• Sonuç bulunamadı

5. SONUÇ, TARTIŞMA ve ÖNERİLER

5.1. Sonuç ve Tartışma

56

57

Bu sonuçlar genel olarak değerlendirildiğinde; her sınıf düzeyinde en çok oynanılan kategorinin strateji oyunu olduğu; ayrıca geometrik-mekanik oyunların strateji oyunlarından sonra her sınıf düzeyinde en çok oynatılan oyun oldukları sonuçlarına ulaşılmıştır. Çalışmada elde edilen diğer önemli sonuçlar da akıl yürütme ve işlem oyunlarının neredeyse hiçbir sınıf düzeyinde; sözel oyunların ise 1. ve 2.

sınıf düzeylerinde oynatılmasına rağmen 3. ve 4. sınıf düzeylerinde hiç oynatılmamasıdır. Dünyanın birçok yerinde erken yaşlar için hazırlanan eğitim programlarında oyuna yer verilmiştir. Gelişim açısından çok fazla önemli olan oyun çocukların dil gelişimi açısından da hem küçük yaşlardaki gelişimlerini hem de ileriki yaşlardaki akademik becerilerini olumlu yönde etkilemektedir. Çocukların oyunları ve dil gelişimleri incelendiğinde önemli etkileşimler görülmektedir. Oyun oynarken yoğun bir şekilde sosyal etkileşime maruz kalan çocuk, arkadaşlarını takip ederek ya da akranlarıyla karşılıklı iletişim kurarak kullandığı kelime sayısını ve kurduğu cümle çeşitliliğini farkında olmadan arttırmış olur (Katrancı ve Gülhan, 2018). Oyun çocuklar için dil becerilerinin gelişimi açısından zengin etkileşim ortamları sağlar. Çocuklar oyunlar sayesinde sözcük dağarcığını geliştirirler ve sembolik dili kullanmaya başlarlar (Tuğrul, 2019). Doğanay’ a (1998) göre de dil gelişiminde oyunun önemli bir etkisi bulunmaktadır. Oyun çocuğun sözcüklerin sayısının artmasına katkı sağlar, rahat konuşma ve düşüncelerini açıklama alışkanlığı kazandırır, soru sormayı öğretir, yeni bilgiler edinmelerini sağlar, nesneleri araç gereçleri tanımalarını sağlar, işlevleri kavramayı ve onları kullanmayı öğrenmelerini sağlar. Oyunun bu önemli gücü düşünüldüğünde ilkokulun ilerleyen yıllarında öğrencilerin dil becerisi gerektiren oyunlardan kaçınmaları oldukça önemli bir bulgudur. Çocukların kendilerini ifade etmeleri ve dil becerilerini geliştirmeleri sürecinde akıl ve zekâ oyunlarının etkili olacağı düşünülmektedir.

5.1.2. Akıl ve Zekâ oyunlarının oynanma zaman aralığı

Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre her sınıf düzeyinde öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarını benzer zaman aralıklarında oynattıkları sonuçlarına ulaşılmıştır.

Öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarını genellikle serbest etkinlikler ve oyun ve fiziki etkinlikler derslerinde oynattıklarını belirtmişlerdir. Çocukların sıkıldıkları zamanlarda akıl ve zekâ oyunları oynanması yine tercih edilen önemli zamandır.

58

Ayrıca 2. ve 4. sınıf öğretmenlerinin akıl ve zekâ oyunlarını uygunsuz hava durumlarında oynatmayı tercih ettikleri; etkinlikleri çabuk bitiren öğrencilere akıl ve zekâ oyunlarını teşvik edici bir etmen olarak oynatmaları da ulaşılan bir diğer önemli sonuçtur. Çocuklar için oyun sadece serbest zamanlarda vakit geçirecekleri bir etkinlik olarak düşünülmemelidir. Çünkü oyun çocukların yaratıcılıklarının ve hayal güçlerinin gelişmesini sağlar ve sosyalleşmelerine yardımcı olur. İnsan yaşamında önemli bir yeri olan oyun çocuğun gelişimi için yaşamsal bir önem taşır, aynı zamanda çocuğun gelişimini yansıtmaktadır (Pehlivan, 2014). Fromberg oyundaki sembollere, aktif düşünme süreçlerine, gönüllülüğe, eğlenceli olmasına ve kuralları olmasına dikkat çekmiş; Froebel ise oyunu tanımlarken erken çocukluk eğitimi ile ilişkisine dikkat çekmiş ve oyun için harcanan sürenin son derece önemli ve derin bir anlam taşıdığını ve insanın sonraki yaşamının tohumlarının oyun içinde atıldığını belirtmiştir (Tuğrul ve diğerleri, 2014). Bu çalışmada öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarını belirli zaman aralıklarında oynattıklarını ve bu süreç içerisinde de öğrencileri daha iyi gözlemlediklerini belirtmişlerdir. Oyunun öğrenme sürecindeki gücü ve etkililiği düşünüldüğünde akıl ve zekâ oyunlarına ayrılan zamanın ilerleyen zamanlarda daha da artacağı düşünülmektedir.

5.1.3. Öğretmenlerin dersler ile akıl ve zekâ oyunlarını ilişkilendirmesi Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 1. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarını en çok matematik dersinde kullandıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenler Türkçe ve Görsel Sanatlar dersinde de akıl ve zekâ oyunlarından yararlandıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenler matematik dersinde en çok ritmik sayma konusunda ritmik saymadan sonra da birim küp, boyut algılama, şekil oluşturma, eşleştirme ve simetri konularında da akıl ve zekâ oyunlarından yararlandıklarını belirtmişlerdir.

Öğretmenler; Türkçe dersinde hikâye oluşturma, dikte süreci ve eş ya da zıt anlamlı kelimelerin öğretiminde ve görsel sanatlar dersinde de renklerin öğretiminde akıl ve zekâ oyunlarından yararlandıklarını belirtmişlerdir.

Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 2. sınıf öğretmenlerini akıl ve zekâ oyunlarını en çok matematik dersinde kullandıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenler Türkçe ve Görsel Sanatlar dersinde de akıl ve zekâ oyunlarından yararlandıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenler matematik dersinde en çok geometrik cisimler

59

konusunda geometrik cisimlerden sonrada birim küp ve dört işlem konularında da akıl ve zekâ oyunlarından yararlandıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenler; Türkçe dersinde hikâye oluşturma ve görsel sanatlar dersinde de üç boyutlu çizimlerde akıl ve zekâ oyunlarından yararlandıklarını belirtmişlerdir.

Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 3. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarını sadece matematik dersinde kullandıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenler matematik dersinde en çok geometrik cisimler konusunda geometrik cisimlerden sonra da eşleştirme, birim küp ve birlik ve onluk konularında da akıl ve zekâ oyunlarından yararlandıklarını belirtmişlerdir.

Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 4. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarını sadece matematik dersinde kullandıklarını belirtmişlerdir. Öğretmenler matematik dersinde en çok geometrik cisimler konusunda geometrik cisimlerden sonra da dört işlem, simetri, birlik ve onluk, birim küp ve problem çözme konularında da akıl ve zekâ oyunlarından yararlandıklarını belirtmişlerdir.

Bu sonuçlar genel olarak değerlendirildiğinde; öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarını en çok matematik derslerinde kullandıklarını belirtmişlerdir. Matematik dersinde de akıl ve zekâ oyunlarından çoğunlukla geometrik cisimler konusunda yararlandıklarını ifade etmişlerdir. Türkçe dersinde ise öğretmenler hikâye oluşturma sürecinde akıl ve zekâ oyunlarından faydalandıklarını ifade etmişlerdir.

Öğretmenlerin 1. ve 2. sınıflarda Türkçe ve görsel sanatlar dersinde akıl ve zekâ oyunlarından faydalandıkları; 3. ve 4. sınıflarda ise sadece matematik dersinde akıl ve zekâ oyunlarını kullandıkları sonucu ortaya çıkmıştır. Kendisini ve çevresini oyunla tanımaya başlayan çocuklar, oyun sayesinde farklı kavram ve olayları keşfederek öğrenirler. Oyun çocuklara nesneleri tanıma, isimlendirme, nesnelerin işlevlerini kavramayı kazandırırken mantık yürütme, sebep sonuç ilişkisi kurma, seçim yapma, dikkatini toplama, düşünme, algılama, sıralama, sınıflama, analizi yapma, sentez yapma, değerlendirme ve problem çözme gibi zihinsel süreçlerin aktif olarak kullanmalarına imkân sağlar. Ağırlık, renk, şekil, boyut, hacim, zaman, mekân ve soğuk-sıcak gibi kavramların kazanılması, kazanılan farklı deneyimlerin karşılaşılan problemlerin çözümünde kullanılması da oyun sayesinde gerçekleşir (Sağlam, 2016). Nitekim bu çalışmada da öğretmenler öğretim sürecinde çeşitli kavramların ve konuların öğretiminde akıl ve zekâ oyunlarından faydalandıklarını

60

belirtmişlerdir. Günümüz çocuklarının bilgiyi doğrudan almalarından ziyade bu bilgiyi oyunla edinmeleri süreç içerisinde daha etkili olacaktır.

5.1.4. Öğretmenlerin sınıflarında dijital oyunlara yer verme durumları Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre araştırmaya katılan öğretmenlerin çoğu sınıflarında dijital oyunlar oynatmaktadırlar. Sınıf düzeyinde değerlendirildiğinde 1., 2. ve 3. sınıf öğretmenlerinin dijital oyunları oynattıkları 4.

sınıf öğretmenlerinin ise dijital oyunları pek oynatmadıkları sonucuna ulaşılmıştır.

Bununla birlikte sınıf düzeyi açısından ele alındığında 1. sınıf öğretmenlerinin daha çeşitli dijital oyun oynattıkları sonucuna ulaşılmıştır. Dijital oyunlar sınıf düzeylerinde her ne kadar çeşitlilik gösterse de en çok tercih edilen dijital yazılımın eba olduğu söylenebilir.

Genel tanımıyla “gerçek problemleri de kapsayan, her türlü problemin oyunlaştırılmış hali” olarak ifade edilen zekâ oyunlarının (MEB, 2013) ister dijital ortamda oynatılsın ister somut olarak oynatılsın zekâ oyunarı problem çözme, eleştirel düşünme ve yaratıcılık gibi bazı becerilerin gelişimine katkı sağladığı düşünülmektedir (Demirel, 2015; Türkoğlu ve Uslu, 2016). Bottino, Ott, Tavella ve Benigno (2010) ve Bottino, Ott ve Tavella (2013), yaptıkları çalışmalarda dijital zekâ oyunlarının öğrencilerin akıl yürütme ve problem çözme becerilerini arttırdığı sonuçlarına ulaşmışlardır. Ayrıca araştırmalarında öğrencilerin okul başarıları ile zekâ oyunlarını oynamaları arasında da olumlu yönde bir ilişki olduğunu belirtmişlerdir.

5.1.5. Akıl ve zekâ oyunları oynatmanın bilişsel becerilere katkısı

Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 1. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının en çok dikkat ve akıl yürütme becerilerine katkı sağladığını belirtmişlerdir. Bu becerilerle birlikte görsel algı, odaklanma, düşünme becerileri, yaratıcılık ve problem çözme becerilerine de akıl ve zekâ oyunlarının katkı sağladığı görülmektedir. 2. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının en çok dikkat becerisine katkı sağladığını belirtmişlerdir. Öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının karar verme, görsel algı ve problem çözme becerilerine de katkı sağladığını belirtmişlerdir. 3. sınıf

61

öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının çoğunlukla dikkat becerisine katkı sağladığını dikkat becerisiyle birlikte odaklanma, karar verme, düşünme becerileri, problem çözme becerileri ve akıl ve mantık yürütme becerilerine de katkı sağladığını belirtmişlerdir. 4. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının çoğunlukla problem çözme becerisine katkı sağladığını bununla birlikte hızlı karar verme, dikkat, odaklanma, düşünme becerileri, yorumlama becerisi, görsel algı ve eleştirel düşünme becerilerine de katkı sağladığını belirtmişlerdir.

Bu sonuçlar genel olarak değerlendirildiğinde; öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının bilişsel beceriler açısından en çok dikkat becerilerine katkı sağladığını belirtmişlerdir. Russ (2003) kendi geliştirmiş olduğu yaratıcılığı oyunda değerlendirdiği testi ve yine bu alan ile ilgili çalışmaları olan bilim insanlarının oyun ve yaratıcılık ile ilgili çalışmalarında; oyunun ve yaratıcılığın merkezinde farklı düşünceler olduğu, oyunun içgörü yeteneğini ve farklı düşünceleri kolaylaştırdığı tespit edilmiştir. Farklı düşünme ile sıradan davranış ve eğlenme arasında ilişki olduğu, daha yaratıcı çocukların oyun sırasında eğlenen çocuklar olduğu görülmüştür. Ayrıca hayal gücü yüksek çocukların hayal gücü düşük çocuklara göre daha fazla güç ve tehlike gerektiren oyunlar oynadığı ifade edilmiştir (Efe Azkeskin, 2019). Dolayısıyla çocukların eğitim hayatlarının ilk yıllarından itibaren akıl ve zekâ oyunlarıyla karşılaşmalarının çocukların bilişsel becerilerinin gelişimi üzerinde etkili olacağı düşünülmektedir. Nitekim Akbaş ve Baki (2015), Altun, Hazar ve Hazar (2016), Altun (2017), Marangoz ve Demirtaş (2017), Yağlı (2019) ve Kula (2020) yaptıkları çalışmalarda akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin dikkat becerilerini arttırdığına yönelik sonuçlarına ulaşmışlardır.

Çalışmada ayrıca akıl ve zekâ oyunlarının problem çözme becerilerine ve düşünme becerilerine de katkı sağladığı elde edilen bir diğer önemli sonuçtur.

Çocuklar oyunlar sayesinde farklı problemlerle karşılaşmaktadır. Problemle karşılaşan çocuk, problemi çözmek için uğraşır ve farklı çözüm yolları üretir. Çocuğa bilgi vermenin en doğal yolu oyundur (Kıldan, 2001). Oyun çocukların problem çözme becerilerinin gelişmesini sağlar. Bazı oyunlar zihinsel beceri gerektirir. Bu tür oyunlar sayesinde çocuğun düşünme ve problem çözme gücü de artar (Erduran ve Yılmaz, 2019). Tuğrul’ a (2014) göre de çocuklar oyun oynarken kavram bilgilerini deneyimlerle geliştirirler. Oyun sırasında farklı durumlarla karşılaşan çocuklar farklı problem çözme yollarını öğrenirler. Bunun yanında üst düzey düşünme becerilerini

62

de geliştirme fırsatı bulurlar. Oyun bu zihinsel işlemlerin kullanılmasına imkân sağlar. Yapılan çalışmalar incelendiğinde; Akbaş ve Baki (2015), Demirel (2015), Kurbal (2015), Alkan ve Mertol (2017), Sadıkoğlu (2017) ve Şahin (2019) yaptıkları çalışmalarda akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin problem çözme becerilerini;

Bottino ve Ott (2006), Akbaş ve Baki (2015), Demirel ve Karakuş Yılmaz (2016), Alkan ve Mertol (2017), Marangoz ve Demirtaş (2017), Sadıkoğlu (2017) ve Kula (2020) yaptıkları çalışmalarda akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin düşünme becerilerini arttırdığına yönelik sonuçlara ulaşmışlardır.

Çalışmada akıl ve zekâ oyunlarının görsel algıya olan etkisine de değinilmiştir. Benzer şekilde Akbaş ve Baki (2015), Altun (2017), Marangoz ve Demirtaş (2017) ve Yağlı (2019) yaptıkları çalışmalarda akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin görsel algı becerilerini arttırdığına yönelik sonuca ulaşmıştır.

Çalışmada akıl ve zekâ oyunlarının bilişsel düzeydeki en az etkilediği etmenlerden biri de yaratıcılığa, akıl yürütmeye ve eleştirel düşünceye katkısıdır.

Akbaş ve Baki (2015), Alkan ve Mertol (2017) ve Savaş (2019) yaptıkları çalışmalarda akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin eleştirel düşünme becerilerini;

Bottino ve Ott (2006), Kurbal (2015) ve Alkan ve Mertol (2017) akıl yürütme becerilerini; Akbaş ve Baki (2015) ve Alkan ve Mertol (2017) de yaratıcılık becerilerini arttırdığına yönelik sonuçlarına ulaşmışlardır.

5.1.6. Akıl ve zekâ oyunları oynatmanın duyuşsal becerilere katkısı Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 1. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının hem bireysel hem de toplumsal gereklilikler açısından önemli etkileri olduğunu belirtmişlerdir. Akıl ve zekâ oyunlarının 1. sınıf öğrencilerinin duyuşsal becerileri açısından bireysel özelliklerden ziyade toplumsal hayata yönelik beceriler üzerinde daha etkili olduklarını belirtmeleri de dikkat çeken en önemli sonuç olarak gösterilebilir. Öğretmenler bireysel olarak en çok sorumluluk, özgüven gelişimi ve motivasyon sürecinde etkili olduklarını belirtmişlerdir. Başarıyı yakalama, kurallara uyma, yenilgiyi kabullenme ve kıskançlığın azalması da akıl ve zekâ oyunlarının etkilediği diğer duyuşsal beceriler olarak belirtilmiştir. Toplumsal hayata etki eden duyuşsal beceriler açısından akıl ve zekâ oyunlarının katkıları incelendiğinde;

öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının en çok paylaşma ve işbirliğinin sağlanmasında

63

etkili olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmenler ayrıca yardımlaşma, sosyalleşme, grup bilincinin oluşması ve öğrencilerin iletişim becerilerinin artmasının da akıl ve zekâ oyunlarının etkilediği diğer duyuşsal beceriler olarak belirtmişlerdir.

Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 2. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının hem bireysel hem de toplumsal gereklilikler açısından önemli etkileri olduğunu belirtmişlerdir. Akıl ve zekâ oyunlarının 2. sınıf öğrencilerinin duyuşsal becerileri açısından bireysel özelliklerden ziyade toplumsal hayata yönelik beceriler üzerinde daha etkili olduklarını belirtmeleri de dikkat çeken en önemli sonuç olarak gösterilebilir. Öğretmenler bireysel olarak en çok özgüven sağlanmasında etkili olduğunu belirtmişlerdir. Motivasyon, yetenekleri geliştirme, kendini ifade etme, başarma duygusu, zamanı etkili kullanma ve sorumluluk becerisi de akıl ve zekâ oyunlarının etkilediği diğer duyuşsal beceriler olarak belirtilmiştir. Toplumsal hayata etki eden duyuşsal beceriler açısından akıl ve zekâ oyunlarının katkıları incelendiğinde; öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının en çok yardımlaşmayı sağlamasında etkili olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmenler ayrıca iletişim, sosyalleşme, iş birliği, paylaşma ve grup bilincinin oluşmasında akıl ve zekâ oyunlarının etkilediği diğer duyuşsal beceriler olarak belirtmişlerdir.

Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 3. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının hem bireysel hem de toplumsal gereklilikler açısından önemli etkileri olduğunu belirtmişlerdir. Akıl ve zekâ oyunlarının 3. sınıf öğrencilerinin duyuşsal becerileri açısından toplumsal hayata yönelik becerilerden ziyade bireysel özellikler üzerinde daha etkili olduklarını belirtmeleri de dikkat çeken en önemli sonuç olarak gösterilebilir. Öğretmenler bireysel olarak en çok kurallara uyma, sabırlı olma ve sorumluluk becerilerinde etkili olduğunu belirtmişlerdir. Yenilgiyi kabullenme, çaba gösterme, otokontrol becerisi edinme, özgüven sağlanması, başarma duygusu, kendini ifade edebilme, sıra bekleme ve zaman kontrolü becerisi de akıl ve zekâ oyunlarının etkilediği diğer duyuşsal beceriler olarak belirtilmiştir. Toplumsal hayata etki eden duyuşsal beceriler açısından akıl ve zekâ oyunlarının katkıları incelendiğinde; öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının en çok paylaşma sürecinde etkili olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmenler ayrıca işbirliği ve grup bilincinin oluşmasında akıl ve zekâ oyunlarının etkilediği diğer duyuşsal beceriler olarak belirtmişlerdir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 4. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının hem bireysel hem de toplumsal gereklilikler açısından önemli

64

etkileri olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmenler bireysel olarak en çok sorumluluk becerisinde etkili olduğunu belirtmişlerdir. Özgüven sağlanması, yenilgiyi kabullenme, motivasyon, kendini ifade edebilme, sabır ve kurallara uyabilme becerileri de akıl ve zekâ oyunlarının etkilediği diğer duyuşsal beceriler olarak belirtilmiştir. Toplumsal hayata etki eden duyuşsal beceriler açısından akıl ve zekâ oyunlarının katkıları incelendiğinde; öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının en çok yardımlaşmayı sağlamasında etkili olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmenler ayrıca iş birliği, iletişim, sosyalleşme, saygı ve paylaşma becerilerinin de akıl ve zekâ oyunlarının etkilediği diğer duyuşsal beceriler olduğunu belirtmişlerdir. Akıl ve zekâ oyunlarının duyuşsal beceriler üzerindeki etkileri tüm sınıf düzeylerinde genel olarak değerlendirildiğinde bireysel açıdan; sorumluluk ve özgüven sağlanmasında daha etkili oldukları görülmüştür. Çocuklar oyunlar sayesinde kendilerinin farkına varır.

Neleri yapıp neleri ve yapamadıklarını görürler. Oyunlar çocuğun kişisel ve duygusal gelişimi açısından çok önemlidir. Oyun çocukların duygularını, düşüncelerini, hayallerini başka kişi ve nesnelere aktarabildiği duygusal duyarlılığı geliştirebildiği zengin iletişim ortamıdır. Oyunun çocuğun iç dünyasına yansıtıcı özelliği çocuğun kendini güvende hissedebileceği bir ortam bulmasını sağlar (Tuğrul, 2014). Bu açıklamadan yola çıkarak oyunun çocuğun duyuşsal gelişimine katkısının oldukça önemli olduğu düşünülmektedir. Kula (2020) yaptığı çalışmada akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin özgüvenlerini arttırdığına yönelik sonuca ulaşmıştır.

Akıl ve zekâ oyunlarının toplumsal hayata uyum sağlayıcı katkıları incelendiğinde; paylaşma, işbirliği ve yardımlaşma açısından daha etkili oldukları söylenebilir. Demirel (2006), oyunu bir ya da daha fazla kişinin belli kurallara uyarak rekabet ederek ya da işbirliği içinde, belli bir hedefe ulaşmak için eylemde bulunması olarak tanımlanmıştır. Özer, Gürkan ve Ramazanoğlu (2006) oyunu, insanların bedensel ve zihinsel gelişimine fayda sağlayan, sosyal uyum ve duygusal olgunluğu geliştiren, kendine özgü belirli kuralları olan, gönüllü katılım yoluyla toplumsal grup oluşturan bir etkinlik olarak tanımlanmışlardır. Benzer şekilde Tamer (1990) de oyunu, fiziksel ve zihinsel yeteneklerle sosyal uyum ve duygusal olgunluğu geliştirmek amacıyla, gerçek yaşamdan farklı bir ortamda yapıldığını belirtmiştir. Yazara göre oyunun sonunda maddi bir çıkar yoktur. Oyunun kendine özgü belli kuralları vardır ve sınırlandırılmış bir yer ve zaman içinde sürer. Oyun gönüllü katılımla gerçekleşir. Oyun toplumsal grup oluşturan ve katılanları tümüyle

65

etkisi altına alan eğlenceli bir etkinliktir. Oyunların toplumsal yaşama dair bu etkisi önemli bir bulgu olarak yorumlanabilir. Yapılan çalışmalar incelendiğinde; Kula (2020), yaptığı çalışmada akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin iş birliği içerisinde çalışmalarına Sadıkoğlu (2017), ise akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin yardımlaşmalarına olumlu yönde etkilediğine yönelik sonuca ulaşmıştır.

Çalışmada ayrıca akıl ve zekâ oyunlarının yenilgiyi kabullenmeye de katkı sağladığı elde edilen bir diğer önemli sonuçtur. Sadıkoğlu (2017) ve Kula (2020) yaptıkları çalışmalarda akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin yenilgiyi kabullenmelerini olumlu yönde etkilediğine yönelik sonuçlara ulaşmışlardır. Bu sonucun aksine Devecioğlu ve Karadağ (2014), yaptıkları çalışmada öğrencilerin, zekâ oyunları oynarken yenilme korkusu yaşadıklarını, üzüldüklerini ve oyun psikolojisi ile akıllarının yorulduğu sonucuna ulaşmışlardır.

Oyunlar çocukların sosyal, bilişsel ve dil gelişimlerine katkıda bulunur.

Çocuklar oyun oynarken farklı görüşlere sahip olabileceğini görür.

Benmerkezcilikten uzaklaşarak başka insanların da fikirlerine önem vermeyi ve saygılı olmayı öğrenir. Oyun sırasında sıra bekleme, arkadaşların haklarına saygı gösterme, sorumluluk alma, haklı haksız, doğru-yanlış gibi değer ve kuralları öğrenir. Arkadaşlarıyla geçinmeyi öğrenir, bunun yanında sosyal ortamlara uyum sağlamayı öğrenir. Özellikle evcilik oyunları hayal ve taklit oyunları ve çeşitli mesleklere dramatize etmek gibi oyunlar sosyal gelişim yönünden önemli faydalar sağlamaktadır. Çocuk oyun oynarken iletişim kurmayı, paylaşmayı, işbirliği ve yardımlaşmayı, sosyal kuralları ve etik değerleri oyun sayesinde daha kolay kazanır (Erduran ve Yılmaz, 2019). Çalışmada akıl ve zekâ oyunlarının sosyalleşmeye ve iletişim becerilerine olan etkilerine de değinilmiştir. Nitekim Akbaş ve Baki (2015), Alkan ve Mertol (2017) ve Sadıkoğlu (2017) da yaptıkları çalışmalarda akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin sosyalleşmelerini; Demirel ve Karakuş Yılmaz (2016) ve Kula (2020) akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin iletişim becerilerini olumlu yönde etkilediği sonuçlarına ulaşmışlardır.

5.1.7. Akıl ve zekâ oyunları oynatmanın psiko-motor becerilere katkısı Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre 1. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının en çok ince motor becerilerine katkı sağladığını belirtmişlerdir. Bu

66

beceriyle birlikte akıl ve zekâ oyunlarının el göz koordinasyonu sağlanmasında da katkı sağladığı görülmektedir. 2. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının en çok ince motor becerilerine katkı sağladığını belirtmişlerdir. Öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının denge ve el göz koordinasyonu sağlanmasına da katkı sağladığını belirtmişlerdir. 3. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının en çok ince motor becerilerine katkı sağladığını belirtmişlerdir. Öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının hızlı hareket edebilme, denge ve el göz koordinasyonu sağlanmasına da katkı sağladığını belirtmişlerdir. 4. sınıf öğretmenleri akıl ve zekâ oyunlarının en çok el göz koordinasyonuna katkı sağladığını belirtmişlerdir. Öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarının denge, ince motor becerileri ve hızlı hareket edebilme becerilerine de katkı sağladığını belirtmişlerdir.

Winnicott’ a (2007) göre çocuğun tüm gelişim alanlarına fayda sağlayan oyun, aynı zamanda çocuğun bedenini tanımasına da fayda sağlar. Oyun oynayan çocuklar oynamayan çocuklara göre daha sağlıklı olurlar ve daha çabuk gelişirler.

Oyun çocuklarda hayal gücü, sosyal yetenekler ve motor yeteneklerinin gelişmesinde çok etkilidir (Erduran ve Yılmaz, 2019). Nitekim bu çalışmada da öğretmenler akıl ve zekâ oyunlarını psiko-motor beceriler açısından en çok ince motor becerilerine katkı sağladığını belirtmişlerdir. Öğretmenler ayrıca denge ve el göz koordinasyonu sağlamada da akıl ve zekâ oyunlarının önemli katkılar sağladığını ifade etmişlerdir.

Dolayısıyla akıl ve zekâ oyunlarının öğrencilerin psiko-motor becerileri üzerinde önemli etkilerinin olduğu düşünülmektedir.

Benzer Belgeler