• Sonuç bulunamadı

3.2. Örnek Olaylar

3.2.1. Sarraf (Parmakoğlu) Ohannes

Sarraf Ohannes hizmet verdiği eski Petriç Voyvodası Hacı Destan Bey-zade Abdullah Bey zimmetinde bu voyvodalığın iltizam bedeli ve emval-i saireden dolayı oluşan faizlerle birlikte 5 yük 58’bin bu kadar kuruş tutarındaki alacağının tahsili için Bâb-ı Âli’ye başvurmuştur. Bu başvuru sonucunda ilgili tarafların muhasebelerinin hakkaniyet içinde görülebilmesi için konu kapukethüdalarından Mehmed Beyefendiye havale edilmiştir. Mehmed Beyefendi dilekçe sahibi sarraf Ohannes ile sarraf loncasından ilgili kişiler ile karşı tarafın temsilcilerini davet ederek bunların huzurunda muhasebenin görülmesine başlanmıştır. Yapılan tetkikattan adı geçen kişinin sarraf Ohannes’e 5 yük 58.000 kuruş borcu olduğu anlaşılmıştır. Ancak mecliste hazır bulunanların görüşleri alınarak söz konusu tutarın borçlu ve alacaklı taraflarının da rızasıyla bu borç tutarı 1 yük 64.158 kuruş tenzil edilerek ödenecek borç miktarı 3 yük 90.000 kuruş olarak belirlenmiştir. Ödenecek tutar konusunda anlaşmaya varıldıktan sonra bunun hangi tarihler itibariyle ödeneceği hususu kararlaştırılmış ve söz konusu tutarın şu tarihler itibariyle ödenmesine karar verilmiştir:

90.000 kuruş ilmühaber tarihinden 5 ay sonra 100.000 kuruş ilmühaber tarihinden 7 ay sonra 100.000 kuruş ilmühaber tarihinden 29 ay sonra 100.000 kuruş ilmühaber tarihinden 41 ay sonra

Ödeme tutarları üzerinden güzeşte hesaplanmayacağı kararlaştırılmakla beraber herhangi bir taksitin ödenmemesi halinde vadesinden ödeneceği güne kadar o taksit

için güzeşte hesaplanacak ve taksit ile birlikte ödenecektir. Ayrıca söz konusu ödemelere teminat olmak üzere adı geçen kişinin tasarruf ettiği çiftliği sarraf Ohannes’e rehin olarak verilecektir. Üzerinde anlaşmaya varılan bu hususlar Darphâne-i Âmire defterlerine 01.07.1840 tarihinde kaydedilerek hem sarraf Ohannes’e hem de Abdullah Bey yedine bu hususları teyit eden birer ilmühaber verilmiştir64.

Söz konusu ödeme planı üzerinde anlaşılmasına karşın daha üzerinden bir ay gibi bir süre geçmeden taraflar arasında problem yaşanmaya başlanmıştır. Çiftlik sahibinin rehin konusunda sarrafa bazı problemler çıkarması üzerine adı geçen sarraf tekrar Bâb-ı Âli’ye bir dilekçe ile başvurmuştur. Konu tekrar incelenmek üzere Mehmed Beyefendi’ye havale edilmiş ve taraflar tekrar görüşmeye çağrılmıştır. Sarraf, çiftliğin ya kendisine rehnedilmesi ya da satılarak bahasından alacaklarının tahsil edilmesini talep etmiştir. Yapılan müzakereler sonucunda çiftlik sahibinin çiftliğini rehinden imtina ettiği ve borcunu kararlaştırılan ödeme planına uygun olarak ödemeyeceği, ancak satılması halinde borcunu eda edebileceği öğrenilmiştir. Bunun üzerine sarraf Ohannes çiftlik ile birlikte içinde bulunan hayvanlar, eşyalar, aletler ve bu sene vaki olacak mahsulât için 4 yük tutarında bir tutarı ödemeyi teklif, etmiş ve çiftlik sahibi ise bu teklifi kabul etmiştir. Sorunun çözümü için mecliste hazır bulunanların bu hususu onaylamaları üzerine çiftlik sahibinin sarrafa olan 3 yük 90.000 kuruş çiftliğin satış tutarı olan 4 yükten tenzil edilerek kalan 10.000 kuruşun çiftlik sahibine ödenmesine karar verilmiştir. Yapılan anlaşma çerçevesinde çiftlik sahibi çiftliğin senedini sarrafa verecek ve çiftliğinden feragat ettiğini mahalline ifade ve takrir eyleyecektir. Konu bu şekilde çözümlendikten sonra bilgilendirme yapmak amacıyla Petriç Muhassılına emirname-i sâmi gönderilmesi kararlaştırılmış ve yeni durumu teyit amacıyla taraflara birer ilmühaber verilerek Darphâne-i Âmire defterine 19.08.1840 tarihli kayıt düşülmüştür65.

Sarraf Ohannes’in karşılaştığı diğer bir sorunlu alacağı ise 1841 yılının başlarında ortaya çıkmış ve cihet-i kefaletten dolayı Keşan-zade Ahmed Ağa’dan tahvile rabt edilmiş güzeştesi ile 5.500 kuruş alacağının tahsil edilmesi talebiyle

64 B.O.A., DRB.d, Defter No: 140, Varak(v).13, Hüküm(h) 5.

ı Âli’ye başvurmuştur. Dilekçenin içeriğinde başvuru nedeni olarak; alacağın ödenmesi konusunda karşı tarafın gecikmeye sebep olmasıdır. Bunun üzerine ilgili taraflar Darphâne-i Âmire’ye çağrılarak konu kapukethüdaları ve lonca sarraflarının hazır bulunduğu bir mecliste ele alınmıştır. Yapılan tetkikattan adı geçen kişinin tahvile bağlanmış 4.500 kuruş borcunun olduğu, bunun 1.770 kuruşunun daha önce teslim edildiği, kalan borç için 3.100 kuruş değerinde ziynet eşyasının rehin olarak verildiği anlaşılmıştır. Bunun sonucunda borç karşılığında verilen ve rehnedilen değerlerin 4.870 kuruşa ulaşması nedeniyle bu andan itibaren güzeşte talep edilmemesi ve söz konusu borcu temsil eden tahvilin borçluya iade edilmesi gerektiği sonucuna durumu varılmıştır. Durum Darphâne-i Âmire defterine 13.02.1841 tarihiyle kaydedilerek taraflara teyit eden birer ilmühaber verilmiştir66.

Kalan borç için istenen 8.000 kuruş güzeşte tutarı ise Darphâne-i Âmire’de hazır bulunanların onayı ile 4.000 kuruşa indirilmiş ve bu tutar Mehmed Ali Bey tarafından sarraflara ödenerek borç tasfiye edilmiştir. Ancak ortaya çıkan sorun alacaklara karşı alınan gayrimenkullerle ilgilidir. Sarrafların temsilcisi tarafından söz konusu gayrimenkuller alınmakla ve borç tasfiye edilmekle birlikte sarraflar daha sonradan bazı arazinin ziraate uygun olmaması, Beypazarı’ndaki çiftliğin yarısının başka kişilere ait olması, bu arazileri kabul etmekle birlikte bunların satılamadığı ve idarelerine de bakılamayacağından dolayı bunların eski sahibi tarafından satılarak bedelinin kendilerine teslim edilmesini talep etmişlerdir. Ancak bu yöndeki talepleri mecliste bulunanlar tarafından manasız görülerek kabul edilmemiş, mevcut hali ile borç tasfiyesi 31.03.1841 tarihiyle Darphâne-i Âmire defterine kaydedilerek taraflara birer ilmühaber verilmiştir67.

Aynı yılın Mart ayında sarraf Ohannes sarraf Goncagüloğlu Malekon ile birlikte Bâb-ı Âli’ye bir arzuhal ile başvurarak eski Nallıhan voyvodası Mehmed Ali Ağa’da bulunan alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Söz konusu arzuhal üzerine Mehmed Ali Ağa Dersaadet’e çağrılmıştır. Darphâne-i Âmire’de kapukethüdaları, lonca sarrafları ve ilgili tarafların bir araya getirilmesi ile hesapların tetkikatına başlanmıştır. Bu arada sarraflar tarafından daha önce hesapların görülmesi amacıyla

66 B.O.A., a.d., v.21, h.5.

Nallıhan’a gönderilmiş olan Artin tarafından hesaplara ilişkin tutulan defter kayıtları incelenmiştir. Yapılan incelemede her iki sarrafın Mehmed Ali Ağa’da olan alacakları 4 yük 25.530,5 kuruş olarak hesaplanmış, bu tutardan 3 yük 73.181 kuruş tutarındaki meblağdan aşağıda ayrıntıları verilen tutarlar düşüldükten sonra kalan borç 52.349,5 kuruşa inmiştir. Bu tutardan küsurat tutar tarafların rızaları ile borçtan indirilerek borç 50.000 kuruş olarak belirlenmiştir.

Tablo 4: Sarraf (Parmakoğlu) Ohannes’in Alacağına Mahsub Edilen Gelir Kalemleri ve Tutarı

Mahsub Edilen Kalemler Tutar (Kuruş)

İlmühaber gereği loncadan tahsil olunan 10.000

Bakayadan alınan 78.190,5 Hacı Bey’den alınan 8.820 Tophaneli Artin’den alınan 25.000

Teslimat güzeştesi 13.934,5

Alınan ağnam semeni 39.000

Alınan pirinç semeni 21.486

Alınan hınta 6.175 Alınan çeltük tarlası 11.000

Kıraç tarla semeni 200

Karaköy’deki Tokalıoğlu köyü 41.250 Aynı köydeki sulu tarla semeni 4.845 Uluköy’deki çeltük tarlası semeni 19.925 Aynı köydeki kıraç tarla semeni 200

Nallıhan’daki çeltük tarlası 24.000 Aynı mahalde sulu tarla semeni 5.155

Beypazarı’nda vaki Akçakavak çiftliği bedeli

32.000

Emir Sultan karyesindeki vaki çiftlik bedeli 32.000

Toplam 373.181

Alacak Tutarı 425.530,5

Sarraf Ohannes’e ilişkin bir sonraki vaka ise mültezim Mustafa Ağa’da olan güzeştesi ile birlikte 27.000 kuruşluk alacağın tahsili talebine ilişkindir. Adı geçen sarraf tarafından söz konusu alacağının tahsili amacıyla Bâb-ı Âli’ye bir arzuhal verilmiş ve alacağının sarraf usullerine uygun olarak tahsili istenmiştir. Adı geçen mültezim ile sarraf Ohannes konunun çözümü için lonca sarrafları ve kapukethüdalarının hazır bulunduğu meclise davet edilerek konu tetkik edilmiştir. Yapılan inceleme sonucunda mültezimin 30.000 kuruş borçlu olduğu belirlenmiş ancak bu tutardan 7.500 kuruş tenzil edilerek borcu 22.750 kuruşa indirilmiştir. Söz konusu borcun 7.500 kuruşunun peşin olarak ödenmesine, kalan 15.000 kuruşun 7.500 kuruşunun Cemaziyülevvel ayının başından itibaren 6 ay sonunda, 7.500 kuruşunun ise 12 ay sonunda ödenmesi tarafların rızası da alınarak kararlaştırılmıştır. Söz konusu ödeme planına ilişkin kayıt 29.06.1841 tarihinde Darphâne-i Âmire defterine kaydedilerek taraflara birer ilmühaber verilmiştir68.

Nallıhan voyvodası ile ilgili hesapların Darphâne-i Âmire’de görülüp karara bağlanmasına karşın geçen altı aylık süre zarfında sarraflar kendilerine 1 yük 75.575 kuruş mukabilinde devredilen çiftlikler ile arazileri kendi taraflarına nakledememişlerdir. Bu arada sarraf Ohannes Goncagüloğlu Malekon’un hissesini ödeyerek çiftlikler ile arazilerin tek sahibi haline gelmiş ve bunların yönetimi için bir adamını Nallıhan ve Beypazarı’na göndermiştir. Ancak Ohannes tarafından Bâb-ı Âli’ye verilen şikâyet dilekçesinde söz konusu gayrimenkullere vaziyet etmek üzere mahalline gönderilen adamına eski sahipleri tarafından müdahale edildiği ifade edilerek sorunun çözümlenmesi talep edilmiştir. Konu daha önce Darphâne-i Âmire nezdinde çözüme kavuşturulmuş olduğundan söz konusu gayrimenkullerin sarraf Ohannes tarafından zabt ve tasarrufu için gerekli olan senedatın itası için Nallıhan ve Beypazarı muhassılına bir emirname-i sâmi gönderilerek, konu Darphâne-i Âmire defterine 25.09.1841 tarihiyle kayıt düşülmüştür69.

Sarraf Ohannes’in taraf olduğu davalardan birisi de; İzmid sakinlerinden olup halen İstanbul’da bulunan Ahmed Ağa’da olan alacağının tahsili için Bâb-ı Âli’ye

68 B.O.A., a.d., v.27, h.6.

başvurmasıdır. Başvuru nedeni adı geçen kişinin borcunu ödemeye muhalefet etmesidir. Arzuhal üzerine ilgili taraflar Darphâne-i Âmire’ye çağrılarak konu incelenmiş ve Ahmed Ağa’nın sarraf Ohannes’e gayr ez makbuz 9.950 kuruş anapara ve 2.250 kuruş güzeşte olmak üzere 12.200 kuruş borcu olduğu hesaplanmıştır. Sözkonusu borcun güzeşte tutarından 1.000 kuruş indirilerek toplam borç 11.200 kuruş olarak belirlenliştir. Tarafların da rıza göstermesi ile bu borcun yarısının 1842(1258) senesi harman vaktinde, kalan tutarın yarısının aynı senenin Kasım ayında, kalanın ise takip eden senenin harman vaktinde ödenmesi kararlaştırılmıştır. Söz konusu ödeme planı 18.5.1842 tarihinde Darphâne-i Âmire defterine kaydedilerek taraflara birer ilmühaber verilmiştir70.

Benzer Belgeler