• Sonuç bulunamadı

BALKANLAR COĞRAFYASININ TİCARİ MERKEZİ ROMANYA VE EKONOMİSİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "BALKANLAR COĞRAFYASININ TİCARİ MERKEZİ ROMANYA VE EKONOMİSİ"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BALKANLAR COĞRAFYASININ

TICARI MERKEZI

ROMANYA VE EKONOMISI

COMMERCIAL CENTER OF BALKANS GEOGRAPHY ROMANIA AND ECONOMICS

ÖZET: Romanya, Avrupa’nın Güney Doğusunda yer alan yaklaşık 22 milyon nüfuslu bir ülkedir. Karadeniz’e sınırı olan, Tür-kiye’den sonra Balkanların en geniş ve kalabalık ülkesidir. Batı Av-rupa ülkeleri ile eski Sovyetler Birliği ülkelerinin kesiştiği bölgede yer almaktadır. Yaklaşık 42 yıl sosyalist sistemde kalmıştır.

Romanya, Polonya’dan sonra Orta ve Doğu Avrupa’nın en büyük ikinci pazarı durumundadır. 1989 yılında sosyalist sistem-den ayrılmasıyla daha çok serbest piyasa ekonomisine yönelmiştir. Son yıllarda daha çok Batı Avrupa ülkeleri ile ticari bağlantılara geçmiştir. Geçiş döneminden sonra ihracatının yüzde 70’ini Avru-pa Birliği üyesi ülkelerle gerçekleştirmektedir.

Türkiye - Romanya arasındaki deniz yolu mesafesinin kısa olması, Romanya üzerinden Doğu Avrupa pazarlarına Türk mallarının gi-rişi ve büyük pay alması olası bir durumdur. Türkiye ve Romanya Balkan ülkeleri ekonomisinin lokomotifi görevini üstlenmektedir.

Bu çalışmada Romanya hakkında genel bilgiler verilmiştir. Ülkedeki ekonomi sistemindeki değişim ele alınmıştır. Son dönem Türkiye ile karşılıklı iktisadi ve ticari ilişkilere değinilmiştir.

ANAHTAR KELİMELER: Romanya, Balkanlar, Geçiş Ekonomisi, Sosyalizm

ABSTRACT: Romania is a country with a population of approximately 22 million in the South East of Europe. The border with the Black Sea is Balkans largest and most populous country after the Turkey. Western European countries and former Soviet Union countries. He remained in the socialist system for about 42 years.

Romania is the second largest market in Central and Eas-tern Europe after Poland. With the departure from the socialist system in 1989, he was more inclined towards the free market eco-nomy. In recent years, more commercial contacts have been made with Western European countries. After the transition period, 70% of the exports are realized by the members of the European Union. Due to the short distance between Turkey and Romania, it is pos-sible for Turkish goods to enter the Eastern European markets via Romania and gain a large share. Turkey and Romania are the loco-motive of the Balkan countries’ economy.

This study provided general information about Romania. The change in the economic system in the country has been discus-sed. Recent economic and commercial relations with Turkey have been mentioned.

KEYWORDS: Romania, Balkans, Transition Economy, Socialism

(2)

1. Romanya Cumhuriyeti Kimliği

Resmi Adı: Romanya

Yönetim Biçimi: Parlamenter

Cumhu-riyet

İdari Yapı: 41 Bölge ve 1 şehir idaresi Bağımsızlık Tarihi: 13 Temmuz 1878

(Osmanlı İmparatorluğundan)

Başkent: Bükreş

Başlıca Önemli Şehirleri: Bükreş,

Cluj-Napoca, Köstence (Constanta), Yaș, Timisoara ve Galati

Nüfusu: 21.904 (Bin) Yüzölçümü: 238.391 km2

Resmi Dili: Romence

Etnik Yapı: % 89,5’ini Romenler, %

6,6’sını Macarlar, % 2,5’ini Romlar (Çin-geneler) ve diğer etnik gruplar.

Din: % 87’si Ortodoks, % 7’si Protestan

ve % 5’i ise Katolik ve % 1 İslam (yakla-şık olarak)

Komşuları: Ukrayna, Moldova,

Maca-ristan, Sırbistan ve Bulgaristan

Para Birimi: Leu (RON)

GSYİH: 181.944 milyar dolar (IMF 2016 Tahmini)

Kişi Başına Düşen Milli Gelir: 9.157

USD Dolar (2016 IMF Tahmini)

Doğal Kaynaklar: Kerestelik orman, kömür, demir cevheri, tuz madeni Üyesi Olduğu Başlıca Uluslararası Ku-ruluşlar: AB, AG, BIS, BSEC, CE, EBRD, ECE, FAO, IAEA, IBRD, IFC, ILO, IMF, UN, UNCTAD, UNESCO, WB, WCL, WEU, WHO, WTOO, WTO

2. Temel Bilgiler

2.1 Coğrafi Yapı

Romanya, Avrupa’nın Güney Doğusunda Karadeniz’e kıyısı bulu-nan ve yaklaşık 22 milyon nüfusa sa-hip ülkedir. Batı Avrupa ülkeleri ile eski Sovyetler Birliği ülkelerinin kesiştiği bölgede olması ve önemli ticaret yol-larının kavşağı niteliği taşımaktadır. Bundan dolayı önemli coğrafi ve jeo-politik konuma sahiptir. Nüfus ve yü-zölçümü bakımından balkanların Tür-kiye’den sonra en kalabalık ve geniş ülkesidir. Komşularını Bulgaristan 608 km, Macaristan 443 km, Moldova 450 km, Sırbistan 476 km ve 531 km ile Uk-rayna oluşturmaktadır. Başkent Bükreş yaklaşık 2 milyon nüfusa sahip olup diğer büyük şehirler ortalama 300 bin nüfusludur. Romanya Karadeniz ve Tuna Nehri bağlantıları ile Avrupa ve Orta Doğu ülkeleri arasında coğrafi açıdan oldukça stratejik önemi bulun-maktadır.

İklim olarak, Orta Avrupa’ya has ılıman – karasal iklim tipi görülmekte-dir. Kış ayları soğuk ve karlı, yazları ise sıcak ve kurak geçmektedir. Yağmurlar ise genel olarak ilkbahar ve sonbahar aylarında etkili görülmektedir. Kış ayla-rında ortalama sıcaklık – 3 derecelerde seyrederken, yaz ayları ortalaması ise 22 – 24 derece civarındadır. Yıllık orta-lama yağış miktarı 600 – 700 mm iken, bu oran dağlık ve ormanlık bölgelerde 1000 mm’nin üzerine çıkmaktadır.

2.2 İşgücü, Etnik ve Dini yapı

Ülkede toplam çalışma yaşında olan işgücü ise yaklaşık olarak 10 mil-yon civarındadır. Son zamanlarda işsiz-liğin toplam işgücüne oranı ise yüzde 7.4’tür. Nüfusun yüzde 70’ini 15 – 64 yaş arası nüfus oluşturmaktadır. Ülke nüfusunun yüzde 89,5’ini Romenler, yüzde 6,6’sını Macarlar, yüzde 2,5’ini Romlar (Çingeneler) ve diğer etnik yapılar oluşturmaktadır. Resmi dil Ro-mence’dir, fakat Fransızca ve Almanca yaygın olarak kullanılan yabancı dil-ler arasındadır. Nüfus artış hızı diğer Avrupa ülkeleri gibi negatif yöndedir. Nüfusun azalmasında önemli etkenler arasında; ölüm oranının doğum ora-nından fazla olması ve dış ülkelere iş-gücü göçlerinin fazla olmasından kay-naklanmaktadır. Nüfusun yüzde 99’u Hristiyanlık dinine mensup, yaklaşık yüzde 1’i ise İslamiyet’e inanmaktadır. Hristiyanlığa inananların mezhep ola-rak dağılımı ise % 87’si Ortodoks, % 7’si Protestan ve % 5’i ise Katolik’tir.

2.3 Tarihçe

Osmanlı imparatorluğu, 1806 – 1812 Osmanlı – Rus savaşından mağlup olarak ayrılınca 1821 yılında Çarlık Rusya’sı ile Bükreş anlaşmasını imzalamak zorunda kalmıştır. Netice itibarıyla Besarabya bölgesini Rusya’ya bırakmıştır. Romanya, 93 harbi olarak bilinen 1878 Plevne’de Osmanlıların Ruslara karşı mağlubiyetinden önce 9 Mayıs 1877 tarihinde tek taraflı ba-ğımsızlığını ilan etse de tanınmamıştır.

(3)

Osmanlılar ise Romanya’nın bağımsız-lığını 13 Temmuz 1878 tarihinde res-men tanımıştır. 1878 yılında Berlin an-laşmasıyla Osmanlıdan ayrılan Eflak ve Boğdan Romanya adı altında birleşe-rek Bağımsız Romanya Cumhuriyetini oluşturmuştur. Fakat aslen Romanya toprağı olan Besarabya bölgesini Rus-lar geri vermemiştir. Besarabya bölge-si SSCB döneminde Moldova Sovyet Sosyalist Cumhuriyetine dahil edilmiş-tir.

Romanya 1947-1989 yılları arasında tam 42 yıl boyunca sosyalist sistem ile yönetilmiştir. 1990 yılında Doğu Blok’unun dağılmasıyla çok par-tili demokratik sisteme geçmiştir. 1990 yılı sonrasında serbest piyasa ekono-misine geçiş süreci başlamıştır. Geçiş reformlarını başarıyla uygulayan Ro-manya 2004 yılında NATO’ya ve 2007 yılında da Avrupa Birliğine üye olmuş-tur.

3. Genel Ekonomik Durum

Romanya, Polonya’dan sonra Orta ve Doğu Avrupa’nın en büyük ikinci pazarı durumundadır. Sosyalist dönemde sanayileşmeye önem ve-rilmesiyle birlikte ülke içinde büyük şehirlere kırsal bölgelerden göçler gerçekleşmeye başlamıştır. Büyüyen sanayi neticesinde, 1989 yılında GSYH içinde sanayi sektörünün payı yüz-de 57’ye kadar yükselmiştir. Sosyalist sistemin özellikle ağır sanayiye önem vermesi, bugünkü Romen ekonomi-sinin altyapısını teşkil etmektedir. Ro-manya’nın 1989 yılında işletme, mal ve hizmet üretim tesislerinin devlet kontrolünden özel sektöre geçişi dö-neminin ardından tarım ve sanayi sek-törlerinde küçülmeler ve daralmalar başlamıştır. 2007 yılına gelindiğinde sanayi sektörünün GSYH’daki payı %36,7’ye kadar gerilemiştir. Sosyalist dönemde hizmet sektörü ise yeterin-ce gelişememiştir. Bu durum sistemin felsefi yapısından kaynaklanmaktadır. Demokrasi ve piyasa ekonomisine ge-çişten sonra, hizmet sektöründe iyileş-meler başlamış ve GSYİH’daki payı ise 2007 yılı itibarıyla yüzde 55,9’a kadar

yükselmiştir. Bu oran, diğer geçiş ve AB ülkelerine göre oldukça düşük olsa da, orta ve uzun vadede artması müm-kündür.

İkinci Dünya Savaşından ağır kayıplarla çıkan Romanya, ekonomi-nin tüm sektörlerinde mücadeleler vermiş, 40 yıllık sürede ekonomisini toparlamayı başarmıştır. Ülke, ikinci Dünya Savaşından günümüze kadar geçen 60 yıllık sürede sosyalist, de-mokrasi ve AB gibi üç farklı dönem ve sistem yaşamıştır. Ekonomisini daha fazla kalkındırmak büyütmek için 1989 devriminden sonra piyasa eko-nomisine adapte olabilmek için geçiş reformları uygulayarak dış ticarete büyük önem vermiştir. Özellikle geçiş yıllarında devlet kontrolü altındaki işletme ve kuruluşların şeffaf şekilde özelleştirilmesi ve vatandaşların hayat seviyelerinin iyileştirilmesine yönelik politikalar uygulamaya başlamıştır. Bu tür ekonomik ve sosyal politikalar IMF, Dünya Bankası ve Avrupa Birliği tara-fından desteklenmiş ve teşvik edilmiş-tir.

Romanya 1989 yılında sosyalist sistemden ayrılmasıyla daha çok ser-best piyasa ekonomisi ve gelişmiş Av-rupa ülkeleri ile bağlantılara geçmiştir. Demokrasiye geçişten günümüze

bir-çok reformları gerçekleştirerek 17 yıl içinde NATO ve Avrupa Birliğine üye olmayı başarmıştır. 1989 yılı sonrası Romanya’da tarım ve sanayi sektörle-rinde küçülme ve daralma yaşanırken, hizmet sektöründe istenilen ölçüde olmasa da büyüme kaydedilmiştir. Yaklaşık 42 yıl merkezi planlama eko-nomisinde ve sosyalist sistemde kalan Romanya, piyasa ekonomisine geçiş dönemi veya “şok dönem” olarak bi-linen sıkıntılı dönemi 10 yıl gibi kısa sürede tamamlamıştır. 2000’li yıllar-dan sonra ekonomik gelişmeler ve büyümeler daha hızlı yaşanmış, ge-niş kapsamlı özelleştirmeler yapılmış, enerji, maden ve sanayi sektörleri ye-niden yapılandırılmıştır. Sosyalist sis-temden kalma eski ve hantal tesisler modernleştirilmiştir. 2000’li yıllarda en hızlı şekilde gelişen ve modernle-şen sanayi kolu otomobil üretimi ve eczacılık olmuştur (İGEME,2011). Her iki sektör de yabancı yatırımcılar tara-fından desteklenmiştir. Romanya’nın makroekonomik alanda ilk etapta uy-guladığı politikalar yoksul ve orta sınıfı güçlendirmek ve yoksullukla mücade-le olmuştur. 2005 yılı CIA’nın tahmini verilerine göre ülke nüfusunun yüzde 25’i yoksulluk sınırının altında yaşa-maktadır (CIA World Factbook, 2011).

(4)

Uygulanan politikalar neticesinde yoksullukla mücadelede büyük ölçü-de başarılı olunmuş, bu oran daha aşa-ğılara çekilmiştir.

Romanya, tarım ve hayvancı-lık açısından, oldukça verimli ovalara ve topraklara sahiptir. Birçok çeşit ta-rım ürünü yetiştirilme ve yetiştirilme-ye de elverişlidir. Hayvancılık sektörü de tarım kadar gelişmiş durumdadır. Avrupa ülkeleri ile genel kıyaslama yapıldığında geri kaldığı görülmekte-dir. Geri kalmasının nedenleri arasın-da, tarım arazilerinin küçük parçalara ayrılmış olması, tarım ürünlerinin iç ve dış piyasada istenilen ölçüde pa-zarlanamaması, üretici kesime yeterli desteklemenin yapılamaması ve son olarak da ülke içinde tarım ürünlerini işleyecek modern tesislerin yetersizliği gösterilebilir. Aynı durumun hayvan-cılık sektöründe de geçerli olduğunu söylemek mümkündür. Fakat tesis ve işletmelerde (Avrupa Standartları) ge-rekli düzenlemeler yapıldığında, Avru-pa’nın en zengin tarım ve hayvancılık

sektörüne sahip olma potansiyeli kaçı-nılmazdır.

Son zamanlarda Romanya’da üretilen mal ve hizmetler sektörler ba-zında ele aldığımıza; endüstri ürünle-rini kömür, petrol, gaz, kimyasallar ve metaller, makine üretimi, gemi inşaat sanayi, kara ve demiryolu taşımacılığı ekipmanları, iletişim ekipmanları, trak-törler ve inşaat ekipmanları, elektrik enerji üretimi, elektrik enerjisi üretimi, medikal ve bilimsel araçlar, dayanık-lı tüketim malları, tekstil, gıda sanayi oluşturmaktadır. Tarım ürünleri ise; tahıl, şeker pancarı, ayçiçeği tohumu, sebze ve meyveler, kırmızı et ve süt oluşturmaktadır.

Romanya 2000’li yıllardan sonra ortalama yüzde 6’lık ekonomik büyümeye ulaşsa da 2009 küresel krizden etkilenmiştir. Küresel kriz eko-nomide küçülme ve daralmalara yol açmıştır. En fazla küçülme inşaat sek-töründe hissedilmiştir. Yine ekonomik küçülme ve daralmaya başka ülkelere işgücü göçleri de etkili olmuştur. Kriz sonrasında da ülke, makroekonomik göstergeler açısın-dan diğer Doğu Avrupa ülkeleri gibi AB ülkeleri or-talamalarının ge-risinde kalmıştır. 2014 yılı verilerine göre toplam istih-damın yüzde 30’u tarım, yüzde 23’ü sanayi ve yüzde 47’si hizmet sek-törlerinde istih-dam edildiği gö-rülmektedir. 2014 yılı işsizlik oranının yüzde 6,9 olarak görülse de, genç nüfusta bu oran yüzde 20,8 olarak karşımıza çıkmak-tadır. IMF, Romen ekonomisine biraz daha pozitif yak-laşımla bakarak,

2016 yılı ekonomideki büyüme tah-minlerini yüzde 4.2 olarak ön görmek-tedir. IMF’nin bu yorumu Romanya’nın makroekonomik yapısını azda olsa de-ğiştirmesi beklenmektedir.

“Romanya’nın uzun vadeli bir gelişme sağlaması için hedefleri arasında te-mel altyapı eksikliklerinin giderilmesi, teknoloji ve Ar-Ge’nin desteklenerek ekonomik rekabetin artırılması, eğitim sisteminin iyileştirilerek insan serma-yesinin geliştirilmesi, idari kapasitenin güçlendirilmesi ve bölgeler arası fark-lılıkların giderilmesi bulunmaktadır (Romanya Ticaret Müşavirliği, 2010)”. 2015 Euro stat verilerine göre Roman-ya’nın GSYH’sı 177 milyar dolar olup, reel GSYH büyüme oranı ise yüzde 3,6 olarak gerçekleşmiştir. Kişi başına düşen GSYH ise 9.080 dolar civarın-dadır. 2015 yılında eksi enflasyonun yaşandığı ülkede işsizlik oranı yüzde 6,4 olmuştur. Asgari ücretin 235 avro olan Romanya’da kişi başına düşen dış borç ise 5.012 dolar olarak karşımıza çıkmaktadır1.

3.1 Dış Ticaret

Romanya, 1980’li yıllarda ka-palı ekonomi sistem içinde yer alırken, sistem gereği mal ve hizmet ithalatını en az seviyede tutarak, özellikle gıda ve enerji ihracatını artırarak elde ettiği ticaret fazlalıklarıyla ikinci Dünya Sa-vaşından kalma dış borç ödemelerin-de kullanmıştır. 1989 yılına kadar dış ticaretinin büyük kısmını Doğu Blo-ku olarak bilinen sosyalist ülkeler ile yapmıştır. 1990 yıllarına gelindiğinde ülke, petrol ürünleri ihracatı ve gıda ve tüketim mallarını da iç piyasaya yön-lendirerek ihracat politikalarını değiş-tirmiştir. Netice itibarıyla diğer geçiş ülkelerine kıyasla halkın refah düze-yinde gerilemeler yaşanmaya başla-mıştır (Romanya Ülke Raporu: 2012).

Geçiş döneminden sonra Romanya ihracatının yüzde 70’ini Avrupa Birliği üyesi ülkelerle gerçekleştirmektedir. Sebep olarak ise bu ülkelerin yakın ol-ması, taşımacılığın kolay olması hem

1 Romanya ile İkili İlişkiler / T.C. Dışişleri Bakanlığı www.mfa.gov.tr › Dış Politika ›

(5)

de bu ülkelerin satın alma gücünün yüksek olmasından kaynaklanmak-tadır. Başka bir neden olarak da eski Doğu Bloku ülkeleri ekonomilerinin bozulması ve halkın satın alım gücü-nün zayıflaması gösterilebilir. Günü-müzde Romanya’nın başlıca ticaret ortaklarını başta Almanya olmak üze-re, İtalya, Fransa, Macaristan, Türkiye, Polonya ve Rusya Federasyonu oluş-turmaktadır.

Romanya’nın AB’ye tam üye olması, reformların uygulanması ve yabancı yatırımcılar açısından bürok-rasinin azaltılması, özellikle yabancı yatırımcılar bakımından hedef ülke haline gelmiştir. 2011 yılında Roman-ya, hedef Pazarlar arsında yabancı ya-tırımcı açısından cazip ilk 12 ülke ara-sında yerini almıştır.

4. Türkiye – Romanya İlişkileri

4.1 Siyasi İlişkiler

Romanya’da 1947 yılında Cum-huriyet ilan edilmiş, sırasıyla 1955 yılında Varşova Paktı’na ve Birleşmiş Milletlere üye olmuştur. 1989 yılında Varşova Paktı üyesi ülkelerin birlikten kopmaya başlamasıyla Çavuşesku re-jimi yıkılmıştır. Nisan 1990 yılında ilk serbest seçimler yapılmış ve ülke ser-best piyasa ekonomisine doğru gü-venli adımlarla ilerlemeye başlamıştır. Bu gelişmelerin ardından Romanya 2004 yılında NATO’ya ve 2007 yılında da AB’ye tam üye olarak katılmıştır. Türkiye bu dönemlerde Romanya ve Bulgaristan’ın NATO üyeliklerini parla-mentoda kabul edilen kararla destek-lemiştir. Kısacası Romanya ve Bulgaris-tan’ın AB üyelikleri Türkiye’nin NATO üyelik katkılarıyla gerçekleşmiştir.

Romanya’nın, Türkiye’yi Batı ve

Kuzey Avrupa’ya, İskandinav ülkeleri-ne ve Rusya Federasyonuna bağlayan yollar üzerinde olması, aynı zamanda Balkan coğrafyasının merkezinde yer alması jeopolitik olarak büyük önem taşımaktadır. Her iki ülkenin Karade-niz’e sınır olması karşılıklı ticari ilişki-leri yoğunlaştırmaktadır. Romanya’da bulunan soydaşlarımız olan Tatar ve Türk nüfusları iki ülke arasında köprü vazifesi üstlenmektedir. Karşılıklı barış ve diyaloğun pekişmesinde önemli rol almaktadırlar.

İki ülke arasındaki ilişkilerin başlangıcı tarihin derinliklerine da-yanmaktadır. Türkiye – Romanya ara-sında var olan yakın dostluk çerçevesi içinde siyasi, kültürel, ekonomik ve in-sani ilişkiler bulunmaktadır. 2011 Ara-lık ayında imzalanan Stratejik OrtakAra-lık Belge’siyle ilişkiler daha ileri seviyeye yükseltilmiştir. Her iki ülke Balkanlar coğrafyasının en güçlü ülkelerini oluş-turmaktadır. Stratejik ortak işbirliği yapması balkanlarda barış ve huzur için ayrı önem arz etmektedir. Her iki ülke Balkanlar coğrafyasının şekillen-mesinde önemli roller üstlenmektedir. Romanya’da yaklaşık 70 bin soyda-şımız yaşamaktadır. Resmi olarak ta-Tablo 1. Türkiye – Romanya Arasında ikili Ticaret Rakamları (Milyon dolar)

Yıllar İhracat İthalat Denge Hacim

2013 2.600 3.600 -1.000 6.200

2014 3.008 3.362 -354 6.370

2015 2.817 2.600 217 5.417

2014/2015 % Değişim -6.4 -22.7 161 -15

(6)

nınan diğer azınlıklar gibi kurdukları birlik ve dernek aracılığıyla Romanya devletinin kendilerine tanıdığı ana-yasal haklardan yararlanmaktadır. Ül-kede azınlıklara ait birlikler bir siyasi parti statüsünde kabul edilmekte ve nüfus oranına göre Romanya Parla-mentosunda temsil edilmektedir. Gü-nümüzde Türklerin ve Tatar Türklerinin parlamentoda birer temsilcisi bulun-maktadır2.

4.2 Ticari ve Ekonomik İlişkiler

1990’lı yıllarda Romanya’nın serbest piyasa ekonomisine geçiş sü-recine girmesinden itibaren karşılıklı dış ticaret hacminde artışların olduğu aşikar olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle Romanya’nın 2007 yılında AB üyesi olmasıyla Ortak Ticaret Politika-sına tamamen uyum sağlamıştır. “Ro-manya, Türkiye ve AB dışındaki üçüncü ülkelerden sanayi mamulü ithalatında AB’nin Ortak Gümrük Tarifesini (OGT), tarım ürünlerinde ise ilgili ülkelere ta-viz verilen ürünler dışında yine Dünya Ticaret Örgütü taahhütlerini uygula-maktadır. Dış Ticaret Müsteşarlığı veri-lerine göre Romanya’ya

yapılacak ithalat ve ih-racatta herhangi kısıt ve sınırlama yoktur an-cak sadece insan sağlı-ğına ve hayatına zarar verebilecek ürünlerde yasaklamalar ve kısıt-lamalara gidilmektedir. Bu gibi ürünler içim ise Romanya hükümetinin gerekli birimlerinden izinlerin alınması ge-rekmektedir” (Roman-ya Ülke Raporu, OKA, 2011: 13).

Türkiye - Ro-manya arasındaki de-niz yolu mesafesinin kısa olması, Romanya ve Doğu Avrupa

pazar-2 Romanya ile İkili İlişkiler / T.C. Dışişleri Bakanlığı

www.mfa.gov.tr › Dış Po-litika › Bölgeler › Avrupa › Romanya

larına Türk mallarının girişi ve büyük pay alması olası bir durumdur. Bölge-nin Güçlü iki ülkesi olan Türkiye ve Ro-manya Balkan ülkeleri ekonomisinin lokomotifi vazifesini üstlenmektedir. Her iki ülke; Türkiye’nin girişim ve ön-cülüğüyle 25 Haziran 1992 tarihinde İstanbul’da kurulan, Karadeniz Ekono-mik İşbirliği (KEİ) örgütü üyesidir. Aynı zamanda KEİ’nin kilit ülkeleri konu-mundadır. Yine Romanya, Türkiye’nin Balkanlardaki en büyük ticari ortağı durumundadır.

2015 yılı verilerine göre Türki-ye’nin, Romanya’ya ihracatı 2,8 milyar doları geçmiş durumdadır. Aynı yılın ithalat rakamları ise 2,6 milyar seviye-sindedir. Yıllar itibarıyla iki ülke arasın-da dış ticaret dengeleri incelendiğinde önemli bir açık söz konusu değildir. Türkiye’nin Romanya’ya başlıca ihraç ürün kalemlerini; Tekstil ürünleri, de-mir – çelik, kara taşıtları, enerji üreten makine ve cihazlar oluşturmaktadır. İt-hal ürün kalemlerini ise metal cevher-leri, kara taşıtlar, hurda demir, binek otomobilleri ham petrol ve ürünleri oluşturmaktadır.

5. Sonuç ve Öneriler

1990’lı yıllarda Doğu Blok’unun yıkılmasıyla ülke içinde yaşanan dönü-şüm ile beraber dış politikalarında da önemli değişimler yaşanmaya başla-mıştır. Özellikle II. Dünya Savaşından sonra farklı kutuplarda yer alan Türki-ye ve Romanya, Soğuk Savaşın sona ermesi ve Romanya’nın demokrasiye geçişi ile birlikte ikili siyasi ve ticari iliş-kiler büyük ivme kazanmıştır. Türkiye, Romanya’nın NATO ve AB üyeliklerine destek vererek, karşılıklı dostluk ve iş-birliğine önemli katkılar sağlamıştır. Her iki ülke Karadeniz Ekonomik İş-birliği Örgütüne üye olması, Balkanlar coğrafyasında bulunması ve uzun yıl-lar tarihi birlikteliklerin olması gibi or-tak yönler değerlendirilebilir. Yine gü-nümüzde bulundukları bölgede güçlü ekonomilere sahip olan Türkiye ve Ro-manya Balkanlarda barışa, istikrara ve ekonomik kalkınmaya katkı sağlaması mümkündür.

Romanya’da Osmanlı döne-minden kalan Türk ve Tatar nüfusunun

(7)

varlığı, gelenek ve inançlarını özgürce yaşamaları iki ülke arasındaki ilişkilere pozitif ivme katmaktadır. Yine 2005 yı-lında İstanbul’da Romen Kültür Ensti-tüsü’nün açılmış olması ve ünlü bilgin Dimitrie Cantemir’in İstanbul’da bulu-nan evinin Müze olarak açılması karşı-lıklı kültürel ve etnik ilişkiler açısından önem arz etmektedir.

Türkiye ticari bakımdan Bal-kanların derinliklerine, İskandinav ülkelerine ve eski sosyalist ülkelere ulamada Romanya’nın bulunduğu ko-numu en iyi şekilde değerlendirebilir. Yine aynı şekilde Romanya Orta Doğu ve Kafkaslara ulaşmada Türkiye’nin je-opolitik durumunu değerlendirebilir. Yine her iki ülke Balkanlarda rekabet-ten ziyade birbirlerini tamamlayıcı du-rumda olabilir.

Kaynakça:

• BÂLDAN,F. C. (2015), “Analysis Of

The Political Component Of The Country Risk For Romania”, Fa-culty of Economics, University of Pitesti, Scientific Bulletin – Econo-mic Sciences, Volume 14/ Issue 1 pp: 49 – 55

• DEİK, (2009), Romanya Ülke Bülte-ni

• Economist Intelligence Unit (2015) • GDP data source: http://data. worldbank.org/data-catalog/wor-ld-development-indicators

• GDP projections: http://data.wor- ldbank.org/data-catalog/global-e-conomic-prospects

• Gross domestic product 2015 - World DataBank - World Bank databank.worldbank.org/data/ download/GDP.pdf

• GWARTNEY, j. , LAWSON, R. & HALL, J. (2015), Economic Freedom of the World, 2015 Annual Report • Romanya - Vikipedi

https://tr.wiki-pedia.org/wiki/Romanya

• Romanya ile İkili İlişkiler / T.C.

Dı-şişleri Bakanlığı www.mfa.gov.tr › Dış Politika › Bölgeler › Avrupa › Romanya

• Romanya Ülke Raporu, Orta Kara-deniz Kalkınma Ajansı (OKA), 2011 • Romanya Ülke Raporu, 2012 • T.C. Dışişleri Bakanlığı, www.mfa.

gov.tr › Dış Politika › Bölgeler › Av-rupa › Romanya

• T. C. Ekonomi Bakanlığı www.eko-nomi.gov.tr/portal/faces/home/ disIliskiler/.../html-viewer-ulkeler; • Turkey.mfa.gov.by/tr/ticaret_ve_ ekonomi_servisi/ikili_ticari_iliski-leri/ • Türkiye-Romanya İlişkileri | BİL-GESAM www.bilgesam.org/ince-le/146/-turkiye-romanya-iliskileri • URAL, S., KILINÇ, S. (2015), Türkiye

– Romanya İlişkileri (1923 – 1950), Kafkas Üniversitesi İktisadi ve İdari • Bilimler Fakültesi KAÜ İİBF Dergisi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu kapsamda çalışmada Birleşmiş Milletler Kalkınma Programının (UNDP); Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi, Cinsiyete Dayalı Ge- lişme Endeksi ile İnsani

Türkiye açısından konu irdelenecek olursa; Köstence Limanına Türkiye’den en yakın mesafe (Ambarlı Limanından) ise yaklașık 600 km’dir, bu açıdan

Romanya Türkleri, bugün de eski bir Osmanlı toprak parçası olan Dobruca bölgesinde yaşamaktadırlar. Resmi makamlarca Türk topluluğu, Türkler ve Ta- tarlar olmak üzere iki

1- Sarı Saltuk Baba Türbesi, 2- Koyunbaba Türbesi, 3- Gazi Ali Paşa Türbesi; Isaccea (isakça)'da: 4- isak Baba Türbesi; Maçin'de: 5- isak Baba Türbesi; Fıntına Mare

Bulgaristan ve Sırbistan ile olan sınırının büyük kısmı Tuna Nehri ile çizilen ülkenin güneyi, güneybatısı, batısı ve kuzeydoğusu bu nehir ve kolları

Ayrıca mandalarda hidatidozun incelend iği bir çalışmada (Türkmen. 32) ki s t h idatik tespit edildiği ak- ciğerlerde karaciğerden daha fazla kist hidatik

Dikitin etraf~nda bir ara~t~rma yap~lamad~~~ndan, anlam~~ ve i~levi konu- sunda kesin ~eyler söyleyemiyoruz. Ariassos ve üçkap~lar gibi Roma yerle~melerinin çok yak~n~nda

Kürdyan, Eremya Çelebinin bu son yangın hakkında yazdıklarını makalesinde ikti­ bas ettiği ve ilk manzumede de yangının Odun Kapısından çıktığı kayıtlı