şam hırkası, başında incecik beyaz tak­ kesi ve üstünde fesi ile kabul et­ miş. İngiliz Elçisi başkalarına onun lâkırdılarını beğendiğini ve kendi­ ni gecelik entarisiyle kabul ettiğini söylemiş. Vefik Paşa da- «Ben de Londrada bir akşam kendisini gör­ meğe gitsem beni smokiniyle, yâni gece elbisesiyle kabul edecek değil mi idi? Ben de onu gecelik elbi­ semle kabul ettim !» demiş.

KALELERİN MUHAFIZI

Ne gibi bir anlaşmazlık neticesi olarak, bir aralık Rumelihisarı ka- ’ '¡elerinin hiç olmazsa birinin yâni Zağanos Paşa kalesinin yıktırılması mevzuu bahis olmuş, Alımed Vefik Paşa celâdetle kaleyi yıktırmaya gelenlere fiilen mâni olacağını söy- liyerek Fatihin yaptırttığı kaieieri düşmanlar memleketi istilâ eder­ lerse onlar yıktırırlar, yoksa düş manlann yapmak istediklerini biz kendimiz yapmağa kalkışamayız. Ben şimdi burada kalelerin bek­ çisi gibiyim. Onu yıkmak isteyen­ lere ben mâni olacağım!. Diye ne söylediyse söylemiş, fakat Veiik Pa­ şanın itirazları muhakkak ki Padi­ şaha da aksetmesi üzerine bu ga- ı-iD fikirden vazgeçilmiş.

VEFİK PAŞANİN MEZARI

Rivayete göre. Ahmed Vefik Pa­ şa «Rumeli Hisarında gömülmeyi is tiyorum. Sultan Malımud Türbesi, ne götürülüp de hayatım müade- tince uğraştığım adamlarla ahrette tepişmeyi istemem!» dermiş. Yine rivayete göre, ölünce nerede def- noluııması hakkında iradesi soru­ lunca Abdülhamld de, «Kendisi Hi­ sarda Kayalar kabristanına defno- lunsun ki. Robert Kolejde çalınan çan sesleri kıyamete kadar kulak, lafında çınlasın dursun!» tarzında bir şey söylemiş, ve filhakika Vefik Paşa bu Kayalar Kabristanına det- nedi’.miştir.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

[r]

Fifty-six CT slices bearing the largest hyperdense area of the series were picked up by manually from 76 consecutive patients admitted to the intensive care unit of a single

藥學院生藥學研究所賴奎宏老師學術分享:天然藥用資源的科學探索

藥學院舉辦「藥局管理制度與法規研究」國際研討會 藥學院與臺北市藥師公會承辦衛生福利部食品藥物管理署計畫,於 2015 年 10 月

Microglia constituted several immune molecules, such as the major histocompatibility complex class II antigens, complement type 3 receptors and macrophage lysosomal antigens of

有天,有個和她同名同姓的人在她先 生臉書上看到蕭麗華先前受訪的新