Tokat Ko
ş
ullar
ı
nda Baz
ı
Çok Y
ı
ll
ı
k Bu
ğ
daygil Yembitkilerinin
Ot Verimi ve Kalitesi Üzerinde Bir Ara
ş
t
ı
rma
Uğur BÜYÜKBURÇ 1 Yaşar KARADAĞ2
Geliş Tarihi: 12.10.2002
Özet: Bu araştırma, Tokat ekolojik koşullarında 1997-1999 yıllarında bazı çok yıllık buğdaygil yembitkilerinin ot verimi ve kalitesinin belirlenmeşi amacı ile yapılmıştır. Deneme Tesadüf Blokları Deneme Desenine göre üç tekrarlamalı olarak yürütülmüştür. Buğdaygil yembitkisi türleri arasında bitki boyu, yaş ot, kuru ot, ham protein oranı ve ham protein verimi yönünden farklılıklar ortaya çıkmıştır. Araştırmadan elde edilen iki yıllık ortalama sonuçlara göre, bitki boyu 67.50- 92.83 cm, yaş ot verimi 834.50-1352.62 kg/da, kuru ot verimi 253.26-414.51 kg/da, ham protein oranı % 7.59-10.32 ve ham protein verimi 21.96-32.30 kg/da arasında değişim göstermiştir.
Anahtar Kelimeler: çok yıllık buğdaygil yembitkileri, ot verimi, ham protein oranı, ham protein verimi
A Research on Herbage Yield and Quality of Some Perennial Forage Grasses
Under Tokat Conditions
Abstract: This study was carried out to determine herbage yield and quality of some perennial grasses under Tokat ecological conditions in 1997-1999 years. The research was designed according to randomized block design with three replications. The results showed differences among perennial forage grass species for plant heights, green herbage yields, hay yields, crude protein contents, crude protein yields. According to the average of two year results, plant heights of perennial forage grasses varied between 67.50-92.83 cm, green yields between 834.50-1352.62 kg/da, hay yields between 253.26-414.51 kg/da, crude protein contents between 7.59-10.32 % and crude protein yields between 21.96-32.30 kg/da.
Key Words: perennial forage grasses, herbage yield, crude protein content, crude protein yield
Giriş
Hayvansal üretim ve verimliliğin düşük olmasına yol
açan sorunların başında kaba yem açığı yer almaktadır.
Ülkemizin başta gelen kaba yem kaynağı olan çayır ve
mer'aların büyük bir kısmı aşırı ve erken otlatma nedeniyle
özelliklerini kaybetmişlerdir. Ikinci önemli kaba yem
kaynağı olan, tarla tarımı içerisinde yembitkileri
yetiştiriciliği ise çok yetersizdir. Bir yandan çayır ve
mer'alar ıslah edilirken, diğer yandan özellikle kısa vadede
yem açığının kapatılabilmesi için, yembitkileri tarımının
çeşitlendirilmesi ve artırılması zorunludur (Büyükburç ve
Arkaç 2000).
Tokat ve yöresinde hayvancılık büyük oranda çayı
r-mer'aya dayanmaktadır. Ülke genelinde olduğu gibi, çayı
r-mer'alar kapasitelerinin üzerinde otlatılmış ve verimleri
oldukça azalmıştır. Tarla tarımı içinde yembitkileri
yetiştiriciliği de yeterli düzeyde olmadığından, hayvanların
ihtiyacı olan kaba yemlerin büyük bir kısmı yem değeri
düşük kaynaklardan sağlanmaktadır (Büyükburç 1996).
Çayır mer'a alanlarının verimliliklerinin tekrar
kazana-bilmesi için bu alanlarda gerekli ıslah ve amenajman
işlemlerinin yerine getirilmesi ve bu alanlar üzerindeki
otlatma baskısının kaldırılması gereklidir. Bu işlemlerin
yürütülmesi esnasında açığa çıkacak kaba yem ihtiyacının
karşılanması ise, ancak tarla tarımı içinde yembitkileri
payının artırılması ile mümkündür (Serin ve Tan 1998).
Çok yıllık buğdaygil yem bitkileri tabii ve suni çayır-mer'a
karışımlarında kullanılabileceği gibi, tarla alanlarında da
Harran Üniv. Ziraat Fak. Tarla Bitkileri Bölümü-Şanlıurfa
2 Gaziosmanpaşa Üniv. Ziraat Fak, Tarla Bitkileri Bölümü-Tokat
yetiştirilmektedir. Özellikle sulama imkanı olan bölgelerde
yeşil ot ve kuru ot verimleri oldukça yükselmektedir.
Sağlamtimur ve ark. (1986), Çukurova şartlarında
çok yıllık buğdaygil yem bitkilerinin adaptasyonuna yönelik
araştırmada, sulu koşullarda kamışsı yumaktan 2100-4500
kg/da, kılçıksız bromdan 930-1870 kg/da ve otlak
ayrığından 850-2100 kg/da arasında yeşil ot veriminin
alındığını bildirmektedirler.
Erzurum ovası sulu koşullarında bazı yem bitkileri ile
bunların karışımlarının değişik azot seviyelerindeki kuru ot
verimlerinin incelendiği bir araştırmada saf ekimlerde
kılçıksız bromdan ortalama 726.6 kg/da kuru ot verimi elde
edilmiştir (Altın 1987). Nastis (1987), otlak ayrığından
dekara yılda 50-100 kg kadar kuru ot verimi alınabildiğini
bildirmiştir. Serin (1989), Erzurum sulu şartlarında
sonbahar ve ilkbaharda ekilen kılçıksız bromda
gübre-leme, biçim zamanı ve sıra aralığının etkilerini incelediği
araştırmasında; sonbahar ekiminden 509.2 kg/da kuru ot,
% 8.30 ham protein içeriği ve 43.3 kg/da ham protein
verimi, ilkbahar ekiminden ise 557.8 kg/da kuru ot, % 8.36
ham protein içeriği ve 47.4 kg/da ham protein verimi elde
etmiştir. Samsun ekolojik koşullarında bazı çok yıllık
buğdaygil yem bitkilerinin adaptasyonuna yönelik
araştırmada, ortalama kamışsı yumaktan 1020.4 kg/da,
kılçıksız bromdan 629.0 kg/da, otlak ayrığından 629.9
BÜYÜKBURÇ, U. ve Y. KARADAĞ, "Tokat koşullarında bazı çok yıllık buğdaygil yembitkilerinin ot verimi ve kalitesi
üzerinde bir araştırma" 163
10.21, 10.39 ham protein oranı ve 81.7, 64.4, 65.0 kg/da
ham protein veriminin alındığı bildirilmektedir (Aydın ve
ark. 1994).
Serin (1997 a), Erzurum sulu şartlarında kılçıksız
broma farklı sıra aralığı ve gübre dozlarının etkilerini
araştırmış ve 6 yıl süre ile devam eden araştırmada
ortalama 513.8 kg/da kuru ot, % 12.76 ham protein içeriği
ve 70.1 kg/da ham protein verimi elde etmiştir. Serin (1997
b), Erzurum kıraç şartlarında yürüttüğü aynı konulu başka
bir çalışmada ise ortalama 327.8 kg/da kuru ot, % 12.10
ham protein içeriği ve 42.8 kg/da ham protein verimi elde
etmiştir. Tekirdağ ekolojik şartlarında kamışsı yumakda
ekim normu ve sıra aralığının ot verimi ve kalitesine
etkisinin incelendiği bir araştırmada; ikinci ve üçüncü
yıllarda sırasıyla 2859.75-3555.46 ve 1486.50-2200.14
kg/da yeşil ot, 722.65-917.65 ve 579.71-721.60 kg/da kuru
ot, % 12.52-14.63 ve % 11.50-13.78 arasında değişen
ham protein oranı saptanmıştır (Orak ve ark. 1999). Bakır
(1970) ve Serin (1991), kılçıksrz brom bitkisinde bitki
boyunun 50-120 cm boylanabildiğini bildirmektedirler.
Diğer yandan, kamışsı yumak, kılçıksız brom ve otlak
ayrığında bitki boylarının sırasıyla 130-200, 80-120 ve 50-
70 cm arasında değiştiği bildirilmektedir (Gençkan 1985,
Açıkgöz 1991).
Bu araştırmanın amacı; Yörede çayır-mer'a
alanlarının ıslahında, suni çayır-mer'a tesisinde ve tarla
tarımı içinde yetiştirilebilecek bazı çok yıllık buğdaygil
yembitkilerinin verim ve kalitesinin belirlenmesidir.
Materyal ve Yöntem
Bu araştırma, 1997-1999 yıllarında Tokat İli
Taşlıçiftlik Köyü mevkiindeki kıraç arazisinde
yürütülmüştür. Araştırmanın yürütüldüğü yer denizden
yaklaşık 750 m yükseklikte ve kuzeye bakan yamaçlarda
olup orta derecede eğimlidir (Anonim 1997). Araştırmanın
yürütüldüğü 1998-99 ve uzun yıllar aylık sıcaklık
ortalaması 12.4, 13.4 ve 12.0 °C, toplam yağış 398.7,
515.1 ve 444.9 mm'dir. Araştırma alanı toprakları; killi-tın,
tuzsuz, hafif alkali, kireçli, bitkiler tarafından alınabilir
fosfor bakımından fakir, potasyum ve organik madde
yönünden ise zengin bir yapıya sahip olduğu
görülmektedir (Aydeniz ve Brohi . 1991). Denemede bitki
materyal olarak, Ankara Tarla Bitkileri Merkez Araştırma
Enstitüsü'nden sağlanan Festuca arundinacea Schreb.,
Bromus inermis Leyss. ve Agropyron cristatum (L.)
Gaertn. türleri kullanılmıştır.
Araştırma, Tesadüf Blokları Deneme Desenine göre
üç tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Çalışmada buğdaygil
yembitkisi türleri 8 Mart 1997 yılında ekilmiş, verimler ise
1998 ve 1999 yıllarında (2 yıl) alınmıştır. Denemede,
Çizelge 1. Buğdaygil Yembitkilerinin Ortalama Bitki Boyları (cm)
parsel alanı 7.2 m2 (1.8 m x 4 m) ve sıra arası 30 cm
olacak şekilde 6 sıra halinde ekim gerçekleştirilmiştir.
Ekilecek tohum miktarı dekara kamışsı yumak için 2.4 kg,
kılçıksız brom için 3.0 kg ve otlak ayrığı için 1.8 kg tohum
üzerinden hesaplanmıştır (Gençkan 1985, Açıkgöz 1991,
Manga ve ark. 1997). Her yıl ilkbaharda dekara 5 kg N
olmak üzere % 26'lık Amonyum nitrat gübresi
uygulanmıştır. Olçüm işlemleri ve hasat her parselin her iki
yanlarındaki birer sıra ve sıra başlarından 0.5'er m kenar
tesiri bırakıldıktan sonra geriye kalan 3 m uzunluğundaki
4'er sırada bulunan bitkilerde yapılmıştır. Denemede ot
için hasat çiçeklenme başlangıcında yapılmıştır
(Sağlamtimur ve ark. 1986). Sulama yapılmadığından
yılda ancak tek biçim alınabilmiştir.
Bitki boyu (cm), yaş ot verimi (kg/da), kuru ot verimi
(kg/da), ham protein oranı (%) ve ham protein veriminin
(kg/da) tespitinde Kacar (1972), Çelik (1984), Soya (1987),
Tosun ve ark. (1991) ve Tekeli ve ark. (1992)'nın
çalışmalarından yararlanılmıştır.
Bulgular ve Tartışma
Bitki boyu: Buğdaygil yembitkisi türlerinin bitki
boylarına ait ortalama değerler Çizelge 1'de verilmiştir.
Bitki boyları bakımından türler arasındaki farklar
deneme-nin ilk yılında istatistiksel olarak % 1 düzeyinde önemli
bulunurken, ikinci yıl istatistiksel olarak % 5 düzeyinde
önemli bulunmuştur (Çizelge 1). Çizelge 1'de bitki boyu
ortalamaları birinci yıl en düşük 64.34 cm ile otlak ayrığı,
en yüksek ise 87.33 cm ile kamışsı yumak bitkisinde, ikinci
yıl yine en düşük 70.66 cm ile otlak ayrığı, en yüksek ise
98.32 cm ile kamışsı yumak bitkisinde saptanmıştır.
İki yıllık ortalama sonuçlara göre, yılların ortalama
bitki boyu üzerine etkisi istatistiksel olarak önemli
bulunmazken, türler arasında farklılıklar istatistiksel olarak
çok önemli bulunmuştur. İki yılın ortalama bitki boyu değeri
79.84 cm bulunmuş ve en düşük ortalama bitki boyu otlak
ayrığı bitkisinden (67.50 cm), en yüksek ise kamışsı
yumak (92.83 cm) bitkisinden elde edilmiştir. Bitki boyu ile
ilgili elde ettiğimiz sonuçlar Gençkan (1985) ve Açıkgöz
(1991)'ün kamışsı yumak ve kılçıksız brom bitkisi ile ilgili
bildirdikleri değerlerden düşük, Bakır (1970) ve Serin
(1991)'in kılçıksız brom, Gençkan (1985) ve Açıkgöz
(1991)'ün otlak ayrığı ile ilgili bildirdikleri değerlerle benzer
bulunmuştur.
Yaş ot verimi: incelenen buğdaygil yembitkilerinde
yaş ot verimlerine ait ortalama değerler Çizelge 2'de
verilmiştir. Çizelge 2'de görüleceği üzere yaş ot verimi
yönünden türler arasındaki farklar denemenin ilk yılında
istatistiksel olarak % 1 düzeyinde önemli bulunurken, ikinci
yıl istatistiksel olarak % 5 düzeyinde önemli bulunmuştur.
Türler 1998 1999 Ortalama
Festuca arundinacea 87.33 a** 98.32 a* 92.83 a-
Bromus inermis 75.67 ab 82.68 b 79.18 b
Agropyron cristatum 64.34 b 70.66 b 67.50 c
Ortalama 75.78 83.89 79.84
LSD 13.44 13.08 9.30
Aynı sütun içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre FKO.05 hata s ınırları içinde birbirinden farksızdır. Aynı sütun içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre FKO.01 hata sınıdan içinde birbirinden farksızdır.
Her iki deneme yılında da en düşük yaş ot verimi 595.63
ve 1073.36 kg/da ile kılçıksız bromdan elde edilirken, en
yüksek verim kamışsı yumak türünden (1153.18 ve
1552.05 kg/da) elde edilmiştir. Çizelge 2'den de görüleceği
gibi, 1999 yılında türlerin ortalama yaş ot verimleri 1313.05
kg/da ile 1998 yılının ortalama değerlerinden (901.00
kg/da) çok önemli düzeyde yüksek bulunmuştur.
Denemenin ikinci yılında düşen toplam yağışların birinci
yıla göre daha yüksek olması, yaş ot verimlerinin artışına
neden olmuştur.
İki yılın ortalama yaş ot verimlerine bakıldığında,
1107.03 kg/da bulunmuş ve en düşük ortalama yaş ot
verimi 834.50 kg/da ile kılçıksız brom, en yüksek ise
1352.62 kg/da ile kamışsı yumak türünden elde edilmiştir.
Araştırmadan elde edilen yaş ot verimi, Sağlamtimur ve
ark. (1986)'nın kamışsı yumak, kılçıksız brom ve otlak
ayrığı, Orak ve ark. (1999)'nın ise kamışsı yumak,
bitkisinden elde etmiş oldukları bulgulardan daha düşük
bulunmuştur. Bu farklılık, denemelerin yürütüldüğü yer ve
yetiştirme koşullarının farklı olmasından
kaynaklanmaktadır. Nitekim Sağlamtimur ve ark. (1986) ve
Orak ve ark. (1999) denemeyi sulu koşullarda
yürütmüşlerdir.
Kuru ot verimi: Araştırmadan elde edilen buğdaygil yembitkisi türlerinin kuru ot verimlerine ait ortalama değerler Çizelge 3'de verilmiştir. Kuru ot verimi
bakımından türler arasındaki farklar her iki deneme yılında
da istatistiksel olarak çok önemli bulunmuştur (Çizelge 3).
Çizelge 3'de kuru ot verimi ortalamaları birinci yıl en düşük
kılçıksız brom (171.05 kg/da), en yüksek ise 329.23 kg/da
ile kamışsı yumak türünden elde edilirken, denemenin
ikinci yılında yine ortalama en düşük kuru ot verimi 335.46
kg/da ile kılçıksız brom, en yüksek ise 499.79 kg/da ile
kamışsı yumak türünden elde edilmiştir.
Türlerin ortalamasına göre, gerek hatların ve
gerekse yılların kuru ot verimleri üzerine etkisi istatistiksel
olarak çok önemli bulunmuştur. Çizelge 3'den de
anlaşılacağı gibi, iki yılın ortalama kuru ot verimi değeri
327.95 kg/da bulunmuş ve en düşük ortalama kuru ot
verimi değeri 253.26 kg/da ile kılçıksız brom, en yüksek
ise 414.51 kg/da ile kamışsı yumak bitkisinden elde
edilmiştir. Denemeden elde edilen kuru ot verimi değerleri
Nastis (1987)'in otlak ayrığından bildirdiği değerlerinden
yüksek bulunurken (50-100 kg/da), Aydın ve ark.
(1994)'nın kamışsı yumak (1020.4 kg/da), kılçıksız brom
(629.0 kg/da) ve otlak ayrığı (629.9 kg/da), Serin (1989,
1997 a, 1997 b) ve Altın (1987)'nin kılçıksız brom
(sırasıyla 557.8 kg/da, 513.8 kg/da, 327.8 ve 726.6 kg/da),
Orak ve ark. (1999)'un ise kamışsı yumaktan (579.71-
917.65 kg/da) elde ettikleri sonuçlardan daha düşük
bulunmuştur. Bu farklılık, denemelerin yürütüldüğü
yerlerdeki ekolojik koşulların özellikle de yağış ve sıcaklık
gibi iklim faktörlerinin, çeşit ve yetiştirme koşullarının farklı
olmasından kaynaklanmaktadır. Nitekim, söz konusu
araştırıcılar (Altın 1987, Serin 1989; Aydın ve ark. 1994,
Serin 1997 a, Orak ve ark. 1999) denemeyi sulu
koşullarda yürütmüşlerdir.
Ham protein oranı: Buğdaygil yembitkisi türlerinin
ham protein oranlarına ait ortalama değerler Çizelge 4'de
verilmiştir. Çizelge incelendiğinde, 1998-1999 yıllarında
ham protein oranı yönüyle türler arasında çok önemli bir
fark bulunmuştur. Ham protein oranı ortalamaları birinci yıl
en düşük (% 8.40) ve en yüksek (% 11.05) değerler
sırasıyla kamışsı yumak ve otlak ayrığı bitkisinden elde
edilirken, ikinci yıl yine en düşük % 6.77 ile kamışsı
yumak, en yüksek ise % 9.58 ile otlak ayrığı bitkisinden
elde edilmiştir.
İki yılın birleştirilmiş ortalama sonuçlarına göre, gerek
türler arasında ve gerekse yılların ham protein oranı
üzerine etkileri istatistiksel açıdan önemli bulunmuştur
(Çizelge 4). Çizelge 4'den de anlaşılacağı gibi, 1998
yılında türlerin ortalama ham protein oranı % 9.76 ile 1999
yılının ortalama değerinden (% 8.15) önemli düzeyde
yüksek bulunmuştur. Denemenin ikinci yılında ham protein
oranlarının diğer yıla göre daha düşük olması, bu yıl
içerisinde düşen toplam yağışların fazla olmasından
kay-naklanmaktadır. Nitekim, fazla nemin karbonhidrat/protein
oranını artırdığını, dolayısıyla yağışı fazla olan yörelerde
daha çok nişastaca zengin ürünlerin yetiştirilebileceği,
genel olarak kurak yıllarda bitkilerin ham protein oranının
artacağı bildirilmektedir (Nastis 1987, Andiç 1993). İki yılın
ortalama ham protein oranına bakıldığında % 8.96
bulunmuş ve en düşük ortalama ham protein oranı % 7.59
Çizelge 2. Buğdaygil yembitkilerinin ortalama yaş ot verimleri (kg/da)
Türler 1998 1999 Ortalama Festuca arundinacea Bromus inermis 1153.18 a** 595.63 b 1552.05 a* 1073.36 b 1352.62 a** 834.50 b Agropyron cristatum 954.18 a 1313.75 ab 1133.96 a Ortalama 901.00 b+ 1313.05 a 1107.03 LSD 328.73 338.77 237.18
Aynı sütun içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre p50.05 hata sınırları içinde birbirinden farksızdır. Aynı sütun içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre p0.01 hata s ınırları içinde birbirinden farksızdır. Aynı satır içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre p_0.01 hata sınırları içinde birbirinden farksızdır.
Çizelge 3. Buğdaygil yembitkilerinin ortalama kuru ot verimleri (kg/da)
Türler 1998 1999 Ortalama Festuca arundinacea 329.23 a' 499.79 a 414.51 a Bromus inermis 171.05 c 335.46 b 253.26 c Agropyron cristatum 263.77 b 368.39 b 316.08 b Ortalama 254.68 b+ 401.21 a 327.95 LSD 58.84 100.27 42.36
Aynı sütun içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre 1:K0.01 hata sınırları içinde birbirinden farksızdır. `Aynı satır içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre 13,-;.0.01 hata sınırları içinde birbirinden farksızdır.
BÜYÜKBURÇ, U. ve Y. KARADAĞ, "Tokat koşullarında bazı çok yıllık buğdaygil yembitkilerinin ot verimi ve kalitesi
üzerinde bir araştırma" 165
Çizelge 4. Buğdaygil yembitkilerinin ortalama ham protein oranları (%)
Türler 1998 1999 Ortalama Festuca arundinacea 8.40 b* 6.77 b 7.59 c Bromus inermis 9.84 a 8.09 ab 8.96 b Agropyron cristatum 11.05 a 9.58 4- 10.32 a Ortalama 9.76 a' 8.15 b 8.96 LSD 1.36 1.67 0.78
Aynı sütun içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSCItestine göre ps0.01 hata sınırları içinde birbirinden farksızdır.
Aynı satır içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre ps0.05 hata sınırları içinde birbirinden farksızdır.
Çizelge 5. Buğdaygil yembitkilerinin ortalama ham protein verimleri (kg/da)
Türler 1998 1999 Ortalama
Festuca arundinacea 27.68 a " 34.07 ab* 30.87 a""
Bromus inermis 16.79 b 27.13 b 21.96 b
Agropyron cristatum 29.16 a 35.45 a 32.30 a
Ortalama 24.54 32.21 28.38
.. LSD 7.69 5.80 4.49
Aynı sütun içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre ps0.05 hata sınırları içinde birbirinden farksızdır. Aynı sütun içerisinde benzer harf ile gösterilen ortalamalar LSD testine göre ps0.01 hata sınırları içinde birbirinden farksızdır.
ile kamışsı yumak, en yüksek ise otlak ayrığı bitkisinden %
10.32 olarak saptanmıştır. Bu çalışmada elde edilen
sonuçlar Aydın ve ark. (1994)'ün kamışsı yumak, kılçıksız
brom ve otlak ayrığından elde ettikleri değerlerle benzer
bulunurken, Serin (1997 a, 1997 b)'nin kılçıksız brom,
Orak ve ark. (1999)'nın ise kamışsı yumak bitkisinden
saptamış oldukları sonuçlardan daha düşük bulunmuştur.
Bu farklılık, denemelerde kullanılan çeşitlerin ve ekolojik
şartların farklılığından ileri gelmiş olabilir.
Ham protein verimi: incelenen buğdaygil yembitkisi
türlerinin ham protein verimlerine ait ortalama değerler
Çizelge 5'de verilmiştir. Ham protein verimi bakımından
türler arasındaki farklar denemenin ilk yılında istatistiksel
olarak % 1 düzeyinde önemli bulunurken, ikinci yıl
istatistiksel olarak % 5 düzeyinde önemli bulunmuştur
(Çizelge 5). Çizelge 5'de ham protein verimi ortalamaları
birinci yıl en düşük 16.79 kg/da ile kılçıksız brom, en
yüksek ise 29.16 kg/da ile otlak ayrığı bitkisinde, ikinci yıl
yine en düşük 27.13 kg/da ile kılçıksız brom, en yüksek ise
35.45 kg/da ile otlak ayrığı bitkisinde saptanmıştır.
İki yıllık ortalama sonuçlara göre, yılların ortalama
ham protein verimi üzerine etkisi istatistiksel olarak önemli
bulunmazken, türler arasında farklılıklar istatistiksel olarak
çok önemli bulunmuştur (Çizelge 5). İki yılın ortalama ham
protein verimi değeri 28.38 kg/da bulunmuş ve en düşük
ortalama ham protein verimi kılçıksız brom bitkisinden
(21.96 kg/da), en yüksek ise otlak ayrığı (32.30 kg/da)
bitkisinden elde edilmiştir (Çizelge 5). Ham protein verimi
ile ilgili elde ettiğimiz sonuçlar Aydın ve ark., (1994)'nın
kamışsı yumak, kılçıksız brom ve otlak ayrığından, Serin
(1989, 1997 a, 1997 b)'in kılçıksız brom bitkisinden elde
etmiş oldukları sonuçlardan daha düşük bulunmuştur. Söz
konusu araştırıcıların (Serin 1989, Aydın ve ark. 1994,
Serin 1997 a, Serin 1997 b), ham protein verimlerinin
bizim elde ettiğimiz değerlerden yüksek olması, bu
araştırıcıların denemeyi yürüttükleri ekolojide, üzerinde
çalıştıkları bitkilerden daha yüksek kuru ot ve birim
alandan daha fazla ham protein alınması sonucudur.
Sonuç
Denemeden elde edilen sonuçlara göre, Tokat
ekolojik koşullarında kamışsı yumağın bitki boyu, yaş ot ve
kuru ot verimleri kılçıksız brom ve otlak ayrığından daha
yüksek bulunurken, gerek ham protein oranı ve gerekse
ham protein verimi bakımından otlak ayrığı diğer türlere
göre daha yüksek bulunmuştur. Tokat ve benzer koşullara
sahip yörelerde, sulamaksızın yalın veya karışım şeklinde
çok yıllık yembitkileri yetiştiriciliğinde, buğdaygillerden
Festuca arundinacea ve Agropyron cristatum tercih
edilmelidir. Sulama olanağı olan yerlere öneride
bulunabilmek için, benzer denemelerin sulu koşullarda da
yürütülmesi gerekir.
Kaynaklar
Açıkgöz, E. 1991. Yembitkileri. Uludağ Üniv. Yayınları No: 7, 456,
Bursa.
Altın, M. 1987. sulu koşullarda bazı yembitkileri ile bunların
karışımlarının değişik azot seviyelerindeki kuru ot
verimleri. Doğa TU Tar. ve Or. D. 11 (2): 249-261.
Andiç, C. 1993. Tarımsal Ekoloji. Atatürk Üniv. Ziraat Fak. Ders
Notları, No: 106, Erzurum.
Anonim, 1997. Tokat İli Arazi Varlığı. T.C. Başbakanlık Köy
Hizmetleri Genel Md. Yayınları, il Rapor No: 60,
Ankara.
Aydeniz, A. ve A. Brohi, 1991. Gübreler ve Gübreleme.
Cumhuriyet Üniv. Tokat Ziraat Fak. Yayınaları No: 10,
Tokat.
Aydın, İ., Z. Acar ve F. Tosun, 1994. Samsun koşullarında bazı
çok yıllık buğdaygil yembitkileri üzerinde verim ve
adaptasyon çalışmaları. Ondokuz Mayıs Üniv. Ziraat
Fak. Dergisi, 9 (3) 31-39.
Bakır, Ö., 1970. Buğdaygil Yembitkileri Teşhis Kılavuzu. Ankara
Çayır-Mer'a Yembitkileri ve Zootekni Araştırma
Büyükburç, U. 1996. Türkiye'de çayır-mer'a ve yembitkileri yetiştiriciliğinin dünü, bugünü ve yarını. Türkiye 3. Çayı r-Mer'a ve Yembitkileri Kongresi, 17-19 Haziran, Erzurum. Büyükburç, U ve Z. Arkaç, 2000. Mer'aların Korunma ve
Kullanımı. 5. T.Z.M. Teknik Kongre, 17-21 Ocak, Ankara. Çelik, N. 1984. Bazı yerel ve yabancı adi fiğ (Vicia sativa I.)
çeşitlerinin kıraç ve sulu koşullarda ot ve tane verimi üzerinde araştırmalar. Uludağ Üniv. Ziraat Fak. Dergisi, 3, 49-53.
Gençkan, S. 1985. Yembitkileri Tarımı. Ege Üniv. Ziraat Fak. Yayınları No: 465, 519, İzmir.
Kacar, B. 1972. Bitki ve Toprağın Kimyasal Analizleri, Il. Bitki Analizleri. Ankara Üniv. Ziraat Fai, Yayınları, 453: 69-72, Ankara.
Manga, İ., Z. Acar ve İ. Erden, 1997. Buğdaygil Yembitkileri. Ondokuz Mayıs Üniv. Ziraat Fak. Yayınları No: 6, 233, Samsun.
Nastis, A. S. 1987. Forage quality of crested wheatgrass in relation to rainfall and level of forage utilization. Revue d'Elevage et de Medicine Veterinaire des Pays Tropica-ux (France) 40 (3) 293-297.
Orak, A., C. Tuna ve İ. Nizam, 1999. Tekirdağ koşullarında ekim normu ve sıra arası mesafesinin kamışsı yumağın ot verimi ve kalitesine etkisi. 3. Tarla Bitkileri Kongresi, 15-18 Kasım, 279-283, Adana.
Sağlamtimur, T., H. Gülcan, V. Tansı, A. E. Anlarsal ve R. Hatipoğlu, 1986. Çukurova koşullarında yembitkileri adaptasyon denemeleri. 1. Buğdaygil Yembitkileri. Çukurova Üniv. Ziraat Fak. Dergisi, 3, 26-37.
Serin, Y. 1989. Erzurum sulu şartlarında sonbahar ve ilkbaharda ekilen kılçıksız bromda gübreleme, biçim zamanı ve sıra aralığının ot ve ham protein verimine etkisi. Türk Tarım ve Ormancılık Dergisi, 13 (2) 395-406.
Serin, Y. 1997 a. Erzurum sulu şartlarında yetiştirilen kılçıksız broma uygulanan değişik sıra aralığı ve gübre dozlarının ot ve ham protein verimine etkisi.3. Çayır-Mer'a Yembitkileri Kongresi, 17-19 Haziran, 564-570, Erzurum.
Serin, Y. 1997 b. Erzurum kıraç şartlarında yetiştirilen kılçıksız broma uygulanan değişik sıra aralığı ve gübre dozlarının ot ve ham protein verimine etkisi. 3. Çayır-Mer'a ve Yembitkileri Kongresi, 17-19 Haziran, 384-392, Erzurum. Serin, Y ve M. Tarı, 1998. Buğdaygil Yembitkileri. Atatürk Üniv.
Ziraat Fak. Yayınları, No: 334, 172, Erzurum, 1998. Serin, Y. 1991. Değişik sıra aralıkları ve farklı gübre
kombinasyonlarının domuz ayrığı (Dactylis glomerata) ve kamışsı yumak (festuca arundinacea)'ın ot ve tohum verimlerine etkileri üzerinde bir araştırma. Türkiye 2. Çayı r-Mer'a ve Yembitkileri Kongresi, 505-515, 28-31 Mayıs, İzmir.
Soya, H. 1987. Ege bölgesi kıyı kesimi yerel adi fiğ (vicia sativa I.) çeşitlerinde sıra arası mesafesi ve tohumluk miktarının verim ve verim karakterlerine etkisi. Ege Üniv. Ziraat Fak. Dergisi, 24 (2) 91-103.
Tekeli, S., A. Orak ve M. Tuna, 1992. Kışlık olarak yetiştirilen adi fığin (vicia sativa I.) önemli bazı tarımsal özellikleri ile karakterler arası ilişkileri üzerine bir araştırma. Trakya Üniv. Tekirdağ Zir. Fak. Dergisi, 1 (2) 121-131.
Tosun, M., M. Altınbaş ve H. Soya, 1991. Bazı fiğ (Vicia sp.) türlerinde yeşil ot ve dane verimi ile kimi agronomik özellikler arası ilişkiler. Türkiye 2. Çayır-Mer'a ve Yembitkileri Kongresi 574-583, 28-31 Mayıs, İzmir.