• Sonuç bulunamadı

Burhan Felek'in ardından

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Burhan Felek'in ardından"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Saygı ile

Burhan Felek

Artık araır

Türk basını ve cemiyetimiz, Kurb.

kayba uğradı. 4 Kasım 1982’de ba

Felek’i, 7 Temmuz 1983’te de geı

Yücel’i yitirdik. Kendilerini saygı

yaşamakta oldukl

Burhan Feiek'in

ardından

Yazan: Mustafa YÜCEL

___

iSayfa 5’te)

a ka sım 1982 günü kaybettiğimiz Azız

*TSaşkan»mrz Burhan Felek’i, onsuz çıka­

cak bu tik Bayram Gazetesi’nde Cemiyeti­

miz adına anma görevini, Genel Sekreteri­

miz Sayın Mustafa Yücel yüklenmişti.

Bu, Sayın Felekle uzun süre birlikte çalış­

mış olan Sayın Yücel için kaçınılmaz bir

görevdi de...

Yazıyı hazırlayıp verdiği zaman, kimsenin

aklından, bu yazının Sayın Mustafa Yücel’-

in son yazısı olacağı geçmemişti...

____

(2)

SAYFA: 5

BURHAN FELEK'İN

ARDINDAN

T

ürk basınının mümtaz siması, Şeyhülmuharririn, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Burhan Felek'i geçen Kurban Bayramı’ndan sonraki dönemde kay­ betmenin acısını hâlâ bütün tazeliğiyle muhafaza et- mekteyiz. Vefatından sonra her geçen gün onun in­ san olarak, gazeteci olarak büyüklüğünü daha iyi anlamaya vesile olmuştur.

Son 30 yıla yakın bir sürede mesai beraberliği yaptığım aziz büyüğümüzü bir bayram gününde an­ latmaya çalışmak şüphesiz benim için zor bir gö­ revdir. Burhan Felek, mesleğimizin daima renkli bir siması olmuş, sevimli, esprili, tertemiz, pınlpınl ki­ şiliğiyle gönüllerde taht kurmuş.

Şeyhülmuharririnimizin ilk siyasi yazısı ikinci meş­ rutiyet sırasında Serbesti gazetecinde çıkmış, profes­ yonel gazeteciliğe ise 1918’deTasviriefkâr spor ve fo­ to muhabiri olarak başlamıştır.Rahmetli Felek kişili­ ği itibariyle büyük bir ahlâki salâbet sahibi, üstün bir terbıye.ince bir nezaket timsali, zarif, tam bir ınsan-ı kâmil ve İstanbul efendisi vdi.

Yıllar yılı süren beraberliğimizde en sinirli za­ manlarında bile ağzından fena bir söz çıktığını duy­ madım. O nefsinde topladığı üstün meziyetleri, her daldaki geniş bilgisi ve tecrübesi,olgun kalemiyle herkese ışık tutmuş, ve engin bir rehber olmuştur. Değer ölçüleri hiçbir zaman şaşmamıştır. Hadiseleri görüş ve tahlil kudreti çok üstündür. Bizler için da­ ima bir üniversite değerinde olmuş, her yaşımızda kendisinden yeni yeni şeyler öğrenıiıişizdir.

Yönetim Kumlu toplantılarımızda her zaman ta­ rafsız kalmış, daima doğru karar vermemize yardım­ cı olmuştur. Bazen tartışmaya girdiğimiz konularda aşın titizliği yüzünden, kendisine, kendi deyimiyle içerlediğim olmuş, fakat hadiseler sonradan onun ne kadar haklı ve uzak görüşlü olduğunu ortaya koy­ muş, bizler hep mahcup düşmüşüzdür.

Çetin bir mücadecilik onun değişmez niteliklerin­ den biridir. Ömür boyu hiçbir kuvvetin karşısında yılmamış, eğilmemiş ve daima hakkı ve gerçeği sa­ vunmuştur. Hangi konuda olursa olsun adaletsizliğe daima isyan etmiştir.

Kendisi yıllardır bir siyasî partinin faal bir mensu­ bu iken. Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı sırasında daima tarafsız kalmış. Cem iyette siyaset yapılma­ sına asla müsaade etmemiştir.

Onun 1960 dan önce siyasî ve basın tarihimizin en buhranlı günlerindeki tutumu ve basın özgürlüğü yo­ lundaki mücadeleleri hiçbir zaman unutulamaz. Ba- smözgürlüğü konusunda şöyle derdi:

"Basın mücadelesinin an ve tatlı tarafları vardır. Gazeteci kendince doğru bildiğini söyleyecek,bunun mihnetim seve seve çekecektir.”

Arkadaşlara sık sık: -“ Hepiniz gazetelerinize iste­ diğinizi yazar, düşüncelerinizi savunursunuz. Ama Cemiyet çatısı alanda siyasetin yeri yoktur.” öğüdü­ nü verirdi.

AP, CHP ve koalisyon iktidarları sırasında birçok parti ileri gelenleri zaman zaman Cemiyet imize ziya­

ret etmiş, bunların hepsi tarafsız bir ortamda üs­ tadın sıcak ve nükteli sohbet havasında geçmiştir. Sakıncalı gördüğü konulara temas etmemek husu- nunda cok usta bir taktik kullanır, istemediği k o­ nuya muhatabım yaklaştırmazdı. Büyük üstadın yaşamı her sahada fevkalâde titiz kurallar içinde geç­ miştir.

Yaşamında titiz, sağlığında titiz, mesleğinde, göre­ vinde titiz ve hele hele kaleminde çok titizdir. Bur­

han Felek'in inanmadığı, benimsemediği veya haklı bulmadığı bu konuda kalem yürüttüğü görülmemiş­ tir. Kalem namusu üzerine titrer, hatır için bir kelime bile yazmazdı. Esasen kendisine böyle bir teklifte bu­ lunmak da mümkün olamazdı. Haber ahlâkı en başta gelen meslek ilkesi idi.

“ Gerçek, haberlerin doğru verilmesinden ortaya çı­ kar.” “ Haberi doğru verdikçe gazete görevini yapı­ yor demektir” sözleri bir meslek düsturu olarak kulaklarımızda küpedir. Her konuşmasında gençler­ den basın ahlâkına titizlikle riayet etmelerini isterdi.

Türk dilini pek mükemmel bilir ve kullanırdı. Ya- zarlığı yanında ince esprili güzel konuşmalan da dinleyenleri hayran bırakırdı. Dildeki uydurmacıkğa daima karşı çıkmıştır. A kıla ve açık bir üslûpla 70 yıla yakın bir süre yazı yazmıştır. Onun vefatına ka­ dar gazetelerden eksilmeyen bir ilgiyle yazılarım okutması, yerli yabana her yazara nasip olmayan bir mazhariyeti idi. Hafıza kuvveti, kendisine Tann'mn bir özel lütfudur. Bizler, daha dünkü olayları hatırla- yamazken, o çok uzun yılların ötesindeki olayları, anıları eksiksiz ve aynntılanyla anlatır, dinleyenleri hayrette bırakırdı.

Burhan Felek bir dürüstlük timsali idi- Kendisine en küçük bir aykın işi değil yaptırmak, söyletmek bile mümkün olamazdı. En masum konularda bile “ Ca­ nım ne zaran var,hem kim bilecek" demeye kalkan­ lara ise, “ Ben biliyorum ya, bu kâfi değil mi” diyerek onlan sustururdu.

Kendisinden aldığımız güzel bir ders vardı: “ Ben bir yanlış yapmamaya bakıyorum, çiinkii düzeltecek zamanını da vok” derdi.

Basının bu değerli şahsiyetine, on yıl kadar önce Cemiyet büyük kongresinde, "Şeyhülmuharririn" unvanı verilmiştir. Felek, gazeteciliği yaranda irfan hayatımıza da değerli hizmetlerde bulunmuş, bin­ lerce aydın genç yetiştirmiştir.

Rahmetli başkanımız, İstanbul Üniversitesi Gaze­ tecilik Enstitüsü nün 1950'de kurulmasında önemli rol oynamış, bu okulun isim babalığını yapmıştır. 20 yıla yakın bir süre bu enstitüde hocalık yapan Bur han Felek'e birkaç yıl önce üniversitede düzenlenen birtörenleFahrîDoktorluk payesi tevcih edilmiştir.

Gazeteciliğe spor muhabiri olarak başlayan Felek, bütün yaşamı boyunca spor konularına yakın ilgi göstermiş, vefatına kadar Türkiye'de Milli Olimpi­ yat Komitesi Başkanlığı'nı ifa etmiştir.

1946 yılında kurulan Gazeteciler Cemiyeti’ nde iki dönemde 28 yıl başkanlık yapan Burhan Felek'in basınımıza ve Cemiyet imize ifa ettiği çok değerli hizmetler her zaman minnet ve şükranla anılacaktır.

O, 93 yıl evvel bir cuma günü dünyaya gelmiş, şe­ refli bir ömürden sonra yine bir cuma günü bu fani hayattan ebediyete intikal etmiştir.

üstadımızdan ayrıldığımızdan bu yana idrak etti­ ğimiz bu ilk bayramda şairin; “ El, iyd-i ekber eyledi, biz matem eyledik ” mısraını tekrarlayarak onu rah­ metle anıyor, hatırasını taziz ediyor kendisine ve kaybettiğimiz diğer bütün meslek arkadaşlanmıza Tann’dan mağfiret diliyoruz.

Referanslar

Benzer Belgeler

Misis daima kalmakta olduğu veya Cadillac marka otomobile (453) numaralı daireden: «Ben malik olmasına müsavi addet- bir elbise, bir şapka, bir çanta

Genel bir çerçeve ile sinema sanatı içerisinde Méliès ve Lumiére gibi iki sinema öncüsünün sinemada yarattığı yol ayrımına ve daha sonra ise bu iki türün

Bu tez çalışmasında, tek kullanımlık perde baskılı karbon elektrot ve kalem grafit elektrot üzerine çağın malzemelerinden biri olarak kabul edilen grafen modifiye

Cenaze töreni • • Ömer Asım Aksoy, Ankara’dan uğurlandı ANKARA (Cumhuriyet Bü­ rosu) - Ankara’da 95 yaşında.. ölen Türk Dil

Samsun ili Çarşamba ilçesinde bakımlı ve bakımsız fındık bahçelerinde yetiştirilen Çakıldak çeşidinin verim ve meyve özelliklerini belirlemeye yönelik

Trabzon’daki ağ kafes işletme sayısının Ordu’daki işletme sayısından fazla olduğu, Ordu’daki işletmelerin Trabzon’dan daha önce kurulması sebebiyle daha

Baytut ve ark., (2008) Güney Karadeniz kıyılarında Ekim 2002 ve Eylül 2003 tarihleri arasında aylık fitoplankton değişimlerini ve çevresel faktörlerle olan

Annesi Fahrünnisa Zeyd, üvey babası Emir Zeyd, Şirin Devrim ve. kardeşi Raad