• Sonuç bulunamadı

SAĞLIK, ZİNDELİK, İYİ HİSSETME, BAŞARI VE MOTİVASYONU TEHDİT EDEN SİNSİ FAKTÖR: ŞEHİR TOZLARI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "SAĞLIK, ZİNDELİK, İYİ HİSSETME, BAŞARI VE MOTİVASYONU TEHDİT EDEN SİNSİ FAKTÖR: ŞEHİR TOZLARI"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖZET: “Sinsi bir tehlike olan toz, havada yayılan, ya-yılabilme potansiyeli olan, çoğu toksik etkili kimyasal ve bi-yolojik atıklardan oluşan parçacık kompozisyonudur. Uçuşa-bilir, solunabilir olması ve temasla bulaşması nedeniyle tüm yaşam süreçleri ve performansları, bütün ürünler ve eşyalar tozdan etkilenmektedir. Fizyolojik ve psikolojik iyi hissetme, sağlıklı bireysel yaşam ve bireylerarası ilişki için gerekli bir göstergedir. Bu durum, sürdürülebilir hayvan yaşamı, verim-lik ve çevre için de geçerlidir. Toz kaynaklarını kurutan, toz çıkışını önleyen yöntemler teşvik edilmeli, endüstriyel tasa-rım ve ilgili mühendislik alanları için teşvik süreçleri ve mu-afiyetler başlatılmalıdır. Son yıllarda bacalardan, sanayi fırın-larından bırakılan duman ve toz miktarı üretim aşamalarında veya filtreleme yöntemleriyle azaltılmaya, ev, okul ve iş yerleri toza karşı özel izolasyon ve toz perdeleriyle korunmaya çalı-şılmaktadır.”

ANAHTAR KELİMELER: Toz, sağlık, başarı, şehit, tanecik.

ABSTRACT: “Sneaky dust is a particle composition that consists of chemical and biological wastes, most of which are toxic, spread out in the air, with the potential to spread. Due to the fact that it can be fired, breathable and contact contamination, all life processes and performances, all pro-ducts and equipments are affected by dust. Physiological and psychological well-being is a necessary indicator for healthy individual life and interpersonal relationship. This also app-lies to sustainable animal life, productivity and the environ-ment. Methods to dry dust sources, to prevent dust extraction should be encouraged, incentive processes and exemptions should be initiated for industrial design and related engine-ering fields. In recent years, the amount of smoke and dust left from industrial furnaces has been tried to be reduced by production methods or filtration methods, and by special in-sulation and powder blinds against house, school and work place.

(2)

Toprağın uçuşabilir formu toz olarak algılansa da toz topraktan fark-lıdır. Sinsi bir tehlike olan toz, havada yayılan, yayılabilme potansiyeli olan, çoğu toksik etkili kimyasal ve biyolojik atıklardan oluşan parçacık kompozis-yonudur. Uçuşabilir, solunabilir olması ve temasla bulaşması nedeniyle tüm yaşam süreçleri ve performansları, bütün ürünler ve eşyalar tozdan etki-lenmektedir. Fizyolojik ve psikolojik iyi hissetme, sağlıklı bireysel yaşam ve bireylerarası ilişki için gerekli bir göstergedir. Bu durum, sürdürülebilir hayvan yaşamı, verimlik ve çevre için de geçerlidir. Hızlanan, gelişen, haya-tı kolaylaşhaya-tıran teknolojik süreçlere rağmen, sürdürülebilir kalkınmanın yeterince önemsenmediği, uygulan-madığı yerleşim yerlerinde, iş ve ya-şam ortamlarında canlıların sağlığını ve hayatını olumsuz etkileyen çevresel etmenlerden belki de en önemlisi toz-dur. İnsanı hızla yaşlandıran, biyolojik ve mental yaşlanmanın sağlıksız ve sıkıntılı olmasına yol açan önemli bir faktör tozdur. Tozun içerdiği risk, yüz-lerce atık ve toksik madde yanı sıra, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuru-luşlarının gündeminde çok önemli yer teşkil etmeyen sinsi bir etmen olması-na da dayanmaktadır. Halkın toz kav-ramını toprakla aynı şey zannetmesi,

toprağın uçuşabilir formu gibi algılı-yor olması da toza karşı mücadeleyi olumsuz etkilemektedir. Kaygı bozuk-lukları, agresif davranışlar, başarısızlık, depresyon, olumsuz bireysel ilişkiler ve algılama sorunları gibi bir çok nöro-fizyolojik problemde tozun etkisi fark edilmiştir. Tüberküloz gibi birçok mik-robiyel enfeksiyon ve sayısız paraziter hastalık döngüsü yanı sıra, bazı küfler tarafından oluşturulan ve aflatoksin, mikotoksin diye bilinen zehirlerin ta-şınmasında temel rol oynar. Gıda gü-venliği, hayvan ve bitki sağlığına iliş-kin sorunlarda da toz ilk akla gelecek sorumlulardandır. 2013 yılından bu yana Tozla Mücadele Yönetmeliği’nin yürürlükte olduğu ülkemizde, farkın-dalık ve uygulamalar hala yetersizdir. Bu nedenle, toz kaynaklarının yok edil-mesine, iş, eğitim, eğlence, dinlenme ve diğer yaşama alanlarındaki tozun sürdürülebilir biçimde ortadan kaldı-rılmasına yönelik yöntemler ödün ve-rilmeksizin uygulanmalıdır. Merkezi ve yerel yönetimler, akademik ve bilimsel kurumlar, sağlık, eğitim, turizm gibi sosyal sorumluluk payı yüksek sektör-ler, sivil toplum kuruluşları ve medya, birlikte ortak projeler üretmeli,

uygu-lamalar geliştirmelidir. Bu süreç, birey sağlığı ve toplumsal kalkınma için önemli ve öncelikli hedef olarak görül-melidir. Oluşturulacak farkındalık bi-linci, eylem planlarının uygulanmasını ve sonuç alınmasını hızlandırılabilir. Anahtar kelimeler: Toz, toz kaynakları, tozun etkileri, zindelik, duygu durum bozuklukları

GİRİŞ

İngilizce dust sözcüğünden gelen DU kısaltması meteorolojide önemli bir göstergedir, havada geniş bir alana yayılmış toz kümesine ilişkin veriler onunla tanımlanır. Toz yerçeki-minin etkisiyle yerde veya havada at-mosferin yere temas eden en alt katı olan troposfer katmanında dolaşır. Troposfer, gazların en yoğun olduğu kattır. kutuplarda 6, ekvatorda 16 km kalınlığındadır, bu kalınlık mevsimlere göre değişiklik gösterir. Bu katmanda güçlü yatay ve dikey hava hareketleri görüldüğü için, havalanan toz küme-leri havada uzun mesafeler kat ede-bilir (1,2). Atmosferin alt katmanın-daki tozun yağmur döngüsü dışında olumlu bir rolü bilinmemektedir. Tam aksine, özellikle sanayi bölgelerinde

(3)

insan, hayvan ve bitki sağlığı için sin-si bir tehlikedir. Örneğin, kışın bu toz havadaki nemde, su damlacıklarınca tutulur, bronşiti veya diğer solunum sorunları olanlar için son derece riskli etkileri bulunan dumanlı sis tablosu-nu oluşturur. Son yıllarda fark edilen bir husus, mikotoksinlere bağlı kan-serler ve erken sağlıksız yaşlanma ile yaşlılığa eşlik eden mental sorunların temelindeki önemli faktörlerden birisi tozdur, tozun önemsenmediği yaşam süreçleridir. Bütün bunların fark edil-mesiyle, toza karşı bilinçli, korunaklı yaşam önemli hale gelmiştir. Son yıl-larda bacayıl-lardan, sanayi fırınlarından bırakılan duman ve toz miktarı üretim aşamalarında veya filtreleme yöntem-leriyle azaltmaya çalışılmaktadır, ev, okul ve iş yerleri toza karşı özel izolas-yon ve toz perdeleriyle korunmaya ça-lışılmaktadır (1).

Resim-1’deki akarlar tozun yoğun olarak içerdiği canlılardandır. Tozun küfler, mantarlar, mikrobiyel canlılar ve ürünlerini, toksik maddele-ri, atık ürünleri içerdiği bilinmektedir. Baca ve egzoz dumanı kaynaklı kar-bon ve katran, toz fırtınaları, yanardağ püskürmeleri, taşocakları, kömür ve diğer maden ocakları kökenli mineral tanecikleri, atmosfere çarparak parça-lanan meteroit tanecikleri, çiçektoz-ları ve sporçiçektoz-ları, metal kırıntıçiçektoz-ları, taşıt lastikleri ve diğer malzemelere ait ka-uçuk ve plastik tozları, deniz serpinti-leri kaynaklı tuz, hayvan deri, kürk ve

tüylerine ait organik tanecikler, asbest, krizotil, krosidolit gibi aşırı zehirli mad-deler, saç, tüy, kıl, tırnak parçacıkları, bitki, hayvan, insan dokusu dökün-tüleri, dışkı içerikleri, parazit yumurta ve larvaları, akarlar, kopuşmuş tekstil parçacıkları gibi geniş spektrumlu içe-riği nedeniyle toz kirliliği hayatı tehdit eden bir kirliliktir. Buna rağmen, hava kirliliğinde toz öncelikli risk faktörü gibi algılanmamaktadır (1,2,3).

Resim-2, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Meteoroloji Genel Müdürlü-ğü, Toz Taşınımı Uyarı Sistemi günlük ortalama toz konsantrasyon tahmini haritasıdır (5). Bu makalenin konusu

olan toz, haritalanan bu toz değildir. Haritadaki aslında toprak taşınımıdır, toz değildir. Ülkemiz çevresindeki Sah-ra, Arabistan gibi çöller ve yarı-kurak alanlardan kalkan aerosol formdaki toprağın taşınmasıdır; iklime, kara ve deniz ekosistemlerine, tarım ve hay-vancılığa önemli katkı niteliğindedir. Tozaran çöl toprağı atmosferin üst ta-bakalarına yükselerek uzun mesafeler kat edip dağıtılmaktadır. Çevresel sür-dürülebilirlik açısından ekolojik güb-releme, canlandırma, verimlileştirme gibi bir çok faydayı taşımasına rağmen çöl tozları da havada yoğunlaştığı akut evrede insan sağlığını etkilemekte, özellikle astım gibi solunum yolları ra-hatsızlıklarını, göz hastalıklarını provo-ke edebilmektedir (6). Bu çalışmanın konusu şehir tozlarıdır ki asıl tehlikeli toz budur. Özellikle, yoğun trafik, ka-labalık nüfus, hızlı yapılaşma ve kent-sel dönüşüm, endüstri ve sanayileşme bölgelerine sahip kentlerdeki toz bu nitelikte olup, içerdiği yüzlerce atık ve toksik madde nedeniyle risklidir. Örne-ğin, araştırmacılar endüstriyel tozun solunum fonksiyonlarına etkisi sigara içimi gibi yüksek bulunmuştur. Toz sa-dece insan sağlığı için değil nesneler için de bir risktir, bir makine ya da mo-tora sızarsa onu bozar. Toz hareketli parçaları aşındırması nedeniyle

(4)

makine ve motorlara zarar verir. Bu ne-denle motorlu taşıtlarda motora hava emilmesi esnasında havadaki tozu ayırmak için hava filtresi kullanılır. Çok hassas makinelerin çalıştırıldığı yerler-de, tüm ortam havası filtrelerden geçi-rilir. Diğer yandan uzun yıllar kullanıl-mayan araçların ve evlerin, kullanılan ev ve araçlar kadar hatta daha fazla yıprandığı düşünüldüğünde, hareket-siz ve sabit gibi duran tozun (Resim-3) ev dokusu ve araçlar için yıkımlayıcı etkisi daha iyi anlaşılabilecektir (7,10, 12, 13).

TOZ TİPLERİ, KAYNAKLARI, TOZUN ETKİLERİ

Solunumla akciğerlere ulaş-masına rağmen akciğerlerde yapısal ve fonksiyonel bozukluk yapmayan tozlar inert toz olarak tanımlanır. SiO2, kuvars, tridimit ve kristobalit gibi ma-densel tozlar kristal yapıdadır. Lifsi toz-lar, uzunluğu beş mikrondan büyük, eni üç mikrondan küçük olan, boyu eninin üç katından büyük parçacıklar-dır. Solunumla aspire edilebilen toz-lar aerodinamik eşdeğer çapı 0,1-5,0 mikron büyüklüğündeki kristal veya amorf yapıdaki toz ile çapı üç

mikron-dan küçük olan, uzunluğu çapının en az üç katı olan lifsi tozlardır (4). Lifsi tozlar daha çok, ülkemizde en yaygın iş kollarından biri yaklaşık dört yüz bin çalışanı olan pamuklu iplik üretimi, halı dokuma, battaniye gibi tekstil iş kollarında görülür. Buralarda gürültü, nem ve toz risk sınırlarındadır. Özellik-le pamuk tozuna bağlı olarak tanım-lanmış bissinozis uzun yıllardır bilinen bir hastalıktır (2). Kristal tozlar kömür ve diğer maden sahaları ve etki alanla-rında, çimento sanayi, kuyumcularda, akü ve pil sanayi, otomotiv endüstrisi, metalürji alanlarında yaygındır (8,9).

Resim-4’de mikroskobik bir kesiti izlenen tozun, yalnızca evlerde veya polen mevsiminde sokaklara ait bir sorun olmadığı, tozun kalabalık kentler ve birçok sanayi dalı için ciddi bir tehlike olduğu yirminci yüzyıl ba-şından beri bilinmektedir. New York’un tozla 11 Eylül saldırıları sırasında tanış-tığı, Japonya’da sokaktaki bir aracın günlerce üstüne toz birikmediği gibi bilgilere bakıldığında, önemsenmesi durumunda ülkemizde de tozun ya-şam alanlarından uzaklaştırılmasının mümkün olduğu söylenebilir (11). Toz, büyük bölümü mikroskop altında

gö-rülebilen çok küçük katı ve sıvı tane-ciklerden oluşur. Bulunduğu yer tozu oluşturan alan olabileceği gibi rüzgâr-la çok uzakrüzgâr-lardan sürüklenip getirilmiş de olabilir. Taneciklerin ağır olanları yere düşer, hafif toz tanecikleri ise ha-vada asılı kalır, bu tanecikler nadiren de olsa 15-20 km kadar yükselebilir. Havadaki su buharı toz tanecikleri üze-rinde yoğunlaşarak sis, pus ve bulutları oluşturabilir. Toz yağmur döngüsünde etkin bir faktördür. Eğer atmosferde böylesi tanecikler olmasa, su buharı damlalar halinde kolay yoğunlaşamaz, su buharı yere yağmur damlaları halin-de halin-değil halin-de sel gibi boşanır, büyük yı-kımlar oluşturabilirdi. Tozuma olumlu bir atmosfer olayıdır, onu riskli yapan içerdiği toksik ve atık maddelerdir (12). Atmosferik toz bilim adamlarınca de-taylı olarak araştırılmakta, bileşimi her geçen gün güncellenmektedir. Farklı yerleşimlerde yapılan ölçümler, toz miktar ve içeriğinin büyük ölçüde de-ğişebildiğini göstermektedir. Örneğin, kırsal alanlarda kilometre kare başına 15 ton/ay gibi düşük miktarda toz dü-şerken, kalabalık kentlerin, sanayi ve endüstrinin yoğun olduğu alanlara, kilometre kare başına 2.000 ton/ay toz ölçümlenmiştir. Yine kırsal alandaki

(5)

havanın santimetre küpünde 125 ta-necik, ortalama büyüklükteki kentler-de ortalama 7.000 tanecik tespit edil-miştir (12).

Yün, ipek, tüy gibi zararsız sa-nılan maddelerin parçacıkları astıma yol açabilmekte, çiçek tozları saman nezlesine neden olmaktadır (1,7,12). Maden, taşocağı, metal taşlama, kum püskürterek eskitme, yüzey taşlama, yün tarama, tekstil temizlik işçiliği gibi işlerde, işin yapıldığı ortam son de-rece tozludur ve bu tozları solumak ciddi hastalıkların sebebidir (7). Örne-ğin, ülkemizdeki kentlerin hemen ta-mamında hala çalı süpürgesiyle veya tozu havaya kaldıran diğer ekipman-larla sokak, cadde temizliği yapıldığı görülebilir. Bu işlerde çalışanların, ka-labalık trafikte yürüyenlerin, bisiklet veya motorla seyredenlerin koruyucu maske kullandıklarını ülkemizde gör-memekteyiz. Araçlarıyla kalabalık tra-fikte olanların araç içi gaz, toz filtrele-rini, eğer otomatik değilse, kullanma alışkanlığı oldukça sınırlıdır. Korunma alışkanlığının yetersizliği nedeniyle, madenciler ve taşocağı işçileri, akci-ğerlere nüfuz eden çok küçük silis ta-necikleri nedeniyle silikozise, asbest/

amyant sanayi dallarındaki işçiler de çok ince asbest liflerinin kolayca akci-ğerlere ulaşmasına bağlı hastalıklara yakalanmaktadır. Kurşun ve arsenik gibi toksik maddelere ait tozların oluş-tuğu sanayi kolları da yüksek korunma gerektirmektedir. Ya solunan havayı tozdan arındırmak veya tozlu havayı ortamdan uzaklaştırmak gerekmek-tedir. Filtreli maskeler havadaki toz ayrılabilmelerine rağmen, maskeyle çalışmak, yürümek ve yaşamak rahat olmadığından tercih edilmemektedir. Bu nedenle, toz kaynakları ve tozu or-tamdan atma teknikleri geliştirilmeye çalışılmaktadır (12).

YAPILAŞMA, KENTSEL GELİŞİM VE TOZ İLİŞKİSİ

Her ne kadar güvenlikli hale getirme öne çıkıyor olsa da, güncel-lenmiş vizyon ve tekniklerin kullanıldı-ğı albenisi yüksek ortam ve binalarda yaşamak kentsel dönüşümün görün-meyen cazip yanıdır. Bu nedenle, bi-nalar sağlam olsa da albenisi düşüyor. Ancak bu süreç için gerçekleştirilen yıkım sırasında ortaya çıkan toz, yeter-li teknolojinin kullanılmadığı her yeni

yıkımla birlikte gittikçe artıyor. Yıkımın evrensel ilkeleri, yıkımdan asgari zarar ve azami faydayı sağlamak üzere iki temel kural önermektedir. 1) Hidrolik ataşmanlar kullanarak tozu kaynağın-da azaltmak. 2) Kalan tozu baskıla-mak. Buna rağmen yıkımda kullanılan kepçe ataşmanları yıkım esnasında bü-yük parçaların bü-yüksekten düşmesi ve çarpmanın etkisiyle dağılarak yoğun toz bulutları oluşturmasına yol açmak-tadır. Oysa uzmanlar, bu iş için hidrolik kırıcılar, beton makasları, öğütücüler ve kavrama ataşmanları kullanılmasını önermektedir. Belediyelerin ve ilgili di-ğer kurumların, tozla mücadelede bu öneriyi önemsemeleri düşünülmelidir. Hal böyleyken yıkımlarda kova, kep-çe kullanılması, bu ataşmanların be-delinin hidrolik ataşmanlara göre çok ucuz olmasına dayanmaktadır. Ancak, kepçe kullanılarak yıkım, kontrolsüz yı-kımla insan sağlığını ve çevreyi tehdit ederken, diğer yandan yıkım esnasın-da iş makinesinde titreşim, toz ve aşırı yüklenme nedeniyle oluşan tahribatın yol açtığı yüksek maliyet önemsenme-mektedir. Yani yöntem sanıldığı ucuz değildir.

(6)

Kentlerdeki tozun önemli kay-naklarından olan yıkım (Resim-5), ya-tırım, uzmanlık ve sosyal sorumluluk isteyen bir iştir. Doğru yapılmadığın-da, maliyet toz yoluyla topluma, hız-lı yıpranma sebebiyle iş makinesine ödetilmektedir. En yüksek maliyetin insan, hayvan ve çevre sağlığı olduğu algısı güçlenmedikçe, toz kaynaklı yı-kım süreci hem mala hem de cana kast etmeye devam edecektir (13). Elbette, en doğru yöntemlerle bile yıkım toz kaynağıdır. Ancak bu toz, kepçe ile yı-kımda oluşan tozla karşılaştırıldığında çok azdır ve kontrol edilebilir nitelikte-dir.

SONUÇ

Her tür mücadelenin en geçer-li yöntemi, bir yanlışı, bir tehdidi veya riski kaynağından yok etmek oldu-ğundan (14), sürdürülebilir sağlık, zin-delik, performans, motivasyon, başarı, iyi hissetme, gıda hijyeni ve çevre için tehdit olan tozun oluşumunu kayna-ğında önlemek üzere; uygun yönetsel tedbirlerin alınması, araç ve gereçleri-nin tasarım, nitelik ve fonksiyonlarının toz oluşumuna karşı güvenilir hale getirilmesi, toz kaynaklarını etkisizleş-tirecek yöntemlerin tavizsiz uygulan-ması gerekmektedir. Toz kaynaklarını kurutan, toz çıkışını önleyen yöntem-ler teşvik edilmeli, endüstriyel tasarım ve ilgili mühendislik alanları için teşvik

süreçleri ve muafiyetler başlatılmalıdır. Son yıllarda bacalardan, sanayi fırınla-rından bırakılan duman ve toz miktarı üretim aşamalarında veya filtreleme yöntemleriyle azaltılmaya, ev, okul ve iş yerleri toza karşı özel izolasyon ve toz perdeleriyle korunmaya çalışıl-maktadır. Evlerde hepa filtreler, hava temizleyiciler, iş yerlerinde toz per-deleri palyatif de olsa etkili çözümler üretseler de, asıl hedef tozu minima-lize etmek, sonra da ortadan kaldır-maktır. Bunun başarılı ve sürdürülebi-lir olması için ilk adım algı yönetimi ve farkındalık eğitimidir. Toza karşı oluş-ması gereken farkındalık, aflatoksinler ve mikotoksinlere gösterilenden geri olmamalıdır, çünkü her iki zehirin ana taşıyıcısı tozdur. Bilim adamlarının toz-la mücadele amaçlı yeni bakış açıtoz-ları geliştirmeleri, yerel yönetimlerin tozla mücadeleden taviz vermemeleri, sivil toplum kuruluşlarının toz oluşturan kurum ve hareketleri sıkı takip ederek olumlu ve onarıcı eleştiriler yapmaları önerilebilir.

KAYNAKLAR

1. Bronchopulmonary Diseases Caused by Cotton, Flax, Hemp or Sisal Dust. In: Early Detection of Occupational Diseases. WHO, Geneva, 1986.

2. Ertem M, İlçin E, Kelle M, Topçu F. (2000) Sümerbank Halı ve İplik Fabrikalarında Çalışan İşçilerin Solunum Fonksiyonlarının İncelenmesi. Solunum Hastalıkları. 11: 126-134. 3. Anonim. http://www.afyonbasin.com/bas-kanin-yapacagi-en-buyuk-iyilik.html Eri-şim: 2016 4. Anonim. http://www.resmigazete.gov.tr/ eskiler/2013/11/20131105-9.htm Erişim: 2014 5. Anonim. https://www.mgm.gov.tr/tahmin/ toz-tasinimi.aspx Erişim: 2018

6. Şengün MT, Kıranşan K. (2012) The Effects of Desert Dusts on Natural and Human En-vironment in Turkey. Fırat University Jour-nal of Social Science. 22(2): 1-15.

7. Oxman AD, Muır DCF, Shannon S (1993). Occupational dust exposure and chronic obstructive pulmonary disease. Am Rev Respir Dis. 148: 38-48.

8. Çalışma Hayatı İstatistikleri (1994) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, yayın no 57 Ankara.

9. Yalçın M, Sunucu Y, Küçükkurt İ, Aslan R. (2010) Gürültü Kirliliği Maruziyetine Karşı Lipoik Asitin Antioksidan Etkinliğinin Araş-tırılması. Uşak Ünv. BAPK, Proje no: 2010/ MF005

10. Ünverdi Ş. (2016) Mobilya Üretiminde Ağaç Tozuna Maruziyetin Değerlendirilmesi. T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, İş sağlığı ve Güvenliği Uzmanlık Tezi, Ankara. 11. Yamagami Ş. (2016) Küresel Bir Aktör

Ola-rak Japonya ve Türkiye İle İlişkiler. ORSAM, Toplantı değerlendirmesi kitapçığı. http:// www.orsam.org.tr/files/T_Degerlendir-me/3/3tr.pdf 12. Anonim. http://slideplayer.biz.tr/sli-de/8975034/ Erişim 2016 13. Anonim. https://www.dhcmakina.com.tr/ single-post/Kentsel-D%C3%B6n%C3%- BC%C5%9F%C3%BCmde-Tozu-Engelle-mek--1 14. Dündar Y. (2016) http://www.birdusunyan-simasi.com/media/ihlashayat/27.ihd.pdf

Referanslar

Benzer Belgeler

Sendromik olmayan kraniosinostozlu hastaların bir kısmında da FGFR2, FGFR3 ve TWIST gen mutasyonları olduğu saptanmış olmakla birlikte kraniosinostozlarla ilgili son

Kara karbon denilen kurum: gaz değildir, küçük karbon parçacıklarından oluşur, doğrudan güneş ışığını tutar (tarım alanı kazanmak için orman ve

Bu çalışmada değişik dezenfektanların (%70’lik alkol, %10’luk iyot, %2’lik klorheksidin ve %5’lik NaOHCl) organik madde varlığında (kirli ortam) ve

Araflt›rmay› yöneten Martin Stratmann ve ekibine göre bu dayan›kl› çiftler, optik veri transferinde, ikili (binary) kod olarak görev yapan 0 (karanl›k) ve 1 (tek bir

Romatoid artrit tan›s›yla 3 y›ld›r metotreksat kullan- makta iken tek tarafl› eksuda niteli¤inde plevral efüzyon geliflen, histopatolojik olarak romatoid artitin plevra

6789:;< =>?@ABCB;DEBFGHFHC;IA;JKIBLILAMK

[r]

Sürdürülebilir, değer artışının hakça paylaşıldığı, yaşam kalitesi yüksek yerleşim alanların hayata ge- çirilebilmesi için, çalışma kapsamında, ülkemizde süregelmek-