• Sonuç bulunamadı

Prof. Dr. M. Polat SOYER   (s. LV)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Prof. Dr. M. Polat SOYER   (s. LV)"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

LV

Hakan İçin (Yetersiz de Olsa) Birkaç Söz

Hakan’ı, 1978 yılında Ege Üniversitesi bünyesinde kurulan ve 1982 yılından itibaren Dokuz Eylül Üniversitesi içinde faaliyetini sürdüren Hukuk Fakültesi’nin (yanılmıyorsam -ilk asistanı- olarak) kuruluş yıllarında, önce “uzaktan” tanıdım. “Uzaktan” diyorum; çünkü, Hakan’ı o günlerde, Devlet Güvenlik Mahkemesi’nin boşalttığı binada yerleşen fakültenin büyük fakat bomboş; içinde belki sadece bir masa ve birkaç sandalyenin olduğu salonla-rından birinde, kapısının önünden her geçişimde, başka hiçbir şeyle ilgilen-meksizin masasındaki kitapları okurken görüyordum ve o da beni hiç fark etmiyordu. İnsanların birbirlerini “uzaktan” tanıyabildiği ender yerlerden biridir üniversite. İşte, Hakan’ın, başarılı ve örnek bir akademisyen olacağını herhalde bu “sahne”ler göstermekte idi. Yıllar öncesine dayanan bu anımın “bugünkü Hakan”ı anlatmadığı söylenebilir mi ?

1980’li yılların ikinci yarısından itibaren Hakan ile birlikte Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde çalışmaya başladıktan sonra, dostluğumuz giderek ilerledi. O tarihlerde, İzmir’in Alsancak semtindeki (şimdiki) rektör-lük binasına yerleşmiş olan Hukuk Fakültesi’nde odalarımız yan yanaydı. Bu “yakınlık”, başlangıçtaki “uzaklığı” kısa sürede onardı; akademik konular yanında, iki yakın “arkadaş”ın paylaşabileceği sorunları da görüşmeye başla-dık; daha sonra, özel bir dost çevresinde buluştuk. Sevgili Bahri Öztürk’ün bize katılması ise, fazla bir zaman gerektirmedi.

1994 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanlığı görevini üstlenmemle birlikte, Hakan ve Bahri, Dekan Yardımcılığı görevini kabul ettiler. Benim için o dönemde önemli olan, tespit ettiğim bazı hedef-lere hiçbir fedakârlıktan kaçınmadan ulaşmaktı*. Aynı düşünceyi paylaşan Hakan ve Bahri, bana âdeta hakiki iki kardeş gibi destek oldular. O dönemde birbirimizi ailelerimizden daha fazla görürdük. Dekanlık’ta sabahın erken saatlerinden itibaren hâkim olmaya başlayan yoğun faaliyet ve ciddiyet, mesai saatlerinin sonunda yerini kahkahalara bırakırdı.

*

Bu konuda okuyucu, adıma yayınlanan armağandaki (Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt 15, Özel Sayı, Prof. Dr. M. Polat Soyer’e Armağan, İzmir, 2014) anı yazılarından kısmen bilgi edinebilir.

(2)

LVI

İtiraf etmeliyim ki, o günleri tekrar yaşamak isterdim.

Hakan, oluşturduğumuz bütün projelerde fedakârca çalıştı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin gelişmesinde Dekan Yardımcısı olarak çok önemli bir rol oynadı. Kendisine en içten teşekkürlerimi bu vesileyle bir kez daha sunabildiğim için son derece mutluyum.

2000 yılında Fakülte Dekanlığı’na seçildi ve süresinin sonuna kadar bu görevini başarıyla sürdürdü. O dönemde, Rektör Prof. Dr. Emin Alıcı’nın öncülüğünde, üniversitenin tamamında “aktif eğitim” sistemine geçme çalış-maları yürütülmekteydi. Bu çalışmalara Hukuk Fakültesi’nde de başlandı. Probleme dayalı öğretim sınıfları; öğretim elemanları arasında çalışma grup-ları oluşturuldu. Hakan bu faaliyetleri herkesi motive ederek en küçük ayrıntısına kadar düzenledi ve izledi. Bu sistemin ne ölçüde yararlı olduğu hiç şüphesiz ki tartışmaya açıktı. Fakat sistem, her an yenilenmeye elverişli idi ve Türkiye bakımından hukuk alanında bir “ilk”ti. Bu “ilk” onun dekan-lığında gerçekleşti.

Medenî Usul ve İcra İflas Hukuku alanında Hakan’ın ne kadar önemli bir isim olduğunu belirtmek bana düşmez; bu husus, aynı alandaki mes-lektaşları tarafından gayet iyi bilinmektedir. Kendisi, Dokuz Eylül Üniver-sitesi Hukuk Fakültesi’nde kuvvetli bir kürsü de oluşturmuştur. Fakat İzmir’den ayrılmasının hem fakülte hem de kürsüsü bakımından önemli bir kayıp olduğunu da belirtmem gerekir.

Hakan, akademik kimliğini yayınlarıyla ortaya koyarak ilgili çevreler tarafından ciddi bir bilim adamı olarak tanınmıştır. Bununla birlikte, onun aynı zamanda son derece başarılı bir “hoca” olduğunu sadece öğrencileri ve yakın çevresi bilir. Kendisi, insanî niteliklerini akademik donanımıyla birleş-tirip öğrencilerini sevgiyle bilgilendirmeyi başarmıştır ve o, bunu daha uzun yıllar devam ettirme gücüne sahiptir.

Hakan hakkındaki temennim, sevdikleriyle uzun ve mutlu bir yaşam sürmesi ve her alanda başarı sağlamasıdır.

Dilerim öyle olur.

Referanslar

Benzer Belgeler

Kozak Yaylası’nda Koza Altın tarafından işletilmek istenen altın madeni ve Bergama Ovacık’taki işletmenin atık havuzunun kapasite artırımı konularında verilen ÇED

2001 yılından itibaren görev yaptığı Yakın Doğu Üniversitesinden önce Ankara Üniversitesi ve Bilkent Üniversitelerinde öğretim üyesi olarak görev yaptı.. Dil

Hence, we planned to administer the methanolic extract of the aerial parts of the plant to mice in an attempt to investigate its histological effects on

In the analysis of localization and risk groups, stomach tumors are located in the lowest risk group then the small intestine, extra GIS and colorectal tumors are listed

Sonra mantıksal çıkarım yollarını ve alternatif çözüm yollarını öğrenciyle birlikte tartışarak, sadece öğretmenin matematiğini veya çözümlerini tekrar

Darülaceze, ikinci Abdülhamit devri sadra­ zamlarından Halil Rıfat Paşa tarafından kurul­ muştur. Bu fermanı hemen 5 gün sonra yayınlanan resmî bildiri

Araştırma sonuçlarına göre, erkek öğrencilerin konuşma kaygısı puan ortalaması bayan öğrencilere göre bir miktar daha fazladır; ancak öğrencilerin cinsiyetleri,

Bu çalışmada, Sovyetler Birliği sonrası dönemde Kazakistan ekonomisi içinde emek piyasasının mevcut durumu irdelenerek, işgücü sorunlarına dair yaşanmakta olan güncel