• Sonuç bulunamadı

Yeni Symposium Dergisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yeni Symposium Dergisi"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Kimler ‹ntihar Girifliminde Bulunuyor?

Bir Âcil Servisin Deneyimleri

Özlem Yi¤it*, Seçgin Söyüncü**, Yeliz Berk***

* Uzman Doktor, Akdeniz Üniversitesi Acil T›p Anabilim Dal›, Antalya ** Yard›mc› Doçent Doktor, Akdeniz Üniversitesi Acil T›p Anabilim Dal›, Antalya *** Araflt›rma Görevlisi Doktor, Akdeniz Üniversitesi Acil T›p Anabilim Dal›, Antalya Özlem Y‹⁄‹T;

Tel No: +902422496183

E- posta: ozlemyigit@akdeniz.edu.tr

ÖZET

Amaç: ‹ntihar girifliminde bulunanlar›n ilk baflvurdu¤u yerler ço¤u zaman hastanelerin âcil

servis-leri olmaktad›r. Bu çal›flmada, bir üniversite hastânesinin âcil servisine bir y›l içinde intihar giriflimiy-le baflvuran hastalar›n demografik özellikgiriflimiy-lerini tan›mlamak amaçlanm›flt›r.

Yöntem: Akdeniz Üniversitesi Hastanesi âcil servisine, 01.09.2006 ile 30.09.2007 tarihleri aras›nda

intihar giriflimi ile baflvuran hastalar›n dosyalar› geriye dönük olarak taranm›flt›r.

Bulgular: Toplam 90 hasta çal›flmaya al›nd›. Hastalar›n 65’i kad›n (%72), 25’i erkekti (%28).

Hasta-lar en çok 16–24 yafl grubundayd› (%57). En s›k kullan›lan intihar giriflimi yöntemi afl›r› miktarda ilâç al›m› idi (79 hasta-%88). 26 hastada (%29) önceden tan› konmufl bir psikiyatrik hastal›k, 15 has-tada (%17) ise geçmiflte de intihar giriflimi öyküsü vard›. Çal›flmayan ve alt gelir grubundaki (0–500 YTL) hastalar ço¤unluktayd› (53 hasta, %59). Hastalar›n hepsinden psikiyatri konsültasyonu isten-di. Âcil servisteki de¤erlendirmelerinin ard›ndan 56 hasta (%62) önerilerle taburcu edilirken, 25 hasta (%28) dâhiliye ve/veya yo¤un bak›m servisine, 2 hasta ise (%2) psikiyatri servisine yat›r›ld›.

Tart›flma ve Sonuç: ‹ntihar girifliminde bulunan hastalar›n önerilen tedaviye uyumunun çok iyi

ol-mad›¤› bilinmektedir. Bu nedenle bu hastalar›n âcil serviste nas›l de¤erlendirildi¤i çok önemlidir. Sebat eden intihar düflünceleri olan, geçmiflte intihar giriflimi öyküsü bulunan, ciddi depresif ve psi-kotik belirtiler gösteren ve sosyal deste¤i yetersiz olan yüksek riskli hastalar›n mutlaka konsülte edilerek âcil serviste psikiyatri taraf›ndan de¤erlendirilmesi ve mümkünse hastaneye yat›r›lmas› ge-reklidir.

Anahtar Kelimeler: intihar giriflimi, âcil servis, demografik özellikler, psikiyatri konsültasyonu

ABSTRACT

Who Are The Suicide Attempters? A View from an Emergency Department

Objective: Following a suicide attempt, patients usually reach to an emergency department for

treatment. The aim of this study is, to determine the demographic features of the suicide attempt patients, who entered to a university hospital emergency department in one-year period, follo-wing a suicide attempt.

Method: All attempted suicide patients admitted to Akdeniz University Hospital Emergency

De-partment between 01.09.2006 and 30.09.2007 participated to the study. Demographic features have been extracted from patient’s records retrospectively.

Findings: A total of 90 patients were enrolled to the study. Most of the patients were female (65

patients, 72%) and 25 patients were male (28%). Most frequent age group was 16–24 (57%). Com-mon suicide attempt method was drug overdose (79 patients, %88). 26 patients (29%) had a psychiatric disorder diagnosis in the past medical history, and 15 patients (17%) had a previous su-icide attempt. Many patients in the study group (53 patients, 59%) were unemployed or earning low payments (0–500 YTL). All patients in the study were received a psychiatry consultation in the emergency department. After all evaluations, 56 patients (62%) were discharged from emergency department, 25 patients (28%) were hospitalized in internal medicine/intensive care unit and 2 pa-tients (2%) were hospitalized in psychiatry department.

(2)

New/Yeni Symposium Journal • www.yenisymposium.net 123 Nisan 2010 | Cilt 48 | Say› 2

G‹R‹fi

Kiflinin kendisini ölüme götürece¤ini bilerek girifl-ti¤i her türlü eylemin, do¤rudan veya dolayl› sonucu olarak geliflen ölümlere intihar denir. Önemli bir halk sa¤l›¤› problemi olan intihar, CDC’nin (Centers for Di-sease Control and Prevention) 2003 y›l› verilerine göre 10–64 yafl grubunda ilk on ölüm sebebi aras›ndad›r. Genel popülasyonda intihar giriflimi epidemiyolojisi ile ilgili yap›lan araflt›rmalar›n sonuçlar›, 1970–2000 y›llar› aras›nda dünya genelindeki farkl› ülkelerde in-tihar s›kl›¤›n›n 2.6–1100/100.000, yaflam boyu yayg›n-l›¤›n ise 720–5930/100.000 aras›nda de¤iflti¤ini bildir-mektedir (Welch 2001). Türkiye verilerine bak›ld›¤›n-da, Manisa ili kent merkezinde yap›lan bir araflt›rma-da intihar düflüncesinin yaflam boyu yayg›nl›¤› %6.6, intihar girifliminin yaflam boyu yayg›nl›¤› ise %2.3 ola-rak tesbit edilmifltir (Deveci ve ark. 2005).

‹ntiharla ilgili terminolojide bâz› de¤iflik tan›mlama-lar bulunmaktad›r. Temel otan›mlama-larak intihar giriflimleri “ölümle sonuçlanan giriflimler” ve “ölümle sonuçlan-mayan giriflimler” olarak iki gruba ayr›labilir. Ölümle sonuçlanm›fl intihar olgular›n›n, tamamlanmam›fl bafla-r›s›z intihar giriflimlerine oran› yaklafl›k 1/40’d›r (Rund 2004). Ölümle sonuçlanmayan giriflimlerden bahseder-ken, “intihar giriflimi” (attempted suicide) terimi Ameri-kan literatüründe daha yayg›nken, Avrupa’da “parasü-isid” veya “kas›tl› olarak kendine zarar verme” (delibe-rate self- harm) terminolojisi daha s›k kullan›lmaktad›r.

‹ntihar girifliminde bulunan kiflilerin ilk baflvurdu-¤u ve de¤erlendirildi¤i yerler çobaflvurdu-¤u zaman hastânelerin âcil servisleri olmaktad›r. Tamamlanmam›fl intihar giri-flimiyle âcil servise baflvurmufl olmak, daha sonra ölümle sonuçlanan intihar girifliminde bulunma olas›l›-¤›n› art›ran bir faktördür (Ryan ve ark. 1996). Bu neden-le âcil servise intihar giriflimi ineden-le baflvuran olgular›n de-mografik özelliklerinin bilinmesi ve bu kiflilere âcil ser-vislerde uygulanan tedaviler ve psikiyatrik destek önem kazanmaktad›r. ‹ntihar girifliminden sonra âcil serviste de¤erlendirilen ve hayat› tehdit eden problem-lerin olmad›¤› saptand›ktan sonra taburcu edilen bâz› hastalar, bir daha psikiyatra baflvurmayabilir ve gerek-li psikiyatrik deste¤i alamayabigerek-lir. Suominen ve

arka-dafllar›n›n (1998) çal›flmas›nda, bilinen majör depres-yon tan›s› olan hastalar›n dahi intihar girifliminden ön-ceki ve sonraki dönemde uygun tedavi görmedikleri görülmüfltür. Bu gibi hastalar›n uygun yönlendirme ve deste¤inin yap›labilece¤i ve belki hayat›na son vermek-ten vazgeçirilece¤i tek yer âcil servis olabilir.

Bu çal›flmada, bir y›l içinde, bir üniversite hastanesi-nin âcil servisine kas›tl› olarak kendine zarar verme giri-flimiyle baflvuran hastalar›n demografik özelliklerini ve âcil servisteki son tan›lar›n› tan›mlamak amaçlanm›flt›r. Hasta popülasyonunun özelliklerini ö¤renmek âcil ser-viste uygulanabilecek tedavi stratejilerini belirlemede ve hastalar› yönlendirmede hekimlere yol gösterecektir.

YÖNTEM

Y›ll›k 50.000 hasta baflvurusu olan Akdeniz Üni-versitesi Hastânesi âcil servisine, 01.09.2006 ilâ 30.09.2007 tarihleri aras›nda, kas›tl› olarak kendine za-rar verme giriflimi nedeniyle baflvuran hastalar çal›fl-maya al›nd›.

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Medi-Âcil progra-m› taranarak, belirlenen tarihler aras›nda, ICD–10 kodlama sisteminde ‘kas›tl› olarak kendine zarar ver-me’ ile ilgili olan X60-X84 tan› kodlar›n› içeren hasta-lar›n dosya numaralar› belirlendi (Tablo 1).

Belirlenen hastalar›n arfliv dosyalar› geriye dönük olarak tarand› ve bilgiler çal›flma formuna kaydedildi. Çal›flma formuna, baflvuru tarihi, hastan›n yafl›, cinsi-yeti, medenî hâli, önceden tan› alm›fl psikiyatrik has-tal›¤› olup olmad›¤›, geçmiflte intihar giriflimi varl›¤›, e¤itim durumu, gelir düzeyi, âcil serviste psikiyatri konsültasyonu istenip istenmedi¤i, konsültasyon iste-nen hastalar›n son tan›s› ve hasta için âcil servisten ve-rilen yat›fl veya taburculuk karar› kaydedildi.

Toplanan veriler SPSS 11.0 program›na aktar›larak tan›mlay›c› istatistiksel analizleri yap›ld›.

BULGULAR

Medi-Âcil program›ndan belirlenen tarihler aras›n-da, kas›tl› olarak kendine zarar verme tan› kodunu al-m›fl toplam 147 hasta bulundu. Hasta dosyalar› incelen-di¤inde, 27 hastan›n tan› kodunun yanl›fl girildi¤i,

as-recommended aftercare. Therefore the emergency care features of these patients are very impor-tant. Current suicidal thoughts, history of attempts, severe depressive and psychotic symptoms and insufficient social supports point out high risk for the patients. These high risk patients should be referred to psychiatric consultation in the emergency department and if possible, they should be hospitalized for observation and treatment.

Keywords: suicide attempt, emergency department, demographic features, psychiatric

(3)

l›nda intihar giriflimi olmad›¤› bulundu. X65 tan› kodu alan 18 hastan›n afl›r› alkol al›m› nedeniyle âcil serviste bu kodla kaydedildi¤i ve intihar giriflimi bulunmad›¤› tesbit edildi. 12 hastan›n ise dosyalar› arflivde buluna-mad›¤› için bilgilerine ulafl›lamad›. Kalan 90 hastan›n bilgileri çal›flma formuna kaydedildi (fiekil 1).

Kas›tl› olarak kendine zarar verme giriflimi cinsi-yete ve yafl gruplar›na göre farkl›l›klar gösterdi. Has-talar›n 65’i kad›n (%72), 25’i erkekti (%28). Yafl grupla-r›na göre bak›ld›¤›nda en çok baflvurunun 16–24 yafl grubunda oldu¤u tesbit edildi (%57) (fiekil 2).

Kas›tl› olarak kendine zarar verme yöntemine ba-k›ld›¤›nda, hastalar›n ço¤unlu¤unun ilâçla kendini ze-hirleme yoluyla intihar girifliminde bulundu¤u tesbit edildi (79 hasta, %88). Di¤er yöntemlere bak›ld›¤›nda, 4 hastan›n bileklerini kesti¤i, 4 hastan›n ateflli silâh kullanarak kendini vurdu¤u, 2 hastan›n yüksek bir

ICD–10 Aç›klama Kodu

X60 Kas›tl› olarak opiat olmayan analjezik, antipiretik ve antiromatizmallere mâruziyet X61 Kas›tl› olarak antiepileptik, sedatif-hipnotik,

antiparkinsonian ve psikotrop ilâçlara mâruziyet

X62 Kas›tl› olarak narkotik ve hallüsinojenlere mâruziyet

X63 Kas›tl› olarak otonom sinir sistemini etkileyen ilâçlara mâruziyet

X64 Kas›tl› olarak di¤er ve tan›mlanmam›fl ilâçlara mâruziyet

X65 Kas›tl› olarak alkole mâruziyet ve kendini zehirleme

X66 Kas›tl› olarak organik çözücüler ve halojenli hidrokarbonlara ve buharlar›na mâruziyet X67 Kas›tl› olarak di¤er gazlar ve buharlara

mâruziyet

X68 Kas›tl› olarak pestisitlere mâruziyet X69 Kas›tl› olarak di¤er ve tan›mlanmam›fl

kimyasallar ve tehlikeli maddelere mâruziyet X70 Kas›tl› olarak kendini asma, bo¤ma

X71 Kas›tl› olarak kendini suda bo¤ma

X72 Kas›tl› olarak kendini tabanca ile vurma X73 Kas›tl› olarak kendini tüfek, çifte veya daha

büyük silâh ile vurma

X74 Kas›tl› olarak kendini di¤er ve tan›mlanmam›fl ateflli silâhlar ile vurma

X75 Kas›tl› olarak kendi kendine patlay›c› maddeler ile zarar verme

X76 Kas›tl› olarak duman, atefl ve alev ile kendi kendine zarar verme

X77 Kas›tl› olarak buhar, s›cak buhar ve s›cak maddelerle kendi kendine zarar verme X78 Kas›tl› olarak keskin objeler ile kendi kendine

zarar verme

X79 Kas›tl› olarak künt objeler ile kendi kendine zarar verme

X80 Kas›tl› olarak yüksekten atlayarak kendi kendine zarar verme

X81 Kas›tl› olarak hareketli bir objeden atlayarak kendi kendine zarar verme

X82 Kas›tl› olarak motorlu arac›n çarpmas› sonucu kendi kendine zarar verme

X83 Kas›tl› olarak di¤er tan›mlanmam›fl vas›talar ile kendi kendine zarar verme

X84 Kas›tl› olarak tan›mlanmam›fl vas›talar ile kendi kendine zarar verme

Tablo 1: ICD–10 tan› kodlama sisteminde intihar ile ilgili kodlar

fiekil 1: Hasta Ak›fl fiemas› Medi-Âcil’den bulunan kay›t say›s›:147 Yanl›fl kod: 27 Alkol al›m›: 18 Dosyas› bulunamayan:12 Çal›flmaya al›nan: 90

(4)

New/Yeni Symposium Journal • www.yenisymposium.net 125 Nisan 2010 | Cilt 48 | Say› 2 fiekil 2: Hastalar›n yafl gruplar›na göre da¤›l›m›

Count

40 30 20 10 0 16-24 35-44 55 ve üzeri 25-34 45-54 erkek kad›n C‹NS‹YET

yerden atlad›¤› ve 1 hastan›n da kendini asma girifli-minde bulundu¤u görüldü (Tablo 2).

Medenî hâl ve yaln›z yâhut âilesiyle birlikte yafl›yor olma durumlar›na bak›ld›¤›nda, hastalar›n 29’unun evli (%32), 49’unun bekâr (%55), 5’inin ise boflanm›fl veya dul (%6) oldu¤u tesbit edildi. Hastalardan 7’sinin (%7) me-denî hâli dosya bilgilerinden bulunamad›. Hastalar›n 59’u âilesi ile birlikte yafl›yordu (%66).

Gelir düzeylerine bak›ld›¤›nda hastalar›n ço¤unlu-¤unun çal›flmayan ve alt gelir grubunda oldu¤u görül-dü (53 hasta, %59). E¤itim durumlar›na göre 23 hasta (%26) ilkö¤retim (ilkokul ve ortaokul) mezunu iken, 38 hasta lise mezunu (%42), 14 hasta ise yüksek okul me-zunu veya ö¤rencisi idi (%15). 15 hastan›n e¤itim duru-mu bilgisi dosyalar›nda bulunamad› (Tablo 2).

Önceden tan› konmufl bir psikiyatrik hastal›k öyküsü 26 hastada (%29) vard›. Bu hastalar›n 12 tânesinde dep-resyon, 5 tânesinde psikoz, 4 tânesinde anksiyete bozuk-lu¤u, 2 tânesinde dissosiyatif bozukluk, 2 tânesinde obse-sif bozukluk, 1 tânesinde de madde ba¤›ml›l›¤› öyküsü bulunmaktayd›. Hastalar›n 15’inin ise geçmiflte de intihar girifliminde bulundu¤u tesbit edildi (%17) (Tablo 3).

Ateflli silâhla kendini vurarak intihar girifliminde bulunan bir hasta ve afl›r› ilâç al›m› olan bir hasta âcil serviste vefat etti. 11 hastan›n genel durumu psikiyatrik

görüflme yapmak için uygun olmad›¤›ndan psikiyatrik görüflmesinin daha sonra yatt›¤› serviste yap›lmas› planlanarak âcil serviste konsültasyon yap›lmadan has-taneye yat›r›ld›. 6 hasta ise psikiyatri konsültan› ile gö-rüflmeyi kabûl etmedi¤i ve âcilden kendi iste¤i ile ayr›l-d›¤› için konsülte edilemedi. Kalan 71 hastan›n hepsin-den âcil serviste psikiyatri konsültasyonu istendi ve psi-kiyatrik de¤erlendirmesi yap›ld›. Psipsi-kiyatrik de¤erlen-dirme sonucunda, 45 hastada impulsif intihar giriflimi (%50), 22 hastada depresyon (%24), 2 hastada bipolar bozukluk (%2), 2 hastada flizofreni (%2) ve 1 hastada ati-pik psikoz (%1) düflünüldü. Âcil serviste yap›lan de¤er-lendirmelerinin ard›ndan 56 hasta (%62) âcil servisten tavsiyelerle taburcu edilirken, 25 hasta (%28) t›bbî ge-reklilikle hastâneye yat›r›larak dâhiliye ve/veya yo¤un bak›m servislerinde izleme al›nd›, 2 hasta ise (%2) psiki-yatri servisine yat›r›ld›. 6 hasta (%7) tedaviyi kabûl et-meyerek âcil servisten doktorlar›n izni olmadan kendi iste¤iyle ayr›ld› (Tablo 4).

TARTIfiMA

‹ntihar girifliminde bulunan hastalar›n genel özel-liklerine bak›ld›¤›nda, baflar›l› yâni ölümle sonuçla-nan intihar olgular› ile parasüisidal giriflimciler ara-s›nda demografik olarak bâz› belirgin farklar göze

(5)

çarpmaktad›r. Ölümle sonuçlanan giriflimde bulunan hastalar s›kl›kla ileri yaflta, yaln›z yaflayan ve kronik fiziksel hastal›¤› olan erkeklerdir (Spicer 2000). Kad›n olmak, genç olmak, fiziksel rahats›zl›k yapmayan depresyon, alkol ve madde kullan›m› gibi psikososyal hastal›klar› olmak daha çok ölümle sonuçlanmayan parasüisidal giriflimcilerin demografik özelliklerin-dendir (Petronis ve ark. 1990). Kad›nlar erkeklerden 3 kat daha fazla intihar girifliminde bulunurlar, ancak erkeklerin intihar giriflimlerinin ölümle sonuçlanma olas›l›¤› 4 kat daha fazlad›r (Doshi ve ark. 2005). Ka-d›nlar›n daha fazla giriflimde bulunmas›n›n yan› s›ra, erkeklerin muhtemelen olay yerinde ölmesi ve âcil servise getirilememesi de âcile baflvuran intihar girifli-mi olgular›n›n daha çok kad›nlar olmas›n› aç›klamak-tad›r. Bizim çal›flmam›zda da intihar girifliminde bulu-nan hastalar›n %72’si kad›n, %28’i erkekti.

‹ntihar girifliminde seçilen yöntem de cinsiyete gö-re de¤iflmektedir. Erkeklerin afl›r› ilâç al›m› veya bilek-lerini kesme gibi yöntemler yerine daha ölümcül olan ateflli silâhlarla kendini vurma ya da kendini asma gi-bi yöntemleri tercih ettikleri görülmüfltür (Edwards

2001). Kad›nlar›n ateflli silâhlar› tercih etmemelerinin tek nedeni daha ölümcül olmalar› de¤ildir. Denning ve arkadafllar›n›n (2000) çal›flmas›nda ayn› düzeyde ölüm niyeti olan kad›n ve erkeklere bak›ld›¤›nda ka-d›nlar›n daha az ac› veren “temiz” yöntemleri tercih ettikleri görülmüfltür. Kad›nlar›n seçtikleri intihar yönteminin d›fl görünüfllerinde hasar yaratmas›n› iste-medikleri için, ateflli silâh kullansalar bile bafllar›na atefl etmedikleri, bunun da mortalitenin azalmas›na katk›da bulundu¤u söylenmifltir (Kposowa 2006). Yi-ne kad›nlar›n erkekler kadar silâhlarla ilgilenmemele-ri ve daha az silâh sâhibi olmalar› da bu yöntemi daha az kullanmalar›n›n bir di¤er nedenidir (Conner 2003). Bizim çal›flmam›zda da hastalar›n seçtikleri intihar yöntemine bak›ld›¤›nda, ateflli silâh kullananlar›n hepsinin erkek oldu¤u görülmüfltür.

Çal›flmam›zda âcile intihar giriflimi ile gelen hasta-lar›n yaflhasta-lar›na bak›ld›¤›nda en çok 16–24 yafl grubun-da (%57) olduklar› görülmüfltür. Bu grubun-da genel

literatür-Tablo 2: ‹ntihar yöntemleri ve hastalar›n sosyoekonomik özellikleri

Hasta say›s› %

Yöntem

‹lâçla kendini zehirleme 78 88

Bileklerini kesme 4 4.4 Ateflli silâh 4 4.4 Yüksekten atlama 2 2 Kendini asma 1 1 Cinsiyet Kad›n 65 72 Erkek 25 28 Medenî hâli Evli 29 32 Bekâr 49 55 Dul/Boflanm›fl 5 5 Gelir düzeyi 0–500 YTL 53 59 500–1000 YTL 15 17 1000–2000 YTL 7 8 2000 üstü YTL 0 0 E¤itim durumu ‹lkokul 17 19 Ortaokul 6 7 Lise 38 42 Üniversite 14 15

Tablo 3: Hastalar›n eski psikiyatrik öyküsü

Hasta say›s› %

Geçmiflte intihar giriflimi

Var 15 17

Yok 72 80

Bilinen psikiyatrik hastal›k

Var 26 29

Yok 58 64

Tablo 4: Âcil serviste de¤erlendirilen hastalar›n taburculuk/yat›fl kararlar› ve tan›lar›

Hasta say›s› (%)

Psikiyatri konsültasyonu

Var 71 (79)

Yok 19 (21)

Genel durumu kötü 11

Kendisi kabûl etmeyen 6

Vefat 2 Psikiyatri konsültasyon tan›s›

‹mpulsif giriflim 45 (50)

Depresyon 22 (24)

Bipolar bozukluk 2 (2)

Psikoz 3 (3)

Âcil servisteki sonuç

Taburcu 56 (62)

Dâhiliye servisine yat›fl 25 (28) Psikiyatri servisine yat›fl 2 (2)

(6)

New/Yeni Symposium Journal • www.yenisymposium.net 127 Nisan 2010 | Cilt 48 | Say› 2

le uyumlu beklenen bir sonuçtur. Doshi ve arkadaflla-r›n›n (2005) çal›flmas›nda âcil servise intihar giriflimi ile baflvuran hastalar en çok 15–19 yafl grubundad›r. Bu yafllarda intihar, ölüm nedenleri içinde kazalar ve cinayetlerden sonra üçüncü s›rada gelmektedir (Mitc-hell ve ark. 2005). Ergen ve genç eriflkinlik dönemin-deki kifliler hayatla ilgili yo¤un stres duygular›, kendi-ne güvensizlik, baflar›s›z olma korkusu ve kendilerikendi-ne rol model bulamamak gibi sorunlarla karfl› karfl›ya kalmakta ve bâz› gençlerde bu bask›lar intihar giriflim-lerine yol açmaktad›r (Meehan ve ark. 1992).

Hastan›n bilinen bir psikiyatrik bozuklu¤unun ol-mas› intihar giriflimi riskini art›ran bir faktördür. Öze-likle depresyon varl›¤› belirgin risk art›fl›na yol açmak-tad›r (Cheng ve ark. 2000, Warman ve ark. 2004, Edel-sohn 2006). Bizim çal›flmam›zda önceden tan› konmufl psikiyatrik bozukluk öyküsü olan 26 hastada (%29) po-zitif bulunmufltur ve bu hastalar›n %46’s›nda (12 hasta) tan› konmufl psikiyatrik hastal›k depresyondur.

‹ntihar girifliminde bulunan hastalar›n yaflam koflul-lar› da risk art›fl›n› belirlemede önemlidir. Sosyoekono-mik göstergelere bak›ld›¤›nda özellikle iflsizli¤in belirgin risk art›fl›na yol açt›¤› bulunmufltur (Lewis 1996, Platt 1984). ‹flsizlik ve düflük ücretlerle çal›flma özellikle erkek-lerde intihar giriflimi aç›s›ndan daha güçlü etkiler göster-mektedir (Qin ve ark. 2003). Türkiye’de yap›lan araflt›r-malarda da intihar girifliminin ekonomik ba¤›ms›zl›¤› ol-mayan ev han›m› gibi kiflilerde daha fazla görüldü¤ü gösterilmifltir (Çayköylü ve ark. 1997). Bizim çal›flmam›z-da çal›flmam›z-da en çok intihar girifliminin gelir düzeyi 0–500 YTL olan hasta grubunda (%59) oldu¤u tesbit edilmifltir.

Çal›flmam›zda hastalar›n e¤itim durumlar›na ba-k›ld›¤›nda daha çok lise ve üniversite düzeyinde oldu-¤u görülmektedir. E¤itim düzeyi yükseldikçe kiflilerin daha iyi flartlarda yaflayabilece¤i ve ekonomik olarak daha fazla kazanabilecekleri öngörüsüyle bak›l›rsa bu durum bir çeliflki olarak görülebilir. Ancak bu çeliflki-yi hastalar›n yafl ortalamalar›yla aç›klamak mümkün-dür. Çal›flmam›zdaki hastalar›n ço¤unlu¤unun 16–24 yafl grubunda oldu¤u düflünülürse, bu gruptaki kiflile-rin büyük bir bölümü ya lise ya da üniversite ö¤renci-sidir. Dolay›s›yla hâlen kendi hayat›n› kazanamayan, ekonomik olarak âileye ba¤›ml› durumdad›rlar.

Hastalar›n medenî hâl ve yaln›z veya âilesiyle birlik-te yafl›yor olmas› da intihar riskini belirleyen etmenler-dendir. Yap›lan araflt›rmalarda evlilerde intihar giriflimi-nin di¤er tüm gruplardan daha düflük oldu¤u tesbit edil-mifltir. Evlilerde rölatif risk 1.0 iken, bekârlarda 1.9, bo-flanm›fllarda 2.8, efli ölenlerde 2.9’a kadar ç›kmaktad›r (Smith ve ark. 1988). Medenî durumun ortaya ç›kard›¤› intihar giriflimi riski cinsiyete göre de farkl›l›k

göster-mektedir. Genç beyaz erkeklerin efli öldü¤ünde intihar riski 17 kat artarken, genç kad›nlarda bu art›fl oran› daha düflük olmaktad›r (Luoma ve ark. 2002). Evlili¤in intihar giriflimine karfl› olan ‘koruyucu’ etkisinin daha çok gele-neksel âile yap›s›n›n korunmaya çal›fl›lmas›ndan ve ço-cuk sahibi olmaktan kaynakland›¤› düflünülmektedir. Özellikle genç bayanlarda küçük çocu¤unun olmas› inti-hardan vazgeçiren önemli bir etkendir (Qin ve ark. 2003). Türkiye’de de geleneksel âile yap›s›n›n halen önemli ve yayg›n bir yaflam biçimi olmas›ndan dolay›, son 10 y›lda intihar giriflimleri artmas›na ra¤men dünya geneline gö-re halen alt s›ralarda yer almaktad›r (Deveci ve ark. 2005). Bizim çal›flmam›zda hastalar›n %55’inin bekâr, %5’inin ise dul veya boflanm›fl oldu¤u tesbit edilmifltir.

Geçmiflte intihar girifliminde bulunmufl olmak daha sonradan yeniden intihar girifliminde bulunma riskini art›ran bir etmendir (Ryan ve ark.1996). Goldstein ve arkadafllar›n›n (1991) araflt›rmas›nda intihar giriflimleri-nin yinelenme oran›n›n %25 oldu¤u, bunlar›n da %30’unun ölümle sonuçland›¤› gösterilmifltir. Özellikle erkeklerde giriflimi izleyen ilk y›l içinde tekrar intihar girifliminde bulunma riski daha yüksektir (Suokas ve ark. 2001). Bizim çal›flmam›zda hastalar›n %17’sinde geçmiflte intihar giriflimi öyküsü bulunuyordu.

‹ntihar girifliminde bulunan hastalar›n daha sonra önerilen tedaviye uyumunun çok iyi olmad›¤› bilinmek-tedir (Suominen ve ark 2004). Bu nedenle âcil serviste in-tihar girifliminde bulunmufl olan hastan›n nas›l de¤erlen-dirildi¤i çok önemlidir. Giriflimin ölümcül olup olmad›¤›-na karar vermek için predispozan faktörler, risk faktörle-ri ve koruyucu faktörler birlikte de¤erlendifaktörle-rilmelidir. Predispozan faktörler uzun süreli ve de¤iflmez iken, risk faktörleri daha akut olan stresler veya rahats›zl›k yaratan durumlard›r. ‹yi bir sosyal destek ve âile gibi faktörler de koruyucu faktörlerdir. Hastan›n risk düzeyi de¤erlendiri-lirken yarg›lamayan, aç›k uçlu sorular sorularak, düflün-celeri ve duygular› hakk›nda bilgi edinilmeye çal›fl›lmal›-d›r. Hâlen devam eden intihar düflünceleri ve plânlar› ol-mas›, geçmiflte intihar giriflimi öyküsü bulunol-mas›, ciddi depresyon, psikotik belirtiler, alkol veya madde kullan›-m›, sebat eden stres faktörleri ve yetersiz sosyal destek ol-mas› hastan›n yüksek risk alt›nda oldu¤unu düflündürür (Mitchell ve ark. 2005). Suokas ve arkadafllar›n›n (1991) yapt›¤› çal›flma, intihar girifliminde bulunan hastalardan psikiyatri konsültasyonu istenmesinin olumlu etki yapt›-¤›n› söylemektedir. Özellikle yüksek riskli hastalar›n mutlaka konsülte edilerek âcil serviste psikiyatri taraf›n-dan de¤erlendirilmesi ve mümkünse hastâneye yat›r›l-mas› gereklidir. Bizim çal›flmam›zda, genel durumu psi-kiyatrik görüflme için uygun olmayan 11 hasta ile psiki-yatri konsültan› ile görüflmeyi kabûl etmeyen ve âcil

(7)

ser-visten tedaviyi reddederek ayr›lan 6 hasta d›fl›nda, âcil servise intihar giriflimi ile baflvuran hastalar›n hepsinden psikiyatri konsültasyonu istenmifltir.

SONUÇ

‹ntihar girifliminde bulunan hastalar›n büyük ço-¤unlu¤u, hemen giriflim öncesinde ölmeyi düflünmüfl ve giriflimde bulunmufl kiflilerdir. ‹mpulsif giriflim ola-rak adland›r›lan bu plâns›z önceden tasarlanmam›fl durum giriflimin ço¤unlukla baflar›s›z sonlanmas›n›n da nedenidir. Hastalar›n ço¤unda, giriflim öncesinde yaflanan tolere edilemeyen bir durum veya düflünce-den kaçma iste¤i hâkimken, yine oldukça büyük bir bölümünde sâdece kontrolünü kaybetme söz konusu-dur. Az say›da hastada ise çevresindeki bir kifliyi ceza-land›rmak veya suçlu hissetmesine yol açmak girifli-min nedenidir (Mitchell 2006). Bizim çal›flmam›zda, psikiyatri konsültasyonu sonras› hastalar›n %50’sinin impulsif giriflimde bulundu¤u düflünülmüfltür. Hasta-lar›n %56’s› âcil servisten taburcu edilmifl, %25’i medi-kal nedenlerle dâhiliye servisine ve yo¤un bak›ma ya-t›r›lm›fl, %2’si ise psikiyatri servisine yat›r›lm›flt›r.

Bu çal›flman›n en önemli k›s›tl›l›¤› retrospektif ola-rak verilerin de¤erlendirilmesidir. Hasta dosyalar›n-daki eksik bilgiler bâz› hastalar›n e¤itim durumu, ge-lir düzeyi gibi bilgilerine ulaflamamam›za yol açm›flt›r. ‹ntihar giriflimi olmas›na ra¤men, yanl›fll›kla farkl› bir ICD–10 tan› kodu girilmifl olan hastalar varsa bu has-talarda de¤erlendirme d›fl›nda kalm›flt›r.

KAYNAKLAR

Cheng ATA, Chen THH, Chen CC, et al (2000) Psychosocial and psychiatric risk factors for suicide. Br J Psychiatry; 177: 360–365.

Conner KR, Zhong Y (2003) State firearm laws and rates of suicide in men and women. Am J Prev Med; 25: 320–324.

Çayköylü A, Coflkun ‹, K›rkp›nar ‹ ve ark. (1997) Özk›y›m girifliminde bulu-nanlarda sosyodemografik özellikler ve tan› da¤›l›m›. Kriz Dergisi, 5: 37–42.

Denning DG, Convell Y, King D, et al (2000) Method choice, intent, and gen-der in completed suicide. Suicide Life Threat Behav; 30: 282–288. Deveci A, Taflk›n O, Dündar PE ve ark. (2005) Manisa ili kent merkezinde

in-tihar düflüncesi ve giriflimi yayg›nl›¤›. Türk Psikiyatri Dergisi; 16: 170–178.

Doshi A, Boudreaux ED, Wang N, et al (2005) National Study of US Emer-gency Department Visits For Attempted Suicide and Self-Inflicted In-jury, 1997- 2001. Ann Emerg Med; 46: 369–375.

Edelsohn GA, Gomez JP (2006) Psychiatric emergencies in adolescents Gail. Adolesc Med; 17: 183–204.

Edwards MJ, Holden RR (2001) Coping, meaning in life, and suicidal mani-festations: examining gender differences. J Clin Psychol; 57: 1517–1534.

Goldstein RB, Black DW, Nasrallah A, et al (1991) The prediction of suicide. Arch Gen Psychiatry; 48: 418–422.

Kposowa AJ, McElvain JP (2006) Gender, place, and method of suicide. Soc Psychiatry Psychiatr Epidemiol; 41: 435–443.

Lewis G, Sloggett A (1998) Suicide, deprivation, and unemployment: record linkage study. BMJ; 317: 1283–1286.

Luoma JB, Pearson JL (2002) Suicide and marital status in the United States 1991–1996: is widowhood a risk factor? Am J Public Health; 92: 1518–1522.

Meehan PJ, Lamb JA, Saltzman LE, et al (1992) Attempted suicide among yo-ung adults: progress toward a meaningful estimate of prevalence. Am J Psychiatry, 149: 41–44.

Mitchell AM, Garand L, Dean D, et al (2005) Suicide assessment in hospital emergency departments. Implications for patient satisfaction and comp-liance. Top Emerg Med; 27: 302–312.

Mitchell AJ, Dennis M (2006) Self harm and attempted suicide in adults: 10 practical questions and answers for emergency department staff. Emerg Med J; 23; 251–255.

Petronis KR, Samuels JF, Moscicki EK, et al (1990) An epidemiologic investi-gation of potential risk factors for suicide attempts. Soc Psychiatry Psychiatr Epidemiol; 25: 193–199.

Platt S (1984) Unemployment and suicidal behaviour a review of the litera-ture. Soc Sci Med; 19: 93?115.

Qin P, Agerbo E, Mortensen PB, et al (2003) Suicide risk in relation to socioe-conomic, demographic, psychiatric, and familial factors: A National Re-gister–Based Study of All Suicides in Denmark, 1981–1997. Am J Psychi-atry; 160: 765–772.

Rund DA, Hutzler JC (2004) Behavioral Disorders: Emergency Assessment, Suicide. Emergency Medicine A Comprehensive Study Guide VI. Ed. Tintinalli JE, Kelen GD, Stapczynski JS, editors. New York: The McGraw-Hill Companies, 1814–1816.

Ryan J, Rushdy A, Perez-Avila CA, et al (1996) Suicide rate following atten-dance at an accident and emergency department with deliberate self harm. J Accid Emerg Med; 13: 101–104.

Smith JC, Mercy JA, Conn JM (1988) Marital status and the risk of suicide. Am J Public Health; 78: 78–80.

Spicer RS, Miller TR (2000) Suicide acts in 8 states: incidence and case fatality rates by demographics and method. Am J Public Health; 90: 1885–1891. Suokas J, Lönnqvist J (1991) Outcome of attempted suicide and psychiatric consultation: risk factors and suicide mortality during a five-year fol-low-up. Acta Psychiatrica Scand; 84: 545–549.

Suokas J, Suominen K, Isometsa E, et al (2001) Long-term risk factors for su-icide mortality after attempted susu-icide-findings of a 14-year follow-up study. Acta Psychiatr Scand, 104: 117–121.

Suominen KH, Isometsä ET, Henriksson MM, et al (1998) Inadequate treat-ment for major depression both before and after attempted suicide. Am J Psychiatry; 155: 1778–1780.

Suominen KH, Isometsä ET, Lönnqvist JK (2004) Attempted suicide and psychiatric consultation. European Psychiatry; 19: 140–145.

Warman DM, Forman EM, Henr›ques GR, et al (2004) Suicidality and psy-chosis: beyond depression and hopelessness. Suicide and Life-Threat Behav; 34: 77–86.

Welch SS (2001) A review of the literature on the epidemiology of parasuicide in the general population. Psychiatr Serv; 52: 368–375.

Referanslar

Benzer Belgeler

Osman Hamdi Bey, İstanbul Arkeoloji Müzeleri ile Sanayi-i Nefise Mektebi Alisi'nin (günümüz MSÜ Güzel Sanatlar Fakültesi) kurucusu olduğu kadar uluslararası

Kendini kontrol Uzun dönem hedeflere ulaşabilmek için davranışı organize etmede problemler, kendini değerlendirme ve pekiştireç vermede güçlükler, negatif yükleme, kendini

Ateist insanlarda intihar oranlarının biraz daha yüksek oluşu, dinin engelleyici rolünü vurgular gibi ise de, dindar insanların da intihar ediyor olmaları, bu

Anahtar Kelimeler: Batı Karadeniz Bölgesi, İnönü Mağarası, Kalkolitik Çağ, Koyu Renkli Açkılı Çanak Çömlek,.. Açkı Bezemeli

Amaç: Bu çalışmada, bir üniversitenin hastanelerinde çalışan hemşirelerin serviks kanseri ve Human Papilloma Virus (HPV) aşısı hakkındaki mesleki bilgi ve uygulamalarının,

dolayı yapıştırıcı tabakası üzerinde, x doğrultusunda hesaplanan en yüksek çekme ve basma gerilmelerinin değeri 41 ve -23 MPa olarak 110 o C uniform

The causes of primary vaginal penetration failure were divided into six categories: vaginismus (49%), poor sex knowledge or techniques (31%), premature ejaculation,

其中綠十字醫療服務社,是由被譽為「俠醫」的醫學系 18 屆校友林杰樑醫師,於 1988 年發起並持續帶領