Fotoğraf: C en g iz C ıva (Cum huriyet G a ze te si Arşivi)
8 yıl oluyor aramızdan ayrılalı Ruhi Su. Unutulan, unuttu
rulmaya çalışılan ama hiçbir zaman değerinden bir şey
kaybetmeyen, türkülerin usta yorumcusu Ruhi Su. Onun
altın parıltısındaki sevgi sesi yüzyıllar ötesinden gelir gibi.
Bir Ezgili Yüce Yürek
Ayhan Aydın
8
yıl oluyor aramızdan ayrılalı Ruhi Su. Unutu lan, unutturulmaya çalışılan ama hiçbir zaman değerinden bir şey kaybetmeyen, türkülerin us ta yorumcusu Ruhi Su. Onun altın parıltısındaki sevgi sesi yüzyıllar ötesinden gelir gibi. Eşsiz bir armoni oluşturan türkülerin dili, gür sesi, bin yılların kültür izlerini taşır gibi.Ruhi Su 1912'de Van'da doğdu. Çocukluğu Ada- na'da, Çukurova'da, Toroslar'da geçti. 1936'da Ankara Müzik Öğretmen Okulu'nu bitirerek Devlet Konservatu- varı’na girdi. 1942'de Opera Bölümü'nden mezun oldu. 1952'ye kadar Devlet Operası'nda çeşitli operalarda oy nadı. 1952-1957 arasında siyasi düşünceleri yüzünden 5 yıl tutuklu kaldı. Cezaevinden çıktıktan sonra kendini tümüyle türkülere verdi. Konserleri ve plaklarıyla dünya çapında ün kazandı. 1985'de yakalandığı hastalıktan kur- tulamayıp İstanbul’da öldü (1).
Ruhi Su, Ekin İdim Oldum Harman isimli kasetiyle Fransa'da Altın Plak Ödülü'nü kazandı.
Ana sütü kadar temiz türkülerimiz. Sabahın sahibi türküler. En umutsuz kederler içindeyken bize ortak olan, bize yar olan türküler. Pırıl, pırıl yılların süzerek günümüze getirdiği gönüllerimizin dili türküler. Çiçek lerle örülü bir dünya, sevgiyle, barışla, kardeşlikle, dost lukla dolu bir dünya için kendini bize sunan türküler, înci inci gözyaşlarının billurluğunda çocukların mahzun bakışlarında, Türkmen kızının gülüşündeki türküler.
Ruhi Su ise bakın neler diyor, türküler hakkında: "Türkü söylemek benim için bir aşk halidir. En güzel aşklarımı türkü söylerken yaşadım. Ne onlar beni aldat tı, ne de ben onları. Türkü söyledikçe yeşeriyor, çiçekle niyorum. Ben yalnız türkü söylemiyorum ki; bu söyledi ğim türkülerle aynı zamanda, çağdaş Türk toplumunun lied'lerini de söylüyorum." (2)
Seferberlik türküleri ve Kuvayi Milliye Destanı, Yu nus Emre, Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan, Köroğlu, Ezgi li Yürek, Çocuklar, Savaşlar, Göçler... Yirmiüç kasette binlerce ses, binlerce yürek, binlerce ırmak...
Bir ezgili yüce yürek Ruhi Su; beyaz güvercin, kırmı zı gül Ruhi Su. Türkü, ezgi, duygu, anne, yurt, çocuk, öz lem, şah, çiçek, barış, eşitlik, özgürlük Ruhi Su. Yunus'un biçare dertli dolabı, Pir Sultan'ın ipeği, Dedem Korkut'un bilgeliği, Şaman Zerdüşt duaları, Karacaoğlan'ın yârı; Köroğlu'nun mertliği, Kıratı; Dadaloğlu'nun başkaldırı- şı... Mevlana'yla, Nazım Hikmet'le Fazıl Hüsnü’yle ölümsüzleşen ses (3).
Acıların, kederlerin, haksızlıkların olgunlaştım ol gunlaştım duygudan bir insana dönüştürdüğü Ruhi Su, Pir Sultan Abdal'ın şiiriyle aynı sevgiliye mi sesleniyor?
"Türlü donlar giyer gülden naziktir Bülbül cevriyeme güle yazıktır Çok hasretlik çektim bağrım eziktir Güle güle gelir canlar paresi"
Ya, Yunus Emre'nin ölümsüz dizeleriyle, dünyanın insan incitme karşısında nafileliğini anlattığı dizelerle bi ze ders verir gibi değil mi?
"Yalana dünyaya konup göçenler Ne söylerler, ne bir haber verirler Üzerine türlü otlar bitenler
Ne söylerler ne bir haber verirler" (4)
1992'de m ezarı b a şın d a k i an m a ya k a tıla n İlhan S e lçu k bir de konuşm a yapm ıştı.
Fotoğraflar: A yh an A ydın
Ruhi Su aynı zamanda birçok değerli şiir yazmış, bir şairimizdir de. Şiirlerinden birkaç örnek de şöyledir:
Yaratan Bizleri İnsan Yarattı
Yaratan bizleri insan yarattı Muhabbet insana cana muhabbet Cümle mahlukatın üstünde tuttu Muhabbet insana cana muhabbet
İnsan ve Emek
Bir sevgiyle geldi bahar Ne don vurur, ne meyve verir Öylece bir çiçek düşlemesi Ne güzel bir oyun değil mi canım Taşlara bakan güzün çiçeği görmesi
Irmak
Ağaç demiş ki baltaya Sen beni kesemezdin ama Ne yapayım ki sapın benden Bak şu ağaan bilincine sen Ölen ben öldüm benden
Ninni
Seninki bende kilitli Benimki sende kilitli
Anahtarlarını atalım suya İster bir altın inek içsin
İster şehirlerden geçsin su
Kilitleri varınca uykuya Yaz gelsin çözsün
Kış gelsin sarsın
Rüzgâr geçen günleri koparsın
Bir de takum asalım kapıya (5)
Ezgili Yürek
Hangi taşı kaldırsam / Anamla babam Hangi dala uzanan / Hısımla akrabam Ne güzel bir dünya bu / İyi ki geldim Süt dolu torbayla
Şöylece çıkageldim Kime elimi verdimse
Döndürüp yüzümü baktımsa Kısmet kapıyı çaldı
Kör pınara su geldi Ben şakıyıp durdukça öyle
Gülün kokusu geldi Bebesi olmayana Bunalıp da kalmışa Acılarla yüklü Dargın yüreklere Yetiştim geldim İyi ki geldim (6)
Ruhi Su’nun sanat ve sanatçı hakkındaki düşünceleri de şöyle:
"Sanatçı da, tıpkı bir çiftçi, bir demirci gibi işini anla- tabilmelidir. Hem diliyle, hem de hüneriyle. Bir başka deyişle, kendi toplumu içinde sanatıyla ekmek yiyebil- melidir. 'Beni bu halk anlamaz', demek, en azından, boş bir kendini beğenmişliktir. İnsan kendini beğenmede bi le yalnız kalmamalı. Halkın sanatta anlamadığı bir yer bulunabilir, sanatçı bunu umursamazlık edemez. Çünkü tüketicisi olmayan bir üretim yaşayamaz. Hani hükümet zoruyla da yaşamaz demek istiyorum.
Elli yıllık değil, yüzelli yıllık deney var önümüzde. Bazı sanat kuramlarının gittikçe yozlaşması, kuruyup gitmesi bundandır. Halktan kopuk hiçbir işten, hiçbir in sandan hayır gelmez."
Değerli sanatçımızı 20 Eylül 1985'de kaybetmiştik. Onu anmak için 19 Eylül 1993'de mezarı başında bir say gı toplantısı düzenlendi. Anmada, birçok dostu türküler söyledi, konuşmalar yaptı. Ruhi Su'nun eşi Sıdıka Su ise yaptığı konuşmada, "O hiç ölmedi, hep aramızda, bizler- le" dedi. Aynca Ruhi Su'nun, kayıtlardan toplanan tür küleriyle yeni bir kaseti de aynı günlerde piyasaya çıktı. Bu onun 23. kasetiydi: "Uyur İdik Uyardılar". En son Ekim ayı içinde, Sıdıka Su'yla yaptığım bir görüşmede, bana bir de müjde verdi: Daha önce Ruhi Su'nun hazırla dığı ama Yapı Kredi Yayınlarından çıktığı halde isminin konulmadığı, folklorla ilgili, kitabının yeni basımı için hazırlıkları yoğunlaştırarak sürdürdüklerini söyledi.
Ruhi Su hakkında yazılmış üç kitap bulunuyor. Bun lar; Gazeteci-Yazar Battal Pehlivan'ın Türkü Yayınla rında çıkan 'Ruhi Su, Ruhi Su' isimli derlemesi, Adam Yayınları'nın hazırladığı "Ruhi Su", "Ezgili Yürek ve Ru hi Suya Saygı" isimli kitaplar.
"Garip başa bir hal gelse zamanda / orada her kimse nin dostu bulunmaz" diyor Pir Sultan Abdal.
En büyük onur herhalde şairlerle, ozanlarla, yazarla, Yunuslarla, Pir Sultanlarla, Ruhilerle dost olabilmek. •
KAYNAKLAR
(1) Ruhi Su, Ezgili Yürek, Adam Yayınları, Arka Ka pak. 4. Basım 1987.
(2) Şiirler, Türküler Plağının Kapağı'ndan, İmece Plakları 1974
(3) Ayhan Aydın, Ruhi Su Anıldı, Cem, Sayı: 17, say fa 54
(4) Ayhan Aydın, Nefes Dergisi 1. sayı için hazırla nan yazıdan, Ekim 1993
(5) Varlık Dergisi, 15 Haziran 1940 (6) Cumhuriyet Gazetesi, 23 Temmuz 1977
Ruhi Su'nun a n ılm ası s ıra s ın d a d o stla rı tü rk ü le r söyled iler m ezarı başında (1993'te).
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi