• Sonuç bulunamadı

Mudurnu kenti peyzaj potansiyelinin saptanması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mudurnu kenti peyzaj potansiyelinin saptanması"

Copied!
150
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

MUDURNU KENTİ PEYZAJ POTANSİYELİNİN

SAPTANMASI

Zekiye USLU TOPAÇ

PEYZAJ MİMARLIĞI ANABİLİM DALI

HAZİRAN 2010 DÜZCE

(2)

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

MUDURNU KENTİ PEYZAJ POTANSİYELİNİN

SAPTANMASI

ZEKİYE USLU TOPAÇ

PEYZAJ MİMARLIĞI ANABİLİM DALI

HAZİRAN 2010 DÜZCE

(3)

Zekiye Uslu Topaç tarafından hazırlanan Mudurnu Peyzaj Potansiyelinin Saptanması adlı bu tezin Yüksek Lisans Tezi olarak uygun olduğunu onaylarım.

(Ünvanı, Adı ve Soyadı) Prof.Dr. Güniz Akıncı Kesim

Tez Danışmanı, Anabilim Dalı Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı

Bu çalışma, jürimiz tarafından oy birliği / oy çokluğu ile Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

(Ünvanı, Adı ve Soyadı) Prof. Dr. Güniz Akıncı Kesim

(Anabilim Dalı, Üniversite Adı) Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı, Düzce Ü.

(Ünvanı, Adı ve Soyadı) Prof. Dr. Mehmet Tunçer

(Anabilim Dalı, Üniversite Adı) Mühendislik Mimarlık Fak., Restorasyon Anabilim Dalı ,AİBÜ

(Ünvanı, Adı ve Soyadı) Doç.Dr. Haldun Müderrisoğlu

(Anabilim Dalı, Üniversite Adı) Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı, Düzce Ü.

Tarih: 29/06/2010

Bu tez ile Düzce Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Yönetim Kurulu Yüksek Lisans derecesini onamıştır.

Prof. Dr.Refik Karagül ……….

(4)

TEZ BİLDİRİMİ

Tez içindeki bütün bilgilerin etik davranış ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunulduğunu, ayrıca tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalışmada bana ait olmayan her türlü ifade ve bilginin kaynağına eksiksiz atıf yapıldığını bildiririm.

(İmza)

(5)

ÖNSÖZ

Üniversite öğreninim süresince her türlü destek ve yardımını esirgemeyen anne şefkati ve özverisini eksik etmeyen çok değerli hocam Prof. Dr. Güniz Akıncı Kesim’e en içten dileklerimle teşekkür ederim.

Tez çalışmam süresince veri toplama ve anket analizlerimin yapılmasında ve değerlendirilmesinde yardımcı olan değerli hocam Yrd. Doç. Dr. Haldun Müderrisoğlu’na şükranlarımı sunarım.

Manevi desteklerini esirgemeyen aileme, dostlarıma teşekkürü bir borç bilirim.

Yüksek lisans öğrenimim boyunca her daim yanımda olan her türlü fedakarlıkta bulunan canım eşim Sedder Topaç’a, canım kızım Rukiye Ayşe Topaç’a sonsuz teşekkür ederim.

(6)

İÇİNDEKİLER

Sayfa

ÖNSÖZ ... .i

İÇİNDEKİLER ... ii

ŞEKİL LİSTESİ ... v

ÇİZELGE LİSTESİ ... vii

EK LİSTESİ ... ... ix

ÖZ ...x

ABSTRACT ... xi

1. GİRİŞ...1

1.1. AVRUPA PEYZAJ SÖZLEŞMESİ………....4

1.2. AÇIK VE YEŞİL ALANLAR………...………..5

1.2.1. Park ve Dinlenme Alanları………8

1.2.2. Çocuk Oyun Alanları………...11

1.2.3. Spor Alanları ………12

1.2.4. Yollar ve Yaya yolları………...13

1.2.5. Mezarlıklar………14

1.2.6. Tarım Alanları ……….14

1.2.7. Konut Bahçeleri………15

1.2.8. Kamu ve Kurum Bahçeleri ……..………...15

1.2.9. Tarihi Alanlar………...16 1.2.10. Kaplıcalar………16 1.3. ÇALIŞMANIN AMACI……….17

2. MATERYAL ve YÖNTEM...17

2.1. MATERYAL ...17 2.2. YÖNTEM...17

2.2.1.Araştırma Alanına İlişkin Verilerin Toplanması ve Değerlendirilmesi...19

2.2.2. Anket Çalışması………19

3. BULGULAR...21

3.1.KONUMU...21 3.2. TARİHİ...22 3.3. DOĞALYAPI...23 3.3.1. Jeoloji………..………...23 3.3.2. Jeomorfoloji...25 3.3.3. Hidroloji…...……….27 3.3.4. Toprak……...30 3.3.5. İklim…...32

(7)

3.3.6. Flora ...34 3.3.7. Fauna ...34 3.4. KÜLTÜREL YAPI ...36 3.4.1. Endüstri...36 3.4.2. Tarım ve Hayvancılık...37 3.4.3. Ormancılık...40 3.4.4. Yerleşim...41 3.4.5. Turizm...43 3.4.6. Ulaşım...45 3.4.7. Altyapı...46 3.4.8. Tarihi Özellikler………...47 3.4.9. Folklorik Özellikler………..51

3.5. SOSYAL VE EKONOMİK YAPI ...52

3.5.1. Nüfus ...52

3.5.2. Ekonomi ...54

3.6 MUDURNU KENTİ’NDEKİ AÇIK ve YEŞİL ALANLAR………55

3.6.1. Park ve Dinlenme Alanları………..55

3.6.2. Çocuk Oyun Alanları……….…..59

3.6.3. Spor Alanları………..……….…………..62

3.6.4. Yollar ve Yaya yolları………….……….……….64

3.6.5. Mezarlıklar ………...67

3.6.6. Tarım Alanları………..70

3.6.7. Konut Bahçeleri………71

3.6.8. Kamu ve Özel Kuruluş Bahçeleri………...………72

3.6.9. Tarihi Alanlar………...…75

3.6.10. Kaplıcalar………78

3.7. ANKET SONUÇLARI ...81

3.7.1. Mudurnu Halkı ve Ziyaretçilerin Demografik Özellikleri………...81

3.7.2. Açık ve Yeşil Alan Yetersizliği………82

3.7.3. Açık ve Yeşil Alanların Önemi………....83

3.7.4. Yaş Grubuna Göre Açık ve Yeşil Alanların Önemi……….84

3.7.5. Öğrenim Durumuna Göre Açık ve Yeşil Alanların Önemi……….85

3.7.6. Açık ve Yeşil Alan Yetersizlik Sebepleri………86

3.7.7. Yaş Grubuna Göre Açık ve Yeşil Alan Yetersizliği………..87

3.7.8. Öğrenim Durumuna Göre Açık ve Yeşil Alan Yetersizliği………..87

3.7.9. Rekreasyon Amaçlı Aktivite Gerçekleştirme İmkânı………...88

3.7.10.Yaş Grubuna Göre Rekreasyon Amaçlı Aktivite Gerçekleştirme İmkânı...89

3.7.11. Öğrenim Durumuna Göre Rekreasyon Amaçlı Aktivite Gerçekleştirme İmkânı...90

3.7.12. Mudurnu’nun Yetersizlikleri ve Rahatsızlık Etmenleri………91

3.7.13. Yaş Grubuna Göre Mudurnu’nun Yetersizlikleri ve Rahatsızlık Etmenleri……….91

3.7.14. Öğrenim Durumuna Göre Mudurnu’nun Yetersizlikleri ve Rahatsızlık Etmenleri...92

(8)

3.7.16. Yaş Grubuna Göre Mudurnu’daki En Büyük Eksiklikler………94

3.7.17. Öğrenim Durumuna Göre Mudurnu’daki En Büyük Eksiklikler……95

3.7.18. Mevcut Açık ve Yeşil Alanlardaki Yetersizlik Nedenleri………..…….95

3.7.19. Yaş Grubu ve Öğrenim Durumuna Göre Mevcut Açık ve Yeşil Alanlardaki Yetersizlik Nedenleri………...96

3.7.20. Kent Yaşamında Olması Gerekenler...98

3.7.21. Yaş Grubuna ve Öğrenim Durumuna Göre Kent Yaşamında Olması Gerekenler...98

3.7.22. Mevcut Araç Park Yeri ve Çocuk Oyun Mekânları………..…...100

3.7.23. Ziyaretçilerin Verdiği Yanıtların Değerlendirilmesi………... 100

4. TARTIŞMA ve SONUÇ...102

KAYNAKLAR ...110

EKLER ...118

Ek-1…...118

Ek-2…...127

Ek-3………...132

ÖZGEÇMİŞ...135

(9)

ŞEKİL LİSTESİ

Sayfa

Şekil 1.1 : Açık Alanların Sınıflandırılması……….….6

Şekil 2.1 : Yöntem Akış Şeması……….19

Şekil 3.1 : Araştırma Alanının Konumu……….. ………..21

Şekil 3.2 : Araştırma Alanının Topografik Yapısı………. 26

Şekil 3.3 : Mudurnu İlçe Merkezi Arazi Varlığı Haritası……….…...23

Şekil 3.4a.b :Aylık ve Mevsimsel Ortalama Sıcaklık ………24

Şekil 3.5 : Aylara Göre Ortalama Bağıl Nem……….33

Şekil 3.6 : Aylara Göre Ortalama Yağış……….33

Şekil 3.7 : Mudurnu İlçesi Yerleşimi...………...………43

Şekil 3.8 : Mudurnu Ulaşım Ağı………...46

Şekil 3.9 a-e, : Merkez Parka Ait Görünümler………..56

Şekil 3.10 a,b,c: Üçgen Parsel Park Alanı Görünümleri……….57

Şekil 3.11 : Ahi Evren Parkından Bir Görünüm……….…..58

Şekil 3.12 : Hızırfakı Mahallesi Alan Düzenlemesinden Bir Görünüm………….. 58

Şekil 3.13 a,b : Onur Mercan Parkından Bir Görünüm………..59

Şekil 3.14 : Maymuncular Göletinden Bir Görünüm……….……..59

Şekil 3.15 : Toki Konutları Oyun Elemanlarından Görünüm………..………60

Şekil 3.16 :Çok Programlı Lise Bahçesindeki Oyun Elemanlarından Bir Görünüm………..60

Şekil 3.17 : Sağlık Lojmanları Yanı Oyun Elemanlarından Bir Görünüm…… …..61

Şekil 3.18 : Seyrancık Mahallesi Üçgen Parseldeki Oyun Elemanlarından Bir Görünüm………61

Şekil 3.19 :Seyrancık Mahallesi Dere Yanı Oyun Elemanlarından Bir Görünüm………..……….…..62

Şekil 3.20 : Tevfik Türesin Stadyumundan Bir Görünüm………...………….62

Şekil 3.21 a,b : Çok Programlı Lise Bahçesinden Görünümler………...….….….63

Şekil 3.22 : Seyrancık Mahallesi Spor Alanından Bir Görünüm………..63

Şekil 3.23 : Kapalı Spor Salonundan Bir Görünüm……….….64

Şekil 3.24 a,b : Arazi Şartlarına Göre Şekillenmiş Yollar…………...…...……….…...64

Şekil 3.25 : Bölünmüş Yol Çalışmasından Bir Görünüm…...……….….65

Şekil 3.26 a,b : Kent İçi Yol Görünümleri………...65

Şekil 3.27a,b : Yollarda Farklı Malzeme Kullanımı Görünümleri……...…...………..66

Şekil 3.28 : Yaya Geçiş Köprü Örneği………...………..……....66

Şekil 3.29 : Tören Alanı Görünümü…………...………..67

Şekil 3.30 : Aşağı Mezarlıktan Bir Görünüm………...………....68

Şekil 3.31 : Hacettepe Mezarlığından Bir Görünüm………...………...68

Şekil 3.32 : Yeni Cami Mezarlığından Bir Görünüm………...69

Şekil 3.33 a,b : İlçenin Tarım Alanlarına Genel Bakış………...70

Şekil 3.34 a,b : Setlendirme Yapılmış Konut Bahçelerinden Örnekler……….….71

Şekil 3.35 a,b : Konut Bahçesi Örnekleri………...…72

Şekil 3.36 a,b :Yapılaşmanın Tükettiği Bahçe Örnekleri………..72

Şekil 3.37 :Halk Eğitim Merkezi Bahçesi………...………....73

Şekil 3.38 :Meslek Yüksek Okulu ve Yatılı Bölge Okulu Bahçelerinden Görünümler……….……….73

Şekil 3.39 :Mudurnu Evleri Görünümleri……….………...75

(10)

Şekil 3.41 :Yıldırım Beyazıt Cami Görünümleri……….….77

Şekil 3.42 a,b :Yıldırım Beyazıt Hamamı, Tarihi Kurna ve Küvet Görünümleri……..77

Şekil 3.43 :Kanuni Sultan Süleyman Cami (Yeni Cami) ………...…….……78

Şekil 3.44 :Saat Kulesi………..……….…...78

Şekil 3.45 : Sarot Kaplıcası………..…….………...79

Şekil 3.46 : Babas Kaplıcası………...………..….………...…..79

(11)

ÇİZELGE LİSTESİ

Sayfa

Çizelge 1.1 :Parkların Genel Özellikleri……….…….….9

Çizelge 1.2 :Değişik Yaş Gruplarına Göre Alan ve Uzaklıkları………11

Çizelge 2.1 :Örneklem Büyüklüğü………..…...20

Çizelge 3.1 :Arazilerinin AKK Sınıflarına Göre Dağılımı ……….…..31

Çizelge 3.2 :İlçenin Arazi Kullanımı veYüzde Dağılımı……….…..…37

Çizelge 3.3 :Kırsal Kesim Tarım Alanı Nüfus Dağılımı………...…37

Çizelge 3.4 :Orman Varlığı...41

Çizelge 3.5 :Bolu İline Bağlı İlçelerde Köy Yollarının Dağılımı...46

Çizelge 3.6 :Mudurnu Sit Alanları……….…....48

Çizelge 3.7 :Mudurnu Erenleri………...52

Çizelge 3.8 :Yıllara Göre İlçe Merkezi ve Köy Nüfusu……….…....53

Çizelge 3.9 :Mudurnu Nüfus Artışı ………...53

Çizelge 3.10 :Mudurnu Nüfus Artış Projeksiyonu………...54

Çizelge 3.11 :Mudurnu Kamu Bahçeleri…...………...74

Çizelge 3.12 :Mudurnu Okul Bahçeleri…...………...74

Çizelge 3.13 :Deneklerin Demografik Özellikleri…...……….81

Çizelge 3.14 :Açık ve Yeşil Alan Yeterliliği……….…...83

Çizelge 3.15 :Açık ve Yeşil Alan Önemi………...83

Çizelge 3.16 :Yaş Grubuna Göre Açık ve Yeşil Alan Önemi………..84

Çizelge 3.17 :Öğrenim Durumuna Göre Açık ve Yeşil Alan Önemi………...85

Çizelge 3.18 :Açık ve Yeşil Alan Yetersizlik Sebepleri………...…86

Çizelge 3.19 :Yaş Grubuna Göre Açık ve Yeşil Alan Yetersizliği..………..…..87

Çizelge 3.20 :Öğrenim Durumuna Göre Açık ve Yeşil Alan Yetersizliği..…….…....88

Çizelge 3.21 :Rekreasyon Amaçlı Aktivite Gerçekleştirme İmkânı……..…………..88

Çizelge 3.22 :Yaş Grubuna Göre Rekreasyon Amaçlı Aktivite Gerçekleştirme İmkânı………...………..89

Çizelge 3.23 :Öğrenim Durumuna Göre Rekreasyon Amaçlı Aktivite Gerçekleştirme İmkânı……….90

Çizelge 3.24 :Mudurnu Yetersizlikleri ve Rahatsızlık Etmenleri…...…………...…..91

Çizelge 3.25 :Yaş Grubuna Göre Mudurnu’nun Yetersizlikleri ve Rahatsızlık Etmenleri………...………..………92

Çizelge 3.26 :Öğrenim Durumuna Göre Mudurnu’nun Yetersizlikleri ve Rahatsızlık Etmenleri………...93

Çizelge 3.27 :Önem Derecesine Göre Mudurnu’daki En Büyük Eksiklikler………..93

Çizelge 3.28 :Yaş Grubuna Göre Mudurnu’daki En Büyük Eksiklikler…………...94

Çizelge 3.29 :Öğrenim Durumuna Göre Mudurnu’daki En Büyük Eksiklikler……...95

Çizelge 3.30 :Mevcut Açık ve Yeşil Alanlardaki Yetersizlik Nedenleri……...……...96

Çizelge 3.31 :Yaş Grubuna Göre Mevcut Açık ve Yeşil Alanlardaki Yetersizlik Nedenleri…………...………...97

Çizelge 3.32 :Öğrenim Durumuna Göre Mevcut Açık ve Yeşil Alanlardaki Yetersizlik Nedenleri……….………...97

Çizelge 3.33 :Kent Yaşamında Olması Gerekenler…...98

Çizelge 3.34 :Yaş Grubuna Göre Kent Yaşamında Olması Gerekenler……...……....99

Çizelge 3.35 :Öğrenim Durumuna Göre Kent Yaşamında Olması Gerekenler…...99

Çizelge 3.36 :Mevcut Araç Park Yeri ve Çocuk Oyun Mekanları…..…………...…100

Çizelge 3.37 :Ziyaretçilerin Verdiği Yanıtların Değerlendirilmesi…………..……..101

(12)
(13)

EK LİSTESİ

Sayfa Ek 1. : Avrupa Peyzaj Sözleşmesi ………..…….124

Ek 2. : Anket Soruları………..…….133

(14)

MUDURNU KENTİ PEYZAJ POTANSİYELİNİN SAPTANMASI (Yüksek Lisans Tezi)

Zekiye Uslu Topaç

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Haziran 2010

ÖZ

Kent yaşamının zamanla insanı baskı altına almasıyla, doğanın bir parçası olan insan doğaya ve doğala özlem duymaktadır. İhtiyaçlar doğrultusunda artan nüfus ile kentlerde çarpık yapılaşma ile açık ve yeşil alan tüketimi hızla artmakta, bilinçsiz ve plansız büyüyen kentler hava koridorlarında hava sirkülasyonuna engel olmakta ve fauna ve floraya olanak tanımamaktadır. Kentlerin kentleşme sürecinde, peyzajın anlamı daha iyi anlaşılmış ve önemi de artmıştır. Mudurnu İlçesi doğal ve kültürel peyzaj açısından irdelenmiş, kentleşme sürecinde peyzaj değerlerini yitirmesini önleyecek önerilerde bulunulmuştur. Araştırma alanına ilişkin literatür taraması yapılmış, doğal, kültürel ve sosyoekonomik yapısı incelenmiştir. Mudurnu’nun bozulmamış tarihi dokusunun peyzaj ile bütünlük sağlaması için önerilerde bulunulmuştur. İlçe halkının ve ziyaretçilerin peyzaja bakış açılarının, eksiklerin ve taleplerin belirlenmesi amacıyla yarı standart anket hazırlanmış ve 300 denek üzerinde uygulanmıştır. Anket verilerinin çözümlenmesinde SPSS bilgisayar destekli istatistik programı kullanılmıştır.

Sonuçta, öz benliğini koruyan bunun yanında turizm atılımı gerçekleştirmek isteyen ve kentleşmeye yönelen Mudurnu İlçesi’nin mevcut peyzajının korunması ve geliştirilmesi hedeflenerek bazı öneriler sunulmuştur.

Bilim Kodu :

Anahtar Kelimeler : Mudurnu, Peyzaj, Açık ve Yeşil Alan Sayfa Adedi : 135

(15)

DECIDING THE LANDSCAPE POTENTIAL OF MUDURNU CITY (Master Thesis)

Zekiye Uslu Topaç DUZCE UNIVERSITY

SCIENCE EDUCATION INSTUTION June, 2010

Abstract

By the city life’s capturing the man in time, the human being who is a part of the nature is looking forward to the nature. With the rising population in the name of needs, awry buildings and open space and green areas consumption rise, cities which grow unconsiously and unplanned avoid the circulation of air in the air corridors and don’t give way to the fauna and flora. In the growing period of cities, the necessity of landscape is understood well. In this study, Mudurnu town related to Bolu wishing to be a city and not want to leave its natural beauties and culture is chosen to decide its landscape potential. The town is searched about nature and culture and is adviced to avoid to leave its landscape beauties in its growing as a city period. The literal searching in the searching area is done and its natural, cultural and socioeconomic features are examined. Advices that Mudurnu’s unharmed structure to complete with its landscape are given. In order to see the point of view of the town’s people, needs and wishes, semi standart questonaire are made and used on three hundred participants. In the analyzing the data taken from questionaires, the SPSS statistic program helped with computer is used.

For results, as Mudurnu town saving its personality and wishing making turism steps, having a growing city image, it is advived to save and grow its landscape and given advices.

Science Code :

Key words: : Mudurnu, Landscape, Open Space and Green Area The Total Pages : 135

(16)

1.GİRİŞ

Mudurnu kenti bir ayna misali şimdiki durum itibariyle sırlı kısım gibi algılansa da geçmişi ve sahip olduğu değerler ile ışıl ışıldır. Kent iki metropol kente yakın mesafede çöldeki vaha misali kent halkının keşfettiğinde vazgeçemeyeceği doğal ve kültürel özelliklere sahiptir. Mudurnu kentinin gelecekteki yoğunluğu ve planlamaları göz önüne alınarak zorunlu ihtiyaçların getirdiği kullanımlar; kullanımların tahribatı ve değerlerin yitirilmemesi amacıyla Mudurnu Kenti’ne ait peyzaj potansiyelinin saptanması hedeflenmiştir. Ayrıca ülkemizin de imzalamış olduğu Avrupa Peyzaj Sözleşmesi gereğince de yurdumuzun her yanındaki kendine ait peyzajın belirlenmesine istinaden yapılmıştır.

Araştırmada öncelikli olarak peyzaj kavramına ve peyzaj potansiyeline değinilmiş, tez yapım amacına uygun olarak sözleşmeye yer verilmiştir. Kentte peyzajı oluşturan açık ve yeşil alan kavramlarına yer verilip, Mudurnu’na ait doğal, kültürel ve sosyo- ekonomik özellikleri belirtilmiş, Mudurnu’nun mevcut açık ve yeşil alan kavramları irdelenmiştir. Son olarak ta Mudurnu’nun mevcut peyzaj potansiyeli ve olması gereken peyzaj özellikleri hakkında önerilerde bulunulmuştur.

Avrupa Peyzaj Sözleşmesinde ‘peyzaj’ iki türlü tarif edilmektedir. İlk olarak peyzaj, nesnel (objektif) bir ifade ile ‘yeryüzü parçası’ olarak tanımlanmakta, daha sonra öznel (subjektif) bir ifade ile bu yeryüzü parçasının bütün bireylerce kavranış biçimi olarak belirtilmektedir (Anon, 2003a).

Bir görüş çerçevesi içine giren doğal ve kültürel elemanların birlikte oluşturdukları komposizyona ‘peyzaj’ denir. Almanca ‘da ‘Landschaft’, İngilizce’de ‘Landscape’, Fransızca’da ‘Peysage Geographique’ Türkiye’de ise ‘Yanı Yöresi’ ve ‘Yanı Kavramları’ halk arasında kullanılmaktadır. 1815 yılından beri yeryüzünün resimsel görünüşü, sanat eseri olarak da kullanılmaktadır (Koç ve Şahin, 1999). Peyzaj; kendisini oluşturan doğal ve kültürel elemanların durumuna göre genellikle doğal ve kültürel peyzaj olmak üzere iki tipe ayrılmaktadır.

(17)

1 . Doğal Peyzaj

Koç ve Şahin (1999)’e göre, “Doğal peyzaj, dağlar, stepler, ormanlar, göller, nehirler, çöller vb. gibi tamamen doğal elemanların hakim olduğu, insan etkilerinin değiştiremediği veya pek az değiştirdiği kendi doğal dengesini kendi kendine kurduğu peyzajdır.” (Dönmez, 2006). Doğal peyzajda meydana gelen değişmeler ancak doğal güçler sayesinde; deprem, yanardağ püskürmeleri, şiddetli deniz ve hava akımları med-cezir (gelgit) ve erozyon vb. olaylar sonucu ortaya çıkmaktadır. Tundra, çöl, step, makilikler, doğal orman alanları, kıyı alanları korunan alanlar olan milli parklar, tabiat koruma alanları, tabiat parkları, tabiat anıtları, bilimsel rezerv alanları, sulak alanlar, peyzaj koruma alanları doğal peyzaj alanlarını oluştururlar (Dönmez, 2006).

2. Kültürel Peyzaj

Kültürel peyzaj, insanların doğayı çeşitli amaçlarla kullanmaları sonucu ortaya çıkan peyzaj biçimidir. İnsanların doğayı kullanış biçimlerine göre farklılık gösterir. Kendi içinde tam sınır olmamakla birlikte kültürel peyzaj kendi içinde kentsel ve kırsal peyzaj olarak ikiye ayrılır (Koç ve Şahin, 1999).

a) Kırsal Peyzaj: Kopar ve diğ., (2004)’lerine göre “İnsanın doğa içinde, kentsel amaçları dışındaki çeşitli uğraşlarını sürdürdüğü çevrenin genel görünümüdür. Çeşitli çevresel kirlilikler (çevre, hava, su, gürültü, görüntü vb.), iş hayatı ve günlük yaşamın verdiği yorgunluk ve stresten uzaklaşmak isteyen insanlar, ulaşım ve dinlence olanaklarının çeşitlenmesine bağlı olarak boş zamanlarını değerlendirmek ve değişik aktivitelere katılmak arzusuyla kent çevresindeki kırsal alanlara yönelmektedir. Kırsal alan ya da peyzajlar, kentsel ve doğal alanlar arasında geçit ve bir bakıma tampon bölge görevi üstlenirler. Tarımsal alan ve yerleşimler, sanayi ve turizm yerleşimleri, rekreasyonel alan ve yapılar, kültürel anıtlar, yollar vb. kültürel elemanları ve doğal bitki örtüsü, fauna, koruma alanları vb. doğal eleman ve özellikleri bulunmaktadır.” (Gündüz, 2008).

Kırsal Peyzaj konusuna göre 3 tip peyzaja ayrılmaktadır. Bunlar:  Tarımsal peyzaj

 Endüstriyel peyzaj

(18)

a1) Tarımsal Peyzaj: Tarımsal ihtiyaçlar doğrultusunda kırsal peyzaja ilk müdahale gerçekleşmiştir. Ürgenç (2000)’e göre, “Tarımsal peyzaj, diğer kırsal peyzaj şekilleri içinde doğal elemanlarla tamamen iç içe olan tek peyzajdır. Tarımın iç içe olduğu bu elemanlar arazi yapısı, toprak ve iklimdir. Bu doğal elemanlar arazinin topoğrafik yapısına, toprak ve iklimine göre değişik tarımsal peyzaj mekanları oluşturmuştur.” (Dönmez, 2006). Tarımsal peyzajın iki ana unsuru, tarımsal yerleşim alanları ile tarımsal arazilerdir (Koç ve Şahin, 1999).

a2) Endüstriyel Peyzaj: Endüstriyel kuruluşlara kırsal alanlardan hammadde temin edilen taş, kum, çakıl, kaolen, kömür, maden ocakları gibi kaynakların ayrıca sanayi artıklarının oluşturduğu peyzajdır. Endüstrinin kırsal alanlarda zararlı etkileri vardır. Bu etkiler; fiziksel, biyolojik ve görsel olmak üç başlık altında toplanmaktadır. Etkileri bertaraf etmek ya da en aza indirgemek için endüstri alanlarının kırsal peyzaj planlama açısından düzenlenmesi ve planlanması gerekmektedir. Endüstriyel tesislerin çevreleri doğa ile uyum haline getirilmesi ve endüstriyel ham madde temin eden alanların onarım çalışması yapılması zorunludur (Dönmez, 2006).

a3) Rekreatif Peyzaj: Rekreatif peyzaj insanların kırsal alanlarda insanların eğlenme, dinlenme ve boş zamanlarını değerlendirmek için ayrılmış ve düzenlenmiş alan ve yapıların görünüme denir (Koç ve Şahin, 1999).

b) Kentsel Peyzaj: Kentleri oluşturan yapılar, yapı adaları, trafik sistemleri, sosyal tesisler, ticaret ve endüstri alanları gibi insanların bir arada yaşama istekleri sonucu ortaya çıkan bir yaşam mekanıdır (Gündüz, 2008).

Peyzaj Potansiyeli

Peyzaj potansiyeli; doğa koruma ilkeleri doğrultusunda, doğal mekansal veriler çerçevesinde oluşan peyzaj yapı şeklidir (Gündüz, 2008).

Anon (1992), “Belirli ekolojik, sosyal ve ekonomik fonksiyonların etkileşmesi ile oluşan peyzaj kapasitesi (gücü-potansiyeli) zaman zaman doğal mekansal potansiyel,

(19)

doğa potansiyeli veya doğal kullanım potansiyeli olarak da tanımlanmaktadır.” (Gündüz, 2008).

Üzerinde yaşayıp faydalanılan toprak parçasının, koruma ve kullanma dengesi içerisinde gelecek nesillere aktarılabilmesi için bir bütünü oluşturan peyzajın, doğal ve kültürel özellikleri yönünden analiz edilmesi gereklidir. Bu analizler sonucu toplanan verilerin oluşturduğu bütün, peyzaj potansiyelini oluşturmaktadır (Gündüz, 2008).

Jeoloji, toprak, rölyef, su, iklim, vejetasyon ve fauna gibi ortam faktörleri ile doğal temel verileri içermektedir. Peyzaj potansiyeli, ortam faktörlerinin aralarındaki ilişki karşılıklı etkileşiminin ölçüsünü göstermektedir. Peyzaj potansiyelinin durumu veya etkileme derecesi yüke (taşıma kapasitesi) karşı duyarlılığı (hassasiyeti) hakkında bilgi vermektedir. Peyzaj potansiyeli ile doğa kullanımı, peyzaj mekanlarının özellikleri ve bunların gelişmeleri karakterize edilmektedir (Gündüz, 2008).

1.1. Avrupa Peyzaj Sözleşmesi

20 Ekim 2000 tarihinde Floransa’da imzalanan ‘Avrupa Peyzaj Sözleşmesi’ TBMM’de 10.06.2003 günü 4881 sayılı Kanunla onaylandı ve 17 Haziran 2003 gün ve 25141 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Sözleşmenin genel amacı; Avrupa’nın her yerinde peyzaj çeşitliliğinin ve kalitesinin korunması, planlaması ve yönetimi için kamu otoritelerini yerel, bölgesel, ulusal ve uluslar arası seviyede peyzajları koruyucu, yönetici, planlayıcı politikalar ile kurallar uygulamaya ve kamuyu, kurumları, yerel ve bölgesel yöneticileri peyzajın önemini ve değerini anlamaya teşvik etmektir.

Mudurnu ilçesinde yapılan araştırma Avrupa Peyzaj Sözleşmesinin Bölüm I, 6 C maddesinde “ülkesinin her yanındaki kendine ait peyzajları belirlemeyi” hükmüne istinaden yapılmıştır. Avrupa Peyzaj sözleşmesi Ek-1 ‘e verilmiştir (Anon, 2003a).

(20)

1.2. Açık ve Yeşil Alanlar

Açık yeşil alan, Kent içinde yapılar ve ulaşım dışındaki açık ve boş alanlar, Belirli bir işleve sahip ya da belirli bir arazi kullanımı özelliği taşıyan alanlardır. Yeşil alan üzerinde bitkisel materyal bulunan alanlardır.

Yıldızcı (1982)’a göre, “çeşitli kent yerleşim planları incelendiğinde, kent içerisindeki yeşil doku sisteminin önemli farklılıklar gösterdiği görülmektedir. Yeşil sistem bazı durumlarda bir plan çerçevesinde oluşturulmakta, bazı durumlarda ise, plansız olarak kendiliğinden oluşmaktadır.” (Özsüle, 2005).

Öztan (2004)’a göre, “Kentsel açık ve yeşil alanlar, kullanım durumuna göre kamusal (genel), yarı-özel ve özel alanlar olarak üç gruba ayrılmıştır.” ( Özsüle, 2005).

Kamusal açık ve yeşil alanlar; toplumun yararlandığı veya tüm rekreasyonel ihtiyaçlarının karşıladığı genel kullanım alanlarıdır. Kent ve mahalle parkları, kent ormanları ve koruluklar, mezarlıklar, botanik ve hayvanat bahçeleri, fuar ve sergi alanları, yol ve bulvar, meydan ve refüjler, spor alanları vb. alanlardır.

Yarı özel açık ve yeşil alanlar; çoğunlukla toplumun tümüyle yararlanamadığı, sadece kurum ve kuruluşların çalışanları, ailesi veya belirli bir kesim tarafından belli şartlarda kullanıma açık alanlardır. Okullar, askeri alanlar, kamu kurum ve kuruluşları, fabrika bahçeleri vb. alanlardır.

Özel açık ve yeşil alanlar; sadece özel mülkiyetli alanlarda, sahipleri tarafından kullanılan alanlardır. Özel mülkiyetli ev ve toplu konut bahçeleri bu gruba girmektedir.

(21)

Şekil 1.1: Bayraktar (1973)’dan, Açık Alanların Sınıflandırılması (Kuter, 2007’den değiştirilerek)

AÇIK ALANLAR

İşlenmiş Açık Alanlar (Kültürel Yeşil Alanlar)

İşlenmemiş Açık Alanlar (Doğal Yeşil Alanlar) Arazi-Su-Vejetasyon-Kent

Ormanları

Kentin Fiziksel Yapısında Mutlak Bir İşlev Gereği Olarak Yer Alan Yeşil Alanlar

1- Yollar 2- Otaparklar

3- Hava limanları

Estetik ve Rekreasyonel Amaçlarla Yer Verilen Yeşil Alanlar

Sosyal Yeşil Alanlar Özel Yeşil Alanlar

1-Ev Bahçeleri 2-Golf Alanları

Topluma Açık Alanlar

Topluma Yarıaçık Alanlar 1-Resmi Daireler, İşyerleri ve Çevreleri 2-Tarihi Binalar, Mabetler ve Çevreleri 3-Hastaneler, Kür Yerleri

4-Okul Bahçeleri Pasif Alanlar

1-Parklar 2-Bakış Alanları 3-Görsel Yeşil Alanlar *Meydanlar *Refüjler *Bulvarlar *Dekoratif Yeşillikler Aktif Alanlar 1-Spor Alanları 2-Yüzme Tesisleri 3-Oyun Alanları 4-Çocuk Bahçeleri

(22)

Teknoloji ve tekdüze yaşam şartları insanı doğaya yönlendirmiş, rekreasyonel aktiviteleri gerçekleştirebileceği açık ve yeşil alanlara ihtiyaç duyulmuştur.

“Kentsel alanlardaki fiziki planlamanın çerçevesini çizen düzenlemeler ve uygulamalara yön veren yasa ve yönetmeliklerde açık ve yeşil alan kavramları şu şekilde tanımlanmaktadır. 3194 sayılı İmar Yasası öngörülerine dayanılarak hazırlanan İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine ait esaslara dair yönetmeliğin tanımlar bölümünde, ‘park, çocuk bahçesi ve oyun alanları olarak ayrılmış alanlara aktif yeşil alan’ denmektedir. Yine 3194 sayılı İmar Yasası’nda türeyen Tip İmar Yönetmeliğinin II. bölüm 14. maddesinde kent bölgeleri tanımları ve alan kullanış şartları, sosyal ve kültürel alt yapı alanları başlığı altında yeşil alanlar, ‘toplumun yararlanması için ayrılan oyun bahçesi, çocuk bahçesi, dinlenme, gezinti, piknik, eğlence ve kıyı alanları toplamıdır’. Metropol ölçekte fuar, botanik ve hayvanat bahçeleri ile bölgesel parklar bu alanlar kapsamındadır.” (Kuter, 2007).

Açık ve yeşil alanların işlevsel olabilmeleri için, kişi başına düşen alan miktarı, donatı elemanları, her bir yeşil alanın kendi sınırları ve özellikleri vardır. Alanın ‘peyzaj mimarlığı’ ilkeleri doğrultusunda planlanmış olması gerekmektedir (Etli, 2002).

“3194 sayılı İmar Yasası uyarınca hazırlanan ve 2 Kasım 1985 tarih, 18916 sayılı Resmi gazetede yayınlanan “İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelikle belirlenen standartlara göre Belediye sınırları içinde 10 m² /kişi, belediye ve mücavir alan sınırları dışındaki alanlarda 14 m² /kişi aktif yeşil alan ayrılması gerekmektedir.” (Kuter, 2007).

Açık ve yeşil alanlar, sosyal kaynaşmayı sağladığı, toplumsal gelişmeyi körüklediği, ekonomik amaç ve aktiviteleri desteklediği için önemlidir. Kentlerdeki açık ve yeşil alanlar, kent yaşayanlarının ihtiyaçlarından kaynaklanan alan gereksinimleri sebebiyle hızla tüketilmektedir. Kimlik değiştirirken, kişi başına düşen açık ve yeşil alan miktarı günden güne azalmaktadır.

(23)

1.2.1. Park ve Dinlenme Alanları

Park ve Bahçe Kavramı: Parklar özellikle kısa süreli gidilip, çeşitli rekreatif faaliyetlerin gerçekleştirilebildiği, kentli için vazgeçilmez mekânlardır.

Thompson (2002)’a göre, “Parklar, oyun mekânları ve spor alanlarını da bünyesinde barındırması, kentte daha geniş alan kaplaması ve yapay ve/veya doğal bitki örtüsüyle kent içerisinde ekolojik çeşitliliği desteklemesi nedeniyle kentsel açık alan planlamasının temel öğelerinden biri olarak tanımlamaktadır. Park alanları, kent içi yeşil alan oluşturma niteliği ile yeşil alan ve yapılı çevre arasında dengeli arazi kullanımının sağlanması açısından kentsel bir öneme sahip olmasının yanı sıra aynı zamanda toplumsal rolü yüksek olan ortak kullanım mekânlarıdır.” (Emür ve Onsekiz, 2007).

Günümüzde; rekreasyonel, eğitsel, estetik ve kültürel kullanımlar için ayrılmış kamuya açık, planlı alanlar olarak tanımlayabileceğimiz parklar, kent strüktürünün önemli bir parçası olarak sosyal ve kültürel çevrenin değişimlerinden önemli oranda etkilenmekte ve değişime uğramaktadırlar.

Park alanları birim alan büyüklükleri, potansiyel kullanıcı sayısına, kullanım sıklığına, barındırdığı işlev çeşitliliğine, toplumun sosyal taşıma kapasitesine ve park alanının ekolojik taşıma kapasitesine bağlı olarak değişir.

Kent düzeyindeki yeşil alanların etki alanı, bütün bir kent halkına hizmet edecek büyüklük ve işleve sahiptirler. Yerleşim yerlerinin, nüfus ve yapı yoğunluğu arttıkça yeşil alan gereksinimi de büyümeye 135 ha’lık bir alana ve hektar başına en az 350 kişilik bir kapasiteye sahip olmalıdır. Kent düzeyindeki yeşil alanlar, kent parkları, spor kompleksleri, rekreasyonel alanlar, hayvanat bahçeleri, botanik bahçeleri, fuar ve sergi alanları, kent içi yol-bulvar ve refüjler, yaya yolları, kent ormanları, koruluklar, yeşil kuşak ve mezarlıklar sayılabilir (Kızılaslan, 2007).

(24)

Çizelge 1.1: Parkların Genel Özellikleri (Kızılaslan, 2007’ den değiştirilerek);

Parklar

Konum Tesisler ve Faaliyetler

Kullanıcı ların Yaş Grubu ( Yaş) Kişi Başına Büyüklük (Alan- da/1000 kişi) Hizmet Ettiği Nüfus(Kişi) İdeal Büyüklük (da) Çocuk Bahçeleri Konut alanları içinde, trafik yoğunluğundan uzakta olmalıdır Çocukların gelişiminde olumlu yönde etki edecek oyun araçları, kum havuzları ve bitki

örtüsüyle donatılmış alanlardır. 0-3; 4-7; 8-15 4 8 – 16 Spor Alanları Kent çevresinde ulaşım kolay düz hava sirkülasyonu olan alanlar tercih edilmelidir. Amatör ve profesyonel spor faaliyetlerinin çok amaçlı ya da tek amaçlı tesislerde çalışma ve müsabakaların

yapıldığı kapalı veya açık tesislerdir. 7 yaş ve üstü 4 Bütün Kent 40 – 60 Mahalle Parkları Doğal özelliğe sahip, ulaşımı kolay, konut yoğunluğunu az olduğu alanlar tercih edilmelidir.

Çay bahçesi, bisiklet yolu, küçük çapta piknik alanı ve çocuk

bahçesi vb. tesisleri içine alan ve bütün mahalleye hizmet eden

parklardır. Tüm Yaşlar 8 – 12 3500 – 5000 20 – 40 Semt Parkları Kentin doğal mikroklima özelliğini gösterir konumda olmalı ve park

içi oto trafiği kısıtlı tutulmalıdır.

Mahalle parklarına ilave spor alanları, yüzme, botanik bahçesi, arboretum, kültür merkezi, kütüphane, müze v.b gibi tesisleri ve faaliyetleri içeren mahalle kümelerine hizmet eden parklardır.

Tüm

Yaşlar 10 – 20

15.000-

(25)

Çizelge 1.1: Parkların Genel Özellikleri (Kızılaslan, 2007’ den değiştirilerek);Devamı Bölge Parkları Doğal güzellik gösteren, mevcut su kaynağı olan ve kolay ulaşım imkanı olan güzel yerler tercih edilmelidir. Ender doğal ve ekolojik özellik gösteren yerlerdir. Tüm Yaşlar 750-3000 2000– 4000 Milli Parklar Ender doğal ve ekolojik özellik gösteren yerlerdir. Yoğun kullanıma açılmaz ve özellikleri korumaya yöneliktir. Kamp yapma, yüzme, balık tutma, yürüyüş, ata binme gibi faaliyetler

gerçekleştirilebilir.

Tüm

Yaşlar Değişken Bütün Kent Değişken

- Kent içindeki kötü ve zararlı gazlara karşı filtrasyon görevi yapar, Tozu ve gürültüyü emer ve kentin hava koridorlarını oluşturur.

- Kent halkının doğal yaşam ve fauna ile ilişkisini kuvvetlendirir.

- Koruma alanları oluşturarak, kuşlar, böcekler ve kentlerdeki diğer yaban yaşamının korunması ve geliştirilmesi için önemli habitat alanları oluşturur.

- İyi planlanan ve yönetilen kent parkları kentin ekonomik yaşantısını canlandırır. Parklar okul çağı çocukları ve yetişkinlerin eğitimi için açık hava dersliği niteliğindedir.

- Park içerisinde yer alan açık hava tiyatrosu, dans pisti, konser alanı, heykel bahçesi gibi mekânlarda sanatsal etkinliklere olanak sağlar.

1.2.2. Çocuk Oyun Alanları

Oyunun çocuk gelişiminde önemli etkiler vardır. Bu etkiler, fiziksel gelişim, psiko-motor gelişim, duygusal gelişim, sosyal gelişim, zihinsel gelişim, dil gelişimdir.

(26)

Kişiliklerinin oluştuğu devrelerde çocukların oyuna ve oyun alanlarına ihtiyacı vardır (Bal, 2005).

Çocuk oyun alanı ve çocuk bahçesi için alan seçiminde; kullanıcı sayısı, konutlara yakınlığı, ulaşım kolaylığı, okul oyun alanlarına yakınlığı önem arz etmektedir.

Çizelge 1.2: Değişik Yaş Gruplarına Göre Alan ve Uzaklıkları (Bal, 2005)

Yaş Gerekli Alan (m 2) Konuta Uzaklık (m) 0-2 -En çok 10 anne ve 10 çocuk için

30-60 m 2 -30 m dolaylarında 3-6 -Konut Başına 2 m2 -Öğrenci Başına: - 3 m2 bahçe,

- 1 m2 açık hava dersliği, - 1 m2 eğitim bahçesi,

- 4 m2 dikili alan(toplam 9m2)

- 30-70 m arasında

-150 m

7-11 -Bu gibi yerlerde aradaki uzaklık en çok 350 m

12-15

-Konut başına 14 m2

(yeşillendirilmiş alanlarla bir arada

-Konut başına 14 m2(yeşil alanlarla bir arada)

- En çok 350 m.

-Gözden uzak ve en çok 350 m

1- Çocuk Bahçeleri: Okul öncesi dönemdeki çocuklar için oyun yerleridir. 0- 3 ve 3- 6 yaşlar arasındaki çocuklara hizmet edecek şekilde planlanmalıdır. Çocukların oyun gereksinimlerini karşılamaya yönelik olmalı ve ölçüsü 250 m² ya da ihtiyaca göre 500-1000 m²’lik alan kapsaması ve çocuk başına en az 6,5 m² bir alanın planlanması gerekir (Bal, 2005).

Çocuk Oyun Alanları

Çocuk oyun alanları büyük yaş gruplarındaki çocuklar içindir. Esas olarak 6- 12, 12- 14, 14- 18 yaş grupları için düzenlenmiş ve kurallara bağlı fiziksel hareketler ile sportif aktivitelere olanak sağlayan yerlerdir. Yeşil alandan çok sportif aktivitelerin gerçekleştiği alanlar daha ağırlıklıdır (Bal, 2005).

(27)

2- Mahalle Oyun Alanları: Genelde 6-14 yaş çocukların oyun gereksinimleri için düzenlenen alanda okul çağı öncesi oyun alanı ve genç ve yetişkin rekreasyon alanı da içermektedir.

3- Mahalleler Kümesi Oyun Alanı: Kentin semtini oluşturan birkaç mahalle de, gençler ve erginler için çeşitli rekreasyonel olanaklar barındıran alanlardır.

4- Mahalle Parkları: Bazen büyük çocuklar veya yetişkinler için tesisler bulundurmakla birlikte, bu tip parklar asıl olanak iş bölgesi veya kalabalık bir yerleşme noktasında ya da kent merkezinde ferahlatıcı bir boşluk olarak görev yapar ( Bal, 2005).

1.2.3. Spor Alanları

Günümüzde spor, sağlıklı bedene sahip olmanın temeli olarak kullanılmakta; hatta gelişmiş ülkeler sporu kalkınmışlığın göstergesi olarak görmektedir. Sporda asıl amaç ise fert ve millet olarak sağlıklı kalmaktır.

Aytaç (1998)’e göre, “Belediyeler, iskân bölgeleri imar planı içerisinde gençlerin spor ve oyun alanları (semt spor sahaları) ihtiyacını karşılamak için, belediyeler kanununun 18. maddesi gereği yapılan uygulamalarda oyun alanları gibi tescile tabi alanlar ayırmakla yükümlüdür.” (Ertaş, 2006).

Türkiye’de kişi başına düşen yeşil alan miktarı 2 Eylül 1999 tarihli ve 23804 sayılı Resmi Gazetede yapılan değişikliklerle 7 m²’den, 10 m²’ye yükseltilmiştir. Yeşil alan miktarından spor alanlarında kişi başına düşen alan ise 3 m²’dir (Güneş ve Ark., 2006).

Amerika Spor Enstitüsü tarafından kapalı spor alanlarında sağlıklı spor yapılabilmesi için kişi başına 1–3 m² taze havayı temin edecek ventilasyon sisteminin zaruriyetini belirtmiştir (Ramazanoğlu ve Ramazanoğlu, 2000).

Ülkelere göre kişi başına düşen yeşil alan miktarları ve bu yeşil alanlarda kişi başına düşen spor alanı miktarı değişiklik göstermektedir. Amsterdam’da yeşil alan miktarı 45, 5 m²; spor alanı miktarı ise 6,5 m², Roma’da yeşil alan miktarı 45,8 m²; spor alanı

(28)

miktarı ise 7,5m², Varşova’da yeşil alan miktarı 45,3 m²; spor alanı miktarı ise 7,5m², İngiltere’de yeşil alan miktarı 78 m²; spor alanı miktarı ise10 m², Fransa’da yeşil alan miktarı 35,7 m²; spor alanı ise miktarı 8 m²’dir (Güneş ve Ark., 2006).

Spor tesis çeşitleri günümüzde spor tesisleri spor faaliyetlerine uygun olarak; 1- Çok amaçlı tesisler

a. Stadyum, b. Olimpiyat köy, c. Kapalı spor salonu, d. Spor kompleksleri vb.

2- Tek amaçlı tesisler

a. Karakucak güreşi tesisi, b. Atış poligonu,

c. Yüzme havuzu, d. Halı sahalar, e. Tenis kortu,

f. Açık alan basketbol sahası,

g. Açık alan voleybol sahası vb. (Ertaş, 2006).

1.1.4. Yollar ve Yaya yolları

Yollar kent içinde kullanım çeşitlerini birbirine bağlama görevinin yanı sıra, kent ile kırsal alanların bağlantısını da sağlamaktadır. Kentlerin iskeleti konumundaki yollar; rahat, kolay ve güvenli olmalıdır. Bitkilendirme görsellikle birlikte güvenli ve rahat bir sürüş imkânı sunarken; yönlendirme, ışığı süzme, tozu ve kiri hapsetme, gürültüyü absorbe etme gibi fonksiyonlara sahiptir. Yayalar yolları ulaşım dışında iş, alışveriş ve rekreasyonel amaçlar taşır (Söğüt, 2005).

Yollar standartlara uygun hale getirilmelidir. Bu kapsamda yollar; standartlara uygun ölçülerde olmalı, bitkilendirmeye yer verilmeli, yönlendirme ve uyarı levhaları yerinde ve standartlar uygun olmalı ayrıca yol malzeme seçimi hava koşullarına ve yol kullanım

(29)

amacına uygun olmalıdır. Yolları oluşturan şeritlerin genişliği 3.6m, banket 2.4- 3.0 m., orta refüj 2.4- 18 m olmalıdır (Koç ve Şahin, 1999).

Yol bitkilendirme çalışmalarında kullanılacak bitkiler; uzun ömürlü, hızlı gelişen derin köklü, kök sürgünü vermeyen, yaz aylarında iyi gölge yapan, böcek, mantar, fırtına, kar gibi zararlara dayanıklı ve görsel nitelikli türlerin kullanılmadır (Söğüt, 2005).

1.2.5. Mezarlıklar

Türkal (1980)’a göre, “Mezar, kelime anlamı olarak ölünün gömüldüğü yer, kabir anlamını taşır. Yaşam fonksiyonlarını tamamen yitirmiş organ ve kadavraların toprak içinde mikroorganizmalarca parçalanacağı, çevre sağlığına zarar vermeyecek şekilde uygun derinliklere yasal ve dini kurallara uygun, ölünün defin yerini belirten, üzeri kapatılmış çözülme odacıklarıdır.” (Özarslan, 2007).

Uslu (1997)’a göre, “Mezarlık ise mezarların toplu halde bulundukları yerlerdir. Arapçada mezarlık, ‘ziyaret edilen yer, görülmeye gelinen yer’ olarak kullanılır. İngilizlerde mezarlık ‘Uyku mekânı’; Almancada ‘Huzur yeri’ anlamını taşımaktadır.” (Özarslan, 2007) .

Mezarlıklarda kişi başına ayrılan minimum mezar alanı 2.7m² /kişi’dir (Etli, 2002). Mezarlıklar planlama dâhilinde olmalı, ulaşım ve sirkülâsyonu kolay, bitkilendirmesi mevcut ve yönlendirme levhaları bulunmalıdır.

1.2.6. Tarım Alanları

Tarım insanların en temel ihtiyacı olan beslenme ihtiyacını doğrudan karşılayan bir sektör olmanın yanı sıra, sağladığı iş gücü, yarattığı katma değer ve ihtiyaç potansiyeli bakımından da önem taşımaktadır.

Tarımsal ihtiyaçlar doğrultusunda kırsal peyzaja ilk müdahale gerçekleşmiştir. Ürgenç (2000)’e göre, “Tarımsal peyzaj, diğer kırsal peyzaj şekilleri içinde doğal elemanlarla tamamen iç içe olan tek peyzajdır.” (Dönmez, 2006). Tarımsal peyzajın iki ana unsuru, tarımsal yerleşim alanları ile tarımsal arazilerdir. Tarımsal yerleşimi, köy köy evleri

(30)

yolları vb. oluştururken, tarımsal arazileri bağ-bahçe, çayır- mera, koruluk gibi alanlar oluşturmaktadır (Koç ve Şahin, 1999).

Arazilerin küçük ve parçalı ünitelerden meydana gelmesi, veraset kanunu gereği arazinin devamlı bölünmesi, işletmelerin küçüldükçe de modern tarım yapılamadığından verim kaybına neden olmaktadır (Anon, 2007a). Tarım arazilerinde tarla bitkileri üretimi, sebze üretimi ve meyve üretimi yapılmaktadır.

1.2.7. Konut Bahçeleri

Bahçe düzenlemesi, 4000 yıllık bir geçmişe sahiptir. Dekoratif özelliklerinden dolayı bitkilerin yetiştiriciliği ilk kez Mezopotamya’da yapılmış, M.Ö. 13 yüzyılda Sümerlerin bahçelerine ve meyveli bahçelerine daha sonra Asurluların bahçelerine ve meyve bahçelerine değinen kayıtlar bulunmaktadır. Asurlar, bahçeleri yanında evcil ve yabani hayvanların bulunduğu parklarda kurmuşlardır (Alp, 2007).

Konut bahçeleri, sınırlarla çevrilmiş; sebzelerin, çiçeklerin, meyve ve ağaçlarının ayrı ayrı ya da bir arada komposizyon oluşturduğu, düzenlenmiş estetik, görsel ve fonksiyonel alanlardır (Yiğit, 2006).

1.2.8. Kamu ve Özel Kuruluş Bahçeleri

Kamusal mekânlar kent olmanın gerekliliğidir. Kamu alanlarının bahçeleri de kamuya ve kamu çalışanlarına hizmet edecek nitelikte ve planlamada olmalıdır. Fakat ne yazık ki, kamusal mekânlar sadece günün belirli zamanlarında geçmek için kullanılan kanallar veya ticarete yoğunlaşmış alanlar olarak görülmektedir ( Bulut, 2007).

Kamu ve özel kuruluşların bahçelerinde; mekânlar arasında birliktelik sağlanmalı, tören alanına sahip olmalı, kamu çalışanına ve de hizmet alımı için gelen ziyaretçilere otopark imkânı sağlanmalı, görsel olarak göze hitap etmeli (bitkilendirme yapılmalı, havuz ve su öğesi de kullanılabilir), kapalı ve açık (pergola, gazebo, bank gibi) oturma mekânı bulunmalı, engellilerin kullanımını kolaylaştıracak yapılara yer verilmelidir (Bulut, 2007).

(31)

Kamu ve özel kurumların yaptıkları hizmete bağlı olarak bahçelerinde bazı özel kullanımlara da yer verilmedir. Örneğin, okul bahçelerinde açık hava dersliği olarak ta

kullanılabilecek mekâna, hastaneler için acil servis yoluna ve rehabilitasyon bahçesine,

ihtiyaca binaen diğer kamu bahçelerinde depo ve ambar gibi birimler için ayrılmış mekânlar ihtiyaç vardır ( Bulut, 2007).

1.2.9. Tarihi Alanlar

Tarihi çevreler büyüklüğüne göre 3 gruba ayrılmaktadır. Bunlar;

Tarihi Çevre: Tarihsel, mimari, arkeolojik ve anıtsal değerleri ile bütünlük gösteren bir veya birkaç sokağın birleşimindir.

Tarihi Kent: Tarihsel, mimari, arkeolojik ve anıtsal değerleri ile bütünlük gösteren dokuların oluşturduğu kent yerleşim yerleridir.

Tarihi Bölge: Birkaç kenti de içine alan tarihsel, mimari, arkeolojik ve anıtsal değerleri ile bütünlük gösteren bölgelerdir (Özdemir, 2007).

Tarihi kentlerde korunan tarihi alanlar geçmişten günümüze açılan pencerelerdir. Tarihi alanlarda yer alan tarihi binalar ve yapılar kentin kimliğine özgü bilgiler içerir. Mimari üslupları, mekân tasarımları, yapım teknikleri, ahşap oymacılığı vb. hepsi birer kimlik bilgileridir (Koçan, 2004).

1.2.10. Kaplıcalar

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı (2009) tarafından termal turizm; “termomineral su banyosu, içme, inhalasyon, çamur banyosu gibi çeşitli türdeki yöntemlerin yanında iklim kürü, fizik tedavi, rehabilitasyon, egzersiz, psikoterapi, diyet gibi destek tedavilerinin birleştirilmesi ile yapılan kür (tedavi) uygulamaları yanı sıra termal suların eğlence ve rekreasyon amaçlı kullanımı ile meydana gelen turizm türü” olarak tanımlanmaktadır.” (Kuter, 2009).

Ülkemiz toprakları üzerinde kaplıcaların sağlık ve tedavi amaçlı kullanım geçmişi bin yıllara kadar uzanan ve halen süren bir gelenektir. Ülkemizde ise, 1990 yılında 6. 5

(32)

milyon kişi kaplıcalara gitmiş, Ancak, Sağlık Bakanlığı'nca ruhsat verilen kaplıca tesis sayısı 2001 yılı itibariyle sadece 30'dur ( Yılmaz ve Karahan, 2003).

1.3. Çalışmanın Amacı

Mudurnu Kenti vadi kent yerleşimi ile kurulumundan itibaren hep bir cazibe merkezi olmuş ayrı bir tılsımı sahiptir. Metropol kentlere yakınlığı ile bilinmekte olup, kendine özgü değerleri yitirmemiş, geçmişten günümüze ayna tutmaktadır. Bu eşsiz özellikleri ile bilinen Mudurnu yakın zamanda kanatlı sektörünün uğradığı sekteden fazlaca nasibini almış turizm açılımları için hamleler beklemektedir. Bu tez çalışmasının yapımı bunun gibi özelliklerin ve beklentilerin yanı sıra ülkemizin de 2003 yılında imzalamış olduğu Avrupa peyzaj Sözleşme maddesinin ‘ülkesinin her yanındaki peyzajı belirlemeyi’ hükmüne istinaden yapılmıştır.

Ayrıca Mudurnu çevresi ile birlikte düşünüldüğünde alternatif turizm için vazgeçilmezler arasında yer alacağı öngörülmektedir. Bu görüşler doğrultusunda gelecekte yoğun kullanımlar ve asıl özü kaybetmemek amacıyla Mudurnu Kenti’nin mevcut peyzaj potansiyelinin saptanması çalışması yapılmıştır.

2. MATERYAL ve YÖNTEM

2.1. Materyal

Mudurnu, Batı Karadeniz Bölgesinde, Bolu’nun ilçelerinden birisi olarak Hisarlı ve Kulaklı tepelerinin arasında kalan vadide, 40°25'- 40°30' kuzey enlemleri ile 31°11'-31°14'doğu boylamları arasında yer almaktadır (Anon, 2009b). Peyzaj potansiyelinin değerlendirilmesi amacıyla yaklaşık Mudurnu Kenti Belediye Mücavir Alan sınırındaki mevcut alanlar araştırma alanını oluşturmuştur.

Araştırmalar doğrultusunda alana ilişkin haritalardan ve çeşitli verilerden yararlanılmıştır. Alana ilişkin değerlendirmelerde 1/ 25 000 ve 1/ 100 000 ölçekli harita ve raporlar;

(33)

• Çalışma alanı sınırı ve diğer topografik verilerinin saptanması için Harita Genel Komutanlığı 1982 basım tarihli 1/ 25 000 ölçekli Topografik Haritası,

• Arazi Yetenek Sınıfları ile mevcut arazi kullanımlarının karşılaştırılması için Bolu İl Özel İdaresinden 1981 tarihli 1/ 100 000 ölçekli toprak haritası,

• Bolu Meteoroloji İstasyon Müdürlüğü’nün 23 yıllık ortalama iklim verileridir.

Anket çalışması sonuçlarının değerlendirilmesinde bilgisayar destekli SPSS 11,5 istatistik programından, haritaların değerlendirilmesinde bilgisayar destekli çizim programlarından (AUTO CAD 2008) yararlanılmıştır.

2.2. Yöntem

Araştırmanın ilk aşamasında yönteme ilişkin literatür taraması yapılmıştır. Peyzaj sözleşmesinde yer alan Bölüm I, Madde 6’nın c bendi gereğince Mudurnu İlçesi’nin peyzaj potansiyelini belirlemek amacıyla halka ve ziyaret edenlere anket çalışması yapılmış, mevcut ve olması gereken peyzajlar için önerilerde bulunulmuştur.

Çalışmaya ilişkin yöntemi belirlenirken, Benzer (2006)’in Bolu ili Göynük İlçesi için çalışmasından, Kiper (2006)’in “Safranbolu Yörükköyü Peyzaj Potansiyelinin Kırsal Turizm Açısından Değerlendirilmesi” konulu çalışmasından, Kuter (2007)’in, Çankırı Kenti için yaptığı açık ve yeşil alan çalışmalarından da yararlanılmıştır. Araştırma alanına ilişkin yöntem akış şeması Şekil 2.1 ’te verilmiştir.

(34)

AMACIN TANIMLANMASI LİTERATÜR TARAMA ANKET ÇALIŞMASI

ARAŞTIRMA ALANINA İLİŞKİN VERİLERİN TOPLANMASI

*Yönteme İlişkin

Literatür Doğal Yapı Kültürel Yapı Sosyal ve

*Anket Uygulamaları *Araştırma Alanına İlişkin Ekonomik Yapı *İstatistik Değerlendirme *İklim *Endüstri *Nüfus

*Toprak *Tarım ve Hayvancılık *Ekonomi *Jeoloji *Ormancılık *Jeomorfoloji *Yerleşim *Hidroloji *Turizm *Flora *Ulaşım *Fauna *Altyapı *Tarihi Özellikler *Folklorik Özellikler

AMACA UYGUN VERİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

AMACA UYGUN ÖNERİ ALANLARIN ORTAYA

KONULMASI

TARTIŞMA VE SONUÇ

Şekil 2.1: Yöntem Akış Şeması (Altanlar, 2007’den değiştirilerek)

2.2.1. Araştırma Alanına İlişkin Verilerin Toplanması ve Değerlendirilmesi

Alanı tanımlama ve tanıtma sonrasında peyzaj potansiyeli saptamak amacıyla Mudurnu’nun doğal özellikleri, kültürel özellikleri, kültürel başlığında altyapı ve ulaşım özellikleri, sosyo ekonomik durumuna ait veriler elde edilip değerlendirilmiştir. Haritalar üzerinden yapılan değerlendirilmeler neticesinde, Mudurnu Kenti peyzaj potansiyeli belirlenmiştir.

2.2.2. Anket Çalışmaları

Anket formlarını oluşturmadan önce, araştırma alanında halkın rekreasyonel aktivitelerini ve yaptıkları alanları öğrenmek amacıyla gözlemler yapılmış, açık ve yeşil alanların halk ve ziyaretçi tarafından kullanım durumları yeterliliği, vb. tespiti için anketten yararlanılmıştır.

(35)

Anket sorularının oluşturulmasında Kesim (1996)’in Düzce Kenti açık ve yeşil alanları ile ilgili yapmış olduğu çalışmadan yararlanılmış, uzman görüşlerine de başvurulmuştur. Veri anket formu yarı standart olarak hazırlanmış, halk ve ziyaretçiler için ayrı ayrı form düzenlenmemiştir. Anket 24 adet sorudan 5 bölümden oluşmaktadır. İlk bölüm 7 sorudan oluşmakta ve genel bilgi (cinsiyet, yaş, öğrenim durumu, meslek, ortalama geliri, ikamet süresi ve ikamet nedeni) içeriklidir. İkinci bölümde açık ve yeşil alana dair sorular olup, soruların 4 tanesinde önem derecesine göre sınıflandırma yapılması istenilmiş, her bir soruda (ilk 4 soru dışında tüm ankette) şahsi ya da seçenek dışı görüşlerini belirtebilecekleri şıkka da yer verilmiştir. Üçüncü bölümünde kent yaşamında olması gerekenler için önem derecesine göre sırala istenilmiş, otopark ve çocuk oyun alanı potansiyeli ve ihtiyacı sorgulanmıştır. Rekreasyonel aktivite ve yer tespitinin yapılması istenilmiş, Mudurnu’da rahatsızlık veren etmenler ve eksikliklerde sıralama istenilmiştir. Dördüncü bölümde ziyaretçilere yönelik sorular yer verilmiş, ziyaretçilere kimlerle ve ne ile gelindiği, sıklık derecesi, nereden duyulduğu ve tekrar ziyaret etmek isteyip istemediği sorulmuştur. Beşinci bölümde hem halk için hem de ziyaretçiler için Mudurnu’nun en önemli sorunu ve önerileri sorularak anket formuna son verilmiştir.

Çizelge 2.1: Örneklem Büyüklüğü (Baş, 2003)

α = 0.05 için örneklem büyüklükleri

± % 3 örnekleme hatası ( d ) ± % 5 örnekleme hatası ( d ) ± % 10 örnekleme hatası ( d ) Hedef Kitle Büyüklüğü ( N ) р = 0.5 q = 0.5 р = 0.8 q = 0.2 р = 0.5 q = 0.5 р = 0.8 q = 0.2 р = 0.5 q = 0.5 р = 0.8 q = 0.2 100 92 87 80 71 49 38 250 203 183 152 124 70 49 500 341 289 217 165 81 55 750 441 358 254 185 85 57 1000 516 406 278 198 88 58 2500 748 537 333 224 93 60 5000 880 601 357 234 94 61 10 000 964 639 370 240 95 61 25 000 1023 665 378 244 96 61 50 000 1045 674 381 245 96 61 100 000 1056 678 383 245 96 61 1 000 000 1066 682 384 246 96 61 100 000 000 1067 683 384 246 96 61

(36)

Anket dolduranların yanıtsız geçmesi veya yarıda bırakması, anket formunu kaybetmesi gibi ihtimaller düşünülerek 300 kişiye anket formu uygulanmıştır. Ankete verilen cevapların Spss paket programı kullanılmış, program kullanımında Büyüköztürk (2009)’ ün veri analizinden yararlanılmıştır. Tek seçenekli genel kısma ait soruların değerlendirilmesi basit korelasyonla çözümlenirken, öncelik ve sıralama istenilen soruların değerlendirilmesinde tek faktörlü varyans analizi (ANOVA)ile çözümlenmiştir.

3. BULGULAR

3.1. Konumu

Mudurnu İlçesi Hisarlı ve kulaklı tepelerinin arasında kalan vadide, 40° 25'-40°30' kuzey paraleli 31° 11'-31°14' doğu meridyenleri arasında yer alır (Anon, 2009b). Kuzeyinde Düzce İli, kuzeybatısında Hendek İlçesi , Kuzeydoğusunda Bolu İli, doğusunda Seben İlçesi, güneyinde, Nallıhan İlçesi, batısında Göynük İlçesi ve Akyazı İlçesi ile bulunmaktadır (Anon, 2009a). İlçe merkezinin deniz seviyesinden yüksekliği 840 metredir. Yüzölçümü 1.349 km2'dir (Anon, 2008a).

(37)

3.2. Tarihi

Bitinyalı’lar Dönemi

Özbay (2000)’ya göre, “Bolu ve Mudurnu’da, tarihte bilinen ilk olarak Yasefiler (Proto-Hititler) ve Hititler tarafından yerleşime geçilmiş, ardından bölge bir dönem Frig hâkimiyetine girmiş, Bitinyenlerin işgal ettiği dönemde bölgeye Bitinya adı verilmiştir. Ardından yeniden Frig hâkimiyeti başlamış, Kimmerlerin istilası sona erince, bölge Lidya devleti topraklarında kalmıştır. Bir dönem Pers egemenliği altına girdikten sonra Büyük İskender’in Anadolu’yu ele geçirmesi sonucu bu imparatorluğa bağlı bir satraplık haline gelmiştir.” (Öztürk, 2007).

Roma ve Bizans Dönemi

Özbay (2000)’ya göre, “İskender’in ölümünden sonraki karışıklığın ardından Roma İmparatorluğu’na bağlanan bölge, imparatorluğun bölünmesinden sonra Bizans sınırlarında kalmıştır. Bu dönemde Komopolis olan ilçenin adı, Bizans’ın Bursa tekfurunun kızının adına yaptırdığı kale ile Modrenea olarak değişmiştir. Daha sonraları Moderna, Mondorlu, Mudurlu, Modra, Modrena, Meterani, Metrani ve Mela gibi değişik isimlerle adlandırılan yerleşimin adı son olarak Mudurnu haline gelmiştir.” (Öztürk, 2007). Doğulu (1993)’ya göre, “Anadolu’da Bizans hâkimiyetinin Türk boylarının akınları sonucu zayıflaması sonrasında yerel feodal beyliklerin hâkimiyetine giren bölge, Türk yerleşimlerinin giderek artması sonrasında Selçuklulara bağlanmıştır.” (Öztürk, 2007).

Osmanlılar Dönemi

Erkurt (1987)’e göre, “Kısa bir süre Çobanoğlu Beyliği içerisinde kalan, ardından I. Haçlı Seferi sonrası Bizanslıların geri aldığı bu bölgede son olarak Osmanlı hâkimiyeti başlamıştır. Bu dönemde Bağdat Yolu üzerinde yer alması ve İstanbul’a yakınlığı nedeniyle coğrafi konumu açısından önemli olan bölge, ticari hareketliliği ve zenginliği açısından olan önemi nedeniyle ilk defa 1307’de Osmanlı topraklarına katılmış, 1332’de Orhan Gazi’nin oğlu Süleyman Bey tarafından tamamen alınarak bir sancak beyliği haline getirilmiştir.” (Öztürk, 2007). “Bolu'nun Osmanlı topraklarına katılması ile 1324–1811 yıllarda Mudurnu Bolu'ya bağlı Voyvodalık olarak yönetilmiştir. 1811–1865 yıllarında II. Mahmut'un emri ile Voyvodalık kalkınca Bolu Sancak olmuştur. 1865'de

(38)

yeni teşkilatlanma üzerine Bolu Sancağı Kastamonu'ya bağlanmış, Mudurnu'da Bolu Mutasarrıflığına bağlı bir kazası olmuştur.” (Anon, 2008a).

Cumhuriyet Dönemi

24 Ekim 1920’de Mustafa Kemal Atatürk'ün Mudurnu halkına gönderdiği telgrafın okunması; ‘Sevgili Mudurnulular Kurtuluş Savaşının en zor günlerinde Kuva-i Milli'ye verdiğiniz destek ve gösterdiğiniz kahramanlığa teşekkür ederim.’ sözleriyle Mudurnu halkını onurlandırmıştır. Milli Mücadelede önemli etkinliklerde bulunan Mudurnu, Cumhuriyetin ilanının ardından yeniden kurulan Bolu iline bağlamıştır (Anon, 2007a).

3.3. Doğal Yapı

3.3.1. Jeoloji

Saner (1980)’e göre, “Araştırma alanında Liyas Mudurnu Formasyonu (50–600 m) ile temsil edilmektedir. Formasyonun tabanında Liyas öncesi granit ve Triyas yaşlı Karakaya Karmaşığı yer almaktadır. Mudurnu Formasyonunun Liyas yaşlı kısmı Bilecik bölgesindeki Bayırköy Formasyonunun eşleniğidir. Litolojik ve ortamsal olarak bu formasyona büyük bir benzerlik göstermektedir. Ancak Mudurnu bölgesinde piroklastik ve volkanojenik kayaçlar ile bazik lav akıntıları ve kömür bantları yaygındır. Mudurnu Formasyonu alt kesimlerinde sığ denizel - karasal, üst kesimlerinde ise göreli olarak daha derin denizel türbidit niteliklidir. Yaşı Liyas'tan geç Jura'ya kadar çıkmaktadır.” (Görür ve ark, 1983). Şengör ve Yılmaz (1981)’a göre “Mudurnu Formasyonunu kuzey Neo-Tetis'in açılma evresinde gelişmiş bir istif olarak tanımlamışlardır.” (Görür ve ark, 1983).

“Bölgede Kuzey Doğu Anadolu Fay zonu (KAFZ) boyunca, sağ yönlü doğrultu atımla açıklanamayacak farklı kaya toplulukları karşı karşıya gelmiştir. Çünkü KAFZ' nun Gerede Abant arasında ana kesme doğrultusunda K 70° - 75°D 'dan Dokurca vadisinden D-B' ya değişmesi KAFZ ile İç - Pontid okyanusuna ait zayıflık düzlemleri arasında bir etkileşimin olduğunu ve KAFZ bu zayıflık düzlemlerini yeniden kullandığını göstermektedir.” (Mpayhgm, 2004).

“Fay boyunca yer alan birimlerde birincil stragrafik ilişkiler bozulmuş ve miltonik bir karakter kazanmışlardır. Bölgede KAFZ boyunca yüzeyleyen birimlerden Pliyosen

(39)

öncesi birimleri "Temel Kaya Birimleri (Paleotektonik Dönemi) " Pliyosen sonrası birimleri ise "Örtü Kaya Birimleri (Neotektonik Dönemi)" olmak üzere iki ayrı gruba ayrılmıştır. Bölgede, Üst Kretase - Eosen aralığında İç - Pontit okyanusunun kapanmasıyla Pontit Anatolit Kıtaları KKD - GGB yönünde çarpışmış ve iki farklı ortamda çökelmiş kayaç topluluğunu yan yana getirmiştir. Bu çarpışma sonucu DKG - BGB eksenli kıvrımlar gelişmiştir. Alt - Orta Eosen sırasında devan eden KKD - GGB yönlü sıkışma, bölgede K50° -75°B doğrultulu ters faylar, K60° -80°D doğrultulu normal faylar, kb ve kd gidişli doğrultu atımlı fayların gelişmesine neden olmuştur. Üst Miyosende Arap - Avrasya levhalarının K-G yönünde çarpışmasının ileri aşamasında KAFZ oluşmuş ve bölgede KKD - GGB sıkışma yönüne değişmiştir. Bu yönlü sıkışma ekseni, Alt - Orta Eosen aralığında oluşmuş faylarda verev atımın gelişmesine neden olmuştur. Daha sonra bölge tamamen KAFZ tarafından denetlenmiştir.” (Mpayhgm, 2004).

KAFZ denetiminde bulunan havzanın güney tarafı doğuya hareket etmeye başlamıştır. Bu hareketlere bağlı olarak, KAFZ boyunca havzanın kuzey tarafı güneyi üzerine bindirmeye ve havza saat yönünde rotasyona başlamıştır. Ayrıca bu dönemde ana fay izi ile Bolu Mengen Fayı sıkışma yapacak şekilde kesişmiş ve Bolu havzası ile yeniçağ gölünün açılması tamamlanmıştır. Böylece Bolu havzası iki ayrı evrede bir melez havzası olarak açılmıştır.” (Mpayhgm, 2004).

İlçe arazisinin tamamı birinci deprem kuşağı içinde kalmaktadır. Türkiye'nin hatta dünyanın da en yıkıcı deprem üreten karasal fay kuşaklarından biri olan Kuzey Anadolu fay zonu Gerede, Yeniçağa, Karacasu, Abant hattı ile ilçe arazisinin kuzeyinden geçerek Dokurcun yakınlarındaki iki koldan ayrılarak batıya devam eder. ‘Bölgede 1 Şubat 1944 Gerede (Ms=7.3;) depremi gibi yıkımlara yol açmış diğer önemli depremler vardır. Bir diğer deprem ise, 5 Nisan 1944 Mudurnu (Ms=5.6) depremidir. Bu depremlerin kırılma 'mekanizması çözümleri modern sismolojik yöntemler ile sağlıklı olarak tanımlanamamıştır’(Taymaz, 2007). Bölgede meydana gelen diğer depremler ise 26.05.1957 Abant (Ms=7,0) depremi, 22.07.1967 Mudurnu Vadisi (Ms=7,1)depremi, 17.08.1999 Gölcük-Arifiye (Ms=7,4) depremi, 12.11.1999 Bolu-Düzce(Ms=7,2) depremi de şiddetinde olmuştur.

Referanslar

Benzer Belgeler

■ Ekmek, cinsine göre düz veya ters maşa ile tutulup ekmek tabağına servis yapılmalıdır,. ■ Servis bittikten sonra maşa düzeltilip sepete konulmalı ve

• Dosya adı kendi soyadınız ve uzantısı .HTM veya .HTML olacak biçimde dosyanızı, masa üstünde html adlı bir klasör açıp bu klasörün içine kopyalayın.. •

• Ek olarak, bir şirket kurmayı veya sınırlı sorumlu bir ortaklık kurmayı seçerseniz (şahıs şirketini veya ortaklığı kaydetmek yerine), kişisel ve ticari mali

Hastalığa neden olmaması için genetik olarak tasarlanmış bir virüsü kullanan, ancak güvenli bir şekilde bağışıklık tepkisi oluşturmak için koronavirüs

Araştırma kapsamındaki kadınların SF-36 yaşam kalitesi alt ölçeklerinden, fiziksel rol güçlüğü, ağrı, genel sağlık, vitalite (enerji), emosyonel rol

Senin adına doğru olan bölüm için gerekli olan kriterleri sizin için hazırladık. Kişisel gelişimine destek olması

Bu kural çıraklık ücreti için de geçerlidir, işsiz olan kişi için daha elverişli ise aynı şekilde çocuk bakım parası veya ölümcül hastaların refakati süresince

KPSS'ye ortaöğretim kurumlarından (lise ve dengi meslek lisesi), önlisans programlarından (iki yıllık meslek yüksekokulu ve açık öğretimin iki yıllık programları) ve