• Sonuç bulunamadı

Sözünü hiç sakınmadan:İlhan Mimaroğlu'nun 'Günsüz Günce'si öğretici ve kışkırtıcı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sözünü hiç sakınmadan:İlhan Mimaroğlu'nun 'Günsüz Günce'si öğretici ve kışkırtıcı"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

13 E Y L Ü L 1989

KÜLTÜF

MÜZİK

FİLİZ ALİ

İlhan M im aroğlu’nun ‘Günsüz Günce’si öğretici ve kışkırtıcı

Sözünü hiç sakınmadan

İlhan Mimaroğlu’nun

“Günsüz Günce”sini

okumak sadece keyifli

değil, öğretici,

düşündürücü, yer yer

öfkelendirici, kışkırtıcı

ve biz yaştakiler için

epey nostaljik.

Müzikle az ya da çok

ilgili herkes bu

kitaptan büyük haz

alabilir.

“ İşiniz nedir?” “ Besteciyim.” “ Peki, işiniz nedir?” “ Kendini sanatçı olarak saptayan kişi artık başkaları gibi yaşaya­ maz” demiş Anatole France. Bes­

teci Mete Sakpınar ise çıkar yolu başkası gibi yaşamakta bulmuş. New York’un East Village bölge­ sinde bir dükkân açmış. El işçili­ ği ürünleri satıyor. Bir gün uğradım dükkânına. Konuşmaya başladık. Hep işinden bahsediyor,

tşi dediğim, dükkânı. Ya müzik

ne oluyor? Birkaç gün sonra bir konseri olacak Sakpınar’m, Kâm-

ran İnce’yle birlikte. Sakpınar’la

İnce, kendi müziklerini çaldırmak için Weill Hall’u tutmuşlar, çal­ gıcılarını peylemişler. Sesini du­ yurmak için cebinden para ödemek zorunda kalan sanatçılar. (Artı­ yor sayısı buradaki Türk bestece- lerinin) Sakpınar’la İnce’den başka Semih Fırıncıoğlu var. De­

niz Ülben var; eskilerden Bülent Arel var. Amerika’nın başka yer­

lerinde de Türk bestecileri oldu­ ğunu duyuyoruz. Bu gidişle biz buradakiler, siz oradakilerle boy ölçüşeceğiz, sayıca! (İlhan Mima- roğlu: Günsüz Günce , Müziğin Çevresinden Esintiler. Pan Yayın­ cılık, Ağustos, 1989, sayfa 135)

Şoför mü, sucu mu?

Îihan Mimaroğlu, kendini üçün­

cü tekil kişi olarak tanıttığı özgeçmişine şu cümle ile başlıyor.

“ Ali İlhan Kemalettin Mimaroğ­ lu ‘Valencia’ şarkısının dillerde

dolaştığı 1926 yılında, Kaiser Wil­

helm H’nin Hollanda’dan sıkıldı­

ğı için İsviçre’ye yerleşmek istediğini gazetelerin bildirdiği 11 mart perşembe günü doğdu. Her normal çocuk gibi büyüdüğünde şoför, itfaiyeci ya da sucu olmak istediyse de bu amaçlarında engel­ lendiği için, başka ne iş tutacağı­ nı da b ilm ediğinden, yoyo çağından başlayarak müziğe yö­ neldi, hulahup çağında daha çok müzik konularında, frizbi çağın­ da da daha çok müziğin kendisi­ ni yazdı...”

Müzikolog Prof. Dr. Gültekin

Oransay’m “Batı Tekniğiyle Yazan 60 Türk Bağdan” adlı kitabında

ise İlhan Mimaroğlu’nun “ ....Son

yüzyılda en tanınmış mimarları­ mızdan Kemalettin Bey ile eşi Ay­ şe Sabiha Hanım’ın oğlu olarak 1926 yılında İstanbul’da doğdu” -

ğunu, bir yıl sonra babası ölünce annesinin makine mühendisi Kâ­

mil Sporel ile evlendiğini ve I l­

han’ın üvey babasının evinde büyüdüğünü, Galatasaray Lisesi’- ni 1945 yılında, Ankara Hukuk Fakültesi’ni de 1949 yılında bitir­ diğini öğreniyoruz.

Ankara’dan New York’a

İlhan K. Mimaroğlu, sözünü hiçbir zaman sakınmadı. Gördü­ ğü eğitimle ilgili sözleri kimi Ga­ latasaraylIyı kızdırabilir belki, kimi de ona hak verir için için “ Masonlar gibiymiş

Galatasaray-M is S o k a k ’ ta K ita p Günleri 8 9 V a — ilhan Galatasaray-Mimaroğlu ve Filiz Ali, geçen hafta Beyoğlu Galatasaray-Mis Sokak’taki Kitap Günleri 89'da bir araya geldiler. Mimaroğlu ve Filiz Ali okurlarına kitaplarını imzalarken, bir yandan da müzikle ilgili koyu bir sohbete girmeden edemediler. (Fotoğraf: Esat Pala)

Ular! Hep birbirlerini desteklerler­ miş! Bu sö y le n tileri kendi yaşantımda doğrulayamadım bir türlü. Ömrüm boyunca bir G ala­

tasaraylI olarak hiçbir Galatasa­ raylIdan en ufak bir yardım ve destek görmedim. Önemi yok. Galatasaray’a olan ilgisizliğim bu nedenle değil. On iki yılım orada boşa geçtiği için..”

Mimaroğlu, okuma yazmayı annesinden öğrendiğini, Türkçe- yi ise bir yıl Türkçe dersine gelen

Esat Mahmut Karakurt dışında

bu kavramların uygulanışı arasın­ da hiçbir ilişki olm adığım öğrendim” diyor yazar (sayfa

102). İlhan Mimaroğlu, 1950’li yılların Ankarasının renkli kişile­ rinden biriydi. Açıklamalı plak dinletileri, radyoda caz müziği, çağdaş müzik programları, gaze­ te ve dergilerde çıkan eleştiri ya­ zılarıyla A n k a ra ’nın müzik yaşantısına hareket katardı. O günlerin gazete ve dergi sayfala­ rına göz atacak olursanız İlhan Mimaroğlu’nun zehir zemberek

için ısrar ederlerdi. Doğal olarak arada bir de ikisi kapışırdı.

“ Birbirleriyle kimi kez uyuşan, çoğu kez çatışan iki yazardık. Ga­ zetelerde, dergilerde, türlü müzik konuları üzerinde sakıncasız tar­ tışırdık. Belki belirtmek gerekir, çekişmelerimizin dostluğumuzu gölgelediği, sırası düştüğünde de, özellikle radyoda müzik yayınla­ rı alanındaki çabalarımızda, işbir- liğilnizi engellediği olmamıştır.. ” (sayfa 41)

Cazda öncü

“Ali ilhan Kemalettin Mimaroğlu Valencia' şarkısının dillerde dolaştığı 1926 yılında Kaiser Wilhelm H’nin Hollanda’dan sıkıldığı için İsviçre'ye yerleşmek istediğini gazetelere bildirdiği 11 mart perşembe günü doğdu. Hukuk Fakültesi’nde hukuk ve adalet kavramlarıyla bu kavramların uygulanışı arasında hiçbir ilişki olmadığını öğrendi. Çocukluğunda şoför, itfaiyeci ya da sucu olmak istediyse de 'yoyo' çağından başlayarak müziğe yöneldi...”

kendi kendine söktüğünü ifade ediyor ve şöyle devam ediyor: “ Yılın üç ayını sokak çocuğu ola­ rak geçirdiğim yaz tatillerinden birinde, bir kaldırımın üstünde

Peyami Safa’mn Gramer kitabı­

nı bulmuştum, kaldırımların üs­ tü n d e A facanT a Baytekin

arasında o kitabı da okurdum ...” (sayfa 100-101)

Hukuk Fakültesi’ne ille de yük­ sek öğrenim görmek gerek diye girmiş Mimaroğlu. O rada da

“ Hukuk ve adalet kavramlarıyla

eleştirileri ile müzik dünyamızı nasıl altüst ettiğini, ortalığı hallaç gibi toza dumana kattığını gö­ rürsünüz.

1950’li yılların Ankarası müzik olaylarının yoğunluğu ve niteliği bakımından bugünlere oranla ola­ ğanüstü civcivli idi. Müzik olay­ ları ve müzisyenlerin üzerine bir yandan Faruk Güvenç, öte yan­ dan İlhan Mimaroğlu alabildiği­ ne y ü k le n irler, çağdaş ve uluslararası bir düzey peşinde ko­ şarak, bu düzeyin tutturulması

Mimaroğlu, o yıllarda Ulus ga­ zetesinde, Akis ve Forum dergi­ lerinde yazdığı müzik ve radyo eleştirileri yanında New York’ta yayımlanan Musical America Dergisi’ne de Türkiye’den müzik haberleri yazıyordu. 1955-56 yıl­ larında Rockefeller Vakfı bursu ile New York’a giderek Columbia Üniversitesi’ne girdi. Columbia’- da bestecilik, müzik tarihi gibi ko­ nular üzerine çalıştı. 1960’tan sonra New York’a yerleşen Mi­ maroğlu kısa zamanda bestecili­ ği ile tanındı New York müzik çevrelerinde.

İlhan Mimaroğlu caz müziğini yayma ve sevdirme konusunda da ö ncülüğünü k o ruyan müzik adamlarımızdan biri, ancak bura­ da her zaman olmadığmca alçak­ gö n ü llü . Ö rneğin Bach, ve

Mozart’a karşı yürüttüğü küçüm­

seme kampanyasıyla kıyaslana­ mayacak bir hayranlıkla rahmetli müzik bilimcisi Halil Bedii Yönet-

ken’i anıyor kitabında. Uzun bir

süre ona kendini beğendirmeye çalıştığını itiraf ediyor.

“ Biliyor musunuz ki Türkiye radyolarında ilk ‘izahlı caz’ yayın­ larını Erdem Bun, Arif Mardin ya da ben değil, Halil Bedii Yönet­

ken yapmıştır... Müzik eleştir­

menliğine başlayışıma da bir bakıma Halil Bedii Yönetken’in varlığı etken olm uştur.” (sayfa 88)

İlhan Kemal Mimaroğlu’nun

Günsüz Günce’sini okumak sade­

ce keyif değil, öğretici, düşündü­ rücü, yer yer öfkelendirici, kışkırtıcı ve biz yaştakiler için epey nostaljik...

Müzikle yakından uzaktan ilgi­ si olan Modalı, GalatasaraylI, Ankaralı, New Yorklu ve Paris­ lilerin tümünün bu kitaptan bü­ yük haz alacaklarına kalıbımı basarım.

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Dersin İçeriği This class includes qualitative phenotype management and genetics, quantitative phenotype management and geneics, sex reversed stock breeding, chromosomal

(2000) Bitki Embriyolojisi Laboratuar Kılavuzu, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Döner Sermaye İşletmesi Yayınları No:58, s.357. (1993) Bitki Morfolojisi ve

Daha akıllı gıda dağıtım ağıyla israfının azaltılmasını hedefleyen bir proje kapsa- mında, özellikle ambarlarda veya gıda depolarında bulu- nan ürünlere ait bilgilerin

MIT’den Evelyn Wang liderliğindeki ekibin geliştirdiği çok katmanlı bir damıtma mekanizmasının bulunduğu sis- temde, güneş enerjisiyle ısınan panellerle su

Akciğer grafisinde bilateral yaygın retiküler dansite artışları, toraks BT’de bilateral yaygın, santralin daha çok tutulduğu periferin korun- duğu yaygın buzlu cam

Amaç: Bu çalışmayla 2013-2016 yılları arasında laboratuvarımı- za gelen klinik örneklerden izole edilen Salmonella izolatlarının serovar ve antimikrobiyal

Ancak kalça kırıklı hastalar- da postoperatif ağrı yönetimi için FICB ve FNB’nin karşılaştırıldığı bir çalışmada USG rehberliğinde FNB’nin daha

Deri ve deri ürünleri imalat sanayi; tabaklama ve deri işleme, ham deriden suni deriye, deri kimyasallarından deri konfeksiyona, ayakkabıdan ayakkabı yan sanayine,