• Sonuç bulunamadı

DEKAN AKMAN’IN ANLATIMIYLA SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "DEKAN AKMAN’IN ANLATIMIYLA SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖZET: Süleyman Demirel

Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zekeriya Akman: “Isparta, geleneksel tarımsal üretiminin yanı sıra yeni bir açılımla örtüaltı tarımının da hızla geliştiği ve bu bağlamda istihdam yapısında sektörel olarak tarımın daha çok öne çıktığı bir ilimizdir. Arazi bölünüşü itibariyle Göller yöresinin merkezi konumundaki Isparta, 893.307 hektar yüz ölçüme sahiptir. Ülkelerin geleceği, gelişmiş sanayileri ya da modern şehirleri ve teknolojileri kadar, temel gıdaların üretimi bakımından kendine yetip yetmedikleri ile de yakından ilgilidir. Bu bağlamda ülkemiz için tarım stratejiktir ve tarımın geleceği bizim için birinci derecede önemlidir.

Ziraat Mühendisi arkadaşlarımız, meslektaşlarımız, malzemesinin büyük ölçüde canlı materyal ve toprak; hedefinin de insan olduğu bir sektörlerde çalıştıklarını unutmamalıdır” dedi.,

ABSTRACT: Prof Zekeriya Akman, the dean of Faculty of Agriculture at Süleyman Demirel University, reports ‘Isparta is a city where greenhouse agriculture, besides the traditional production methods, develops rapidly, in this regard it is a city where the agriculture steps forward of other sectors at the employment structure. Isparta, which is located in the center of the Lakes District in terms of areal extent, has 893.307 hectares area. The future of the countries is closely related with self sufficiency in the context of the production of staple food, as much as the developed industry, modern cities and technology. In this sense agriculture is strategic for our country and the future of the agriculture is essential for us.

It must not be forgotten that the agricultural engineers work in a sector of which materials are soil and the livings and of which objective is human.’ ’’Translator burdil’

(2)

Dergi Ayrıtı olarak Göller Bölge-sindeki şehirlerin ekonomik ve kültürel özelliklerinin yanı sıra üniversiteleri-ni tanıtmaya devam ediyoruz. Bu ayki konuğumuz Isparta Süleyman Demi-rel Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zekeriya Akman.

Prof. Dr. Akman’a ziraatın tanı-mı, Ziraat Fakültelerinin önemi, Göller Bölgesindeki zirai çalışmaların ve Sü-leyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fa-kültesinin fonksiyonları sorularını yö-nelttik.

DERGİ AYRINTI: Sayın Akman, kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

PROF. DR. ZEKERİYA AKMAN: 1966 yılında Isparta’da doğdum. Lisans eğitimimi 1988 yılında Cumhuriyet Üni-versitesi Ziraat Fakültesi’nde tamamla-yarak aynı yıl mezun olduğum Fakül-te’de yüksek lisans eğitimine başladım. 1991 yılında Cumhuriyet Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde yapılan asistanlık sınavını kazanarak Tarla Bitkileri Bö-lümü’ne asistan olarak atandım. 1996 yılında Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tarla Bitkileri Anabilim Dalı’nda

Dokto-ra Eğitimimi tamamlayaDokto-rak, Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesi’n-de Yardımcı Doçent olarak çalışmaya başladım. Aynı Üniversiteye 2004 yılın-da Doçent, 2010 yılınyılın-da Profesör olarak atandım. Evli ve iki çocuk babasıyım.

AYRINTI: Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesinin mis-yonu ve vizmis-yonu nedir?

AKMAN: Fakültemizin misyo-nu, çağın ve dünyanın gereksinimleri ile uyum içinde güncellediği yüksek eğitim kalitesi, araştırma altyapısı ve AR-GE kapasitesini kullanarak kamu ve özel sektörün gereksinimlerine yanıt verecek donanımda ziraat mühendis-leri yetiştirmek; sürdürülebilir tarım ve çevre dostu teknolojileri geliştirmek ve kullanımını yaygınlaştırmak; üretici ve sanayi ile işbirliği içinde ürettiği bilgi ve teknolojileri paydaşlarının hizme-tine sunmaktır. Fakültemizin vizyonu, yerel kaynaklar ve gereksinimleri dik-kate alarak evrensel değerlerle bilgi ve hizmet üretmek; öğrenci merkezli anla-yışımız ve disiplinlerarası çalışma pren-sibimizden kaynaklanan gücümüzle küresel düzeyde kabul görmektir.

AYRINTI: Fakültenizin Tarihsel Gelişimi ve Fakülte imkanlarınızla il-gili bilgi verebilir misiniz?

AKMAN: 1994 yılında kurulan Fakültemiz Bahçe Bitkileri, Bitki Koru-ma, Tarım Ekonomisi, Tarım Makinaları, Tarımsal Biyoteknoloji, Tarımsal Yapılar ve Sulama, Tarla Bitkileri, Toprak Bilimi ve Bitki Besleme ve Zootekni olmak üzere dokuz bölümde eğitim vermek-tedir. Kayıtlı toplam öğrenci sayısı 1260 olan fakültemizden bugüne kadar top-lam 1920 öğrencimiz ziraat mühendi-si olarak mezun olmuştur. Henüz çok yeni olmasına karşın Üniversitemizin genel büyüme ivmesini yakalamak için çaba harcayan Fakültemiz, gerek öğ-renci sayısı gerekse öğretim üyesi ve altyapı olanakları açısından önemli bir yerde bulunmaktadır. Toplamda 80 öğ-retim üyemiz, 30 araştırma ve öğöğ-retim görevlimiz ve 3 uzman personelimizle toplamda 113 akademik personel kad-romuz nitelik açısından yeterli olmakla birlikte öğrenci sayıları göz önüne alın-dığında nicelik açısından büyümeye ihtiyaç göstermektedir. Aynı şekilde, akademik çalışmaların büyük desteği

(3)

ve geleceğin akademisyenleri olması açısından çok önemli olan araştırma görevlisi sayımızı da artırmamız gerektiğine inanıyorum. Mezunları-mızın çalışma hayatlarında başarılı olabilmeleri için hem teorik hem de uygulamalı bir eğitim sunmak isteyen Fakültemizin 36 laboratuar ile Üniversitemize bağlı ve kardeş kuruluşumuz niteliğindeki Tarımsal Araştırma ve Uygula-ma Merkezi, Çiftçi Eğitim Merkezi ve Gülcülük Araştırma Merkezi faaliyettedir.

AYRINTI: Süleyman Demirel Üniversi-tesi çevresine ne gibi hizmetleri sunmakta-dır?

AKMAN: Isparta, geleneksel tarımsal üretiminin yanı sıra yeni bir açılımla örtüaltı tarımının da hızla geliştiği ve bu bağlamda is-tihdam yapısında sektörel olarak tarımın daha çok öne çıktığı bir ilimizdir. Arazi bölünüşü iti-bariyle Göller Yöresinin merkezi konumunda-ki Isparta, 893.307 hektar yüzölçüme sahiptir. Bu alanın, %77’si, 353.959 hektarı ormanlar, 251.282 hektarı tarım arazisi, 81.719 hektarı da çayır-mera olmak üzere tarımsal açıdan kulla-nılan alanlardan oluşurken, 70.156 hektarı su yüzeyleri ve 136.191 hektarı da diğer tarım

(4)

dışı alanlardan oluşmaktadır. Isparta ilinin arazi yapısı, oldukça dağlık ve en-gebeli olmasına karşın önemli tatlı su kaynaklarının ve küçüklü büyüklü bir çok verimli ovanın bir araya toplandığı bir özelliğe sahiptir. Tarım alanlarının % 64’ü kuru ve % 36’sı sulu tarım ara-zilerinden oluşan Isparta’nın tarımsal yapısını karakterize eden geleneksel tarımsal üretim faaliyetleri içinde mey-vecilik başta gelmektedir. Elma, kiraz, kayısı, vişne ve üzüm yetiştiriciliği mey-ve ürünleri içinde önemli yere sahiptir. Ülkemizdeki elma ve kiraz üretiminin önemli bir kısmı ilden karşılanmakta-dır. Isparta ili, elma üretiminde Türkiye üretiminin 1/5’ini sağlamakta ve ülke-miz elma üretiminde birinci, kiraz üre-timinde ise ikinci sırada yer almaktadır. Çok büyük bir farkla başı çeken gül üre-ticiliği yanında hububat, baklagiller ve endüstri bitkileri de Isparta tarımında önemli bir yer teşkil eder. Isparta ilin-de en fazla ekimi yapılan ürünler, tahıl ürünlerinden buğday ve arpa ile bakla-gillerden nohuttur.

Yağ gülü (rose damascena) Anadolu’ya 1870’li yılların başında Bul-garistan’dan gelen göçmenler tarafın-dan getirilmiştir. Isparta’da ilk yağ gülü üretimi 1888 ve gülyağı üretimi de 1892 yılında “Müftüzade İsmail Efendi” tarafından gerçekleştirilmiştir. Müftü-zade İsmail Efendi tarafından imbik adı verilen basit ve ilkel kazanlarda üretil-meye başlanan gülyağı zaman içinde yaygınlaşarak, bu metotla üretilmeye devam edilmiştir. Günümüzde köy tipi gülyağı üretimi, yerini tamamen sana-yi tipi gülyağı üretimine bırakmıştır. Isparta, Türkiye’de özellikle gül yağı ve gül ürünleri üzerine önemli bir merkez haline gelmiştir. Yörede bir çok yerli ve yabancı gül işleme fabrikaları bulun-maktadır. İlde Gülbirlik’e ve özel kuru-luşlara ait, 5 adedi büyük olmak üzere toplam 15 adet gül yağı fabrikası bu-lunmaktadır.

Tarımsal yapısını özetlediğimiz Isparta ilinde Fakültemiz ve Üniversi-temiz bünyesinde yer alan ve Fakülte-miz tarafından desteklenen Tarımsal

Araştırma ve Uygulama Merkezimiz ile GÜLAR aracılığıyla sunduğumuz katkılar özetle şu şekilde özetlenebilir: Tarımsal araştırma ve üretimde tek-nolojiyi takip etmek ve uygulamaya aktarmak, bölgesel problemler için çözüm üretmek, tarımsal üretimde strateji üretmek ve piyasayı yönlen-dirmeye yönelik araştırma ve eğitim çalışmaları yapmak, tarımsal üretimde kullanılan materyallerde kalite ve stan-dardizasyon denetimleri yapabilecek alt yapıyı oluşturmak, kurumsal ve bi-reysel taleplere cevap vermek, çiftlik ölçeğinden bölgesel ölçeklere kadar etüd, planlama ve danışmanlık hiz-metleri sunmak, bölge üreticisine dö-nük olarak fidan üretmek ve satmak ve böylece dışarıdan fidan alımı ihtiyacını azaltmak. Ayrıca 2012 yılının başından beri aktif biçimde bölge üreticisinin ta-lepleri doğrultusunda yaprak ve toprak analiz hizmetleri, Fitoklinik hizmetleri, Süt sağım Makinaları Araştırma ve Test Laboratuar Hizmetleri ile Süt sağım te-sisleri deney raporları düzenlemekte,

(5)

ayrıca yem analizleri, rasyon hazırlama tekniklerine ilişkin hizmetler, damla sulama proje ve danışmanlık hizmetle-ri gibi bir dizi aktivite ve hizmeti başlat-mış durumdayız.

AYRINTI: Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesinin Bilim-sel Arenada Yeri Nedir?

AKMAN: Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesi proje odak-lı ve üniversite sektör işbirliğini öne alan öncü bir fakültedir. Son 4 yıldan bu yana 50’ ye yakın TUBİTAK, 3 DPT, 6 TAGEM, ve 5 AB projelerinin kabulü bunun en somut göstergesidir. Ayrıca yayın etki indeksi ve projeler bazında Ortadoğu Teknik Üniversitesi URAP Araştırma birimi tarafından yapılan değerlendirmede son iki yıldır Fakülte-miz “Çevre ve Tarım Bilimleri” alanında dünya üniversiteleri arasında ilk 500 üniversite arasına girmeyi başarmıştır. Diğer taraftan alanında bir dizi panel, çalıştay ve sempozyumlara da düzen-leyici olarak önderlik yapmaya devam etmektedir.

AYRINTI: Gelecekte ziraat eği-timini ve mesleğin durumunu nasıl

görüyorsunuz?

AKMAN: İnsanların yaşamak için gıdaya gereksinimleri olduğu müddetçe tarımın stratejik değeri asla tartışma konusu olamaz. Günümüz-de dünyayı küresel olarak tehdit eGünümüz-den konuların tamamında tarım, sorunun nedeni ya da çözümü olarak yer almak-tadır. Ülkelerin geleceği, gelişmiş sana-yileri ya da modern şehirleri ve tekno-lojileri kadar, temel gıdaların üretimi bakımından kendine yetip yetmedikle-ri ile de yakından ilgilidir. Bu bağlamda ülkemiz için tarım stratejiktir ve tarımın geleceği bizim için birinci derecede önemlidir.

Tarımsal uygulamalarda yüksek başarı, ancak bilgi ve teknoloji ile do-ğal koşulların uygunluğu durumunda mümkün olabilecektir. Bu durum, üre-timde yeni ve nitelikli genetik materyal ile gübre ve diğer ileri üretim teknik ve teknolojilerin kullanımını sınırlayan, gelişmiş tarım bölgelerinin oluşumunu engelleyen ayrıca tarımda uzmanlaş-ma ve küresel işletme uzmanlaş-mantığının oluş-masında ciddi bir sorundur. Etkin üreti-ci örgütlerinin oluşumu ve gelişiminin

teşvik edilmesi, üreticilerin ürünlerini uzun süre sağlıklı biçimde tutabileceği gelişmiş depo ve siloların sayılarının ar-tırılması, gerekli danışmanlık hizmetle-rinin yaygınlaştırılması ve bu yolla yeni çeşit ve teknolojik gelişmelerin üretici-ye aktarılması gibi önlemler sorunun çözümüne katkı sunacak açılımlardır.

Bu açılımların itici gücü elbette ki tarımsal eğitimdir. Bu anlamda zirai eğitim her zaman gündemdeki yerini muhafaza edecektir. Diğer taraftan Zi-raat Mühendisi arkadaşlarımız, meslek-taşlarımız, malzemesinin büyük ölçüde canlı materyal ve toprak; hedefinin de insan olduğu bir sektörlerde çalıştık-larını unutmamalıdır. Bu özellikleri ve kırsal alanda gerçekleştirilebilir bir üre-tim alanı olması tarımı, insanların sade-ce geçimlerini sağladıkları bir meslek olmaktan çıkarmakta ve bir yaşam bi-çimine dönüştürmektedir. Bu bağlam-da her ziraat mühendisi meslektaşımız toprağı, bitkiyi, hayvanı ve insanı seve-rek çalışmalı ve üretmelidir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Türkiye ve AB ülkeleri tarım sektörünün uluslararası rekabet gücünü tanımlayan AKÜ indeks değerleri incelendiğinde,1882 kodlu tarımsal ürün ticaretinde

Gereç ve Yöntem: Çalışmaya; hastanemiz “Adolesan/Ergen” polikliniği- ne Eylül 2018-Ağustos 2019 tarihleri arasında başvuran, kronik hastalığı olmayan, aktif uterin kanama

2013 Sakarya Piroteknik madde üretim tesisi 6 yaralı, tesisin %85’i kullanılamaz halde, büyük çapta maddi hasar.. 2013 Kırıkkale-MKE Patlayıcı madde deposunda patlama 3

• Diğer yolda bulunan bir ısı değiştiricide, absorbsiyon sonrası oluşan sıvı lityum bromid çözeltisi, jeneratör bölümünden gelen konsantre lityum bromid

Başbakan Tayyip Erdoğan 'ın isteği üzerine anayasa taslağına vakıfların yanı sıra özel şirketlerin de üniversite kurabilmesine ilişkin bir hüküm konulması benimsendi..

Önce 4+4+4 eğitim sistemine geçişi tartıştık, sonra sınavların kaldırılması, sınavlarda açık uçlu soruların sorulması, dershanelerin kapatılması ya da özel

Dolayısıyla zor tatmin olan, aşırı ve yakın takipçi, ne pahasına olursa olsun sonucu vurgulayan ve kişiyi tipik bir üretim faktörü gibi gören yönetici, etrafındakiler

Thus, face-to-face interviews were conducted using oral history method with the current owner of the company, and boza (thick, slightly fermented millet drink) maker, who has