• Sonuç bulunamadı

Günümüzde gelişmiş ülkelerin başarısı büyük ölçüde yeni teknolojileri kullanmaları ile ilişkilidir. Ülkelerin yeni teknolojileri kullanmaları ise bilimsel ve teknolojik kapasitelerine bağlıdır.91 Bu durum, firmaların günümüzün hızla değişen rekabet ortamında ayakta kalabilmek için ürünlerini, hizmetlerini ve üretim yöntemlerini sürekli olarak değiştirmeleri ve yenilemelerini gerektirmektedir. Bu değiştirme ve yenileme işlemi ise “yenilik” olarak adlandırılmaktadır.92

Yenilik kavramını ekonomi biliminde ilk kez gündeme getiren kişi Joseph Schumpeter olmuştur. Yeniliği yeni bir üretim fonksiyonunun oluşturulması olarak tanımlayan Schumpeter, üretilen bilgilerin ya da icatların, kullanılabilir veya pazarlanabilir ürün ve süreçlere kendiliğinden dönüşmediklerini ileri sürmüştür.

Schumpeter’e göre üretilen bilgilerin kullanılabilir hale gelmesi için yeniliğe gerek duyulmaktadır.93

Bilim ve teknoloji dünyasının son yıllarda en çok kullanılan, en güncel sözcüklerinden birisi olan yenilik Türkçede yenilikçilik, yenilenme ve inovasyon gibi kavramlarla adlandırılsa da bu sözcüklerin yenilik sözcüğünün ancak bir kısmını tanımlayabildiği, anlamını tam olarak vermediği belirtilmektedir. Türkiye’de yenilik alanında ilk çalışanlardan birisi olarak kabul edilen Şirin Elçi, Latince

“innonvatus”tan türeyen yenilik sözcüğünün Türkçede tam karşılığı olmadığını, bu

91 Belgin Akçay, “Avrupa Birliği’nde Ekonomik Kriterler”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: 56, Sayı: 3, Ankara, 2003, s. 33, http://auhf.ankara.edu.tr/dergiler/auhfd-arsiv/AUHF-2007-56-03/AUHF-2007-56-03-akcay-2.pdf, (ss. 11-52) ( 02.09.2009)

92 Şirin Elçi (2006), İnovasyon (Kalkınmanın ve Rekabetin Anahtarı), Meteksan Bilişim Grubu ve BT Haber Katkılarıyla, 7. Baskı, Acar Matbaacılık, Ankara, 2006, s. 2.

93 Yumuşak, op. cit., s. 28.

nedenle, inovasyonun teknik bir sözcük olarak kabul edilip tıpkı “teknoloji”

sözcüğünde olduğu gibi dilimize oturtulması gerektiğini ileri sürmektedir.94

Yenilik, yenilik ekonomisi ile birlikte gündeme gelen ve önemi her geçen gün artan bir kavramdır.95 Ancak yenilik kavramı konusunda sık sık düşülen bir yanılgı, bu kavramı icat ya da AR-GE kavramları ile karıştırmaktır. Yenilikte icatlardan büyük ölçüde yararlanılsa da asıl önemli olan “ekonomik getirisi olan” henüz yapılmamış, bilinmeyen şeyleri yapmaktır. Yenilik keşfedilmemiş olanı icat etmeyi değil, değer yaratma yollarını keşfetmeyi hedeflemektedir. Bunun yanı sıra yenilik ticari başarıyı gerektirirken icat etmek her zaman ticari başarıyı garantilemez. Bu konuda verilen güzel bir örnek, J. Murray Spengler tarafından icat edilen elektrikli süpürgedir. Spengler buluşunu ticarileştiremediği, bir başka deyişle yeniliğe dönüştüremediği için, bu buluş uzun zaman işe yaramamış, ancak W.H. Hoover isimli bir deri imalatçısı tarafından ticari ürün haline getirilebilmiştir. Ve bunun sonucunda Spengler adı değil, Hoover adı dünya çapında bilinip yayılmıştır.96

Yine bir başka çarpıcı örnek modern dikiş makinesidir. 1846 yılında Bostonlu bir mucit olan Elias Howe tarafından icat edilen bu makine Isaac Singer tarafından yeniliğe dönüştürülmüştür. Singer, Howenin dikiş makinesi için aldığı patentten yararlanarak, dikiş makinesi deyince akla ilk gelen marka ve isim olmayı başarmıştır.97 Bugün isimlerini hepimizin bildiği “ilk”leri yapanlar aslında onları icat

94 Focus Innovation, İnovasyon: Nedir, Ne Değildir?, s.1, http://www.focusinnovation.net/Innovation.aspx, ( 31.08.2009).

95 Yumuşak, op. cit., s. 28.

96 Elçi (2006), op. cit., s. 19.

97 Kadri Yamaç, “Nedir Bu İnovasyon/”, Üniversite ve Toplum, Bilim, eğitim ve Düşünce Dergisi, Aralık 2001, Cilt: 1, Sayı 3., S. 1, http://www.universite-toplum.org/text.php3?id=38 , (24.06.2008)

edenler değil, onları başarıyla ticarileştirenlerdir. Bir başka deyişle yeniliği yapanlardır.98

Yenilik konusunda düşülen bir başka yanılgı da yeniliği AR-GE ile karıştırmaktır. Bilim ve teknolojinin bir girdisi olan AR-GE yeniliği destekleyen faaliyetlerden birisidir. Ancak AR-GE yapanların girişimcilik yeteneklerinin olmaması durumunda değer yaratmaları beklenemez.99

Yenilik temelinde iki taraflı bir olgu veya bir eşleşme faaliyetidir. Bir taraftan iktisat mantığı ile yeni bir ürün veya üretim süreci için potansiyel piyasa talebinin ya da bir ihtiyacın çok iyi anlaşılmasını gerektirirken, bir taraftan da temini kolay teknik bilgiler ve aynı zamanda özgün araştırmaların sonucu olan yeni bilimsel ve teknolojik bilgiler gerektirmektedir. Yenilik literatürü de her zaman bu iki cepheden birine ağırlık veren bir teori kurma çabalarıyla doludur.100

İktisatçılar genel olarak talep yanına ağırlık verirlerken, bazı bilim adamları da özgün araştırma ve yeniliğe ağırlık vermektedirler. Ancak, tek taraflı yaklaşımlar birbirlerini dışlayan değil tamamlayıcı teorilerdir ve bilimin ittiği teorilerle (arz yanlı), talebin çektiği (talep yanlı) teoriler olarak bir araya getirilmelidir.101

Bilimsel ve teknolojik faaliyetler ve bunların ölçülmesi konusunda üye ülkeler arasında anlayış birliği sağlayabilmek amacıyla çeşitli el kitapları hazırlayan OECD’nin bu yayınlarından birisi de Oslo Kılavuzu (Oslo Manual) olup yenilik verilerinin toplanması ve yorumlanması için ilkeler getirmektedir.102 Yenilik ve

98 Tamer Müftüoğlu, Türkiye’de Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler ve KOBİ’ler. Turhan Kitabevi, 6. Baskı, Ankara, 2001, ss. 230-231.

99 Elçi (2006), op.cit., s. 23.

100 1960’lardan günümüze yenilik tanımları konusunda daha fazla bilgi için Bknz. Şirin Elçi, op. cit., ss. 27-30.

101 Freeman, op. cit., s. 233

102 Cemil Arıkan ve Diğerleri, Ulusal İnovasyon Sistemi: Kavramsal Çerçeve, Türkiye İncelemesi ve Ülke Örnekleri, TÜSİAD Yayın No: TÜSİAD-T/2003/10/362, İstanbul, Ekim 2003, s. 27,

türleri konusunda sistematik tanımlamalar getiren ve Avrupa Komisyonu ve Eurostat tarafından da temel alınan bu kılavuzun tercümesi, 2006 yılında TÜBİTAK tarafından yapılmıştır. Oslo Kılavuz’una göre, “yenilik, işletme içi uygulamalarda, işyeri organizasyonunda veya dış ilişkilerde, yeni veya önemli derecede iyileştirilmiş bir ürün (mal veya hizmet) veya süreç, yeni bir pazarlama yöntemi ya da yeni bir organizasyonel yöntemin gerçekleştirilmesidir”.103 Oslo Kılavuzu’nda, yenilik faaliyetleri ile yenilikçi firmaların tanımı da yapılmıştır.

Oslo Kılavuzuna göre yenilik faaliyetleri, yeniliklerin uygulanmasına yol açan veya yol açması öngörülen tüm bilimsel, teknolojik, organizasyonel, finansal ve ticari adımlar” iken “yenilikçi firma, inceleme dönemi süresince bir yenilik gerçekleştirmiş olan firmadır”. 104

Kavram olarak hem bir süreci (yenileme/yenilenme) hem de bir sonucu (yenilik) anlatan yenilik, süreç olarak bir fikri, pazarlanabilir bir ürün ya da hizmete, yeni ya da geliştirilmiş bir imalat ya da dağıtım yöntemine, ya da yeni bir toplumsal hizmet yöntemine dönüştürmeyi ifade etmektedir. Aynı sözcük bu dönüştürme süreci sonunda ortaya konan pazarlanabilir yeni ya da geliştirilmiş ürün, yöntem ya da hizmeti de anlatmaktadır.105

TÜBİTAK ise “Türkiye’nin Bilim ve Teknoloji Politikası” adlı dokümanda AB ve OECD’nin tanımlarına işaret ettikten sonra, yenilik sürecinde bilim ve

http://www.tusiad.org/tusiad_cms.nsf/LHome/E6CF1F858875AC09C225733E00419608/$FILE/ulusa l.pdf, (03.09.2009)

103 OECD (2006), Oslo Kılavuzu: Yenilik Verilerinin Toplanması ve Yorumlanması için İlkeler, 3. Baskı, TÜBİTAK Tarafından Hazırlanan Türkçe Çevirisi, Ankara, Şubat 2006, s. 50, http://www.tubitak.gov.tr/tubitak_content_files/BTYPD/kilavuzlar/Oslo_3_TR.pdf, (03.09.2009).

104 OECD (2006), op. cit.,s. 51.

105 Arıkan, op. cit., s. 23.

teknolojinin oynadığı rolü vurgulayarak, yeniliği bilim ve teknolojiyi ekonomik ya da toplumsal faydaya dönüştürmek olarak tanımlamıştır.106

Bilim ve teknoloji etkinliğinin tüm süreçlerini kapsayan yenilikten beklenen, bilim ve teknoloji etkinliğinde bir fikrin kuram, eylem ve sonuç bakımından yarara dönüşmesi ve belki de anlam bakımından çok önemli bir unsur olarak bu yararın pazarlanabilir somut bir çıktı ile birlikte olmasıdır. Dolayısıyla yenilik, basit anlamda bir yenilenme değil, yenilenmenin kuramsal aşamasından başlayarak yenilik ürününü de içine alan ve pazarlanabilir niteliğini kabul eden bir süreçtir. 107

Sonuç olarak yenilik bilimsel araştırmadan icada, geliştirmeye ve ticarileştirmeye kadar yeni bir ürün veya üretim süreci yaratmaktaki tüm faaliyetleri kapsamaktadır.108