• Sonuç bulunamadı

TURİZMİN ETKİLERİNİN İNCELENMESİ

4. Toplumsal Değişme Ve Turizm

4.2. Turizmin Sosyolojik Etkileri

Smelser’de modernleşmenin gelişmeyi sağladığı halde birçok sosyal huzursuzlukların ortaya çıkmasına engel olamadığına dikkat çeker.

Sosyal değişmenin hızlı olduğu yerlerde birçok insanın karasız hale gelmesi ve yeniliklere karşı tavır alması, otoritenin etkin uygulamalarının huzursuzluk yaratması Smelser’e göre modernleşmenin paradokslarıdır. (Smelser, 1977:129-130)

Modernleşme yarattığı gelişme ve sorunlarla birlikte algılanmalıdır.

Aynı biçimde turizm de toplumda ya da yörede olumlu olumsuz sonuçlara yol açar. Şüphesiz ki olumluluk ve olumsuzluk görece kavramlardır. Bireylerin ya da ailelerin turizmden yararlanma düzeylerine göre değişir. Ancak bu göreceliği aşarak olguyu nesnel olarak araştırmanın yöntemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir.

 Turizm hareketleri toplumların sosyo-kültürel özelliklerine etki etmektedir.

 Turizm hareketleri toplumsal değerlere, örf adet ve hayat tarzlarına etki etmektedir.

Turizmin sosyal yapı üzerindeki etkilerinin ölçülmesi zor ve oldukça dolaylı yoldan yapılmakta hatta bilinmemektedir. (Pizam-Milmon, 1986:29)

Bu alanda şimdiye kadar yapılan araştırmalar turistlerin etkilenmesinden çok, ev sahibi toplumlar üzerindeki etkiyi anlamaya çalışmışlardır. (Din, 1988:563)

Abraham Pizam ve Ady Milmon turizmin ev sahibi toplumlar üzerindeki etkisi konusunda yapılan araştırmaları ve yazılan yazıları gözden geçirmek, bunların tasnifi için bir çerçeve önermek ve sonunda bazı tamamlayıcı araştırmalar önermek için yazdıkları makalede, turizmin sosyal yapı ile etkilerini şöyle tasnif etmektedirler

Tablo 2.4.2.1. Turizmin Sosyal Yapıya Etkileri ve Bileşenlerinden Örnekler

ETKİLER ÖRNEKLER

Demografik Nüfus Büyüklüğü/Yaş/Cinsiyet/Nüfus

Artışı ve Eksilişi

Mesleki Meslekte

Değişiklik/Profesyonelleşme/Bazı Mesleklerde Yaş ve Cinsiyet Ayrımı

Kültürel Gelenek/Din/Dil’de Değişiklik

Normların Transformasyonu Eğitim/Altyapı/Mal/Gider

Yazarlara göre turizmin etkileri asla evrensel değildir. Bir etkinin yoğunluğu, şiddeti ve yönü daha çok şu oluşumların fonksiyonudur.

1) Turistik faaliyetler

2) Turist ve ev sahibi arasındaki kültürel ve ekonomik mesafe

3) Arzu edilen yerel faaliyetleri baltalamadan gidilen yer ve yöre halkının turistleri massedebilme yeteneği

4) Turistik gelişmenin sürat ve yoğunluğu

Araştırmacılar, şimdiye kadar incelenmiş bulunan sorunların daha açık ve karşılaştırmalı araştırmalara konu edilmesi ihtiyacı üzerinde durmaktadırlar bundan başka turizmin sosyal yapı üzerindeki etkilerinin incelenmesi ve ölçülmesinde, bu olayın daha iyi analizini ve karşılaştırmalı etüdünü mümkün kılacak bir genel metodolojik yaklaşım geliştirilmesine olan ihtiyacı vurgulamaktadırlar. Bu amaçla da, onbir ülkeden bir sosyal bilimci grubun uluslar arası Sosyal Bilim Konseyi’nin (Viyana Merkezi) desteğinde turizmin sosyal etkilerini incelemesini önermektedirler.

Bu arada “ Birleşik Krallık Antropoloji Grubu Politika ve Uygulaması (GAPP) “ turizm endüstrisini saran sosyal ve kültürel sorunları tartışmak üzere Londra’da 22-23-Nisan 1988 tarihlerinde “ Turizm Antropolojisi”

konusundaki ilk konferans düzenlenmiştir. (Selwyn, 1990:68)

Bu konferansta “Üçüncü Dünya Turizmi”, “Seks Turizmi”, “Turizm ve Milliyetçilik”, “Kırsal Turizm”, “Paket Tur”, Miras, Taklit ve Gerçek”,

“Turizm Mit ve Dinsel Törenler” konusunda yapılan on oturumda yedi ülkeden gelen konuşmacılar 18 tebliğ sunmuşlardır. (Din, 1988:563)

Üçüncü Dünya Turizmi konulu ilk toplantıda 4 sunuş yapılmıştır.

“Karaiplerdeki Turizm Üzerindeki Sosyo- Ekonomik Etki Hakkında Bazı Düşünceler” Turizmin 1960 lardan beri ekonomide giderek artan bir rol aldığını ve boksit endüstrisindeki çöküşten sonra kalan boşluğu turizmin doldurduğu anlatılmaktadır.

Kadir Din “ Yerel Halkın Katılım Kavramı ve Dört Malezya Sayfiye Adalarının Uygulanması” konusunu aynı başlıklı ikinci tebliğde inceleniyor. O turizm literatürünün evrimci modellerinde tanımlanan ideal- tipik olayların tersine yerel girişimcilik katılım ölçüsünün genellikle çok sınırlı kaldığı bunun da yerel halk gruplarının turizm iş kültürüne yeterli ön adaptasyonuna sahip olmalarından ileri geldiğini öne sürmektedir. Din, eğer tasarlanan amaçlar yerel topluma yarar getirecekse, yerli grupların turizmle gelen fırsatları değerlendirmeleri için amaca yönelik özel önlemlerin getirilmesi görüşünü savunmuştur.

Robert Peake’nin hazırladığı üçüncü tebliğ “Kenya Sahillerinde Eski Kent Malindi’de Turizm ve Swaili Kimliği” konusunu ele almaktadır. Peak üç sosyal gruptan yani yaşlılar, memurlar ve plaj çocuklarından gelen tepkileri araştırmaktadır. Yaşlıların turizmi onaylamadıkları gibi turizmle ilgili faaliyetlerden çekilme ve İslam’a dayalı daha temelci bir kimliğe bürünme eğilimine rağmen; plaj çocukları gelenekçiliği terk ederek onun yerine turizmden ticari kazançlar elde eden enerjik uğraşı üzerinde yoğunlaşmış bir kimliğin olmasını istiyorlardı.

Dördüncü tebliğ “ Kalkınma Sürecinin Bir Parçası Olarak Turizme bir toplu bakış” getirme amacını taşımaktır.

Turizm ve Milliyetçilik konusundaki 2 tebliğden birisinde İngiliz Çiftlik Turizminin konuk severlik, yuva ve mutfak özellikleri anlatılmaktadır. İsrail ile ilgili incelemenin ağırlık merkezinin günümüz İsrail milliyetçiliğinin bazı özellikleri olmuştur.

Oragicevic Miroslav ve Jilek Miroslav’a göre de turizmin kaynaklandığı sosyal yapı grubunu turizm ve sosyal yapılı çevrenin analizine dahil etmek gerekmektedir. Bu gruplamaya en az turizm olayının geçtiği çevreye verilen önem kadar önem vermek gerekmektedir. Çünkü konu bir birey (turist) ve her biri kendi kültürel ortamı, sosyal mevkii uygarlık modelinin sınırları içinde “sosyal rollerini” önceden öğrenmiş bulunan insanlar (turistler ve turistik alandaki halk) arasındaki iletişimdir. Kitle turizmi de

katılımcıların gerçek hayatta davranış biçimleri ile aynıdır. Bu nedenle turizm yöresinde genel yaşam şartları kökten değişmedikçe kendisi için ilk amaçlanan fonksiyonları üstlenemez. ( Miroslav, 1985:21 )

Joseph W.M.Van Doorn’da gelişmekte olan ülkelerde turizmin etkileri konusunda yapılan etütlerin çoğunda ne turistik gelişmenin aşaması ne de ülke kalkınmasının aşamasının dikkate alınmadığından yakınmaktadır.

Bu nedenle çeşitli ülkelerden gelen turizm etkileri konusundaki etütleri karşılaştırma olanağı bulunmamaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde turizm faaliyetlerinin sosyo-kültürel etkilerinin değerlendirilmesi ise yapılmamaktadır. Bu etkilerin dağılımı ve elemanları hakkında hiçbir şey bilinmemektedir. Turizm sonucu meydana gelen sosyo-kültürel değişiklikleri şehirleşme, ticaret, kitle iletişim araçları ve sanayileşme süreçlerinin neden oldukları değişikliklerden ayırmamıza yardımcı olacak yeterli metodoloji yokluğu bugüne kadar elde edilen cılız sonuçlardan ileri gelmektedir. (Doorn, 1985:23)

Doorn’a göre bir turist kendi isteği ile yerleştiği yeri geçici olarak değiştiren kimse olarak kabul edilir. Bu araştırmada ele alınana turistlerin fizyolojik, psikolojik ve sosyo- kültürel ihtiyaçlarını tatmin eden ana dürtülerdir. Bu ihtiyaçlarını tatmin etmek için turistler özgün bir “turistik çevre” içinde ev sahibi halk ile ( değişen derecelerde) temas kurmaktadırlar. Turistlerin ihtiyaçlarını karşılamak için büyük sayıda özel, kamu, kurum ve kuruluşlar

turizmle uğraşan turizm endüstrisi ve devlet kurumları vardır. Bundan başka hayati önemdeki ev sahibi halk vardır. Bu nedenle turizm geniş anlamda dört kurucu unsurun gruplaşması ve etkileşmesi olarak görülebilir; turistler, turizm endüstrisi, turizmden sorumlu devlet kurumları ve ev sahibi çevre ( ev sahibi halkı olduğu gibi, doğal ve sosyo- kültürel, siyasi veya fiziki toplum yapısı çevreler)

Turizm şunların olayıdır:

1) Alıştığı yerden uzak bir kimsenin;

2) İhtiyaçlarına cevap veren endüstri ve devlet kuruluşlarının;

3) Turist, endüstri ve devletin ev sahibi çevre üzerinde yaptıkları etkilerin;

4) Turistler ve turist kabul eden halk üzerindeki etkilerin.

Doorn, turizm ve yapısal değişiklikler arasında aşağıdaki konularda düzenli bağlantılar bulmuştur. (Doorn, 1985:27)

1) Turizm ve aile yapısı üzerindeki etkiler;

2) Turizm ve seksüel davranışlardaki değişiklikler;

3) Turizm ve dinin kutsallaştırılması,

4) Turizm ve turistik bölgelerde şenliklerin, sanat ve el sanatlarının ticaretleşmesi;

5) Turizm ve prodüktivite konusunda değişen tutumları, 6) Turizm ve tüketimin ve tüketiciliğin gelişmesi;

7) Turizm ve hayat tarzının serbestleşmesi;

Bu sıralama işlemi ile seçilen araştırma alanları ise;

1) Sosyal yapıdaki değişiklikler,

2) Ev sahiplerinin temel yaşam alanlarında değer yönelişlerinin değişmesi,

3) Kültürel(etnik) kapalı çevreden, kültürel açık çevreye doğru değişim, 4) Mevcut alışkanlıklardaki değişiklikler

5) Sosyal patolojide değişiklikler

6) Doğal ve insan yapısı çevre özelliklerinde değişiklikler 7) Turistler konusunda değer yönelişlerin değişmesi

Bu araştırma alanları için Doorn şu hipotezleri geliştirmektedir.

1) Turizmin gelişmesi ev sahibi çevresi içinde sosyal yapı değişikliklerini etkiliyor.

2) Turizm gelişmesi değer yargılarını ve manevi kriterleri değiştiriyor.

3) Turizm gelişmesi kültürel (etnik) kapalı çevreden kültürel (etnik) çevreye dönüşüme neden oluyor.

4) Turizm gelişmesi ev sahibi halkın örf ve adetlerinin değişmesine neden oluyor.

5) Turizm gelişmesi sosyal patoloji değişimlerini tahrik ediyor.

6) Turizm gelişmesi doğal ve insan yapısı çevrelerde özellikleri

7) Turistik faaliyet temel değerlere karşı bazı turist tavırlarının biçimlendiriyor.

Turizmin sosyal yapı üzerinde sosyo- kültürel değişiklikler meydana getirdiğine dair hipotezler ileriye süren araştırmacılardan bir tanesi de Julis R. Aramberri’dir.

Aramberri’ye göre, (Aramberri, 1985:29)

1) Turizm çağdaş toplumda heybetli bir artış göstermiştir.

2) Turizm süresi kısa ve tekrarlayıcı olan bir göç türüdür.

3) Turizm temelde sanayileşmiş toplumların olgusudur.

4) Turizm şu anlamda asimetrik bir faaliyettir; uzun menzile rağmen toplumun tümüne ulaşamamaktır.

5) Turizm çeşitli nedenleri etkileyen bir sosyal ve kültürel değişim faktörüdür.

Krzyslof Przeclawski’nin bakış açısından turizm her şeyden önce özellikle dört esas karakteristiği tanımlanabilen çağdaş bireyin beşeri davranışları olarak görülebilir. Bu dört karakteristik; idrak, sosyal ilişkiler, eylem ve seçimdir. (yani gerçek sevgi, yaratıcılık ve hürriyet) (Pizam- Przeclawski, 1990:469)

Çağdaş insanın bireysel idraki ve yapay olan kişisel deneyimin önemini dünya çapında yenileyebilmesi için turizm katalizör olarak görülür. Turizm özgürlük düşüncesini gerçekleştirmek için yani fırsatlar yaratmakta ve insanlık için seçeneklerin artmasına yardımcı olmaktadır.

Burada ortaya çıkan sorun, son zamanların felsefi ve sosyolojik teoriler doğrultusunda daha genel açıklamalar yapılacak kadar uluslar arası karşılaştırmalı araştırmayı yürütebilme zorunluluğu ve olanaklarıyla ilgilidir. Hareket noktası, turizmi, ziyaret edilen çevrede bir sosyo-kültürel değişiklik faktörü olarak kabul etmektedir. Bu değişiklikler ev sahibi halk, fiziksel<çevre ve turistlerle ilgili olabilir ve ayrıca şunları da kapsayabilir.

(Pizam- Przeclawski, 1990:470)

1) Değer yönelişlerinde değişiklikler, 2) Aile yapısında değişiklikler, 3) İnşa edilmiş çevrede değişiklikler, 4) Yaşam stilinde değişiklikler,

5) Kültürel katılım tarzında değişiklikler, 6) Suç işleme davranışlarında değişiklikler,

Uluslar arası karşılaştırmalı araştırma bu değişiklikler üzerinde odaklanmalı ve bunları bağımlı değişken olarak ele almalıdır.

Değişikliklerin nitelik ve yoğunluğu karşılaşmanın türü ve turizmin türü