• Sonuç bulunamadı

Bağımsız anaokullarındaki fiziksel koşulların incelenmesi (Denizli ili örneği)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bağımsız anaokullarındaki fiziksel koşulların incelenmesi (Denizli ili örneği)"

Copied!
40
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

EĞİTİM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI

EĞİTİM YÖNETİMİ, DENETİMİ, PLANLAMASI VE EKONOMİSİ

BİLİM DALI

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJESİ

BAĞIMSIZ ANAOKULLARINDAKİ FİZİKSEL

KOŞULLARIN İNCELENMESİ

(DENİZLİ İLİ ÖRNEĞİ)

Firdevs SARIKAYA

(2)

T.C.

PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

EĞİTİM BİLİMLERİ ANA BİLİM DALI

EĞİTİM YÖNETİMİ, DENETİMİ, PLANLAMASI VE

EKONOMİSİ BİLİM DALI

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJESİ

BAĞIMSIZ ANAOKULLARINDAKİ FİZİKSEL

KOŞULLARIN İNCELENMESİ

(DENİZLİ İLİ ÖRNEĞİ)

Firdevs SARIKAYA

Danışman

Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Meral TANRIÖĞEN TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU

Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması Ve Ekonomisi Bilim Dalı öğrencisi Firdevs SARIKAYA tarafından hazırlanan “Bağımsız

anaokullarındaki fiziksel koşulların incelenmesi” başlıklı Tezsiz Yüksek Lisans Projesi tarafımdan okunmuş, kapsamı ve niteliği açısından Tezsiz Yüksek Lisans Projesi olarak kabul edilmiştir.

Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Meral TANRIÖĞEN Danışman

(3)

Pamukkale Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Yönetim Kurulu’nun ………….. tarih ve …………..sayılı kararıyla onaylanmıştır.

Enstitü Müdürü

Prof. Dr. Mustafa BULUŞ

ETİK BEYANNAMESİ

Pamukkale Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, tez yazım kurallarına uygun olarak hazırladığım bu tez çalışmasında;

 Tezsiz yüksek lisans projesinin içindeki bütün bilgi ve belgeleri akademik kurallar çerçevesinde elde ettiğimi,

 Görsel, işitsel ve yazılı tüm bilgi ve sonuçları bilimsel ahlak kurallarına uygun olarak sunduğumu,

 Başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda ilgili eserlere bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunduğumu,

 Atıfta bulunduğum eserlerin tümünü kaynak olarak gösterdiğimi,  Kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapmadığımı,

 Bu tezsiz yüksek lisans projesinin herhangi bir bölümünü bu üniversitede veya başka bir üniversitede başka bir tezsiz yüksek lisans projesi olarak sunmadığımı beyan ederim.

İmza Firdevs SARIKAYA

TEŞEKKÜR

Bağımsız anaokullarındaki, okul içi ve dışı, sınıf içi ve dışı fiziksel ortam ve donanımlar çocukların davranışlarının yanı sıra eğitim kalitesini de etkilemektedir. Bu araştırma, fiziksel özelliklerin okul öncesi eğitimdeki etkilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır.

Araştırmanın tamamlanmasında; yardım ve desteğini esirgemeyen, eksiklerimi değerlendirerek katkılar sağlayan, bilimsel çalışma yöntemlerini öğreten danışmanım Sayın Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Meral TANRIÖĞEN’e, yüksek lisans eğitimi gördüğüm süre boyunca engin bilgilerinden yararlandığım, değerli hocalarım, Sayın Prof. Dr.

(4)

Abdurrahman TANRIÖĞEN’e, Sayın Prof. Dr. Mustafa BULUŞ’a araştırmamda katkı sağlayan anaokulu müdürlerine ve yüksek lisans eğitimim sırasında katkılarını

esirgemeyen anneme ve babama çok teşekkür ederim.

ÖZET

BAĞIMSIZ ANAOKULLARINDAKİ FİZİKSEL KOŞULLARIN İNCELENMESİ

(DENİZLİ İLİ ÖRNEĞİ) Sarıkaya, Firdevs Yüksek Lisans Projesi

Proje Yöneticisi: Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Meral TANRIÖĞEN Aralık 2018, … Sayfa

(5)

Çocuklara kaliteli bir okul öncesi eğitim verilebilmesi için uygulanan yöntem ve teknik, personel ve programa bağlı olduğu kadar kurumların fiziksel özelliklerine de büyük oranda bağlıdır. Okul içi ve dışı, sınıf içi ve dışı fiziksel ortam ve donanımlar çocukların davranışlarının yanı sıra eğitim kalitesini de etkilemektedir. Bu amaçla hazırlanan donanım ve eğitim ortamları bir yandan çocuk davranışlarında olumlu sonuçlar elde etmemize diğer yandan da çocukların aldıkları eğitimin kalitesini artmasını sağlayacaktır. Bir okul öncesi eğitim kurumunun iç ve dış fiziki yapısının taşıması gereken standartları tam olarak belirten istatistikî veriler bulunmamaktadır. Bu nedenle bu çalışmada Milli Eğitim Bakanlığı yayınlarından ve çeşitli çalışmalardan da yararlanılarak yapılandırılmış bir gözlem formu hazırlanmış ve okul öncesi eğitim kurumlarının iç ve dış fiziksel koşullarının ve donanımının belirlenen bu standartlara ne derece uygun olduğu

araştırılmıştır. Bunun için amaçlı örnekleme yöntemine göre seçilen 5 okul öncesi eğitim kurumu bina iç ve dış özellikleri, materyal özellikleri ve bina iç ve dışında bulunması gereken birimler olmak üzere üç ana başlık altında incelenmiştir. Okulun iç fiziksel koşullarının kısmen okul öncesi eğitim dönemi çocuklarının gelişim düzeyleri ve ihtiyaçları dikkate alınarak düzenlendiği görülmüştür. Okullarda bulunması gereken odalardan olan idari odalar, oyun odası, açık hava oyun alanları ve WC’ler hemen hemen her okulda bulunurken, muayene odası hiçbir okulda bulunmamaktadır. Müzik köşesi, bilgisayar köşesi ve fen ve doğa köşesi en çok ihmal edilen köşeler olurken, okullarda en çok çocukların serbest kas gelişimini destekleyen araç-gereçlerin eksik olduğu

gözlenmiştir.

Anahtar Sözcükler: Okul Öncesi, Fiziksel Koşullar, Araç- Gereç, Eğitim Ortamı.

İÇİNDEKİLER

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU………iii

ETİK BEYANNAMESİ………iv

TEŞEKKÜR……… …….

(6)

ÖZET………...………vi İÇİNDEKİLER……….……...vii TABLOLAR …DİZİNİ………..………...x

BİRİNCİ BÖLÜM

GİRİŞ

1.1. Problem Durumu.……….…...………...4 1.2. Araştırmanın Önemi……….………...…...…....4 1.3. Araştırmanın Amacı……….……….…...…..4 1.4. Problem Cümlesi…...……….……….….…..4 1.5. Alt Problemler………5 1.6. Araştırmanın Sınırlılıkları………..…5 1.7. Varsayımlar………5 1.8 Tanımlar………. 1.9. Kısaltmalar………..

İKİNCİ BÖLÜM

ALAN YAZIN TARAMASI

2. Alan Yazın Taraması…………...………...6

2.1. Okul Öncesi Eğitim Kurumlarının Yeri ve Özellikleri ……….6

2.2. İç Mekân Özellikleri ………..………...10 2.2. Dış Mekân Özellikleri ……….………..………...14

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

YÖNTEM

3. Yöntem………...……..16 3.1. Araştırma Deseni……….16 3.2. Evren ve Örneklem………...16

3.3. Veri Toplama Araçları………..16

3.4. Veri Toplama Süreci……….17

(7)

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

BULGULAR VE YORUMLAR

4. Bulgular……….………..………….18

4.1. Okul Müdürleriyle Yapılan Görüşmelerden Elde Edilen Bulgular……….18

BEŞİNCİ BÖLÜM

SONUÇ VE ÖNERİLER

5. Sonuç ve Öneriler………...………...25

6. KAYNAKLAR……….………26

7. ÖZGEÇMİŞ FORMU………...………...….29

8. TEZ KONTROL LİSTESİ………...

……….30

TABLOLAR DİZİNİ

Tablo 4.1 Kurum Binasının Çevre ve Dış Özellikleri

(8)

Tablo 4.2 Anaokulu bahçesinin özellikleri

19 Tablo 4.3 Kurumların Dış Güvenlik Özellikleri

19 Tablo 4.4 Kurumların Zemin ve Havalandırma Özellikleri

20

Tablo 4.5 Kurumlardaki Dolapların Özellikleri 20

Tablo 4.6 Kurum Oyun Odası Özellikleri 21

Tablo 4.7 Kurum Yemek Salonu Özellikleri 22

(9)

BİRİNCİ BÖLÜM

GİRİŞ

Okul öncesi eğitim okulları ilk kez 18. yüzyılda Fransa’da açılmıştır. 1816'da İskoçya’nın New Lanark kentinde ilkokul öncesi eğitim kurumu, çocuklara ilginç etkinliklerde bulunabilecekleri, sağlıklı bir ortam sağlamayı amaçlayan Robert Owen tarafından hayata geçirilmiştir Alman eğitimci Friedrich Froebel 1841'de, “çocuk bahçesi” anlamına gelen ilk kindergarten'i kurmuştur. Froebel, bu okulun çocukların oyun

aracılığıyla kendilerini geliştirebilecekleri ve dış dünyayı öğrenebilecekleri bir yer

olacağını düşünmüştü. İtalya’da 1907'de ilk çocuk evini Doktor Maria Montessori açmıştır. Montessori, çocukları öğretim adına sıkı disiplin kuralları içine hapsetmek yerine, neyi ne zaman öğreneceklerini çocukların kendi kararına bırakmanın daha doğru olduğunu

savunmuştur. Okulöncesi eğitimin önemi üzerinde ABD'de anaokulları ilk kez

yükseköğretim kurumları ve araştırma merkezleri tarafından çocuk gelişimi konusunda araştırmalar yapmak amacıyla kurulmuştur. 1930'daki ekonomik bunalım sırasında ise federal hükümetler işsiz öğretmenlere iş olanağı yaratmak üzere yeni anaokulları açmışlardır. Günümüzde pek çok ülkede yoksul ailelerin çocukları ya da zihinsel ve bedensel engelli çocuklar için devlet desteğiyle açılmış anaokulları vardır. Normal okulöncesi eğitim için kurulmuş anaokulları da pek çok ülkede yaygındır

(https://tr.wikipedia.org).

Osmanlı İmparatorluğu döneminde Sübyan Mektebi ile başlayan, okul öncesi eğitim 1913-1917 yılları arasında anaokullarının açılmasıyla devam etmiştir. Cumhuriyet döneminde ise okul öncesi eğitim ilköğretime ağırlık verilmesi ile yerel yönetimlerin sorumluğuna bırakılmıştır (Oktay,1983ab;Ural ve ark,2007). 1923- 1924 yılları arasında okul öncesi eğitimde okul sayısı 80 iken 2004- 2005 öğretim yılında bu sayı 16.016’ya yükselmiştir (Ural ve ark, 2007). Günümüzde değişik programların uygulandığı okul öncesi eğitim veren resmi ve özel kurumlar, üniversiteler, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları bulunmaktadır (Duymuş,2016).

Okul öncesi eğitim 0-72 aylar arasındaki yaş gruplarında bulunan çocukların gelişim düzeylerine ve bireysel özelliklerine uygun, zengin, uyarıcı çevre olanakları sağlayan eğitimdir. Onların bedensel, zihinsel duygusal ve sosyal yönden gelişmelerini

(10)

destekleyen, toplumun kültürel değerleri doğrultusunda onları en iyi biçimde yönlendiren ve ilköğretime hazırlayan, temel eğitim bütünlüğü içinde yer alan bir eğitim sürecidir.

İlk olarak 1959’da yayınlanan ve ülkemiz tarafından da 1990 yılında imzalanan Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde, her çocuğun temel yaşama hakkına sahip olduğu ve ülke yönetimlerinin çocukların hayatta kalması ve gelişmesi için mümkün olan azami çabayı göstermesi gerektiği belirtilmektedir (Oktay, 2004).

Erken çocukluk yılları insan gelişimde kritik bir dönemi kapsamaktadır. İnsandaki potansiyelin en üst sınıra kadar gelişebilmesi ancak ona erken yıllarda sağlanacak

imkânlarla mümkün olmaktadır. Bu nedenle erken yıllarda çocuğun içinde bulunduğu fiziksel ve sosyal çevre önem taşımakta ve bu yıllarda çocuğa verilenler veya

verilmeyenler onun geleceğini belirlemektedir (Oktay, 2004).

Erken çocukluk eğitimi Yılmaz (2003) tarafından , “0-72 aylık çocukların; tüm gelişimlerini, toplumun kültürel değerleri doğrultusunda yönlendiren, duyguların gelişimini ve algılama gücünü arttırarak akıl yürütme sürecinde ona yardımcı olan ve yaratıcılığını geliştiren, kendini ifade etmesini ve öz denetimlerini kazanmasını sağlayan, sistemli bir eğitim süreci” olarak tanımlanmıştır.

Okul öncesi eğitimi; 0-6 yaş grubundaki çocukların bedensel, zihinsel, sosyal ve duygusal yönden gelişimlerini destekleyen, onları toplumun kültürel değerleri

doğrultusunda yönlendiren ve temel eğitim bütünlüğü içinde ilköğretime hazırlayan eğitim süreci olarak tanımlanmaktadır (Demiriz ve arkadaşları, 2003).

Çocukların okul öncesi dönemde yaşadıkları deneyimler, sadece okul yaşamlarında değil tüm yaşamları boyunca etkisini göstermektedir. Yüksek kaliteli ve gelişime uygun olarak hazırlanan okulöncesi eğitim programları, kısa ve uzun dönemde çocuğun sosyal ve psikolojik gelişimi üzerinde olumlu etkiler bırakmaktadır. Yüksek kalitede okulöncesi eğitimi alan çocuklarda; akademik başarı, okula uyum ve daha az davranış bozukluğu meydana gelmektedir (Solak, 2007).

Kaliteli bir okul öncesi eğitim; kendine güvenen, bilgilerini yaşama geçirebilen, çevresine karşı duyarlı, kendine ve topluma karşı sorumluluklarının bilincinde, duygu, düşünce ve davranışlarında özgür, yaratıcı, milli ve manevi değerleri özümsemiş ve kendini gerçekleştirmiş nesiller yetiştirmeyi hedeflemektedir. Bu amaçlara ulaşmayı sağlayacak sağlıklı bir eğitim programı; çocukların ilgi ve ihtiyaçlarına göre düzenlenmiş

(11)

bir eğitim ortamı, belirli bir eğitim felsefesi olan öğretmenleri, onu destekleyecek yönetici ve diğer çalışanları, çok yönlü amaçları olan eğitim araç-gereçlerini ve anne-babanın katılımını içermelidir (Ulcay, 1993; Solak, 2007).

Kaliteli bir erken çocukluk eğitimi ile kalıtsal özellikler en üst düzeyde

geliştirilebilmektedir. Çünkü bu dönem çocuğun gelecekte göstereceği tüm özelliklerin (başarı, davranış biçimi, yaşam şekli, öğrenmeye karşı ilgi ve istek, kişilik gelişimi, problem çözme, yaratıcılık ve üretkenlik vb.) kazanmasında önemli olan bir evredir. İnsan gelişiminin yüzde sekseninin bu yıllarda tamamlanması durumu da erken çocukluk

eğitimin öneminin artmasında etkili olmaktadır (Duffy, 1998). Erken çocukluk yıllarının ve bu yıllarda çocuklara sağlanan eğitimin çeşitli alanlardaki gelişimini hızlandırdığı

görülmektedir. Bu nedenle bu alanda yapılan bilimsel çalışmalar artmaktadır.

Amerika’da masrafları Birleşmiş Milletler Çocuk Bürosu tarafından karşılanan ve “Pasifi Oaks Fakültesi” tarafından yapılan bir araştırmada çocukların ve çalışanların fiziksel alanla olan ilişkileri çok önemli sonuçları ortaya koymuştur. Araştırma bulgularına göre; fiziksel alanların kalitesi ne kadar yüksek olursa, öğretmenlerin çocuklara karşı duyarlılığı ve arkadaşça davranmaları artmaktadır. Alanın kalitesi düşük olduğunda ise çocuklar, daha az ilgili ve katılımcı olmuşlar ve öğretmenler nötr ya da duyarlı olmayan davranışlar sergilemişlerdir ( Kıldan, 2007).

Uysal’ın (2006) okul öncesi eğitim merkezlerindeki iç ve dış mekân

organizasyonlarını eğitim yönetim yaklaşımları çerçevesinde incelemek üzere Ankara’da yaptığı alan araştırması sonucunda, Ankara’daki mevcut okul öncesi eğitim kurumları tarafından çocuk eğitiminin son derece kısıtlı fiziksel çevrelerde gerçekleştirildiği görülmüştür. Ankara’daki bu merkezlerin çoğunluğun anaokulu olarak tasarlanmadığı, normal apartman katlarına sıkıştırıldığı ve bu koşulların son derece elverişsiz olduğu, çocukların gelişimsel ihtiyaçlarına karşılık veremediği belirlenmiştir. Okul öncesi eğitim kurumlarının fiziki kapasitesinin ve donanımının; personelinin niteliğinin ve niceliğinin yetersiz olduğu; öte yandan resmi ve özel okul öncesi eğitim kurumlarının niteliğinin farklılık gösterdiği belirlenmiştir. Ankara genelinde incelenen anaokullarında, uluslararası eğitim sistemlerinin bilincine varılarak eğitim veren çok az örneğe rastlandığı ve çoğu örnekte çocuğun gelişimini destekleyecek mekânların yaratılmadığı da ortaya konmuştur.

İyi tasarlanmış eğitim ortamları öğretmen ve çocuk arasındaki ilişkiyi etkileyecek, yaşanılır bir çevre oluşturmaktadır. Kaliteli eğitimin iskeleti olarak kabul edilen eğitim

(12)

ortamları, eğitime katkı sağlayabileceği gibi diğer taraftan engelleyici bir rol de

üstlenebilmektedir. Eğitim ortamlarının özel olarak tasarlanmış olması ve öğretmenlerin programın amaçlarına uygun bir şekilde düzenlemeler yapmaları son derece önemlidir. (Cohen, Manion ve Morrison, 2010). Okul önceki dönemde yer alan çocuklar; meraklı, araştırmaya son derece istekli, hayal güçleri kuvvetli olduğundan; çocukların bu yöndeki gelişimlerinin desteklenmesi, onların araştırıp sorgulayabilecekleri, merak güdülerini kullanabilecekleri, neden sonuç ilişkileri kurabilecekleri, tahminlerde bulunabilecekleri eğitim ortamlarında mümkün olmaktadır (Beaty, 1988 akt, Özkubat S. 2013).

1.1. Problem Durumu

Bu çalışmada Denizli İl Merkezinde bulunan resmi anaokullarının bina yapısı, iç ve dış özellikleri (fiziksel) özelliklerini ölçmeye çalışacağız.

1.2. Araştırmanın Önemi

Eğitimin ilk basamağını oluşturan “okul öncesi eğitim”, çocuğun doğduğu günden temel eğitime başladığı güne kadar geçen yılları kapsayan ve çocukların daha sonraki yaşamlarında önemli rol oynayan; bedensel, psikomotor, sosyal-duygusal, zihin ve dil gelişimlerinin büyük ölçüde tamamlandığı, kişiliğin şekillendiği ve çocuğun devamlı olarak değiştiği bir süreçtir (Myers, 1990: akt, Aral, Kandır, Can , 2002).

Çocuğun hayatında çok önemli bir yer teşkil eden okul öncesi eğitimin yapıldığı yerlerin fiziksel koşullarının da önemi büyüktür. Bu durum okul öncesi eğitime verilen önemin ortaya çıkmasına katkıda bulunulabilecektir.

1.3. Araştırmanın Amacı

Bu çalışmanın amacı Denizli İli Pamukkale İlçesinde bulunan 5 bağımsız anaokulunun, kaliteli okulöncesi eğitim için gerekli yeterli donanıma sahip olma düzeylerini tespit etmek ve kurumların donanım özelliklerinin yeterliliklerini ölçmektir.

1.4. Problem Cümlesi

Denizli İli Pamukkale İlçesinde bulunan bağımsız anaokullarının fiziksel özellikleri yeterli düzeyde midir?

(13)

1.5. Alt Problemler

Belirtilen amaçlar doğrultusunda şu sorulara yanıt aranmıştır:

 Anaokullarında bulunan materyal özellikleri istenilen düzeyde midir?

 Anaokullarının bina yapısı, iç ve dış özellikleri okul öncesi kurumları için yeterli seviyede midir?

 Anaokullarının iç ve dış mekânlarında bulunması gereken birimler yeterli seviyede midir?

1.6.Araştırmanın Sınırlılıkları

Araştırma;

1. Denizli ilindeki bağımsız 5 anaokulu 2. 2018-2019 Eğitim-Öğretim yılı

3. Okul öncesi eğitim kurumlarında bulunması gereken dış mekân ve iç mekânlar

4. Dış ve iç mekânsal bölümlerin taşıması gereken koşullar 5. Fiziki koşullar ve güvenlik ile sınırlıdır.

1.7. Varsayımlar

Okul Öncesi Eğitim Kurumu Değerlendirme Formu oluşturulmasında, Okul Öncesi eğitim kurumlarının fiziksel koşullarına ilişkin yasal/resmi mevzuattan yararlanılarak fiziksel öğelere ya da özelliklere yer verilmiştir. Gözlemlenen fiziksel koşulların özellikleri, ilgili mevzuatla karşılaştırılarak değerlendirilmiş, derecelendirme ölçekleri kullanılarak sayısal verilere dönüştürülmüştür. Gözlem formlarının doldurulmasında, incelenen okul öncesi eğitim kurumlarının fiziksel/mekânsal koşullarına uygun olarak üç özelliğe odaklanılmıştır.

(14)

İKİNCİ BÖLÜM

2- KURAMSAL ÇERÇEVE VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

Bu bölümde anaokullarının kaliteli okul öncesi eğitimi için gerekli donanım özellikleri ve yeterlilikleri hakkında genel bilgiye yer verilmiştir.

2.1. Okul Öncesi Eğitim Kurumlarının Yeri ve Özellikleri

Özel veya resmi olsun okulöncesi eğitim kurumlarının fiziksel koşulları, personeli, eğitimi, araç gereçleri ve eğitim planlamaları çocuklara uygun yapılandırıldıktan sonra açılması gerekmektedir. İyi bir okulöncesi eğitim kurumunun eğitim ortamını oluşturmada, öğretmen, idareci, beslenme ve gıda kalitesi kadar, eğitim ortamının fiziksel koşulları da çocukların ilk hayat deneyimlerinde çok önemli rol oynamaktadır. Henüz kendi sağlığı konusunda bilinçlenmemiş olan bu yaş gurubunun yürüdüğü, oturduğu, beslendiği vb. yerlerin ısısı, nemi rutubeti, hava akımı, temizliği sağlık koşullarına uygun, mekânları güvenli ve işlevsel bir biçimde donatılmış olmalıdır. Çünkü sadece uygun şekilde

düzenlenmiş ve yeterli miktarda materyalle donatılmış bir okul öncesi eğitim kurumu, her şeyden önce sağlıklı, güvenli ve çekici olarak çocukların tüm gelişimlerine yöneliktir. Araştırmalar kaliteli bir okul öncesi eğitim kurumuna devam eden çocukların iletişim becerilerinin, sözel zekâlarının yüksek ve davranışlarının daha olumlu olduğunu göstermektedir (Çelik ve Kök, 2007).

Okul öncesi eğitim kurumlarının çocukların eğitim ihtiyaçlarını karşılar özellikler barındıracak şekilde tasarlanması son derece önemlidir. Tasarımında çocukların etkin öğrenmelerine fırsatlar sunan, dikkatle ve özenle oluşturulmuş eğitim ortamları, okul öncesi eğitim programından en etkili şekilde yararlanılmasını sağlamaktadır (MEB, 2012). Çocuk gelişimine uygun olarak tasarlanmış ve düzenlenmiş ortamlarda nitelikli

öğretmenlerle gerçekleştirilecek eğitim, okul öncesi eğitimin kalitesini arttırmaktadır (Güleş, 2013).

Eğitim kurumlarının çocukların, tüm gelişim özelliklerine uygun olarak inşa

edilmeleri, çocukların ilgi, istek ve sağlıklarına uygun planlamaların yapılması okul öncesi eğitimden yararlanma oranını arttırmaktadır. Bu noktada, eğitim ortamları ve donanımlar oluşturulurken; mimarlık, mühendislik, çocuk gelişimi, eğitim, psikoloji gibi bilim dallarının işbirliği ile çalışmaları gerekmektedir (Güleş, 2013). Okul öncesi eğitim

(15)

kurumlarının yapıları inşa edilirken göz önüne alınması gereken unsurlardan ilki, çocuklara yönelik tasarımların yapılmış olmasıdır. Bu tasarımların, çocukların kolaylıkla hareket edebilmelerini sağlayan, tehlikeli durumların oluşabilirliğini engelleyen tek katlı yapılar olması son derece önemlidir (Gür, 2000’den akt. Baran vd. 2007). Bu noktada çocukların gelişim özelliklerinin de dikkate alınması gerekmektedir. Okul öncesi dönem çocuklarının yaparak yaşayarak öğrenmeye istekli, hareketli ve meraklı yapıları göz önüne alındığında, binaların özelliklerinin bu ihtiyaçları karşılamaya dönük tasarımları içermeleri

gerekmektedir (Demiriz vd. 2003). Goelman vd. (2006), yaptıkları araştırmada okul öncesi eğitim kurumlarının kalite özelliklerini değerlendirmişlerdir. “Eğitimci Etkileşim Ölçeği, Bebek ve Yeni Yürümeye Başlayan Çocuklar İçin Öğrenme Ortamı Değerlendirme Ölçeği, Okul Öncesi Öğrenme Ortamı Değerlendirme Ölçeği”nden elde edilen veriler, eğitim kurumlarının merkez bölgelere olan uzaklıklarının kaliteyi etkilediğini, araştırma kapsamında yer alan okulların orta düzeyde bir kaliteye sahip oldukları sonuçlarını vermiştir.

Zamanımızın yaklaşık olarak % 90’ını geçirdiğimiz kapalı ortamlar olan evlerimiz, iş yerlerimiz, okullarımız ve içinde seyahat ettiğimiz taşıtlar her an bizi etkileyen,

yaşamımızda dışına çıkamayacağımız mekânlardır. Yetişkinler gibi hatta bazen onlardan daha fazla olarak çocuklar da zamanlarının çoğunu bina içinde geçirirler. Bu nedenle okul ve ev içi hava kirliliği çocuklar için daha da önem kazanmaktadır ve gün boyu

bulundukları kapalı ortamlarda ne tür bir havayı soludukları önemsenmesi gereken bir konudur. Okullarda iyi bir iç hava kalitesi sağlanmasında metrekareye düşen öğrenci sayısı, odaların termal konforu, sınıflardaki ortamın bağıl nemi, ortamın mikrobiyolojik florası başta gelen parametrelerdir ( Önoğlu, 2008).

Gelişmiş ülkelerde inşaat taban alanı dâhil olmak üzere eğitim yapısı alanı öğrenci başına 25-30 m2 ’dir. 2013 yılında Eğitim Yapıları Asgari Tasarım Kılavuzu’nda eğitim yapılarında arazi büyüklüğü özellikle yerleşimin yoğun olduğu yerleşkelerde öğrenci başına açık ve kapalı en az 15 m2 /öğrenci sayısı olarak belirlenmiştir. Ülkemizde eğitim binası taban oturma alanının toplam arsa alanına oranı % 35 ten büyük olmayacaktır. Arsa alanının % 65’i yeşil alan, açık alan ve oyun alanı olarak planlanacaktır kararı alınmıştır (T.C. Milli Eğitim Bakanlığı, 2013).

Feyman’ın (2006) MEB’e bağlı resmi ve özel ilköğretim okullarındaki anasınıflarının kalite düzeylerinin, bu sınıflardaki 48-72 aylık çocukların gelişimleri üzerine etkisini incelediği çalışmanın örneklemini, Ankara İli’nde yer alan 3’ü resmi ve

(16)

3’ü özel olmak üzere toplam 6 anasınıfı, 6 anasınıfı öğretmeni ve 120 çocuk

oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Okul Öncesi Eğitim Ortamını Değerlendirme Ölçeği (ECERS-R)”, “Okul Öncesi Çocuklar İçin Gelişimsel

Değerlendirme Testi- (DAYC)”, Çocuk Bilgi Formu ve Öğretmen Bilgi Formu

kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; sınıfların kalite düzeyi yükseldikçe çocukların bilişsel gelişim düzeyleri de artmaktadır. Sınıf ortamı ve mobilyalar, kişisel bakım düzeni, dil ve akıl etme deneyimleri, aktiviteler ve program yapısı ile çocukların bilişsel gelişim düzeyleri arasında; aile ve personel alt boyutu ile fiziksel gelişim arasında olumlu bir ilişki bulunmuştur. Örneklem grubunu oluşturan resmi ilköğretim okullarındaki anasınıflarının kalite düzeyleri çok düşük, özel ilköğretim okullarındaki anasınıflarının kalitesi ise daha yüksektir.

Okul öncesi eğitim kurumlarındaki sınıf alanının ve mobilyaların, çocuğun gelişim düzeyine gereksinimlerine uygun özellikte, ilgilerine hitap eden içerikte ve nitelik

göstergelerini taşıyan kapasitede olması, eğitimin niteliğini artıracaktır. Eğitim ortamında eğer mevcut ise, tehlike oluşturabilecek malzeme ve materyaller tamir edilmeli ya da göz önünden kaldırılmalıdır. Malzemelerin tehlike kaynağı oluşturmaması ve sağlam olması, güvenlik açısından önem taşımaktadır. Raflar, dolaplar, çekmeceler çocuklara erişim kolaylığını sağlamalı, yaralayıcı ya da zarar verici sivri uçları veya köşeleri

bulunmamalıdır. Bütün mobilyalar sağlam, dayanıklı ve kolay temizlenir olmalıdır ( Aksoy, 2009).

Okul binasının yeri, çocukların kolay ulaşabilecekleri yakınlıkta olmalıdır. Her yönü ile sıcak bir yuva, çocuğun ihtiyaçlarına cevap verecek, ilgisini çekecek olumlu uyaranlar içeren bir çevre, iyi bir anaokulunun özelliklerindendir. Genel anlamda okul arsaları, devlet yolu, şehir ve kasabaların ana yolları ile ticari yollara bitişik olmamalı, yakınlarında tehlikeli yer/zemin yapıları, zehirli atıklar üreten tesisler, mezarlıklar olmamalı, çevresi açık ve gürültüden uzak olmalıdır. Okul Arsa ve Arazi İşleri Yasası-Madde 61, her türdeki okul binasının meyhane, kahvehane, kıraathane, bar, elektronik oyun merkezi gibi umuma açık yerler ile alkollü içki satılan yerlere 100 metre uzaklıkta bulunması koşulunu belirtir. Turizmin yoğun olduğu yerlerde, okul tatil dönemlerinde bu koşul aranmaz (MEB Mevzuat Bankası, 2003).

Okul öncesi binasının dış mekânları içinde, en önemlisi bahçedir. “Okul Öncesi Eğitim Kurumları Yönetmeliği, Madde 54: “Okul öncesi eğitim kurumlarında eğitimin sağlıklı ve uygun bir ortamda gerçekleştirilebilmesi için oyun alanı ile bahçenin bulunması ve amacına uygun olarak düzenlenmesi esastır” der. Bahçe ve dış alan düzenlemeleri

(17)

eğitim olmadığı zamanlarda yapılır. Bu düzenleme yapılırken; “trafik eğitim pisti, kum havuzu, bahçe oyun araçları, ayrıca çocukların fen ve doğa çalışmaları yapabilmeleri için yeterli toprak alan bulundurulmasına özen gösterilir” (MEB,2004). MEB Yönetmelikleri okul bahçelerinin, okul öncesi eğitim düzeyinde, çocuk başına 3 m² alan, temel/orta eğitim düzeylerinde ise her çocuğa 10 4 m² alan düşünülerek düzenlenmesini önermektedir. Ek olarak, çimenli/çakıl taşlı alanlar, bisiklete binilebilecek alanlar, kum havuzu, ağaçlar, toprak tepecikler ve olabilirse açık hava tiyatrosu, küçük evler, bitki bahçeleri, hayvan besleme yerleri, havuz, depo vb. ekler oluşturulması, bahçelerin etrafının tel, çit ya da duvarla korunması önerilmektedir ( Poyraz ve Dere, 2003).

Çocukların fiziksel-zihinsel sağlıklarının ve performanslarının istenilen düzeyde olabilmesi için, yaşamlarının büyük bölümünü geçirdikleri yapılarda yeterli ısısal, işitsel, görsel konforun ve iyi bir iç hava kalitesinin sağlanması gerekmektedir. Yaşanılan ortamın yetersiz havalandırılması, kalabalık olması, ortamda sigara içilmesi gibi etmenler, çocuğun sağlığını olumsuz olarak etkilemektedir. Kapalı ortam hava kirliliği olan bir ortamda bulunan çocuğun kimyasal maddelerden ve ortamdaki mikroorganizmalardan doğrudan etkilenmesinin yanı sıra daha sık akut solunum yolu enfeksiyonlarına (nezle, soğuk algınlığı, bronşit, zatürree vb) yakalanması, yoğunlaşma ve öğrenme yeteneklerinin azalması şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla bu konu eğitim yapılarında daha da önem kazanmaktadır. Çünkü toplumların geleceğini oluşturan çocuk ve gençler tarafından bu yapılar yoğun bir şekilde kullanılmakta ve yapı içindeki koşullarla uzun süre karşı karşıya kalınmaktadır ( Akt: Önoğlu, 2008).

Pencereler, sıcaklık kaybına yol açmayacak ve odayı aydınlatacak boyutta olmalıdır. Ayrıca, pencerelerin yerden yüksekliği çocukların dışarıyı rahatlıkla izleyebileceği (50 cm uygun olabilir), güvenlik sorununun yaşanmayacağı şekilde olmalıdır. Pencerelerin ayarlanabilir olması, aynı zamanda perdenin bulundurulması ve perdenin yaş grubuna uygun renkte ve toz tutmayan özellikte olması ortamın

kullanışlılığını artıracaktır. Kurumun güneye bakması ve değişik açılardan güneş alması da, hem ısınma sorununu ortadan kaldıracak, hem de bitki yetiştirme, buz eritme gibi aktivitelerin gerçekleştirilmesine fırsat verecektir. Lavabo ve tuvaletler, çocukların vücut özelliklerine uygun olmalı; çocukların rahatlıkla ve çok beklemeden ihtiyaçlarını

karşılamasına izin vermelidir. Eğitim ortamında, her altı çocuğa bir lavabonun, her dört ya da beş çocuğa bir klozetin düşmesine dikkat edilmelidir. Zemin, ıslandığında kaymayacak yüzeye sahip olmalı; tuvaletlerde de aydınlatma ve havalandırma olmalıdır ( Aksoy, 2009).

(18)

Okul öncesi eğitim kurumları için seçilen yerleşim alanlarının iç ve dış mekân tasarımlarının yapılmasında istenilen niteliğin sağlanması ise, arsanın çocuklar için tehlikeli olabilecek engebe ve uçurumlardan uzak, toprak kaymalarına karşı tehlike arz etmeyen, rutubetsiz alanlar tercih edilmesi ile mümkün olmaktadır. Yapılan binaların, çocukların gelişimsel ve bireysel gereksinimlerini karşılayacak düzeyde standartlara sahip olması durumunda; çocukların kendilerini güvende hissetmeleri sağlanacak, bu durum da akademik ve sosyal beceriler açısından olumlu davranışlar sergilenmesine fırsat

yaratacaktır (Havayıoğlu, 2001; Hebert, 1998’den akt. Kıldan, 2007). Kurum arsalarının konumlandırılmasında da, güneş, hâkim rüzgâr, manzara vb. çevresel verilerden

yararlanılmalı, hizmet verilen çevrede yaşayan çocukların okullara ulaşım konusunda sıkıntı yaşamayacakları, oksijen oranının yüksek olduğu yeşil alanlara yakın olması özellikleri dikkate alınmalıdır. Eğitim kurumlarının, kent planlamalarındaki standartlara göre hizmet edilen binalardan 200 ile 400 m uzaklıkta olması gerekmektedir (Yılmaz, 1994; Cin,1989). Okul öncesi eğitim kurumları için seçilen alanların iç ve dış mekân planlamalarının gereklerini karşılayabilecek özellikte seçilmesi, kayma tehlikesi bulunmayan, rutubetsiz bir zemin yapısına sahip olması son derece önemlidir. Bununla birlikte, ana trafik ağına uzak alanların tercih edilmesi gerekmektedir; fakat bu durum göz önüne alınırken ebeveynlerin çocuklarını okula getirip götürmelerinde ve servis

güzergâhlarında sıkıntı yaratmayacak biçimde de konumlandırılmasına dikkat edilmelidir (Durmuş, 2006). Arslan-Karaküçük (2008), okul öncesi eğitim kurumlarının

fiziksel/mekânsal koşullarını incelediği araştırmada, Sivas ilinde, on beş okul öncesi eğitim kurumunda, okul binasının yeri/yapısı, iç mekân özellikleri, bahçe/dış mekân özellikleri ve güvenliğine ilişkin olarak, nitel araştırma yöntemlerinden “gözlem” ve “doküman

incelemesi” yoluyla veriler toplanmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgular, incelenen okul öncesi eğitim kurumlarında, fiziksel/mekânsal koşulların belirlenmiş ölçütlere tam olarak uymadığını ve okullar arasında farklılıklar bulunduğunu ortaya koymuştur.

2.2. İç Mekân Özellikleri

Oyun odasının büyüklüğünün, kullanım kapasitesine, etkinliklerin çeşitliliğine ve sınıf mevcuduna uygun boyutlarda olması oyun odalarının niteliğini belirleyecektir. Oyun odalarının ya da eğitim ortamının diğer mekânlarının uygun sıcaklıkta olması, ses

sönümleyici maddeleri barındırması, yeterli ısıya ve havalandırmaya sahip olması eğitim ortamlarının niteliğinde önem taşımaktadır ( Aksoy, 2009).

(19)

Okul öncesi eğitim kurumlarında köşeler, paravanlar, dolaplar vb. sınırlamalarla birbirinden ayrılmış; blok, fen-doğa, kukla, müzik, masa oyuncakları, kitap, evcilik köşeleri şeklinde bölümlerdir. Bu alanlarda, zengin uyarıcılar, yaratıcı faaliyetlere yöneltici, ilgi çekici, çocukların araç kullanma becerilerini geliştirici, zihin ve dil

gelişimine yardımcı, sanatsal gelişimini destekleyici, oyun, canlandırma, taklit, hareket vb. gereksinmelerini karşılayabilecek ortamlar oluşturulmalıdır (Oğuzkan, vd. 1999;

Ömeroğlu, 2000). Okul öncesi eğitim kurumlarında fiziksel uyarlamalar çocuğun yaşına ve gelişim seviyesine uygun olmalıdır. Okul öncesi dönem oyun temelli programlarda en iyi uyarlama içeri ve dışarı aktivite merkezleri olarak düzenleme yapmaktır ki bu çocuklara farklı oyunlarda öğrenme fırsatı verir ( Hanline, 1999).

İyi bir okul öncesi eğitim kurumunda mekânın sahip olması gereken özellikler şu şekilde sırlanabilir:

 Çocuğun rahat hareket edebilmesini sağlamalı,  Kaza olasılığı içermemeli,

 Etkinliklerin uygulamalarına kolaylık ve rahatlık sağlamalı,  Bireysel ve grup faaliyetlerine olanak tanımalı,

 Estetik olmalı,

 Isınması, aydınlanması, havalandırması ve temizliği sağlık koşullarına uygun olmalıdır (Özdemir vd. 2007).

Okul öncesi eğitim kurumlarında etkinlik alanları düzenlenirken ısı, ışık, materyal, mobilyalar ve diğer malzemelerin bir bütünlük içinde düzenlenmeleri ve bu alanların birbirleriyle etkileşimleri oldukça önemli bir faktördür. Okul öncesi eğitim kurumlarındaki eğitim ortamlarının düzenlenmesi çocukların gelişimlerini, davranışlarını, birbirleri ve yetişkinlerle olan iletişimlerini etkilemektedir (Bika, 1996; akt, Özkubat 2013). Çocukların bağımsız hareket edebilecekleri ortamlar, çevre düzenlemesi yapılırken dikkat edilmesi gereken bir diğer husustur. Çocukların materyallere rahatlıkla ulaşabilmeleri, tüm materyallerin belli yerlerinin olması, materyallerin rahatlıkla bulunup kullanılmasını sağlar. Tüm bu ayrıntılara dikkat edilerek hazırlanmış eğitim ortamları, çocukların planlama ve uygulama yapabilmelerini kolaylaştıracaktır. Bu durum çocukların

başladıkları işi tamamlayıp öz güven geliştirmelerini sağlar (Kalemci, 1995). Okul öncesi eğitim programı kapsamında büyük ve küçük grupların belli zamanlarda bir araya

gelmelerine olanak sağlayacak alanların oluşturulması da önemli bir faktördür. Çoğunlukla oluşturulan merkezlerdeki materyaller ve çevre burada kaç çocuğun çalışabileceğine dair

(20)

ipuçları sunmaktadır. Sınıf içinde öğrenme merkezlerinde zaman geçirebilecek çocuk sayısı ile ilgili ipucu olabilecek resimler ve etiketlerin kullanılması bu durumun çocuklar tarafından rahatlıkla anlaşılmasını sağlar (Henniger, 2005; akt, Özkubat 2013).

Okul öncesi eğitim kurumlarında etkinlik alanlarının düzenlenmesinde iki ana özellik bulunmaktadır. Bunlar, kapılar, pencereler, duvarlar, elektrik prizleri, kablolar gibi değişmez özellikler ve materyaller ve mobilyalar gibi değiştirilebilen özelliklerdir (Estes, 2004). Sınıf içerisindeki mobilyalar çocukların yaş grubu ve gelişim özelliklerine uygun olmalıdır. Mobilyaların keskin köşeleri, çakılmış çivileri gibi tehlike yaratacak durumlar gözden geçirilmeli ve mobilya boyalı ise, boyanın çocuklara zarar vermeyecek nitelikte olması gerekmektedir. Cam ve ayna gibi kırılacak parçalara sahip mobilyalara sınıfta yer verilmemelidir. Sabitlenmesi gereken mobilyalar sabitlenmeli, sınıf içi mobilyaları ise kolay temizlenebilir, çok fonksiyonlu, rahatlıkla taşınabilir ve uyumlu renklere sahip olmalıdır (Sigbee ve Dorrell, 2006). Ayrıca sanat ve beslenme gibi temizlik gerektiren etkinlik alanlarının lavabolara, elektrik çıkış düğmelerin bulunduğu alanların ise bilgisayar, teyp gibi aletlere yakın olmasına özen gösterilmesi kullanım kolaylığı sağlamak açısından önemlidir. Çocukların çalışmalarını sergiledikleri panoların çocukların göz seviyesinde olması ve sınıflarda mümkün olduğunca doğal ışıktan yararlanılması gerekmektedir. Kurumlarda kullanılan aydınlatma farklı şekillerde olabilir. İç mekânlarda ışık ve

gölgelerden yararlanılabilen, farklı öğrenme merkezleri için ise aydınlık ve daha loş alanlar oluşturulabilir (Bika, 1996). Bununla birlikte sınıf içinde kullanılan renklerin de doğal bir atmosfer yaraması, küçük alanların olduğundan daha geniş görünebilmesi için açık renkler tercih edilmesi son derece önemlidir (Demiriz vd. 2003). Eğitim ortamlarında tavan yükseklikleri de dikkate alınması gereken bir diğer husustur. Alçak tavanlı yapılar çocukların yetişkinleri daha büyük algılamalarına zemin hazırlayacağından; tavan

yüksekliklerin genellikle 3-3,5 m. olması önerilmektedir (Decker ve Decker, 2005). Okul öncesi eğitim kurumlarının iç mekânlarında bulunması gereken diğer bölümler ve

özelliklerine bakıldığında ise;

Okul öncesi eğitim kurumlarının iç mekânlarında bulunması gereken diğer bölümler ve özelliklerine bakıldığında ise;

1- Vestiyer: Okul öncesi eğitim kurumlarında, giriş çıkışlarda elbise ve

ayakkabıların değiştirilebilmesi için kullanılan alanlardır. Bu alanların, kullanım amaçları doğrultusunda okulların giriş çıkış yapılan bölümlerinde konumlandırılması gerekmektedir. Dış mekândan sonra ilk girilen alan olması sebebiyle zemin yapısının kaymaz malzemeden yapılmış olması, çocuklara

(21)

kullanım kolaylığı sağlaması için 15 cm. aralık ve 1m. yüksekliğinde olması dikkate alınmalıdır (Poyraz ve Dere, 2001; Demiriz vd. 2003).  Yönetici odası: Bu bölüm, okul gözlemleri yapmak için binaların giriş çıkışlarını denetlemek amaçlı olarak merkez girişe yakın bir alanda konumlandırılmalıdır (Butin, 2000).

2- Çok amaçlı salon: Çok amaçlı salonlar beslenme, büyük grup etkinlikleri ya

da uyku ihtiyaçlarını gidermek için kullanılabilmektedir. Anne babalar ve gönüllüler için düzenlenmiş ayrı alanlar mevcut değilse, bu salonlar bu tür faaliyetlerde de kullanılabilir. Aile seminerleri, okuma alanları (aileler için bilgilendirici kitap ve materyaller) da bu salonlarda bulundurulabilir (Butin, 2000).

3- Öğretmen çalışma alanı: Bu alanların hazırlanması dinlenme ve gerekli

hazırlıkların yapılması için önemlidir. Bu alan, telefon konuşmaları, grupla okuma etkinlikleri, işbirlikçi planlama etkinliklerini karşılamak için gereklidir. Bilgisayar, fotokopi makinesi, profesyonel bir kütüphane, televizyon gibi eşyalar bulunması gereken odada öğretmenlerin kendilerine özel alanları kilitli kullanabilmeleri sağlanmalıdır (Butin,2000).

4- Revir: Bu alanlarda, çocukların sağlık durumlarının takibi ve herhangi bir kaza

durumunda ilk yardım uygulamaları yapılmaktadır. Revir sorumlularının doktor veya hemşire olması, odada gerekli tıbbi aletlerin bulunması gerekmektedir. Ayrıca, zeminin yıkanabilir olması ve odada lavabo bulunması gerekmektedir. Okul öncesi eğitim kurumlarında bu alanların konumlandırılması yapılırken dikkat edilmesi gereken husus, oyun odalarından mümkün olduğunca uzak bir yerde bulunması gerekliliğidir (Demiriz vd. 2003; Poyraz ve Dere, 2003).

5- Oyun odası: Okul öncesi eğitim kurumlarında ayrıca bir oyun odasının

bulunmadığı durumlarda; salon içi, geniş koridorlar, sınıf araları vb. alanlar oyun odası olarak değerlendirilebilmelidir (Demiriz vd., 2003).

6- Yemek odası ve mutfak: Yemek odası ve mutfak alanlarının temizlik

koşullarına dikkat edilmesi, gerekli havalandırmaların yapılıyor olması, servis kolaylığı sağlamak açısından bu iki alanın yan yana konumlandırılması önemlidir. Bununla birlikte çocukların kullandıkları sandalye ve masaların çocukların boylarına uygun olmasına dikkat edilmelidir (Kalemci, 1995).

7- Tuvalet: Tuvaletler, sınıflara yakın alanlarda konumlandırılmalı, lavabolar ve

(22)

2001). Tuvaletlerin temizlik koşullarına uygun olmaları ve düzenli aralıklarla temizlenmeleri de dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli husustur. Bununla beraber çocukların ıslak zeminde kaymalarını engelleyen önlemler alınmalıdır (Tok, 2010).

Güleş (2011), yaptığı araştırmada okul öncesi eğitim kurumlarında iç mekânlarda bulunan eğitim materyallerinin yeterlilik durumlarını öğretmen görüşleri doğrultusunda tespit etmeyi amaçlamıştır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin okul öncesi eğitim kurumlarında kum/su ve doğa/bilim materyallerini sayısal olarak yetersiz buldukları, kitaplar ve resimler ile sanat materyallerinin sayısal olarak sınıfta en çok bulunan materyaller olduğunu belirttiklerini ortaya koymuştur.

Bu alanların dışında sınıf içerisinde, okul öncesi eğitim programı doğrultusunda hazırlanmış öğrenme merkezleri bulunmalıdır. Öğrenme merkezleri, öğretmenin

hazırladığı günlük eğitim akışına uygun kazanım ve göstergeler doğrultusunda seçilmiş farklı materyaller içeren ve birbirinden dolap, pano, halı vb. malzemelerle ayrılmış oyun alanlarıdır. Bu alanlar hazırlanırken öğretmenlerin dikkat etmeleri gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Örneğin, daha hareketli oynanan oyunların bulunduğu öğrenme merkezinin kitap merkezinden daha uzak bir köşeye konumlandırılması gerekmektedir. Sınıf içerisinde her zaman bulunması gereken öğrenme merkezleri; blok, kitap, müzik, sanat, fen ve dramatik oyun merkezi’dir. (Meb, 2012).

2.3. Dış Mekân Özellikleri

Okul öncesi eğitim kurumlarının dış mekânları, iç mekânlarda verilen eğitimin bir uzantısı olarak kabul edilmekte ve kazanılan deneyimleri pekiştirmeye yarayan ortamlar olarak değerlendirilmektedir. Bu alanların tasarımları, çocukların gelişim özellikleri dikkate alınarak yapılmalıdır (Şener, 2001). Çocuklar deneyimledikleri oranda

öğrenebilmektedirler. Açık alanlarda oyun, keşfetme ve deneyimleme süreçleri ile beraber gerçekleştiğinden bu alanlar çocuk gelişiminde büyük önem taşımaktadır. Dış mekânlar, çocukların yaratıcılıklarını kullanmalarına, doğayla ilişki kurmalarına, sosyalleşme ve özgürce hareket edebilmelerine zemin hazırlamaktadır (Ayres, 1979’dan akt. Selçuk-Kirazoğlu, 2012). Bedensel hareket, okul öncesi dönemde, çocuğun gün içerisinde sık sık hareket etme becerisini kullanabilmesi için önem taşımaktadır. Ancak kurumlar her ne kadar çocukların büyük ve küçük kas aktivitelerini teşvik edecek çevrenin oluşturulmasına dikkat etseler de, büyük kas hareketi için imkânlar tanımayı ihmal etmektedirler (Beaty, 1988).

(23)

Çocuklar için nitelikli bir dış mekân oyun alanı ile ilgili şu noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir:

1- Oyun alanı sınıfın yanına yapılmalıdır.

2- Her çocuk için en az 10 metrekare bir alan bulunmalıdır. 3- Güneşli ve gölge alan alanlar dengeli olmalıdır.

4- Çocukların oyunları ve büyük kas etkinlikleri için geniş, çimenle örtülü alanlar

olmalıdır.

5- Çocukların güvende hissetmeleri için dış mekân oyun alanları uzun ve dayanıklı

duvarlarla çevrelenmelidir.

6- Çok sıcak ve çok soğuk hava koşullarında çocukların oynamaları için üstü

kapalı alanlar bulunmalıdır.

7- Oyun alanları hem grup hem de bireysel etkinlikler için tasarlanmalıdır

(Henner, 1999’dan akt. Cevher-Kalburan, 2011).

Çocuk psikologlarının yaptıkları araştırmalar; dış mekândan yoksun, kapalı alanlarda oyun oynamanın çocukların zihinsel, fiziksel ve sosyal gelişimlerini olumsuz yönde etkilediğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle Çocukları Şiddetten Koruma Ulusal Birliği (NSPCC) gibi kuruluşlar yerel yönetimlere çocukların güven içinde

oynayabilecekleri, iyi tasarlanmış park alanları oluşturmaları çağrısında bulunmaktadırlar (Simonon, 2000).

(24)

BÖLÜM 3 YÖNTEM 3.1 Araştırma Deseni

Bu araştırma, Nitel Araştırma yöntemlerinden “gözlem” yöntemleriyle yapılmıştır. Nitel araştırma, gözlem, görüşme ve doküman incelemesi gibi veri toplama yöntemlerinin kullanıldığı, algıların ve olayların doğal ortamda gerçekçi ve bütüncül bir biçimde ortaya konmasına yönelik bir sürecin izlendiği araştırmadır.

Denizli İl Merkezindeki Resmi Anaokullarının kaliteli okul öncesi eğitimi için gerekli yeterli donanıma sahip olma düzeylerini tespit etmek ve kurumların donanım özelliklerinin yeterliliklerini ölçmek amacıyla yapılan bu çalışmanın evrenini 2018–2019 eğitim öğretim yılında Düzce İl merkezinde bulunan okul öncesi eğitim kurumları

oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı resmi 5 anaokulu oluşturmaktadır.

Araştırma araştırmacılar tarafından geliştirilen okul öncesi eğitim kurumu değerlendirme formundaki maddeler ve 2018-2019 Eğitim Öğretim yılı Denizli İlindeki bağımsız anaokulları verileri ile sınırlıdır.

3.2. Evren ve Örneklem

Araştırmada Denizli İli evren olarak alınmıştır. Örneklem olarak ise Denizli İlindeki 5 bağımsız anaokulu seçilmiştir.

(25)

3.3.Veri Toplama Araçları

Araştırmada veri toplama aracı olarak, araştırmacılar tarafından geliştirilen ve uzman görüşü alınarak hazırlanan “ Okul Öncesi Eğitim Kurumu Değerlendirme Formu” kullanılmıştır. Okul Öncesi Eğitim Kurumu Değerlendirme Formu oluşturulmasında, Okul Öncesi eğitim kurumlarının fiziksel koşullarına ilişkin yasal/resmi mevzuattan

yararlanılarak fiziksel öğelere ya da özelliklere yer verilmiştir. Gözlemlenen fiziksel koşulların özellikleri, ilgili mevzuatla karşılaştırılarak değerlendirilmiş, derecelendirme ölçekleri kullanılarak sayısal verilere dönüştürülmüştür.

3.4 Veri Toplama Süreci

Çalışma 2018–2019 Eğitim-Öğretim Yılı bir dönemde tamamlanacaktır.

3.5. Verilerin Analizi

Gözlem formlarının doldurulmasında, incelenen okul öncesi eğitim kurumlarının fiziksel/mekânsal koşullarına uygun olarak üç özelliğe odaklanılmıştır. Bu durumsal özellikler ve derecelendirme biçimleri şöyledir:

1. Okul öncesi eğitim kurumlarında bulunması gereken dış mekân ve iç mekânlar: oyun alanı, öğretmenler odası, hizmetli odası, müzik odası, deney odası, vb. için

“yetersiz(0), biraz yeterli (1), yeterli (2)”,

2. Dış ve iç mekânsal bölümlerin taşıması gereken koşullar: binanın yeri, dış görünümü, bahçenin durumu, dış aydınlatma, merdivenler, pencereler, yatakların

yüksekliği, askıların yüksekliği, lavabo-musluk yüksekliği, tuvalet boyutları ve temizliği, yemek masa ve sandalyelerinin yüksekliği, yemek odası, mutfak yakınlığı, oyun odası ve oyuncaklar için “yetersiz(0), biraz yeterli (1), yeterli (2)”,

3. Fiziki koşullar ve güvenlik; koridor genişliği, askılık sayısı, lavabo, tuvalet sayısı, aydınlatma, havalandırma, çocuk başına düşen alan, köşelerin durumu, bahçe genişliği-güvenliği, oyun araçları ve genişliği-güvenliği, ısınma, yangın önlemleri için “yetersiz(0), biraz yeterli (1), yeterli (2)”,şeklinde değerlendirilmiştir. Oyun odalarında çocuk başına düşen alanlar, bu alanların “1.5-2 m²” olması gereği ölçüt alınarak değerlendirilmiştir.

Araştırmanın verileri bilgisayar ortamında değerlendirilmiş ve elde edilen bulgular frekans dağılımları hesaplanarak değerlendirilmiştir.

(26)

BÖLÜM 4

BULGULAR VE YORUMLAR

Bu bölümde Denizli İli Pamukkale İlçesindeki Anaokullarının kaliteli okul öncesi eğitimi için gerekli yeterli donanıma sahip olma düzeylerine tespit etmek ve kurumların donanım özelliklerinin yeterliliklerini ölçmek için yapılan çalışmadaki bulgulara yer verilmiş ve yorumlanmıştır. K u ru m B in as ın ın Ç ev re

si ÖZELLİKLER Yetersiz Biraz

yeterli

Yeterli

Tehlike arz eden yollara uzak olması - 2 3

Binasının bulunduğu bölgenin uygunluğu - 2 3

Yerleşim yerinin sağlık açısından uygunluğu - - 5

Kurum binasının meyhane, vb yerlerden uzak olması - - 5

Çevrenin ihtiyacını karşılayacak kapasiteye sahip olması - - 5

B in an ın D ış ı Binanın şekli - - 5

Binanın kat özelliği - 2 3

Dış boyasında renklerin uyumu - - 5

Konumlanması (güneş yönü) - - 5

Hitap ettiği yaş grubunun ilgi çekecek nitelikte olması - 1 4

Tablo 4.1 Kurum Binasının Çevre ve Dış Özellikleri

Tablo 4.1’de, kurum binasının çevresinin özellikleri incelendiğinde araştırmada sadece 3 anaokulu yeterli ve 2 anaokulu ise tehlike arz eden yollara uzaklık bakımından biraz yeterli seviyededir. Kurum binasının bulunduğu bölgeye uzaklığı incelendiğinde

(27)

kurumların 2’si biraz yeterli ve 3’ü ise yeterlidir. Kurum binasının bulunduğu yerleşim yeri sağlık açısından 5 kurumda yeterli, anaokullarının çevresi meyhane vb. yerlere uygun uzaklıktadır. Çevrenin ihtiyacını karşılayacak kapasiteye sahiplik açısından5 anaokulu ise yeterli durumdadır.

Aynı tabloda kurum binasının dış özellikleri incelenmiş, binanın şekli ve kat özelliği açısından 5 anaokulu yeterli bulunmuştur. Kurum binasının dış boyasındaki renklerin uyumuna bakıldığında, 5 anaokulu yeterlidir. Binaların güneş alması açısından konumlanması incelendiğinde 5’i ise yeterli konumlanmıştır. Kurum binalarının hitap ettiği yaş grubu tarafından ilgi çekici olup olmadığı incelendiğinde 1 anaokulu biraz, 4 anaokulu ise yeterli seviyededir.

Tablo 4.2 Anaokulu bahçesinin özellikleri

Anaokulu Bahçe Özellikleri Yetersiz Biraz

Yeterli Yeterli

Alanın yetersizliği 1 2 2

Tören alanı 1 2 2

Atatürk büstü ve bayrak direği - 1 4

Bahçede fen ve doğa etkinlikleri için toprak alan

- 3 2

Kum alanı - 2 3

Oyun araçları alanı - 3 2

Bisiklet yolu - -

-Trafik pisti - -

-Gölgelik alan - -

-Oturma alanı - -

-Çevre düzenlemesi ve peyzaj - 2 3

Özel araç ve servisler için park yeri - -

-Çocuğun ilgisini çekecek olumlu uyaranlar - 3 2

Tablo 4.2’de anaokullarının bahçe özellikleri incelenmiştir. Anaokullarının 2’si tören alanı, Atatürk büstü ve bayrak direği olma durumu ve alanın yeterliliği bakımından yeterliyken, 2’si de büst açısından yetersizdir. 2 anaokulu alan yeterliliği açısından, 2 anaokulu da tören alanı açısından biraz yeterlidir. Okul bahçesindeki toprak alan ve kum alanı incelendiğinde 3 okul yeterli konumundadır. Oyun araçları alanı, 1 anaokulunda yeterli düzeydedir. Okulların peyzaj açısından 4 tanesi yeterlidir. Kurumların çocukların ilgisini çekecek olumlu uyaranlara sahip 2’si bu alanda yeterli durumdadır

Okul bahçesinde bulunan oyun alanları birçok gelişmiş ülkede okulların Evrensel özelliklerindendir.

(28)

Tablo 4.3 Kurumların Dış Güvenlik Özellikleri Dış Güvenlik Yetersi z Biraz Yeterli Yeterli

Güvenlik personeli, danışma vb. 5 -

-Güvenlik kamerası veya sistemi - 2 3

Bahçede cam vb. kesici ve delici cisimlerin bulunmaması

- - 5

Dış çerçeveleme - 2 3

Paratoner - - 5

Depreme dayanıklılığı - - 5

Tablo 4.3’te kurumların Dış Güvenlik özellikleri incelenmiş, 5 anaokulunun güvenlik personelinin olmadığı gözlenmiştir. Anaokullarının 3 güvenlik kamera sistemine sahipken 2’si bu sisteme biraz yeterlidir. Anaokullarının 5’i güvenli bir bahçeye sahiptir. Anaokulların dış çerçeveleme yönünden güvenlidir. Bütün kurumlarda paratoner

bulunmaktadır. Bütün okullar bölgenin deprem bölgesi olması sebebiyle depreme dayanıklıdır.

Tablo 4.4 Kurumların Zemin ve Havalandırma Özellikleri

Genel Zemin Yetersi

z

Biraz Yeterli

Zeminin cinsi 2 - 3

Kayma ve düşmelere karşı yapısı 2 3

-Estetiği - 2 3

Tablo 4.4’te kurumların zemin ve havalandırma özellikleri belirtilmiştir. Anaokullarının 3’ü zemin cinsi yönünden yeterliyken, 2’si yetersizdir ve halı kaplıdır. Yine aynı şekilde anaokullarının 3’ünün zemini kayma ve düşmelere karşı biraz yeterli, 2’si yetersizdir.

Tablo 4.5 Kurumlardaki Dolapların Özellikleri

Dolapların Özellikleri Yetersi

z

Biraz Yeterli

Yeterli

Çocukların boylarına uygunluğu - 2 3

Materyallerin şeffaf kaplarda olması - 5

-Dolap sayısının öğrenci sayısına uygunluğu - 2 3

Dolap kapaklarının yönü - - 5

Dolapların yanmaz özellikte olması - 4 1

Dolapların okulöncesi programına uygunluğu

(29)

Tablo 4.5’te kurum sınıflarında bulunan dolapların özellikleri incelenmiştir. Dolapların çocuğun boyuna uygunluğu 2 kurum da biraz yeterliyken, 3’ünde yeterlidir. Kurumların tümünde materyallerin şeffaf kaplarda olması biraz yeterlidir. Kurumlarda bulunan dolaplar 3 kurumda öğrenci sayısı bakımından yeterliyken, 2 kurum biraz yeterli konumdadır. Dolapların kapak yönü bütün kurumlarda çok yeterlidir. Kurum dolapları yanma açısından genellikle biraz yeterlidir ve çoğu da mdf kaplıdır. Dolaplar genel olarak okulöncesi eğitim programına uygundur.

Kurumlarda masa özellikleri anasınıfı ve anaokullarında çocukların boyuna uygun, şekilleri oval, portatif ve fonksiyoneldir. Masalar genel olarak okulöncesi eğitim

programına tüm kurumlarda uygundur.

Tablo 4.6 Kurum Oyun Odası Özellikleri

Oyun Odası Özellikleri Yetersiz Biraz

Yeterli Yeterli Zeminin uygunluğu 1 4 -Havalandırmanın uygunluğu 1 4 -Aydınlatmanın uygunluğu 1 4 -Isıtmanın uygunluğu 1 4

-Araç gereçlerin uygunluğu 1 4

-Diğer mekânlara uzaklığı/yakınlığı - 5

-Çocuk sayısıyla orantılı malzemenin olup olmaması

5 -

-Tablo 4.6 kurumlardaki oyun odası özelliklerini göstermektedir. Anaokullarının 4’ünde oyun alanı zemini biraz yeterliyken, 1 anaokulunda yetersizdir. Havalandırma, aydınlatma, ısıtmanın uygunluğu, araç gereç uygunluğu, okulun diğer mekânları oyun odasının uzaklığı özelliği 4 anaokulunda biraz yeterliyken, 1 anaokulunda yetersizdir. Kurumlar oyun odasındaki malzeme açısından yetersiz durumdadırlar. Okul öncesi dönemdeki çocuklar için, tüm gelişim boyutlarıyla ilgisi açısından oyun ve oyuncağın önemi bilinmektedir. Çocuğun bu doğal etkinliğinin ortamın oluşturulmasında, oyun alanının uygunluğunun yanı sıra oyun araçlarının da TSE onaylı ve çocukların gelişim ihtiyaçlarına, ilgilerine uygun olması önem taşımaktadır (Poyraz, 1999; Özdoğan, 2000).

İncelenen anaokullarındaki oyun araçlarının, kaydırak, tırmanma duvarı vb. olduğu fakat sayıları ve kullanışlılıkları açısından, çocukların ihtiyaçlarını karşılamadıkları

(30)

Tablo 4.7 Kurum Yemek Salonu Özellikleri

Yemek Salonu Özellikleri Yetersi

z

Biraz Yeterli

Yeterli

Genişliğinin uygunluğu - - 5

Diğer mekânlara uzaklığı/yakınlığı - - 5

Mutfağa ve lavabolara yakınlığı 2 1 2

Aydınlatmanın uygunluğu - - 5

Havalandırmanın uygunluğu - - 5

Isıtmanın uygunluğu - - 5

Zeminin uygunluğu - - 5

Zemin ve duvarların temizliği - - 5

Gruplar arası paravanın olup olmaması 5 -

-Duvar süslemelerinin uygunluğu - - 5

Masa ve sandalye boyutlarının uygunluğu - - 5

Tablo 4.7’de okulöncesi kurumlarındaki yemek salonu özellikleri incelenmiştir. Yemek salonunun genişliğinin uygunluğu, diğer mekânlara mesafesi anaokullarında yeterli düzeydedir. Anaokullarındaki yemek salonlarının aydınlatması özelliğinin 5 anaokulunda, havalandırmanın 5 anaokulunda yeterli olduğu, gruplar arasında paravan özelliğinde 5 anaokulunun yetersiz olduğu görülmektedir. Anaokullarındaki yemek salonlarının ısıtma, zemin, duvar süslemeleri özellikleri yeterli düzeydedir. Anaokulunun zemin ve duvar temizliği yeterlidir. 2 anaokulunda yemek salonu lavabo ve mutfağa uzak, 1 anaokulunda biraz yeterli, 2 anaokulunda ise yeterli mesafededir.

Tablo 4.8 Kurum Mutfak Özellikleri

Mutfak Özellikleri Yetersi

z

Biraz Yeterli

Yeterli

Büyüklüğünün uygunluğu - 4 1

Mutfak personelinin odasının olup olmaması - - 5

(31)

Isıtmanın uygunluğu - - 5

Diğer mekânlara uzaklığı/yakınlığı - 2 3

Kuru gıda deposunun olup olmaması - - 5

Temizlik ve gıda malzemelerinin ayrı olup olmaması

- - 5

Sıcak su olanaklarının olup olmaması - - 5

Tüpün konumu - - 5

Mutfak araç gereci donanımı ve organizasyonu

- - 5

Zeminin uygunluğu (kalebodur olmalı) - - 5

Temizlik (çöpler vb.) - - 5

Tablo 4.8’de kurumların mutfakları incelenmiş ve genel olarak kurumları mutfaklarının yeterli olduğu gözlenmiştir. Anaokullarında mutfaklar genellikle küçük, havalandırma yetersizdir. Fakat anaokulları mutfakların zemin, ısınma, kuru gıda deposu, temizlik ve sıcak su bakımından yeterlidir. Kurumların hepsinde doğalgaz

kullanılmaktadır. Aynı zamanda anaokullarında temizlik ve gıda malzemeleri ayrı depolanırken, çöp bakımından mutfaklar yeterli düzeydedir.

Çalışma alanını oluşturan okullardan 5 tanesinde de fen ve doğa köşesi,

bulunmaktadır. Fen ve doğa köşesi bulunan okullarda ise sadece çiçek yetiştirilmektedir. Bunun dışında çocukların deney ve gözlem yapabilecekleri araç-gereçler ve

ilgilenebilecekleri hayvanlar bulunmamaktadır.

Bilgisayar doğru ve bilinçli bir şekilde kullanıldığında çocukların problem çözme, dikkat, yaratıcılık ve bilgiyi öğrenme gibi bilişsel becerilerini geliştirebilmektedir. Çalışma alanını oluşturan anaokullarında bilgisayar köşesi bulunmamaktadır.

Bir okul öncesi eğitim kurumunda bulunması gereken araç-gereçler bu okulların büyük bir çoğunluğunda bulunmaktadır ve aynı zamanda binalarda yer alan araç-gereçlerin (masa, sandalye, dolap gibi) çocukların fiziksel özelliklerine uygun olduğu söylenebilir. Örneğin halı, eşya dolabı, parçalı masa, kukla, kitaplık, ecza dolabı, buzdolabı, fırın gibi birçok alet bu okullarımızda mevcuttur. Oyun köşesinde bulunması gereken çocuk sandalyesi ve resim masası, dinlenme köşesinde olması gereken çocuk minderleri ve özellikle serbest kas gelişimini destekleyen kum havuzu okullarda bulunmaktadır.

Muayene odası, çocukların başına herhangi bir kaza gelmesi ya da kendini iyi hissetmemesi durumunda çocuklara müdahale edilebilmesi için gerekli olan bir alandır. Muayene odasında muayene için gerekli olan araç-gereç, muayene masası, ilk yardım dolabı, ilaç dolabı ve soyunma için bir bölüm olmalı, güvenlik açısından bu oda oyun

(32)

odasından uzakta ve ilaçlar çocukların ulaşamayacakları yerlerde muhafaza edilmelidir (Baran, Yılmaz & Yıldırım, 2007: 34)

Araştırma alanını oluşturan 5 okul öncesi eğitim kurumunun hiçbirinde sağlık için ayrı bir oda düşünülmemiştir, dolayısıyla bu okullarda bir tabip de bulunmamaktadır. Bu sonuç Karaküçük’ün (2008) çalışmasıyla paralellik göstermektedir. Ayrıca Okul Öncesi Eğitim Kurumları Yönetmeliği’nin 6. kısmının 53. maddesinde Okul öncesi eğitim kurumlarında, kaza ve acil durumlarda kullanılmak üzere standartlara uygun olarak ilk yardım dolabı ile ilk yardım çantası ve bunlara ait araç ve malzeme bulundurulur ifadesi kullanılmaktadır (OÖEKY,2009: 189). Çalışma alanını oluşturan 10 okuldan sadece 7 tanesinde ecza dolabı bulunmaktadır ve ihtiyaçlar sadece bu ecza dolaplarından karışlanmaktadır.

Çalışma alanını oluşturan okulların 5 tanesinde mutfak bulunmaktadır. Okullarda yemek odası ve mutfak birlikte düşünülmüştür. Mutfakların duvarları fayans veya yağlı boya, yerleri kalebodurdur. Mutfakta yer alan masalar dikdörtgen olup, sandalyeler çocuğun fiziksel özelliklerine uygundur. Bu sonuç daha önce yapılan çalışmalarla paralellik göstermektedir (Baran, Yılmaz & Yıldırım, 2007; Karaküçük, 2008).

Çalışma alanını oluşturan okul öncesi eğitim kurumlarında lavabolar öğrencilerin fiziksel özellikleri düşünülerek yapılmıştır. Kız ve erkek öğrenciler aynı WC’yi

kullanmamaktadır. Lavabo ve WC sayısı yeterli sayıda olmadığı görülmüştür. Yine WC ve lavabolar engelli öğrencilerin kullanımına uygun değildir.

Anaokulunda şu sonuçlara ulaşılmıştır: psikolog, sosyal hizmet odası, gözlem odası, bulunmamaktadır. Sadece 2 anaokulunda veli görüşme odası bulunmaktadır. Anaokullarının toplantı salonu bulunmamaktadır. Bütün okullarda müdür odaları yeterli konumdadır. Anaokullarında öğretmenler odası çok küçük ve yetersizdir. Kurumların hepsinde hizmetli odası olmasına rağmen, giyinme ve dinlenme için uygun değildir. Kurumlar vestiyer yönünden yeterli seviyededir fakat gruplar arası paravan hiçbir okulda yoktur. Anaokullarında ayrıca bir dinlenme salonu yoktur, çocuklar dinlenme saatlerini sınıflarında geçirmektedirler. Aynı zamanda hiç bir okulda müzik odası, resim odası, deney odası, spor salonu bulunmamaktadır. Anaokullarında dışarı oyun alanı bulunmasına

rağmen araç sayısı ve uygunluğu açısından yetersizdir. Bütün kurumlarda engelli öğrenciler için düzenlemeler yetersizdir.

(33)

Uyarıcı pano yönünden anaokulları yeterli seviyededir. Ses yalıtımı ve iç ısıtma sistemleri genel olarak kurumlarda yeterli seviyedeyken, anaokullarının 2’sinde petek konumu ve sayısı yetersiz bulunmuştur. Okulların tümünde perde özellikleri yeterliyken, 1 anaokulunda jaluzi bulunmaktadır. Okullarda tavan, aydınlatma ve boya özellikleri iç mekânlarda yeterlidir.

Anaokullarında tuvaletler zemin, güvenlik ve temizlik açısından uygundur. Fakat 2 okulda öğrenci sayısına oranla az sayıda lavabo ve tuvalet bulunmaktadır. Tüm kurumlar engelli öğrenciler için tuvaletlerde uyarlamalarda yetersiz kalmışlardır.

BÖLÜM 5

SONUÇ VE ÖNERİLER

Denizli İli Pamukkale İlçesinde bulunan bağımsız anaokullarının kaliteli okul öncesi eğitimi için gerekli yeterli donanıma sahip olma düzeylerini tespit etmek ve kurumların donanım özelliklerinin yeterliliklerini değerlendirmek amacıyla yapılan bu çalışmada elde edilen bulgular genel olarak değerlendirildiğinde, gözlemlenen tüm okulöncesi eğitim birimlerinde, iç mekânlar kapsamında psikolog, sosyal hizmet odası, gözlem odası bölümlerinin; dış mekânlar kapsamında ise, bahçe çiçek vb. düzenlemeleri ve bahçe oyun elemanları ögelerinin var olduğu saptanması olumlu bir sonuçtur. Genel bir değerlendirmeyle incelenen okulöncesi eğitim kurumlarında fiziksel/mekânsal özellikler açısından bir standardın olmadığı, yapılaşmanın ve fiziksel düzenlemelerin kurumdan kuruma değiştiği görülmektedir.

Anaokullarında bulunması gereken malzemeler incelendiğinde kurumlarda hala eksik malzemelerin olduğu özellikle ilgi köşeleri ve eğitici materyaller de eksikliklerin bulunduğu görülmektedir.

Okulöncesi eğitim kurumlarının niteliğinin arttırılması için, kamu ve özel

kurumların ve kuruluşların desteği gereklidir. Bu kurumlar ve kuruluşlar, mevcut durumun iyileştirilmesi yönünde paylarına düşen sorumlulukları yerine getirmelidir.

Çocukların okulöncesi dönem eğitiminden faydalanmalarını sağlarken aynı zamanda gelişim özelliklerine uygun çevreyi de onlara sunmaktır. 0-6 yaş dönemi

öğrenmenin en hızlı gerçekleştiği, bireyin kişiliğinin geliştiği, insan yaşamının en önemli dönemidir. Bu sebeple okulöncesi okullaşma oranını arttırılırken okulların tüm alt yapıları

(34)

ve öğretmen ihtiyaçları karşılandıktan sonra eğitim öğretime başlamaları okulöncesi eğitimin kalitesini artıracaktır. Okulöncesi eğitim kurumlarının fiziksel/mekânsal

özellikleri konulu nitel ve nicel araştırmalar çokça yapılmalı, araştırma sonuçları işlevsel hale getirilmelidir. Özellikle fiziksel güvenlikle ilgili konularda yaptırımcı olmanın yanı sıra çocukların okullarını sevmelerini sağlayan ve estetik gelişimleri açısından etkili olan fiziksel ögelere önem verilmelidir.

KAYNAKÇA

Aksoy, P. (2009). Okul Öncesi Eğitim Kurumlarının Eğitim Ortamlarının Niteliğinin Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara.

Baran, M., Yılmaz, A. ve Yıldırım, M. (2007). Okul Öncesi Eğitimin Önemi Ve Okul Öncesi Eğitim Yapılarındaki Kullanıcı Gereksinimleri Diyarbakır Huzurevleri Anaokulu Örneği. D.Ü.Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Dergisi 8,s. 27-44. Beaty, J. (1988). Skills for preschool teachers. Columbus: OH: Merrill.

Butin, D. (2000). Early Childhood Centers. National Clearinghouse for Educational Facilities. 7 Ekim 2018 tarihinde http://files.eric.ed.gov/fulltext/ED446422.pdf sayfasından erişilmiştir.

Can Yasar, M. (2001). Okul Öncesi Eğitim Kurumlarında Ailenin Eğitime Katılımı. Gazi Üniversitesi Anaokulu-Anasınıfı Öğretmen El Kitabı. İstanbul: YA-PA

Cevher, Kalburan, N. (2011). Okul öncesi eğitimde özel öğretim yöntemleri. (Ed. Fatma Alisinanoğlu). Ankara: Pegem Akademi.

Cin, S. (1989). Okul Öncesi Eğitimi ve Anaokulları Tasarımına Yansıması Üzerine Bir Araştırma. Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Ankara. Çelik, M., Kök, M. (2007). Okul Öncesi Eğitim Kurumlarında Eğitim Ortamı ve

Donanımın Önemi. KKEF Dergisi, 15, s.158-168

Demiriz S. Karadağ A. ve Ulutaş İ. (2003), Okulöncesi Eğitim Kurumlarında Eğitim Ortamı ve Donanım, Anı Yayıncılık, Ankara.

(35)

Demiriz S. Karadağ A. ve Ulutaş İ. (2003), Okulöncesi Eğitim Kurumlarında Eğitim Ortamı ve Donanım, Anı Yayıncılık, Ankara.

Duffy, B. (1998). Supporting Creativity And Imagation In The Early Years. Buckingham: Open University Press.

Durmuş, S. (2006). İlköğretim Öncesi ve İlköğretim Yapılarında Planlama ve Tasarım Sürecine Katılımlı Yaklaşım. Yüksek Lisans Tezi, Mimar Sinan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul.

Duymuş H. (2016) Okulöncesi Eğitim Kurumlarında Yapısal ve Dış Mekân Tasarımı http://aves.cu.edu.tr/YayinGoster.aspx?ID=2255&NO=14 sayfasından erişilmiştir, s. 1-2.

Estes. L. (2004). Essential child care and early child education. Boston: Pearson Prentice. Feyman, N. (2006). Okul Öncesi Eğitim Kurumlarında Kalitenin Çocukların Gelişim

Alanları Üzerine Etkisinin İncelenmesi. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

Goelman, H., Forer, B., Kershaw, P., Doherty, G., Lero, D. & LaGrange, A. (2006). Towards a Predictive Model of Quality in Canadian Child Care Centers. Early Childhood Research Quarterly, 21, s. 280–295

Güleş, F. (2011). Indispensable Element of Pre-School Environments: Educational Materials. IJASInternational Journal of Arts and sciences. RMA476.

Güleş, F. (2013). Okul Öncesi Eğitimde Fiziksel Çevreye İlişkin Kalite Standartlarının Belirlenmesi. Doktora Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya. Hanline, M. F. ( 1999). Developing a Preschool Play-Based Curriculum, International

Journal of Disability, Development and Education, Vol. 46, No:3, s.289-305.

Kıldan, O. (2007) . Okulöncesi Eğitim Ortamları. Kastamonu Eğitim Dergisi Cilt:15 No:2, s. 501-510.

Kıldan, O. (2007) . Okulöncesi Eğitim Ortamları. Kastamonu Eğitim Dergisi Cilt:15 No:2 s: 501-510.

MEB (2012). Okulöncesi Eğitim Nedir?. Ankara: MEB Yayını MEB Mevzuat Bankası, (2003), Okulların Arsa ve Arazi İşleri.

http://mevzuat.meb.gov.tr/html/25486-html adresinden alınmıştır (erişim: 15.11.2015)

Referanslar

Benzer Belgeler

çiftleştirme kafeslerinde yüksek; sarı ağırlığı, ak ağırlığı ve sarı indeksi serbest sistemde yüksek bulunmuştur. Yaşla birlikte ak indeksi, kabuk ağırlığı, sarı

Bense göz ağrısı çekerek, göz yaşı dökerek, göz damlaları damlatıp göz.. merhemleri kullanarak bayram

(文/北醫附醫) ■萬芳醫院:牛轉乾坤、好運旺旺來 萬芳醫院以防疫優先,特別將 2021

5.有效的控制方法及注意事項: 5.1 以藥皂或香皂洗澡並配合熱水浴浸泡 10 分鐘,然後塗抹醫師所開立的抗疥劑,一 般治療三天即可見效。

維持理想體重:體重過重或肥胖的病患﹐減輕體重應是首要目標﹐通常減輕 5~10%

Madde VI — Birlik heyeti idaresi bir reis, bir umumî kâtip, bir ikinci kâtip, bir idare müdürü, bir muhasip, bir vezneci ve bir vezneci yardımcı- sile

2 —Türk vatandaşlarına bağışlanan imtiyaz hakkı (geniş anlamdaki kabotaj hakkı): Nehirler ve göl­ ler ve Marmara havzasıyla boğazlarda, bütün ka­ rasuları ile

Cumhuriyetin ilk elli yılı boyunca çok sesli sanat müzi­ ği alanında yetişmiş besteci - lerim izin verim i ve kişiliğiy­ le belki en ilginç, en renklisi - kuşkusuz