• Sonuç bulunamadı

2. BÖLÜM YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARININ PERFORMANSLARINA

2.1 VERİMLİLİK, ETKİNLİK VE MALİYET ETKİNLİK

Verimlilik kavramı, etkinlik konusu ile yakından ilişkilidir ve fiyat, tahsis, teknik ve ölçek etkinliği gibi bir dizi etkinlik bileşenini içermektedir (Sherman ve Zhu 2006, s. 4). Bu bileşenler, bir firmanın genel etkinlik düzeyini analiz etmek için ekonomik bir temel oluştururken; her firma tüm bu bileşenleri kullanmaktadır. Rekabetçi bir piyasada, her bir firma, verimliliği ve etkinliği arttırarak firmanın performansını arttırmayı amaçlamaktadır. Zira firmaların verimlilik ve etkinlik ölçümü firmaların kendi performansı hakkında önemli bilgiler sağlamaktadır.

Bunun yanı sıra etkinlik ile verimlilik kavramları genellikle birbirlerinin yerine kullanılsa da bu iki kavram aslında aynı anlamı taşımamaktadır. Sherman ve Zhu (2006), "verimlilik" ve

"etkinlik" terimlerinin pek çok bağlamda değiştirilebilir şekilde kullanılabileceğini belirtirken, Coelli ve diğerleri (2005), bu terimlerin tam olarak aynı şey olmadığını savunmaktadırlar.

Nitekim verimlilik genellikle, her birim girdi ile üretilen çıktı miktarı arasındaki ilişki olarak tanımlanır ve performansın doğal bir ölçüsü olarak görülmektedir (Chambers, 1989, s.235). Bir firma belirli bir çıktı seviyesini üretmek için minimum bir girdi miktarını veya belirli bir girdi seviyesinden daha fazla çıktı üreten verimlilik artışlarını gerçekleştirebilmektedir. Bu durumda, bir firmanın verimliliği, üretilen çıktıların kullanılan girdilere oranı olarak tanımlanmaktadır (Coelli ve diğerleri, 2005, s.2).

Etkinlik ise eldeki teknoloji ile kullanılan kaynakların dağılımı (Viscusi ve diğerleri, 2005, s.66) yani yapılan işin niteliği (Güran 2005, s.115) ile ilgilenmektedir. Şekil 4, etkinlik kavramını daha iyi açıklayabilmek için tek bir girdinin (X) ve tek bir çıktının (Y) olduğu basit bir üretim sürecini ele almaktadır. Şekil 4’teki OF’ eğrisi, maksimum etkinlikte girdiler kullanılarak gerçekleştirilebilecek mümkün olan maksimum çıktı düzeyini belirleyen üretim sınırını temsil etmektedir. Bu nedenle üretim sınırı, incelenen endüstrideki son teknoloji durumunu tasvir etmektedir (Coelli ve diğerleri, 2005, s. 3). Şekilde A, B, C, D ve E noktaları belirli karar verme birimlerinin üretim seviyelerini göstermektedir. Üretim sınır çizgisi üzerindeki ve altındaki girdilerin ve çıktıların karışımı, uygulanabilir tüm girdi-çıktı kombinasyonlarının esnek üretim

seti olarak kabul edilmektedir. Yani, üretim sınır eğrisinin tam üstünde girdi ve çıktıların karışımına sahip bir firma, teknik açıdan etkin olarak sınıflandırılabilir. B, C ve D firmaları teknik açıdan etkindir; diğer taraftan üretim sınır çizgisi eğrisinin altında faaliyette bulunan A ve E firmaları teknik açıdan etkinsizdir. Burada A ve E noktalarının teknik açıdan etkin olmamasının sebebi eldeki girdi miktarıyla daha fazla çıktı üretebilecek iken bunu gerçekleştirmemelerinden kaynaklanmaktadır.

Şekil 4. Üretim Sınırı ve Teknik Etkinlik

Kaynak: Coelli ve diğerleri (2005, s.4), yazar tarafından düzenlenmiştir.

Ayrıca Coelli ve diğerleri (2005) etkinlik ve verimlilik arasındaki ayrımı göstermek için Şekil 5'teki grafiği kullanmışlardır. Şekilde 0F’ eğrisi eldeki tüm girdi ve çıktı seçenekleri ile meydana gelebilecek üretim olanakları kümesinin sınırını göstermektedir. Buna göre sınırı gösteren OF’ eğrisi üzerinde faaliyet gösteren her firma etkin olarak kabul edilmektedir.

Verimlilik ise firmanın ürettiği çıktıların, kullandığı girdilere oranı olarak tanımlanıp, orijinden geçen bir doğru üzerindeki bütün noktaların eğimi, (X/Y) verimliliği göstermektedir. Buna göre şekilde, A firması, daha büyük bir eğime sahip olan bir B firmasının sahip olduğu teknik olarak etkin çıktı düzeyini gerçekleştirebilmesi için, daha iyi bir verimlilik seviyesi elde etmek zorundadır. B firması ise teknik açıdan etkin bir firma olarak faaliyet göstermesine rağmen, en yüksek çıktı-girdi oranına sahip olan ve en iyi üretim ölçeğine sahip olarak sınıflandırılan C firmasının üretkenlik seviyesine ulaşabilecek kapasiteye sahip olduğu görülmektedir. C noktasında, doğru, üretim sınırına teğettir; dolayısıyla C noktasının eğimi en yüksektir.

Böylece, üretim sınırı üzerinde mümkün olan maksimum verimlilik noktası olan C noktasından başka bir seviyede faaliyet gösteren herhangi bir firma, daha düşük verimliliğe sahiptir. Buna göre, maksimum verimlilik sağlamak isteyen ve ekonomik olarak etkin tanımlanmak isteyen firmalar üretim sınırı üzerindeki optimum ölçek noktasında olmaları gerekmektedir. Zira üretim

sınırındaki diğer tüm firmalar teknik etkinliği sağlamış olsalar da, tahsis etkinliğini10 sağlayamamışlardır.

Şekil 5. Etkinlik, Verimlilik ve Üretim Ölçeği

Kaynak: Coelli ve Diğerleri (2005, s.5), yazar tarafından düzenlenmiştir.

Şekil 5'te gösterildiği gibi, sadece bir firma (firma C) optimal bir ölçek koşuluna ulaşmaktadır.

B ve D firmaları teknik etkinliği sağlarken, ekonomik etkinliği sağlayamamaktadırlar.

Dolayısıyla, B ve D firmaları, tahsis edici verimlilikte iyileşme arayışına ihtiyaç duymaktadırlar. Örneğin, B firması hem girdiyi hem de çıktıyı azaltarak ya da girdiyi arttırmadan B2 noktasına geçerek C noktasındaki gibi ekonomik etkinliği sağlayabilir. Bu eylem ölçeğe göre getiri olarak tanımlanır veya ekonomide ölçek etkinliği olarak kullanılır.

Farell (1957), karar verme birimlerine ait etkinlik bileşenlerinin çerçevesini teknik, tahsis ve ekonomik (toplam) etkinlik şeklinde çizmiştir. Etkinliğin iki bileşeni vardır bunlardan biri teknik diğeri ise tahsis etkinliğidir. Teknik etkinlik mevcut girdiler ile maksimum çıktı elde etmeyi veya üretimi en düşük girdilerle karşılamak şeklinde tanımlanmaktadır. Tüm girdilerin farklı olabileceği kısa vadede, bir firmanın üretim ölçeğine ulaşması sıklıkla zor olmaktadır.

Uzun vadede hem teknik etkinlikte hem de teknik değişikliklerde (teknoloji vb.) meydana gelecek artış, verimlilik artışı ile sonuçlanacaktır. Teknolojinin gelişmesinden kaynaklanan teknik değişim, üretim sınırında yukarı yönlü bir değişim ile belirtilebilir. Firmanın verimliliğinde kaynak dağılımının yanı sıra maliyet veya kâr gibi konular varsa, bunu tahsis etkinliği olarak değerlendirmek mümkündür. Tahsis etkinliği, firmanın bir çıktı karışımını

10 Mevcut üretim faktörleri ile, bir firmanın girdileri optimal bir şekilde kullanma kabiliyetini gösterir.

minimum maliyetle üretmek için bir girdi karmasını (örneğin, sermaye ve işgücü) seçebilme kabiliyetidir (Sherman ve Zhu, 2006, s. 54-55). Tahsis ve teknik etkinliklerinin kombinasyonu, toplam ekonomik etkinliğin bir ölçütünü sağlamaktadır (Coelli, 2005, s.5). Ekonomik (Toplam) etkinlik ise teknik etkinlik ile tahsis etkinliğin çarpımı şeklinde formülüze edilmektedir.

Etkinlik kavramının bileşenleri olan teknik etkinlik ve tahsis etkinliğinin temel ayrımını basitçe Şekil 6’da gösterilmektedir. Buna göre, Şekil 6 ölçeğe göre sabit getiri olduğu varsayımı ile x1

ve x2 gibi iki girdi kullanan ve bu girdiler ile tek çıktı elde eden bir firmayı ele almaktadır. SS’

eş ürün eğrisi, teknik etkinliğinin ölçülmesini sağlayan ve firmanın mevcut faktörleri ile tam etkin üretim gerçekleştirerek elde edeceği bir birim çıktıya ait farklı girdi bileşimlerini göstermektedir. Firmanın P noktasında girdi miktarlarını kullanarak faaliyetini sürdürdüğünde etkinsizdir. Firmanın teknik etkinliği, bunu sağlayacak olan eş ürün eğrisi üzerindeki Q noktasına olan uzaklığına bağlıdır. Çünkü firmanın Q noktasındaki ile aynı çıktı seviyesini 0Q/0P oranı kadar daha fazla girdi kullanarak sağlamaktadır. Başka bir ifade ile firma P noktasında bir birim çıktıyı üretebilmek için üretimi her faktörden 0Q/0P kadar daha fazla kullanmış olacaktır. Bu durumda 0 ile 1 değerleri arasında gerçekleşecek olan teknik etkinlik, TE=0Q/0P şeklinde tarif edilebilir.

Şekilde, AA’ doğrusun eş maliyet doğrusunu ifade etmekte ve bu doğru üzerindeki noktaların eğimi, faktör fiyat oranlarına eşittir. Teknik etkinliğin sağlandığı Q ve Q’ noktasında tahsis etkinliği sağlanamamıştır. Çünkü Q’ noktasındaki üretim maliyeti Q noktasındaki üretim maliyetine göre 0R/0Q oranında daha az olacaktır. Bu oran aynı zamanda tahsis etkinliğini de AE= 0R/0Q şeklinde tanımlamaktadır.

Şekil 6. Teknik Etkinlik, Tahsis Etkinliği, Ekonomik Etkinlik, Maliyet Etkinlik

Kaynak: Farell (1957, s.254) ve Coelli ve diğerleri (2005,s.52).

Farell (1957) firmaların hem teknik hem de tahsis etkinliğini sağlaması ve maliyetlerini 0R/0P kadar azalması durumunda, teknik ve tahsis etkinliğin çarpımını da vermiş olan ekonomik (toplam) etkinliği EE= TE*AE ekonomik/toplam etkinliği sağlayacağını ve teknik ve tahsis etkinliği tam olan bir firmanın, ekonomik (toplam) etkinliğinin de “1” olacağını belirtmiştir (Farell, 1957,s.255). Bu aynı zamanda maliyet etkinliği de tanımlamaktadır, zira maliyet etkinlik, tahsis etkinliği, teknik etkinlik ile birlikte, ele alınan sektördeki kurumun en az maliyet ile üretimini gerçekleştirmesindeki başarısının göstergesi olarak ifade edilmektedir (Kayalıdere ve Sargın, 2004, s.198).

Diğer bir tartışma konusu etkinliğin verimlilik olan ilgisinin ne zaman ortaya çıktığına yöneliktir. En basit anlamda, etkinlik, verimliliğin bir endeksi olarak görülebilmektedir (Salerno 2003, s.11). Bir grup kurum için verimlilik analizlerini (yükseköğretim odağı ile uyumlu olarak) hesaplamak ve en üretken birimi tanımlamak gerektiğinde; etkinlik farklı verimlilik değerlerini sıralamak için kullanılan indeks olarak tanımlanabilmektedir. En nihayetinde verimlilik, girdilerin çıktılara dönüştürüldüğü orana atanan bir değer iken etkinlik farklı değerlerin bir sıralaması şeklinde değerlendirilmektedir (Salerno, 2003, s. 11-12).