• Sonuç bulunamadı

KÖPEKLERDE DENEYSEL OLUŞTURULAN DEĞİŞİK TİP İNTESTİNAL STRANGÜLASYON OBSTRÜKSİYONLARINDA DİMETİLSÜLFOKSİT(DMSO)'İN KORUYUCU ETKİSİNİN KLİNİK, LABORATUVAR ve HİSTOPATOLOJİK OLARAK ARAŞTIRILMASI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KÖPEKLERDE DENEYSEL OLUŞTURULAN DEĞİŞİK TİP İNTESTİNAL STRANGÜLASYON OBSTRÜKSİYONLARINDA DİMETİLSÜLFOKSİT(DMSO)'İN KORUYUCU ETKİSİNİN KLİNİK, LABORATUVAR ve HİSTOPATOLOJİK OLARAK ARAŞTIRILMASI"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

,

vet.HB.DerJ:,. 12(02).18,3 :fi7·9S

KÖPEKLERDE DENEYSEL

OLUŞTURULAN DEGişiK

Tip iNTESTiNAL

STRANGÜLASYON

OBSTRÜKSiYONLARıNDA

DiMETiLSÜLFOKSiT(DMSO)'iN

KORUYUCU ETKisiNiN KLiNiK

.

LABORATUVAR v

e

HisTOPATOLOJiK

OLARAK

ARAŞTIRILMASI'

cengiz

Ceylan

1@ Yılmaz

Koça

Cl

inical

,

Labo ruıory

a

nd Hi

stn patholoai cal

lrıvestigation

of

th

e Pro

tcc tlve

Ef

f

ec

t

of

Di

methylsulfoxi

de

(1)1\18 0)

o

n

Ex

pe r i

me

n

ta

ll

y

In

duced

Vaı-ious

Ty

p

es

of

Irıtestinal

S

trangula tlon

Obst

ruct ion i

n D

ogs

Özet: Bu araştırma. köpeklerde deneyseloluşturulan

iki

tip inleslinalsnançöıasyon obstrOksiyon sonucu oluşan işemi­ repeı1üzyonhasarında;bir hidraksilradikalitemizleyici-toplayıcı ajan olan dimetilsüUoksit

(

oMSarin

koruyucu etkisinin be-lirlenmesiamacıylayapıldı.Çalışmamateryalini24 adet köpekoluşturdu.Köpekler kendi aralarında 6'şar1t4 gruba ayrıldı.

Grup i ve Il'deki kôpeklerde ı saatişemi ve 1 saat reperfüzyon gerçekleştirildive tedavi amacıyla repeı1üzyonun baş­ langıcında grup re % O.9'luk NaO 5 mllkg dozunda.grup lI'yede 1~g dozunda DMSO'nun % 20'Iik solüsyonuiv

uy-gulandı.Grup IIIveIV'tekiköpeklerde 24 saatişemive 1saat reperfüzyongerçekleştirildivetedaviamacıylareperlüzyonun başlangıcındagrupIII'e % O.9'lukNaCl 5mVkg dozunda. grupIV e de 1~gdozunda DMSO'nun %20'Iikeoıösvcnuiv

uy-gulandı. Grup ive lI'de aperlüzyonoluştu rmakamacıyladistal jejunumsegmentini besleyen arteria vevena jejunales'eBu l-dog klempleriyerleştirildi.Grup iii veIV'tehipoperfüzy onoluştu rma kamacıylaaynıdamarlara kanakı m ınıtahmini olarak% 50oranındageriletenligatürleruygulandı. Bütüngruplardakiköpeklerde klemp ve ligatüruygulanan damarlann beslediği

2Q.30 cm'likbağırsak segmentinde luminal oklüzyon oluşturma k amacıyla hem proksimale hem de distale penroz lastik drenlerle ligalürie r uyguland ı. Bütün gruplardaki köpeklerden laboratuvar analizleri için; anesteziden hemen sonra. (

pre--işami).intestinatstrangQlasyon obstrüksiyon uoluştu rdu ktansonra(işami) ve uygulanantüm ligatürierkaldınldıktan ve

ce-hrtilenılaçlaruygulandıktansonra(reperluzyonl,kan,peritonsıvısıvebagırsakbiyopsiömekleritoplandı,Kanörneklerinde: eritrositsayısı,bematokrttdeğer,trombosilsayıs ı ,akyuvarsayısı,hemoglobinmiktan,

pH

,

PCOı, P02,HOC:;,bazfazlalığ ı (BE),Dısaturasyonu,Na",K" .Ca..ı,ve glikoz miktanbelirlendi.Peritonsıvı sı ndaIaktikasit seviyesibelirlendi.Bağırsakbi -yapsisi ômekiennde de Chiu'nun standartskalasına göreintestinal mukozal hasar belirlendi. Işemidensonra tedavi ama -cıyla kullanılanDMSQ,değerlendirilmeye alınan; pH,PCOı, P02,Oa saturasyonu veperiton sıvısı laktik asitseviyesinde kontrole göre(NaCl) istatistikiolarak önemli(P<O.OS)olandüzelmelersağlamıştır. Sonuçolarak köpeklerdeoluşturula niki tipinıestinal strenqcıesvon obstrüksiyorlu sonucu oluşan işemi-reperlüzyon hasarında DMSO'nun kısmiduzelmeler sağ­ lamakla beraberışemı-repertczvcnhasanndatedavi amacıylatek başına kullanılmasının yeterli otamayacağıdüşüncesine vanldı.

Anahtar Kelimeler:InteslinalSırangulasyonObstrüksiyon,Dimetilsütloksit ,Köpek

Summary: The aimollhis studyistoevaluaıethe proteetive

ettect

of dimethylsulloxide (DMSO), a scavengerol hydroxyl redical.on the experimentally induced ischernia reperl usion injury by two different Intestinalstrangu!ation costrucncnin dogs. Atotalof24 dogswere used and dividedinto 4 groups,eachgroup having 6dogs. The dogsingroups1 and2were subjecled to 1 hour of noIlow ischemiaand 1hourof reperfusio n,andthen,for the treatmentofanimalsat thebaginning of repertusicn.group 1 was treatedwith 0.9%NaCl (5 mlikgl,and the otherwilh

200

k

DMSO(1glkg).The dogsin groups3 and4 weresubjectedto24 hOurs ollaw llow ıschermaand 1hourofreperfusion,and then,for the treatmentofansneısai thebaginnıngof reperfusion, group 3was treated wilh 0.9% NaCl(5 mlikgl,and the other with20"/0oMSO(1~gl. To carry out nollow(aperfusian)ischemia the jejunal artery andveinofthe distal tejunum cIose to ileumweredampedc ornp-letely wrth Bulldog

c1amps

ingroups 1and2.Tocarry out the law flaw jschemia (hipopeıfusion) uıevessets mentioned above wereligatedto deereaseblood ffowabout 50% ingroups 3 and 4_The distal;ejunal segmentwas aısoligatedwith penrosedrains inıtsproximal and distalends 20-30cmepart Ior luminalocclusion inall animals.Blood.paritoneal lIuid and intestinalbiopsysampleswereconecteobothbetore ischemiaandarterischemiaandreoerıusıon. Completeblood count. oxygenstates.aco-bese. electrolyte and glucose ıevers in blood were measured, and taetic acid level in peritoneal tluid was alsameasured.Meteover.intestinal mucosatdamage wasatso deterrnined based onChiu'sstandardscale.One nour afterrepertcson.stalisticallysignificanl improvements wereobserved(P<O.OS) on pH,PC02,P02,Oa saturalia nandtae -ticacidıeveıinananalstreated withDMSOincomparisonwithNacıtreatec animaıS. itwas concludedttıatDMSO provided anincomplete healing.and that use of DMSO itsettcou1d not besufficienton the ischemia repe rtusian injury in the i n-teslines.

Key Words: lnteslinalStranguıationObstruction,Dimelhylsulfoxide,Dog

GelişTarihi : OL.i0.2002 0': l'ı·n g i zl'e yl ;ın@tll y nel. ~·(l m

'"Aynıisimli doktoratezindenözerle n miş t i r. __

BuçahşmaHarranumverstrestBihmsctAraşunnalnr Komisyonu IHU BAK)tarafından desteklenrnişrir.ProjeNo:ıın. i.Harran~}ni \"er5il es iVeterinerFakültesi.CerrahiAnabilimDalı,ŞA~L1URFA

(2)

CE

YLAN

.

KO

Ç

Giriş

intestinal strangü

lasyon

obstrüksiyo

n

(iSO), hem luminathem de vasküleroklüzyonun bir arada olduğu gastrointestinal sistemin önemli bir hastalığıd ı r (Arden ve ark., 1989; Reeves ve ark., 1990). insan ve ha y-vanlarda ölümün önemli sebepleri arasında sayı lan iSO'un,Amerika'da insan ölümlerinin% 3'ününnedeni olduğu bildirilmiştir (Reeves ve ark., 1990). intestina! strangülasyon obstrüksiyonla n. evcü hayvanlardan özellikleatlarda rnomidite vemorteıües!yüksekolan bir hastalı ktı r (Prichardve ark,1991). insanve evcüh ay-vanlarda intestinal strançutasyon obstrüksiyonlarının prognozuna, erken tanı ve teda visinin zamanında ya-pılamaması nedeni ile işemi-repertüzyon yıkımlanması

ve gangrenden dolayı bağırsak segmentinin re -zeksiyonuilesonuçlandığından kuşkuyla bakılır (Taşçı ve ark.1995).

Araştırmacılar {Harisch ve ark..1989;Reeves ve ark.,1990),lntestlnaı strangülasyon obstrüksiyonlarda operatil olarak kan akımının tekrar sağlanması (re -perfüzyon) sırasında bağırsaklarda oluşan yı­ kı mlanmanın, işemik dönemde ksantindehidrogenazın konversiyonu sonucu oluşan ksantin oksldazdan o r-tama salınan serbest radikallerin dokulardakiyıkıcı et-kilerinin (hpit peroksidasyonu) artması nedeniyle devamettiği nibelirtmektedirler.

ISO'Iarln

işem

l

ve reperlüzyon dönemlerinde or-tamda biriken

.

0-

2ve ·OH·radikallerinin temizlenmesi amacıyla çeşitli antoksldan farmako lojik ajanlar (sü-peroksit dismötaz. katalaz. mannitol, allopurinol, de -teroksamin

vb)

kullanılmış ve bu ajanların içinde di -metüsültokstt(DMSO)'de araştırmalara konuolmuştur. DMSO'nun analjezik, antienflamatuvar, diüretik, ser -best hidroksi! radikali temizleyici, antitrombojenik, enzim inhibisyonu, penetrasyon arttırıcı, krioprotektif, radioprotektif ve antimikrobiyel etkileri bulunmaktadır (Brayton,1986:Ardenve arx., 1989).işemik bağırsaklı kedilerdeDMSO'nun operasyondan önce kullanılması ile işemik bağırsaklardaki ileri yıkımlanmaları ( re-perfüzyon hasarı ) önlediği,bu koruyucuetkisiniiseh id-raksil radikallerini temizleye rek, mural ödemi ve aşırı mikrovaskülar trombozu gerileterek 'oluşturduğu bil -dirilmiştir(Parksve arx.,1982).

iSO

'ın

tedavisi genellikle

şiru

rjka

l

olarak

yap

ılır.

Strangülasyon obstrüksiyonun oluştuğu bağırsak seq -mentinde, gangren!eşmenin gelişmediği erken dö-nemde mural kanakımı tekrarsağlanmaya çalışrlrrken. gangrenleşmenin belirlendiği gecikmiş dönemde ise gangrenlibağırsak segmentinin rezeksiyonuyapı lır. Şi­ rurjkal yaklaşımlar yanında erken dönemde tanısı ya-pılan intestinal strangülasyon obsnü ksiyonlannoa, no r-mal murat kan akımı sağlandıktan sonra doku

88

hücrelerinde hiperoksisonucu ortaya çıkan ve şirurjkal müdahaleden sonra dayıkımlanmayıdevam ettirens er-best radikalterin temizlenmesi için eksojen a n-tioksidarüann kullanımı, pratikte önerilen önemlibir uy-gulamadır.Bununlailgili olarak,araştırmalarakonuolan DMSO'nun hayvanları n ince ve kalın bağırsaklarında oluşan işerta ve reperfüzyon yıkımlanmalarında ko -ruyucu etkisi hakkında fazla bilgi mevcut değildir. Bazı araştırmacılar (Ravid ve arx., 1983 : Taşçı ve ark., 1995)'a göre bağırsak işemilerinde DMSO'nun k o-ruyucu etkisinin olduğu ileri sürülürken, bazı araş­ tırmacılar (Arden ve ark., 1989; Arden ve ark., 1990: Beeves ve arx.. 1990)'a göreise DMSO'nun koruy ucu etkisininolmadığıifade edilmektedir.

Sunulan buçalışmada,

i

so

sonucu oluşan işemi­ reperfüzyon hasarı sırasında ortaya çıkan ve güçlü

sl-totoksik etkisi olan hioroksf radikalinin spesifik an-tagonisti olan DMSO'nun, köpek jejunum'unda de-neysel oluşturulan işemi-reperfüzyon hasarında koruyucuetkisininaraştırılması arnaçıandı.

M

ateryal

v

e M

etot

Araştırmada hayvan materyali ola rak, yaşları 1-5 arasındadeğişen vecanlı ağırlıkları 10·40 kg arasında olantoplam 24 adetsağlıklı köpek kullanıldı.Araştırma,

6' şarlı köpekten oluşa n 4 grupta gerçekleştirildi. Buç a-lışma S.

Ü

.

Veteriner Fakü ltesi Cerrahi Anabilim Dalı Kliniklerindegerçekleştirildi.

Köpekleriri genelanestezileri,2 mg/kgksilazinh id-rokıorür (Rom pun®, Bayer) ve 20 mg/kg ketamin h id-rokorür (K etanesw; Alke)'ün iM enieksiyonlan ile oluş­ turuldu. Bütün köpeklerde xipho-umbilical median laparotomi uyg uland ı.

Tam

vasküler

oklüzyon

(aperfüzyon)'lu iSO'un

oluşturulması:Grup

i

(Kontrol

i)

ve

il

(Deneme I)'deki köpeklerdetam vasküler oklüzyon (aperlüzyon)'lu

iso

oluşturmak için, aorta abdom inalis'ten çıkan ve ba -ğırsakları n büyük bir kısmını besleyen arteria me-senterice craniaüs (AMe r ten köken alan ve yaklaşık olarak 20-30cm'likdistaljejunal segmentibesleyen ar -teria jelereres ve bu bağırsak segmentinin drenajını sağlayan vena[ejuna ies'lserbesthale getirmek içinet -raflarındaki yağ dokusu küt diseksi yonla dikkatli birşe­ kilde ayrıldı. Serbest hale getirilen arterıa ve vena j e-junales'lerde kan akı mını tam olarak engellemek için atravmat ik otomatik Buldog klempi , arterin ikiye a y-rılmadanöncekikök kısmınavenayı daiçine atacak şe· kildeuygulandı.Arterinbağırsaksegmentineyakınikiye ayrıldığı bölgede de herbirdatamanuelBuldog klempi yineverıayı da içinealacakşekildeuygulandı.Grup

i

ve lI'deki köpeklerde belirlenen 20-30 cm uzunluğundaki distal jejunum segmentinde lum inal ve kollateral da

(3)

-Köpekler deDen eyselDluştur-ulanDeğişikTip İnıestinal Strangü tusyun.•.

,

r

i

marları n okluzvonuamacı ile segmentin proksimaline ve distaline 5 mm enindeki penroz lastik drenlerıe li-gatürleruygulandı.

Tamvasküler oklüzyon lu iSO oluşturulan bir sa-atlik segmental işemiden sonra mezenter iyel da

-marlara (transvasküler) uygulanan Buldog klempleri

vebağ ırsağa (transmural)uygulanan ligatürleraçılarak bir saat sürecek reperfüzyon safhası başlatıldı. Aynı zama nda grup I'deki köpeklere 5 mllkg hesabıyla % 0.9'luk NaCl, grup lI'dekiköpeklere ise 1 gfkg hesabı ile serumfizyolojikiçinde

%

20'lik solüsyon haline ge-tirilen DMSO (Sigma) iv olarakuygulandı.

Düşük akımiı

vask

üler

ok

lüzyon

(hi

poper-füzyon)'lu iSO'unoluşturulması:GrupIII(Kontrol

ii

)

ve IV (Deneme lI)'teki köpeklerde düşük akımh vasküler oklüzyonlu (hipoperfüzyon) iso oluşturmak için çev-relerindeki yağ dokus undan

k

üt

diseksiyonla serbest halegetirilen arteriave vena jejunales'lerinçapları bir kompasileölçüldü. Bu gruplardakitüm köpeklerde a

r-teria vevena lejunales'lennçaplarınınyaklaşı kolarak 2 mm olduğu belirlendi. Bu damarlardaki kan akı mını

tahminiolarak

%

50oranındageriletmek için 1 mm ça -pındaSteinman pin arterfajejunales'in kökkısm ınınya -nınadamara paralelbir şekilde yerleştirildi vehem ar

-teri hem de Steinman pini içine alacak şekilde O numara ipek iplikle ligatüruygulandı. Daha sonra Ste-inman pin liçatür içinden çıkarılarakarterin liçatür ye-rindekiçapının 1mm civarındaolduğugözlendi. Vena jejunales'e de artereyapılan ligatü rişleminin aynısı uy-gulandı. Grup 111 ve IV'deki köpeklerde de belirlenen

20-30 cm uzunluğundaki distal [ejunum segmentinde

deluminalve kollatera ldamarları nokluzyonuamacı ile segmentin proksima line ve distaline 5 mm enindeki penroz lastik drenlerle ligatü rleruyqclandı.Dahasonra laparotomiyarasıbilinenyöntemlekapatıldı.

Düşük akımiı vaskü lerokıüzyonlu.iSO oluşturulan grup

iii

ve IV'te birgünsonrayapılan retaparotomi ile 24 saatliksegmentalişemidensonradamarlarave ba -ğırsağa uygulanan ligatürler kalemlarak bir saat sü-recek reperfüzyon safhası başlatıldı. Aynı zamanda grup IIl'teki köpeklere 5 mllkg hesabıyla

%

0.9'luk

NaCl, grup IV'teki köpeklere ise 1 glkg hesabı ile serum fizyolojik içinde

%

20'lik solusyon haline ge-tirilen DMSO (Sigma)iv olarak uygulandı.

Bütün gruplardaki köpeklerden, anestezi

uy-gulandıktan hemen sonra (preişemik), transvasküler

klemp ler ve transmurat ligatürler uygulandıktan ve gruplara görebelirtilen süreler (grup

i

ve lI'de 1saat, grup

i

ii

ve fv'te 24 saat) sonunda (işemik), uygulanan bütün ligatürler ve klempler kald ınlıp belirtilen ilaçların verilmesini takip eden 1saatsonra(reperfüzyon) kan, pentonsıvısı vebağırsakbiyops i örneklerialındı.Daha

89

sonra laparatomi yaralan bilinen yöntem le kapatı ldı.

Araştı rmadakullanılanbütün

k

öpeklerin

postope ratif dö-nemdeyaşatılabilmesiiçinparenteralsıvı veantibiyotik uygulamaları ile 24·48 saat sonra normal gıdalan ve -rildi.

Kan örnekleri bütün köpeklerden vena cephallee antebrachii'den

ste

rn

enjektörterte alındı. EDTA'li he

-mogram tüplere alınan kan örneklerinde eritrosit sayısı

(RBC),hematokr itdeğer(Ht),trorrocensayısı (PL1), lö-kosit sayısı (WBC) ve hemoglobin miktarı (Hb) "Me-donic" marka,~CA 530"model, "Blood CellCounter ile belirlendi. Alınan ven öz kan örnekle rinde pH, PC02, P02, HCO', baz fazlalığı (BE), O2 saturasyonu (02 SAT),Na+,K+,iyonize kalsiyum (ICa+2)düzeyleri "Ciha-Corning" marka, ~288 Blood Gas System" model kan

gazları analizötü ile ölçüldü. Bütün köpeklerden alınan

kanörneklerinden elde edilen plazmada glikoz düzeyi, glikoz test kitleri (Dyasis) kullanı larak "Shimadzu" marka, "UV 2100" model speklrofotometre kullan ıla rak

enzimatik-kolorimetrik yöntemleölçüldü.

Peritonsıvısıörnekleristeril enjektörvasıtasıyla ba-ğı rsak ansala n aras ından toplandı. Eniek töre toplanan periton sıvısı santrifüj tüpüne aktarılarak 150 0 devtr/t ü dakika sürey le santrifüj edildi. Bütün köpeklerden

top-lanan hücredenyoksunperitonsıvısındakilaktikasit

se-viyes i;"Siqma"firmasınm hazı rladığı "Laklaf' test kitleri kullanılarak"Shirnadzu"marka,"UV 2100"model spekt-retotometre kullanılarak enzimatik-kolorimetrik yön -temlebelirlend i.

Bağ ırsak biyopsi örnekleri, tüm köpeklerde distal lejuna!segmentin antimeze nte rik bölgesineyapılan

0.5-1cm eninde 1-2 cm uzunluğunda ve bağırsağınbütün

katmanları nı içinealan ensiıyonlarla elde edildi. Ensize

edilen bölge iki kat dikişle

kap

atile n.

Toplanan biyopsi

ömekleri soğuk serum fizyolojik ile yıkandıktan sonra,

histopatolojik incelemeleri yapılana kadar

%

10'luk

for-malinsoıcsvonuiçindemuhafaz a edildi.Hazı rlananp

a-rafin bloklarından 5 ~ kalınlığında kesitleralındı ve H e-motoksi len-Eosin (HE ) ile boya narak ışık

mikros kobunda değerlendirildi. Doku kesitlerinde h

is-topatolojikolarakoluşan hasarı n derece lendirilmesinde Chiuveark.(1970)'nın belirttiğistandartskala kullanı ldı (Tablo 1).

Bu çalışmada eldeedilen veriler, ortalamadeğer±,

ortalamadeğerinstanda rthatası "Mean±SEM"şeklinde

gösterildi. Araştı rma boyunca belirtilen ömekleme za -manlarında hayvanlardan eldeedilen hematolojik ve bi-yokimyasal değerlerden; grup içi preişemik. işemik ve reperfüzyon veri lerinin ana lizleriiçin'teöımn iki örnekt testi",gruplararasıayn ızamannoktalarında eldeedilen verilerin analizi için de"bağımsız iki örnekt festi"(Stu

-oent's ttesti)uygulandı.Chiuve ark.(1970)'nınstandart

i

(4)

-CEYLAN.Koç

Tablo1.Chiu veark.(19 70)'nagöreinlestina!mukoza!hasann mikroSkopik derecelendirmeskalası

Hasar

Derecesi HistopatolojikDegşiklikler

o

Villuslarnormal

1 ViIiusta laminaepitelialisile lamina propriaarası ndast.bepitelialboşluk oluşmasıve genelliklekapillarkonjesyon 2 Lameıaepilelialisilelamınapropriaarasındaki boşIugun genişlemesiveviUusundahaaşağıkesenıereeiler1emesi 3 Vdtusuıtum bölümle rindelamina epitelialisin lamin a propria danayrılmasıve bazuanran

kısımlanndakiepitelin

dö-külmesi

4 lamilaepitelialisin tamamendökülere k silinmesi,kapillardamarlardad~atasyon,baze n propria'da seaöıarae.vi l-kJslardaatrofi

5 laminaproprianınyıkımtanmasıvehemoraji

skalası kullanılarak hasarderecesitespitedilen biyopsi

ö

rnekleri

arasındaki farkların istatistikselanaliziiçinde

nonparametrik

"Mann

-whltn

ey

testikullamldı. Bulg ular

Araştırma ile ilgiliyapılan laboratuvaranalizlerive

sonuçlan Tablo

2

ve Tablo 3'de gösterilmiştir. Grup

IV'tekl köpeklere tedavi amacıyla

reperfü

zy

on

d

ö-neminde uygulanan OMSO: pH. PC02.

P02

,

ve O2

satürasyonu yönünden grup ııneki köpeklere verilen

NaCrdenistatistiklolarakanlamlı

(

P

<Ü.DS)

cüzeırreıer sağlamıştır.

Mak

roskopik

b

u

lg

ula

r.

T

ransm

u

rat

ve t rans-vasküleroklüzyonlaroluşturulduldanve gruplaragöre

belirtilensüreler !:>eklendiidensonra (işemi) yapılankl i-nik gözlemde işemi oluşturulan distal jejunum

seg-mentinin gruplara ve hayvanlara göre değişik d

e-recelerdekoyu kırmızı-siyahrenlde (siyanatik)oldugu,

ayrıca transmural ödem, mezenteriyel venada di

-ıatasyon. bağırsak lumeninde gaz oluşumunun art

-masına bağlıluminaJ distensiyon,segmenne peristaltik hareketlerin olmaması, periton sıvısının arttığı ve

se-rasanguinöz karalderde olduğu görüldü (Şekil 1-A).

işe

mik

dönem biyopsi

ömeğ

i

a

lındığ

ı

zaman int -raluminal kanama olduğu belirlendi. Grup

i

ve Il'de

ışem numuneleritoplanıpgruplaragöre belirtilen ilaç

-lar uygulandı ldan ve 60 dakika beklendiiden sonraki

reperfüzyon döneminde yapılan klinik qözıerrce ba

-ğırsakrenginin büyük oranda normaledöndüğü.tra ns-moral ödemin kısmen azaldığı, mezenteri k venadaki

diıatasyonun kaybolduğu. luminal distensiyo nun ta -mamen ortadan kalldığı, segmentin penstaftik ha

-reketleryaptığıve

bu

hareketıenndiğersegmentler ile

koordineli olduğu, perr ten sıv ısın ın işemik döneme

göre biraz daha artış gösterdiği ve reperlüzyon dö-nemibiyopsiörneğinin ahrvnası sırasında intralum inal

kanamanındevamettiğibelirlendi(Şeklı1-B).Bununla

birlikte aperfıizyon oluşturulan ve tedavi amacıyla OMSOkullanılan grup ırdeki köpeklerde reperfüzyon

döneminde belirtilen yukarıdaki makraskepik b ul-guların, NaCl uygulanan grup I'deki köpeklere göre

90

normale daha yakın olduğu gözlendLG rup

i

ve II'deki bütün

köpekterin

postoperatif dönemde normal ya

-şamlarını sürdürdüklerigözlendL Hipoperfüzy on oluş­

turulan grup

ii

i

ve tvte işemi oluştımrldukten ve 24

saat bekledikten sonra yapılan

r

elaparotomtd e

bu gruptaki köpeklerde. belirtilen makroskopik bulguları n dahaşiddetlioluştuğugözlendi(ŞekiI 1-C).Grup lII'teki

köpeklere NaCl. grup IVteki köpeklerede DMSO

uy

-qutandıktan ve

1

saat bekledilden sonra reperfüzyon dönem inde yapılan ktinik

q

özlerrde

makroskopjk bul

-guların şiddetinde hafif aıalma olduğu belirlendi(Şekil ı

-O).

Bununla beraber makroskopik bulgulann

dU-zelmesi açısından grup

iii

ve IVarasında belirgin bir

fark gözlenmed i. Grup iii ve IVdekl köpeklerden 3'ününpostoperatif24.saatte,4'ününise48.saatteö

l-düğü. diğer köpeklerin ise yaşamlarını devam

et

-tirdiklerigözlendi.

Mıkroskopik

b

u

l

gular.

Bütün gruplardaki

kö-peklerden preişemi. işemi ve reperfüzyon d

ö-nemlerinde alınan ve Chiu ve ark.(1970)'nın standart

skalasına göre değerlendirilen bağırsak mukozası o r-talama histolojik hasa r dereceleri Tablo 2 ve Tablo

3'desunulmuştur.

Apeıfüzyon oluştu rulan

i

ve II. gruplarda işemik dönemde oluşan hasarınde recesinin 1·3arasında

de-ğiştiği saptandı. Hasar derecesi ı olarakbelirlenen ke -sine rde. bazı vncsıenn apeksinde lamina enitejaüs He

lamina propria arasındakl bağlantının bozulması so

-nucuyeryerboşluklarınoluştuğu,lamina propriada hi· peremi ve mononükleerhCıcre infiltrasyonları belirlendi

(Şekil 2-8). Hasar derecesi 2 olarak tesp it edilen ol -gularda ise, lamina eoteuaus ile lamina propria ara

-sında suoepiteüaı boşluk oluşumu ve bu boşluklann

değişik derecelerde villusun distaline doğru uzaması

belirlendi (Şeklı 2-G)_Hasar derecesi 3 olarak

sap-tanan biyopsiörneklerinde lamina eptejalts ile lamina

propria arası nda oluşan subepitelial boşluğunvillusun distaline kadarilerlediği ve lamina epitelialisin villusun üst 113'ünde tamam en döküldüQü görüldü. Bazı ol

-gularda lamina propriad a lenfatiklerdegenişleme. mo

(5)

Küpekl er-deDeneyselOluşturulan Dt'ğişikTip intl;'stinal Stru ngülasyon...

ödem gözlendi

(Şekil

2-D).

Hi

poperfüzyon

oluşturulan

ii

i

ve

IV.

gruplarda

ki

işemik

dönemde ise

,

oluşan hasarın

d

erecesinin

3

-4

arasında değiştiği

be

lirlendi.

Hasar de

recesi

3 olarak

saptanan

kesltıerin

mikroskopik incelen

mesinde

la-mina eptteliahs ile lala-mina propria

arasındaki

su-bepiteüal

boşluğun

vi

llusun

dis

taline

k

adar

ilerlediği,

birço

k

viIIu

sta

lam

ina

e

pitelialiste

deje

nerasyon

v

e

n

ekroz

sonucu epitelieri

n

lume

ne

döküldüğü

sa

p-tandı.

Lamina propriada

ise ha

fif

hip

eremi,

l

en-fatikle

rde

genişleme

ve

mononüklee

r

hüc

re

i

n-fil

trasyonlan

rüldü

(Şekil

2-D).

H

asar der

ecesi 4

ola

rak

tespi

t

edilen kesitl

erde

ise

;

lami

na p

ropriadan

ayrılan

lam

ina

epitely

alisin t

amamen nek

roza

uğ­

rayarak

yıkımlandığı

ve villuslarda a

trofi

oluştuğu

gö-rüldü.

Ayrıca

p

ropriada

monon

ükleer

hüc

re

i

n-filtrasyonları

be

lirlend i

(Şekil

2-E).

Aperlüzyon

gruplarının

(I ve

ii.

g

rupla r) re

-perlüzyon dö

nemi nde

alınan bağırsak

b

iyo psi ke

-sitle

rinde

oluşan

hasar

d

erecesinin 2

-4

arasında

de-ğiştiği saptandı.

H

asar de

recesi

2

v

e 3 o

la rak

be-lirlenen k

es itlerde

işemik

dön

emde

b

elirtilen

2

.

v

e

3

.

de

rece

has

ar

i

le

benzer

bu

lgular tespi

t

ed

ildi

(Şekil

2-C, D).

H

asar de

recesi 4

olan

k

esill erde ise;

l

ami

n

a

epi

telialis

in

lamina

pr

op

r

iad an t

amamen

ayrıldığı

ve

nek

roze

ola

rak

döküldüğü

t

espit

e

dildi. P

ropriada ise

mono

nükl eer

hücre in

filtrasyonu

saptandı (Şekil

2

-E)

.

Hi

poperlüzyon

gruplarının

(

111

ve

ıv.

g

ruplar)

re-p

erlüzyon

dönemi

nde

alınan

k

esitterin

rnik

roskoplk

i

n-celemesin

de,

oluşan hasarın

de

recesin in

3-

4

arasında değiştiği

t

espit e

dildi. H

asa r d

erecesi

4 olarak be

-lir

lenen

kesitle

rde: l

amina epite

lialisin n

ekroz sonucu

t

amamen

döküldüğü,

kr

ipt e

pitel h

ücrelerinde yer y

er

dejeneras

yon

ve ne

krozun

bulunduğu

g

örüldü.

Bazı

olg

ularda

l

amina

p

ropriada

nekroz ve

m

o nonükleer

hücre infiltrasyonu. s

ubmu kozada i

se yer yer ödem

beli

rlendi

(Şekil

2

-D, E

)

.

F

Şekil 1.Grup lI'deki bir vakada işemik dönem (A), reper1üzyon dönemi (B) ve Grup IV'tekibir vakada işemik dönem(C), r

e-per1üzyondönemi (D) görünümü

(6)

CEYLAN.Koç

Tablo 2.Apeıfüzyon oluşturulangruplarda (Ive li.gruplar) laboratuvaranalizlerisonuçlannınortalama

değeneri(MearttSEM)

G""""

Numuneler

(0=6) Parametreler Preişemi lşen> RepertUzyon

HEMOGRAMANAlIZLERI

ABC

(x1C15lmm3) 5.27±O.61 5.66±O.52 5.59±O.54

Grupt Hı (%) 36.D2±4.36 39.20+...3.91 38.45±3.B6

(Kontroll)

PL

T

(x103/mm3) 2BB.50±59.9 337.30±S3.7 320.00±48.3

WBC

(x103/mm3) 12.60+...2.46 11.18±2.64 12.2 7±2 .6 5

Hb

(gtdl) 11.BD±1.36 12.53+1.24 12.2 7+1.2 3

ABC

(xlC15/mmJ) 5.BB±O.SB 6.0B±O.56~ 5.94 ±O.53

H

i

("lo) 39.62±3.70 40.9B±3 .60 III 40.3 3±3.18 Grupii

PL

T

(xl03/m mJ ) 39B.00±72 .0 464.7D±61.6 500.2D±6S.0$

(Deneme I)

WBC

(xl03/m m3) . 13.10±1.70 11.25±1.7141 11.35±1.B2

H

b

(gtdl) 12.72±1.21 13 .23±1. 22 ı:ı 13.02±1.06 VENÖZKANASIT-BAZ, KANGAZLARıVE ELEKTROU TLER

p

H

7.292±O.02 7.240±0.04 7.213±O.05

PCO,

(mmHg) 46.32±4.04 51.00±4.11 59.6B±6.63

PO,

(mnHg) 41.6017.62 44.10±12.7 42.20+--8.92 G""ı

HGO,-

(nvnol'L) 2O.43±1 .40 19.18 ±2.20 2O.0S±2.06

(Kontrol l)

B

E

(nvnol'L) -4.08±2.01 -5.63±2.B9 -4.67±2.61

OıSAT ("lo) 63.5O±10.1 55.4±13.1 56.09±12.7

Na' (mmoVL.) 143.50+...2.41 133.78±4.48 138 .BB-+4.37

K

'

(m lT1Ot1..) 4.48±123 3.S3±O.23 4.54±1.37 ıe..' (mmcAA..) O.G2....-tQ.12 O.67±O.12 O.76±O.09

PH

7.303±O.02 7.193±O.0341 7.216±O.02Q,t

P

co,

(mm Hg) 53.17±2.26 6O.4S±4.59 57.9B±3 .23

po,

(mmHg) 39.82--+i5.52 44.71±3 .69 47.45±3 .B4 Grupii

H

Co,-

(mmoVL) 20.43±1.16 20.72±1.04 19.05±O.62 (Denemei)

B

E

(mmoVL) . -3.78±1.42 -3.B5±1.21 -5.43±O.91

o,

SAT

(%) 48.22±6.35 44.9 8±7.36 57.08±6.25t Na' (mmoVl) 136.37±4.21 134.45±3 .83 136.S8±4 .11

K

'

(mmo Vl) 6.00±2.61 3.63 ±O.14 3.7O±Q.15

ICa+2 (mmoVL) O.75±O.10 O.86±O.10 O.81±O.O3

Grupi Glikaz (mgtdl) 99.78±6.25 97.67±5.33'(ı 75.03±4.43Q,t

G~ii Glikaz (mgtdl) 102.93±7.36 BB.44±4.75 (ı 81.35+...3.92O,t

G""ı

P8-LA

(mgtdll 4. 19±Q.B4 26.Q2±3.024l 31.B5±2.75Q,t Grupii PS-LA (mgtdll 6.04±2.14 27.70iS.9lQ 2RB2±2.954ı G""ı Histo loıi k hasarı O.33±O.21 2.50±0.34O 3.17±O.310 Grup

U

Histolojikhasarı O.17±O.17 2.67±O.33O 3.00±Q.26O

1.Histolojikhasarderecelend irmesi içinmate ryal vemetotbölümünebakınız. PS-lAperilonsıvısıtaktikasil.

o:Preişeminumunes inegöreönemliP<O.Q5.

t:lşeminumu nesine göreörıenliP<O.0 5..

(7)

r

Köpeklerde DeneyselOluşturulunDı>~i~ik Tipİnteslinal Slran~ü1as)'un>..

Tablo3.Hipopertüzyonoluşturulan gruplarda(lll ve iV.gruplar)laboratuvaranalizlerisonuçlarınınor -talamadeğerleri(Mean±S EM)

Gruplar Numuneler

(n=6) Parametreler Preişe mi lşemi Repertüzyon

HEMOG RAMANALIZLERI

RBC (x lQ6/m m3) 6.49±0.49 7.42±0.62qı 6.82±0.56t

Grup III

Hi

(%) 45.02±3.19 52.02±4.83O 46.95±3.70t (Konirolli)

PL

T

(xl 03/mm3) 327.20±35.3 3D8.30±41 .0 296.30±35.6

WBC (xlQ3/mm3) l3.02±2.07 22.87±5.49<lı 2a.55±5.7a

Hb

(gldı) 14.97±O.99 16.92±1.40ılı 15.63±1.19t RBC (xl ()6/mm3) 6,13±O.2D 7.13 ±O,2Dı> 6.B2-+O.24Q GrupLV

Ht

(%) 3B.75±1.BB 50.65±2.2lqı 47.95±2.48 O (Denemeii)

PL

T

(xl Q3/mm3) 324.3Q±31.7 372.00±38. 7 342.7 0±47.4

WBC ' (xl 03/mm3) 9.45±1.83 24.25±3.53<ll 20.58±3.45çı

Hb

(gldı) l3.l2±O.76 l6A5±O.56qı 15.35±O.65

VENÖZKANASiT-BAZ.KANGAZLARıVE ElEKTROLlTlER

pH

7.329±O.Dl 7.267±O.D2f 7.1 99±O.02ı;ı .t

PC02 (mm Hg) 39.10+2.13 45.52±1.99 58.18±4.02Q.t

PO

,

(mm Hg) 44.22±4.96 40.17±3,47 30.73±1.62Q.t

Grup III HC03- (mmoVl ) 19.78±O.9 5 18.68±O.92 18.82±1.10

(Kontrol U) BE (mmoVl ) -5.03±1.27 -6.3 7±1.2 2 -7.03±O.96 02 SAT (%) 73.33±5.6D 65.93±5.44 46.25±3.55Q,t Na' (m moVl) 14D.95±4.23 126.6 8±7.3 9 134. 63±5.38

K

'

(mmoVl) 3.19±0.23 6.79±2.34 7.34±2.59

ICa+2 (mmoVl) 0.90±0.19 1.02-+0.24 1.09±O.19

P

H

7.321±O.03 7.204±O.04 7.298±O·04 t.:

PC02 (mm Hg) 33,98±3.00 42.53±5.61 32.78±4.38 ·

PO,

(mmHg) 40,43±3.57 39.S8±7.69 65.13±8.38 O.

t

."

Grup LV HC03- (mmo Vl) 18.18±1.12 16.20±1.84 17.43 ±1.81

(Denemeii) BE (mmoVl) -7.27±1.45 -9.7B±2.99 -7.48± 1,40

OıSAT (%) 69.97±4.93 58.37±9.34 83.25±B.14

t

.

"

Na' (m moVl) 139.72±2.69 135.38±4,41 137.00±0.89

K

'

(mmoVl) 2.88±O.19 4.3D±1.03 4.5O±O.81

ICa+2 (mmo Vl) 0.99±O.13 1.07±O.2l 1.01±O.3 5

Grup III Glikoz (mg/d ı) 109.81 ±B.B7 98.19±4.94 41 9O.99±3.95 O.

t

GrupLV Glikoz (mg/dı) 94.D7±6.22 89.13±5A7qı 81.75±4.18 qı.t Grup III PS-LA (mg/dı) 6.95±1.7D 4S.57±6.35 66.26±6.41O.

t

GrupLV PS-LA (mg/dı) 4.38±1.37 4B.89±4.01 0 49.79±6. 40O Grup III Histolojikhasart O.17±O.17 3.50±0 .22 o 4.00±0.OOo GrupLV Histolojik

hasar'

O.33±O.21 3.67±O.21 0 3.B3±O.17o 1.Histolojikhasardereeelendimıesiiçin materyalve metot bölümünebakınız.

PS-LA:perilonsıvısı lakhkasiL.

o:Preişeminumunesine göre önemli P<O.05

t

:

işeminum unesine göre önenli P-:;O,05 .

":GrupIII'ünreperfüzyonnumunesine göre önemliP<O,05.

93

(8)

CEYLA:".KOÇ

Şeld2.K~~~ alınan bağırsakbiyopsilerindeiso sonucu Oluşan hıstopatoloıık hasarıanngörünürnı.:ı:A.Normalbagırsakvıl·

lusunun.gorunumu.hasaroerecesıO. H&E,X120:B.Hasarderecesi 1,H&E,X135:C.Hasar derecesi 2, H&E,X125;D.Hasar

eerecesı3,H&E,X125;E.Hasar derecesi 4,H&E,X85

Tartışma

ve So

nuç

ln

testinat st

rangülas

yon obs

trü

ksiyo

n

u so

nucu

gelişen işemi-reperfüzyon

ha

san

muk

ozal

bariye

rin

bozulmasına,

e

nterositlero

e v

e

en

dotelyar

h

üc

re

l

er

de

yıkımlanmaya.

bakt

eriler ve

t

o

k

s

inleri ile

bağırsak

h

or

-menlarının

m

ezenterik

si

rkülasyona

katılmasına

neden

olmaktadır. Postişemik

dönemd

e

(reperfüzyo

nda)

m

u-k

ozal

hasa

r

oluşturan

b

irç

ok

mekan

izma

dan

batı­

sedilmiştir.

Bunl

a

r;

serbest ra

dikal

oluşumu.

l

uminal

p

roteaz

l

ar

,

tro

fi

l

l

ö

k

osit i

nfiltrasyonu

so

nucu e

n-z

imatik

yıkımlanma, tosıoıoazAı'nin

a

ktivasyon

u

,

rhe

-olo

jik

f

aktörler, tro

mbosit

a

gregasyonunun

artması

v

e

kap

illar

dama

rtarda

hasa

r

oluşumlandır

(Soros ve ark.

,

199

1)

.

Sunulan

çalışmada,

köpeklerin distal jejunum

seg~nt.ine

uy

gulanan

iki

t

ip

i

n

l

estinal stran

gülasyon

obstruksryonu so

nucu

oluşan işemi-reperfüzyon

ha-san, birçok

araştırmacı

(Granger ve ark.

,

1

981;

B

oros

v

e ark

.,

1

989:

Has

singer,

1997)'oın belirttiği

g

ibi sis

-tem

ik.

morfolojik v

e h

istopatoloj

i

k ola

rak karakte

ristik

oozu

ktuklara neden

olmuştur.

Araştınnacılar

(

H

arisch

ve

ark.

1

98

9

:

Nagy

ve

a

rk

.

, 1

990;

W

ilson v

e St

ick

,

1

99

3

;

W

ilk

in

s v

e a

rx.,

ı

9

94;

H

ein

o ve

a

rk

.,

ı

997

)

deneyseloluşturdukları

i

n

-94

t

estinal stra

ngülasyon

obstrüksiyonlannın işemik

dö-n

eml

e

ri

nde kan

pHsının düştüğünü,

r

eperfüzy

o

n d

ö-n

e

m

i

nde de p

H

'daki

düşüşün

az

o

lmakla berab

e

r

devam

ettiğini

bel

i

rtmekted

irler.

Sunulan bu

çalışman ın

b

ütün

gruplarında işemik

döne

m

o

rta

l

ama p

H

değerinin

preişemik

d

öneme gö

re

düşüş

göste

rmesi (T

ablo 2 v

e

T

a

b

l

o 3)

b

el

irti

le

n

araştı rmacıların bulgularına

p

aralellik

g

österme

ktedir.

işemik

d

önemde

p

H

'

da

oluşan

bu

düşüş,

bakteriye

l

f

e

rma

nt

asyonun v

e

işemik

h

ü

crel

e

rin

a

sit

metabo

litlerin

i

(

Iakt

ik asil v

b) n

ormalde

n

ç

ok

ü

ret-mes

i

ve

b

u

me

tabclnlenn orta

mda b

irikmesi

ni

n

bir

so-n

ucu o

labilir. Bu

çalışmada

büt

ün

g

ruplarda

b

elirlenen

r

eperfüzyon dö

nemi

p

H

değerleıi preişemik

d

önemlere

göre

düşük

o

l

makla

beraber

,

D

MSQ uyg

ulanan

grup

ii

v

e

I

V ün reperfüzyon

d

önemi p

H

değerlerinin

k

endi

işe­

mik dö

nem

p

H

değerlerinden

yüks

ek

olduğu

bu-lunmuştur.

Bu

du

rum

muhtemelen

D

MSO

'n

un

,

bu

g

ruplarda

ışeminin oluşturulduğu

seg

menne

bozulan

k

apillar

v

e ro

ukozat pe

rmeabi

l

iteyi

kısmi

b

ir

şekilde

d

ü-z

enleyerek (

Moore

ve

Bart

one.

ı

992)

bağırsak

lu-meni

nde

oluşan

bakteriyel lakt

ik

asi

t me

tabolitinin

pe

-ritonea

l

boşluğa

tra

nsüdasyonunu

ve

dolayısıyla

s

istemik

dolaşıma geçişini

az da o

ls

a

e

ngellemesiyle

üişkilendirilebıür.

Z

aten

,

D

MSO

uygulanan grup

ii

ve

(9)

Köpeklerde DeneyselOluşturulanDeğişikTipİn lestina! Strung ül usy. m...

r

IV'te

,

reperfüzyo

n

döneminde b

elirlenen

pe

riton

sıvısı

la

ktik as

it

sev

iyesinin

kend

i kon

trolleri

ol

an grup i ve

III

'ten d

aha

düşükolması

bu

ilişkiyi

çlendirmektedir.

Araştırmanın

bütü

n

gruplarında işemik

dönemde

o

rtalama P

C02

değeri preişemik

neme

göre bir

y

ükselme

göstermiştir

(Tab

lo

2

v

e Tabl

o

3)

.

Haris

ch

v

e a

rk

(1 989)'nın, buzağılarda

ve Wil

kins

ve ark

(1994)'nın,

tay

larda

yaptıkları

deneysel

in

testinal

işe­

m

ilerde

P

C0 2

değerinin işemik

dönemde

artış

gös

-terdiğini

bel

irtmektedirier.

Bel

irtilen

çalışmalarda araş­ tırmacı lar, işemik

d

önemde

P

C0

2

'nin

artış

g

östermesini, intestinal

işemide

dok

ularda

ve

o

r-g

anlarda kan

dolaşımın ın yavaşlaması

veya

durması

il

e

açıklamaktadıriar.

S

unulan

araştırmanın

kontrol

gruplarının

rep

erfüzyon

dönemlerinde de PC0

2

değeri

a

rtmaya devam ederken, deneme

gruplarının

re-p

erfüzyon

dön

emle

rinde

i

se

düşüş göstermiştir.

Bu

durum.

DMSO

uygulamasının işemik

b

ölgedeki hü

c-rel

erin

enerji

metabolizmasını

düz

enlemesi

v

e m

ik-rosirkülas

yon üzerindeki olum

lu

e

tkisi

il

e

açıklanabilir.

Birçok

araştırmacı

(

Harisch ve ark.

1

989

;

Wilson

v

e Stek

.

1993; W

ilkins

ve ark.

,

1

994) 2

.

5

saatten fazla

ren

in

lestinal

işeminin

sistem

ik

h

ipoksiye

neden

ol-duğunu

v

e

sonuçta

d

a

organizmanın

ok

-s

ijenasyonunun b

ir

g

östergesi ol

an. P02

'nin

düş­

tüğünü kayoetmlşlerdlr, Araştırmanın

a

perfüzyon

grupları ndatşemi oluşturulduktan

s

onra

P0

2

değerinin

preışemik

d

öneme

göre

kısmi

bir

artış

göstermesi

(T

ablo

2 v

e Tabl

o

3)

oluşturulan

bi

r

saatlik

işeminin

s

istemik hipoksi

oluşturacak

k

adar uzun sürmemesi ile

açıklanabilir.

Hipoperfüzyon

gruplarında

ise 24 saa

tlik

işemi

s

üresi son

unda

P02

değerinin preişemlk

dö-nem

e

re

ö

nemli olmaya

n

düşüşü

b

u

s

üre i

çerisinde

işeminin,

s

istemik h

ipoksiye

n

eden

olduğunun

s-te

rgesi

ol

arak

k

abul edilebili

r

.

B

ununla

beraber

araş­

tırmada

k

ontrol

grupları

o

lan grup

i v

e

li

ne N

aCl

u

y-gulamasından

s

onra P0

2

düşmeye

devam

etmiş,

d

eneme

grupları

ol

an grup

il v

e

IV'

te is

e DMSO

u

y-gulamasından

sonra P02

yükselmiştir.

Bu b

ulgu

DM

SO'nun

mi

krosirkülasyonu düzenleyer

ek (

Moore

v

e

8erton

e,

1

992)

organizmanın

o

ksijenasyonunda

olu

mlu

et

kisi

olabileceği

kanaati

ni

uyandırmaktadır.

l

ntestinal

s

trangülasyon

obstrüksiyonlannda

ge

.

Iişen

i

ntestinal

işemik

hasar metabo

lik

esidoz

is

e

.

d

o

-layısıyla

sislem

ik

hipoksiye neden

olduğu

i

çin oksijen

s

aturasyonunun (

02 SAT)

azalması

bekle

nen

b

ir

c

u

-rum

dur (H

ariseh

v

e

a

rk., 1989

;

Wilkins ve ark

.,

1

994;

T

urgut,

2000). S

unulan

çalışmada

m

gruplarda

işemi

d

önemindeki

O

2 S

AT

değerinin , preişemik

-nemdek

i

değere

göre

düşüş

g

östermesi

yukarıdaki

f

ikre

pa

ralellik

göst

e

rmekted

ir.

Araştı rmada

DMSO u

y-95

çulanan g

rup

ii

ve

ö

zellikle de gru

p

ıvün

reperfüz

yon

döne

mi

o

rtalama 02 SAT

değerinin,

NaCl uygul

anan

grup

i ve

I

II

'

ün reperfüzyon d

önemi o

rtalama 0

2 S

AT

değerinden

yüksek

olması

D

MSO

'nun

işemik

bölgede

l

okal ka

n

perfüzyon

unu

ve oks

ijenasyonu

düzenlemes

i

v

e

s

istemik

dolaşıma

da bu

e

tkilerin olumlu bir biç

imde

yansımasışeklinde

yorum

lanabilir.

i

ntestinal s

trangülasyon

o

bstrüksiyon

il

e i

lgili y

pılan

deneyse

l

çalışmalar

(

DeLaurier ve ark.,

1

98

9

;

Karqıcı

v

e

ark. 199

1

;

Akgü

r

v

e

ark., 1993; DeLauri

er

v

e

a

rx..

1994

;

Lia

o

ve

a

rx.. 1995; Günel

ve

a

rk.,

1998)'da

,

bakte

riyel

metabolizmanın

v

e

işemik

h

üc-relerin a

naerobik

metabolizmalarının

b

ir

ürünü

o

lan lak

-lik asilin peri

ton

sıvısında

önemli derecede

arttığı

kay

-dedilmiştir.

Sunu

lan

çalışmada,

'

t

ün grup

la

rda

işemik

dönem perilan

sıvısı

laktik asit seviyesin

in

artması

(Tab

lo

2 ve

T

a

bl

o

3) b

elirtilen

çalışmalarla

para

lellik

göstermiştir. Araştırmada

bütün

grupların

r

eperfüzyon

d

öneminde

de pe

rilon

sıvısı

t

aktik asi

t sevi

yesinin

artış gösterdiği

g

özlenmekle

b

eraber,

DMSO

u

ygulanan

g

ruplarda

bu

artış ın işe mik

d

öneme

g

öre ö

nemli

o

l-madığı

(

P>O.05),

N

aCl uygula

nan

grup

larda

i

s

e bu ar

-tışın işemik

döneme göre

ön

emli

olması

(

P<O.05)

DMSO

l

ehinde önemli bi

r

bulgu ola

rak

göz

lendi.

Re

-perfüzy

on d

öneminde DMSO uygulanan gruplarda pe

-r

ilon

sıvısı

l

aktik as

it

seviyesini

n

N

aCl uygula

nan

grup

-l

ardan

düşük kalması,

Brayt

on (

1986), ve Mo

ore ve

Bertone

{

1

992)'nin,

bildirdiği

D

MSO'nun

i

ntestinal

işe­

m

ilerde

prostogland

inleri

i

nhibe

ederek

ve

ar-t

enellerdeki

vazospa

zrm ç

özerek kap

illar

ve m

ukozal

permeab

iliteyi

olum

lu

bir

şekilde

duzenleyebilmes

i

öze

l-liği

il

e

ifişkilendirilebilir.

Çünkü

işemik bağırsak

s

eg-mentinoe b

ozulan

mukozat pe

rmeabilitenin

düze

lmes

i

bağ ı rsak

lu

meninden

pe

rilonea

l

boşluğa

laktik asit

tr

an-sü

dasyonunu azaltacaktrr

.

F

reeman

ve ark.

{1988)'nın,

atlarm je

junum'unda

de

neysel

yaptı kları

3 sa

atlik

i

ntestinal slrangü

tasyon

o

bstrüksiyon ve Arden

v

e

a

rk.

(1 989)'nın

da yine

atıann

je

junum

'

unda

uyguladıkları

1

s

aatlik

işemi

ve

1

saa

tlik

r

ep

e

rfüzyon

hasarı sı rasında,

je

junum segment

ini

n

s

i-ya

netik renkt

e

olduğunu, bağırsak

-

c

uvanmn

(

trans

-mural

) ö

dernü

olduğu ,

se

gmentte lumina

t

distensiyon

geliştiği,

peristaJtik hareke

tlerin

durduğu

ve periten

St -vısmm

z

amanla

artış gösterdiği

ve serosang

uinöz

ka

-rakterde

olduğunu gözlemlemişlerdir.

Su

nulan

ça

-lışmada,

hem aperfü

zyon

hem de hip

operfüzyon

oluşturulan

grup

la

rda

je

junum se

gmenlinde g

özlenen

makr

oskopik

morfo

lojik

bulg

ular,

araştırmacıların

ma

roskopik

bulguları

il

e

paralellik göstermektedir

.

B

ununla

bi

rlikte,

1 s

aat

aperfüzyon

oluşturulan

grup

lI

'de DMSO

uygulamasından

s

onra,

yukarı da

belirti

len

makroskopik

bulguların

N

aCl uyg

u

la

nan

grup

I'

e gö

r

e

gözle g

örülür

şekilde

zelmesi

DMSO'nu

n

m

ikrosirkülasyonu

du

(10)

-CEY LA N. KOÇ

zenlerne

.

antıenflamatuvar

v

e

ödem çözücü etkileri ile

ilişkilendinlebilir.

B

ununla

beraber

24

saa

t

hi

-poperfüzyon oluşturulan

grup

ııı

v

e I

V'te

oluşan

ma

k-roskop

ik

hasarıann

NaO v

e DM

SO

uygulamalarından

sonra

iyileşmesi

yönü

nden

belirg

in

bir

f

ark b

u-lunamaması

DMSO

'

nun

24 s

aatlik hipo

perfüzyon ile

oluşan işemik hasarıara

e

tkili

olmadığın ı

du-şündürmüştür.

Araşt ı rmacı la ra

(P

a

rk

s

v

e

a

rk., 1

982;

Arde

n

ve

ark

.

1

990;

Soros ve a

rk

.•

1993

;

Taşçı

ve ark.,

1

995

;

Soros

v

e

ark.,

1

999;

K

oltuksuz ve ark

.

,

1999

)

göre

ba-ğırsaklara

gelen kan

akımının azalması

veya

ta

mamen

durması

sonucu

bağırsak

segment(

ler)i

n

in

normal f

iz-yoloj

ik ve morfo

lojik

yapısı bozulmaktadır. Çalışmada,

dista

l

jejun

um s

egmentine uyg

ulanan

i

ki

farklı

tip in

-testina

l

strançüıasyon

obs

trüksiyonu

s

o

nucunda

ge-lişen işerninin,

jeju

rnun

'da

hasar

oluşturduğu

ma

k

-roskopik ve rn

ikroskop

ik b

ulgular

i

le

gözlenmiştir.

C

hiu

ve

ark.,

(

1970)'na göre

bağırsak villuslarında

bu

lunan

epitel h

ucrelen

(e

nterositler)'nin

işerniye karşı

o

ldukça

hass

as

oldukları

ve

işemik

has

arda

ilk

şekillenen

mo

r-f

olojik

lezy

onun,

vill

ustaki

l

amina

e

pitelielis il

e

lamin

a

p

ropria

arasındaki

s

ubepitelial

boşluk oluşumlandır. Aynı araştırmacılara

re

.

b

u

sube

pitelial

boşluk olu-şumlan,

genelde

d

oku a

noksisi

so

nucu

pe

rmeabilitesi

bo

zulan kapi

llar

damarla

rdan

transüce

o

la

n

sıvı

s

o-n

uctxl ur.

Bi

rço

k

araştırmacı

(

Parks

v

e ark.,

1

982;

A

rden

ve ark..

1

990

;

Boros

v

e ark. 1993;

Taşçı

ve

ark.,

1

995

;

K

ottuksuz ve ark

.

1

999)

tarafından,

in-t

estinal

strangü

lasyon

obstrüksiyonlarının

te

da

visi

amacıyla yapılan şinıqikal

müdahale ile

bağırsaklara

y

eniden

ka

n

akımının sağlanması

sonucunda

gelişen

r

eperfüzyon hasa

nnda

.

işemik

dönemde

oluşan

i

n

-t

estinal

m

ukozal

ha

sann

daha

da

şiddetlendiği

kay

-dedilmiştir.

S

unulan

araştırmada

h

em

ap

erfüzyon h

em

de

hipoperlüzy

on

oluşturulan

grupl

arda

işemik

d

ö-nemde

n s

onraki

r

eperlüzyon dö

neminde

o

rtalama

in-t

estinal

m

ukozal hasa

nn

artması

(T

ablo 2 v

e Tab

lo 3

)

araştırmacıların bulgularını

d

estekle

r

niteliktedi

r

.

P

ar1<.s

ve a

rk

.

(

1982)'na

,

re re

perfüzyon dönemind

e na

-sann

şiddetlenmesinin

e

n

bUyük nedeni

r

eperfUzyon

dönem

inde

ksantin oksidaz

tarafından

o

rtama

salınan

s

erbest rad

ikallerdir

.

Aynı araştı rmacılara

gör

e

,

vil

-luslardaki lamina

pr

opria ile Jamina epite

lia

lis

ara-sındaki bağlantının sürekliliği

içi

n bu bölg

ede

(

bazal

membran) b

ulunan

hy

aluron

ik

asit öne

mli b

ir

ko

rn

-pone

nttir

v

e r

eperfüzyon

d

öneminde orta

ya

çı kan

se

r-bes

t r

adikaller

hy

aluronik

asitin

yapısını

boz

arak,

baza

l

membran ı n bütünlüğünü

s

ürdürmes

in

i

en-ge

llemektedir. B

ununla

b

irlikte

l

amina epi

telialis

t

e

b

u

-lunan

cnterosüıenn

ke

ndi

aralarındaki bağlantıları

da

,

serbes

t ra

dikaüerin s

itotoksik

etki

mekanizması

olan

lip

id

pe

roksidasyonu

so

nucu

bozulmaktadır.

96

Arden ve ark

. (

1989).

R

ee

v

es

v

e ark.

(

1

990).

il

e

Arden ve ark

(1990)'nın

atlarda

deneyseloluşturdukları

segmen

tal

60 dakika

işemik

h

asar s

on

unda k

ontro

l

qru

-bun

a Na

C

l

, deneme grub

una

i

se

DM

SQ (

1

gtkg

iv)

u

y

-guladı klannı.

repe

rfüzyonun

60

.

dakikasında yapılan

his

topatolo

jik

değerlendinnelerde,

N

aCl v

e DM

SO

'

nun

iyileşme

üze

rine

ö

nemli

b

ir f

ark

oluştu rmadığını

ve

DM

SO

'nu

n

hasarı

k

orumada y

etersiz

kaldığı

sonu

cuna

varmışlardı r.

B

ununla

bi

rlikte

Ra

vid

v

e

ark.

(1983)'nın,

ratların

jej

unum

'una

uyguladı kları

1

50

dakikalık

seç

-me

ntal

işemi

ve a

rteria

mesen

tenca

c

rananete

oluş­

tu

rduklan 30 ve 60

dakikalık işemi

s

onuc

u

nda

oluşan

hasarı

tedav

i

amacıyla

deneme grup

lanna

DM

SQ

(

3

g

kg

iv).

k

ontrol

gruplarına

da

N

aC

l

uygulamışlardır. Aynı

doğrulttxla Taşçı

ve ark..

(

1995).

ratlarda

artere

me

-s

enterca

c

ranlalisjn ligatürü

i

le bir saat süre

yle

işemi

oluşturmuşlar,

bu b

i

r

sa

atlik

işemi

sonunda kontrol gru

-bun

a N

aCl. de

neme

g

rubuna

i

se

DM

SO (

1

.25

glkg

iv)

uygulamışlardır. Araştırmacılar (Ravieı

ve a

ne.

1983

;

Taşçı

ve atk.. 1995) re

perfüzyonu

n

24.

sa

atinde

yap

-tıkları

his

topatolojik

i

ncelemede

D

MSO' nun

oluşan

in

-te

stinal

muk

oza!

hasarı

önl

emede

NaC

l

'

den istati

stiki

o

larak

ö

nemli

(P<0.

D5)

olduğunu kaydetmişlerdir.

Su

-n

ulan

çalışmada

ise

ne

ape

rfüzyon

ne

de

hi-pop

erfüzyon

oluşturulan

grup

larda

r

eperfüzyon un 60.

dakikasında yapılan

hi

stopatolo

j

ik

incelemede

D

MSO

'nun

oluşan

i

nt

e

stinal

m

ukozal

hasan

iyi-Ieştirmede

N

aC

l

'den

i

statistiki olarak öneml

i

bir

üs-tünlüğü belirlenememiştir

(P>O

.05)

.

Sunulan bu

araş­

tırmada

elde edi

len

histopat

olojik

bulgula

r

.

Arden v

e

ark

. (

1989) ve Aroen ve

a

rk.

(

1990)

i

l

e R

eeves

ve ark.

(1990)'nın yaptıkları araştırmaları

destekle

r

n

i

telikte

bu-l

u

n

u

rk

e

n

,

R

av

i

d ve

ark

.

(1983)

i

le

Taşçt

v

e ark.

(1995)'nınyaptıklan araştırmalardan farklı bulunmuştur.

B

u

farklılık.

b

üyük ora

nda

araştırmacıları n

(

Ravid ve

a

rx.. 1983

;

Taşçı

ve ark

.

,

1

99

5)

çalışmalarında işemt­

reperfüzy

on

hasarı oluşturmak

i

çin

kullandıkları

a

rteria

m

esenterica

cranıans

(

AMC)

o

klüzyonu

il

e

su

nulan

araştırmada kullanılan

segme

ntal

işemi- reperf üzyon

hasan

rnooeür

sn

farklı olmasına bağlanırken; işemi

s

ü-resi

,

teda

vi

resi, DM

SO

'

nun d

oz

u

ve

öl

çü

m

ü

yapılan

parametre

le

rin

farklı

zamanlarda

alınması

gibi met

ot

farklılıklannın

da et

kili

olabileceğidüşünülmüştür.

Sonuç

o

larak köpekl

erde

deneysel

oıuşıuruıan

iki

t

ip

in

testina

l

strangülasyon obstrüksiyo

n

sonuc

u

oluşan işemi-reperfüzyonhasarında

koruyuc

u

e

tkisi

araştırılan dimetilsüııoksit

(D

MSO

)'

in

araştırmada

d

e

-ğerlendirilmeyealınan;

pH

,

P

C0 2,

P0

2, O2

SAT

ve

p

e-rit

on

sıvısı

l

aktik as

it gib

i

par

ametrelerde

r

eperfüzyon

d

öneminin

1

.

sa

at

i

nde olumlu

iyileşmeler sağladığı

f

akat

bu

ivileşmelenn

yeters

iz

olduğu düşünülmektedir.

DMSO'n

un,

işemi-reperfüzyon hasarında

k

oruyucu et

-k

isin

i

n ye

tersiz

kalması hastalığın

pa

tof

izyo

lojis

inde

et

(11)

-Küpe kier de Deneysel Olu~turulanneı:::i~ikTipinleslinaı Slnını:Ülasyun..•

rolil infiltrasyon sonucu enzimatik

yıkımlanma,

fos

-f

ojpaz A

z '

n

i

n aktivasyonu, rheolojik faktörle

r

vd) etkili

olmaması

ile

ilişkilendirilebilir.

D

MSO

işemi­

reperlüzyon hasa

n

sırasında

hasa

r

oluşturan

serbest

r

adikallerden sadece h

idroksH

radikalinin spesifik bi

r

antagonistidir ve

diğer

mekanizma

la

ra

bi

r

etkis

i

şim­

dilik bilinmem

ektedir.

int

estinal

strangülasyon

o

b

strüksiyo

n

u sonucu

oluşan işemi-repertüzvon

hasan halen hekimler

i

çin

ö

nemli b

ir

paraockstur

.

Bununla birlikte

şimdiye

kada

r

yapılan çalışmalarda

intesti

nal

strangülasyon obs

-trüks

iyonu

sonucu

oluşanişemi-reperfüzyon hasarının

pa

tofizyolojisinde

etkili olan birçok mekanizma be

-lirlenmiş

o

lmakla

beraber

,

yapılan

bu

araştırmalarda

hastalı k sırasında

hasar

oluşıuran

b

irkaç

mekan

izma

veya etkene yönelik tedavi

ler

uygulanmıştır.

Sunulan

araştırmadan

elde ed

ilen

sonuçlara göre. ileride has

-talığın

patofizyolo

jisinde

etkili olan ve hasar

oluşturan

b

irçok

m

ekani

z

maya veya etkene

karşı

daha kombine

te

davi

metotlarının araştırılmasının

ve reperlüzyon

dö-neminde ölçüm

ü

yapılacak

ola

n

parametrelerin

ör-nek

leme

zamanlarının

uzun

tutulmasının

daha

yararlı olacağ ı

kanaat

indeyiz.

Kaynaklar

Akgür,FM.,Kılınç, K.,Aktuğ, T. (1993). The value of

pe-ritoneat fluidhypoxanthine besides lactie acidin oetecnon of

the vascuar eompromise ofinlestine.Eur.J. Pediatr. Surg. 3,2, 72-74.

Arden, WA. Stick JA, Parks. AH , Chou, C.C" Slo-cornbe. RF (1989). Effect of ischemia and dimethyl sul' foxideon equine jejunal vascular reststance, oxygen com-position,intraluminal pressüre. and potassium loss. Am. J. Vet. Res.50, 3,380-387.

Arden. W.A., Sloccmbe, R.F, Stick, JA, Parks, AH,

(1990). Morphologic and ultrastructural evaıuaton of effect ofIscherrua and dimethylsulfoxideon equinejejunum.Am. J. Vet. Res. 51,11,1784-1791.

Soros,M.,Kaszaki, J.,Nagy.S.(1989).Oxygen freeradıcal

induced histaminerelease during intestinalischemia andr e-pertusion.Euro.Surg. Rese.21.6.297-304.

Boros,M.,Bako,L.,Nagy,S. (199 1). Effeet ol antioxidant

therapyoncyclooxygenase derived eicosanoid release du-ringinlestinal ischemia reperfusion.Eur. Surg. Res. 23,3-4, 14 1-150.

Soros,M..Karacseny,G., Kaszaki.J.,Nagy,S.(1993). Re-pertusion mucosal damage alter complete intestina! ise

-hemia in the dog: The etleeta of antioxidant and phosp-hllpase

A2

inhibitortherapy. Surgery. 113. 2, 184-191.

Boros,M.,Kaszaki,J.,Ördögh.B.,Nagy, S.(1999). Mast cell degranulation priorto ischemia-reperlusion injury in the canine smail intestıne. Inflammation Research.48,4, 193

-198.

Brayton C.F. (1986). Dimethyl Sulfoxide (DMSO): A

Re-97

view.Comeli Vet., 76,1.61-90.

Chiu,C.J., McArdle, AH.,Brown,R.,scott, H.J.,Gurd,F.N. (1970). Inlestina! mucosallesion in low-tlow states,part i,A morphological, bemocynamic, and metabolic reapprasial. Archives of Surqery. 10 1,478-483 .

Delaurier,G.A.,Cannon,R.M.,Johnson, RH ,Sisley.J.F., Baisden, C.R., Mansberger, A.R. (1989). Inereased pe.

ritonealf1uidlacticacidvalues and progressive bowel st

ran-gulationin dogs. The Ame. J.of Surg., 158,1, 32-35. Delaurier, G.A.,lvey. RK,Johnson,RH (1994).Peritoneal fluid lactic acid and diagnostic dilemmas inacute abdominal disease.American

Jour.

of Surg.167,3,302-305.

Freeman. D.E., Cimprich, RE, Richardson. W., Gentile. D.G., Orsini, JA, Tulleners,EP" elai(1988).Early mucosal healing and chronic changes in pony jejunum alter various types of strangulation obstruction.Am.J. Vet. Res.49. 6,

810-818.

Granger, O.N., Rutili. G.•McCord,J.M (1981).Superoxide radicals in fetine intestinal ischemia. Gastroenterology. 81,

22-29.

Günel, E, Çağlayan, O" Çağlayan, F. (1998). Serum O,

lactatetevels as a predietorof inleslinalischemia-reperfusion injury. PediatricSurgeryInternational.14, 1-2,59-61.

Harisch.G.,Kretschmer,M,Riohter,T.,Pckeı,M.(1989). in

-vestoatıon on influence of copper succinale on the

pro-duction of superoxide anion radioals by bovine smail in-testinal mucosa cells.J.Vet. Med. Serias A. 36,8,576--584. Hassinger, K.A (1997). lntestinal enlrapment and st

ran-gulalion caused by ruptura of the duodenocolic ligament in tour dogs.VeterinarySurgery.26,4,275-280.

Heino,A,Hartikainan, J., Merasto, ME., Koski, EM.J.,AJ·

hava, E,Takala. J.(1997).Systemic and reoonaı

e

ttects

of experimentalgradual splanehnic ischemia. Journalof Critical Care. 12,2,92-98.

Kargıcı, H., Yıldırım, M., Ünsaldı. S., ılhan, N., Erhan.Ö.L.,

Akkuş, MA (1991). Periten sıvısı

v

e

kanda laktik asit

dü-zeyleri ile bazı enzimlerin slrangülasyon ileusu tanısındaki yeri.T.Klin.Gastroenterohepatoloji.2,4, 274-278.

Koltuksuz, U.,Özen, S., Uz, E" Aydınç, M, Karaman,A.,

Güllek,A" ve ark (1999). Caüeic acid phenethyl ester pre-vents inleslinalreperlusioninjury in rats.Journalof Pediatnc Surqery.34, 10,1458-1462,

Liao,

X.

She,Y.,Shi,C.,Li, M.(1995). Changes in bodyfluid markers in inlestinal ischemia. Journal of Pediatric Surgery.

30,10,1412-1415.

Moore,R.M.,Bertcne.A.L. (1992).Perioperativemedicalthe

-rapy for horses with intestinat ischemia. The Comp. Cont. Edu.14,11, 1514-152 1.

Nagy,S.,Tamoky. K.,Tutsek, L..Boros,M,Karacsony,G. (1990). A canine model ofhyperdynamic sepsis induced by intestinalıscne ma . Acta Physiologica Hungarica.75,4, 303-320.

(12)

CEYL M ";.Koç

McCord. J.M.(1982).ischemicinju:ryinthecetsmailintestiıe:

Roleols~roxideradicals.Gas1roenteroiogy.82.1.9-15. Pricha rd.M.•Duchanne. N.G.•Wilkins.PA,Erb,H.N.,Sun. M. (1991).Xanthineoxidase formalion

dumg

espererenter ısctıemiaoftheequinesmailintestine.

Can

.

J.

Vel Res.55.

4.310-314.

Ravid.M.•Van-Dyk. D.,Bernhe en.

J.,

Kedar,ı.(1983). The

protective enecı of dimethyl suIloxide in experimeotal

ise-hemiaoffhe intesline.Ann.NY.Acad.$ci.411,100-1 04. geevee. M.J., Vansteenhause.

J.,

Stasnak, T.S., Yovich. J.v., ecekeren. G. (1990). Failure to demonstrate r

e-pertu

sio

n

injuryfollowing ischemia ol the equine largeeoton using dimethytsutfoxide.Equine.Vet.

J

.

22,2,126-132. Taşçı,

L,

Yavuz,N.,cane r.M., Göksel,S.,Yılmaz,O., Va r-dar, M., ve ark (1995). Mezenterikıskemi-reperfüzyon h

a-98

san nın önlenmesi ndedimetilsütfoks id ve deleroksamin'in e l-kileri.çağdaşcerrahi Derg.9,2. 67-73.

Turgut, K. (2000). Sıvı-€leklrolıtve asa-baz dengesive bo-zulduklan in "Veteriner Klinik Laboratuvar Teşhis", G e-nişletilrTVş2.Baskı,367415BahçıvanlarBasımSanayiAŞ.•

K

onya

.

Wilkins, PA, Duchanne, N.G., lowe,J.E., SChwork.W.S.,

Mesch ter,C., Erb.H.N. (1994).Measurementsofb100dflow andxanthineoxeıaseactivity duringpostischemicreperfusion

ol

the large

coton

ol porses

.

A

m

.

J.Vet. Res .55. B, 1168·

1177.

Wilso n. D.V., Stick,J.A. (1993 ). Effect of a seeone platelet -activaling taeterantagon ist once roıcvescuıerandperipheral cellular responses lo colonie ischerraa and reperfusion in anestnetized ponies.

A

m

.

J

.

Vet.Res.54, 3, 443--448.

Referanslar

Benzer Belgeler

We consider a scale-free network of stochastic HH neurons driven by a subthreshold periodic stimulus and investigate how the collective spiking regularity or the collective

Olgulann bliim sebebi (otopsi raporuna gbre) incelendiginde, 8 olgunun 5 tanesinde bliim sebebinin darp, dU~me gibi kUnt kafa travmaSl sonucu geli~en subaraknoida l

In our case, the patient has a history of bolus steroid therapy at the postoperative period and intraarticular steroid injection two times in order to reduce the shoulder pain..

Alzheimer tipi senil demansın altında yatan patolojiye yönelik olarak kullanılmakta ve/veya denenmekte olan ilaçlar, asetilkolinesteraz inhibitörleri, memantin, latrepirdin,

We present a patient who developed a right-sided foot muscle weakness and a left- sided foot drop following bilateral peroneal nerve lesions and polyneuropathy occurring 14 years

Kalp yetersizliğini başlatan faktörler genel olarak (cor pulmonale gibi durumlar dışında) sol ventrikül hipertrofi si ve/veya dilatasyonuna

Bizim çal›flmam›zda beceriklilik ve lateral pinch kavra- ma gücü, manuel kas testlerinden en az birinde güçsüzlük tespit edilen hasta grubunda daha belirgin azalm›fl olarak

bulunan devlete ait bütün hububatm açl~k çeken Rus karde~ler için Lenin'e teslimine dair [Büyük Millet] Meclisi'nin karar~n~~ tasdik etti~ini&#34; bildirmek- teydi.&#34;' Nitekim,