• Sonuç bulunamadı

NĠZAMÎ‟NĠN LEYLÂ VE MECNUN MESNEVÎSĠ‟NĠN ÖZETĠ

A. ESERLERĠ

II. NĠZAMÎ‟NĠN LEYLÂ VE MECNUN MESNEVÎSĠ‟NĠN ÖZETĠ

Amerîler kabilesinde marifetli ve büyük bir Ģeyh yaĢar. Nâmı ve serveti çok olan bu Ģeyhin çocuğu yoktur. Gece gündüz çocuğunun olması için dua eder. Sonunda yaĢlandığında Allah ona bir erkek çocuğu verir. Çocuğa Kays adını verirler. Kays on yaĢına basınca okula gider, orada Leylâ adında bir kıza âĢık olur. Kays ve Leylâ‟nın aĢkı da diğer aĢklar gibi âĢık, maĢuğun yüzünü görmesiyle baĢlar. Aynı zamanda Leylâ da Kays‟a âĢık olur.

Kays ve Leylâ‟nın aĢkı baĢta gizli iken Kays‟ın aĢktan aĢırı periĢanlığı herkesi onların aĢkından haberdar eder. Böylece halk Kays‟a Mecnun adını verirler. Bu durumu Leylâ‟nın babası da öğrenir ve Leylâ‟yı artık okula göndermez. Bu yüzden iki âĢık birbirinden ayrı kalırlar. Kays‟ın Leylâ‟ya karĢı olan aĢkı o kadar büyüktür ki herkes onun için endiĢelenir ve çözümü Leylâ‟yı istemekte bulur. Leylâ‟nın babası aĢırı tutucudur ve geleneklere bağlı bir adamdır. Bu evliliği adını kötüye çıkarması nedeniyle kabul etmez.

Bunun üzerine Mecnun tamamen delirip çöllere düĢer. Mecnun, aĢkını algılamayan insanlar yerine hayvanlarla muhatap olmaya baĢlar. Mecnun‟un babası, Mecnun‟un aĢk acısından kurtuluĢunun Hacc‟a gitmek ve Allah‟a tevekkül etmekte olduğunu düĢünür ve onu Hacc‟a götürür. Baba, çocuğunun Leylâ‟yı unutacağını düĢündüğü hâlde, Mecnun Kâbe‟ye varınca Allah‟tan Leylâ‟ya olan aĢkını artırmasını ve kalan ömrünü da ona vermesini ister.

O ikisinin aĢkı o kadar duyulur ki Leylâ‟nın kabilesinin Ģeyhi ve halkı Mecnun‟u öldürmek ile tehdit ederler. Bu haberi duyan Mecnun‟un babası çocuğunu bulmak için çöle gider ve oğlunu evine getirir. Ancak Mecnun birkaç gün sonra yine dayanamayıp çöle gider. Mecnun, sadaka ve zekâtın toplanmasıyla sorumlu olan Nufel ile görüĢünceye kadar çöllerde periĢan bir hâlde gezer. Cesur ve gönül ehli olan Nufel, Mecnun‟u Leylâ‟ya kavuĢturacağına söz verir. Bunun için Leylâ‟nın kabilesiyle iki kere bile savaĢır ve ikinci savaĢta onları yener. Ancak Leylâ‟nın babası Nufel‟e kızının öldürülmesine ya da en

67 Kamil Ahmednejâd - ġehrzâd Dehkanî; “Mukâyese-yi Varka ve GolĢâh-ı Ayyukî bâ Leylâ ve Mecnun-ı Nizamî”, Edebiyat u Zebânhâ Dergisi, No: 97, Tahran, 2012, s. 37.

58 aĢağılık kölesine vermeye razı olduğunu ancak onun adını kötüye çıkaran ve deli olan birine vermeye gönlü olmadığını söyler. Nufel Leylâ‟nın babasının yalvarmasından etkilenip ve kızını ancak hoĢ gönülle almak istediğini ve bu durumda almayacağını dile getirir. Böylece sevgilisine yine kavuĢamayan Mecnun mutsuz bir Ģekilde çöllere gider.

Bir gün, bir ahuyu atı karĢılığında avcının elinden kurtarır. BaĢka bir gün ise bütün malları karĢılığında bir avcıdan avladığı geyiği satın alıp serbest bırakır. Bir kargaya hitap ederek onunla bütün sırlarını paylaĢır.

Mecnun bir gün sevgilisinin kabilesine doğru giderken bir adamın boynuna zincir bağlayıp dilencilik yapan bir yaĢlı kadınla karĢılaĢır. Mecnun ondan zinciri onun boynuna bağlamasını ister. YaĢlı kadın da bunu yapar ve Mecnun‟u mahalle mahalle o Ģekilde gezdirir. Leylâ‟nın çadırına vardıklarında Mecnun orada hüzünlü bir gazel söyler, zinciri boynundan delice çözüp kaçar.

Bu arada Leylâ‟yı daha önce bir bağda görüp beğenen Ġbn-i Selâm onu babasından ister. Leylâ‟nın Ġbn-i Selâm ile evlenmesi, âĢık ve maĢuğun durumunu karıĢtırır. Leylâ zorla kocasının evine gider ama Mecnun‟a duyduğu sadakattan dolayı hiçbir zaman kocasının isteklerini kabul etmez. Mecnun, sevgilisinin evlilik haberini bir deveciden alır ve daha da periĢan olur.

Mecnun‟un babası çocuğunu görmeden öleceğinden korkar ve kabilesinden iki gencin yardımıyla Mecnun‟u görmeye gider. Her ne kadar Mecnun‟a eve dönmesi için nasihat etse de o kabul etmez, yaĢlı adam umutsuz bir Ģekilde evine döner. Aradan fazla zaman geçmeden de çocuğunun hasretinden ölür. Bir avcı Mecnun‟a babasının ölüm haberini verir ve onu azarlar. Mecnun bu haberi duyunca babasının mezarına kadar koĢar.

Babasının mezarını kucaklayıp ağıt yakar. Mecnun, yırtıcı hayvanlar ile bağ kurup sadece onlarla yaĢar.

Bir gün bir kiĢi Mecnun‟a Leylâ‟dan haber getirir. Mecnun onun elini ayağını öper, Leylâ‟ya dert ve acı dolu bir cevap yazıp gönderir. BaĢka bir gün ise Selim-i Ameri, dayısı, Mecnun‟un yanına gider. Onun annesini özleyip görmek istediğini görünce annesini yanına getirir. Mecnun‟un annesi ağlayıp sızlar ve ondan eve dönmesini ister. Ancak Mecnun kabul etmez ve anne yalnız eve döner. Mecnun‟un annesi de onu görmek arzusunda kalıp ölür. Selim bu haberi Mecnun‟a götürür ve o da annesinin mezarına gidip ağlar. Akrabaları onu eve götürmek isteseler de onu ikna edemezler ve Mecnun yine yırtıcı hayvanların

59 yanına döner. Leylâ bir daha habercisini çağırır ve ona Mecnun‟u görmek istediğini söyler.

Haberci Mecnun‟u buluĢma yerine getirir. Leylâ Mecnun‟a uzaktan bakar ve adamdan Mecnun‟un bir gazel söylemesini, iletmesini ister. Mecnun da duygu dolu bir gazel okur ve ondan sonra yine çöle gider.

Selâm adında âĢık bir genç Mecnun‟un aĢk hikâyesini duyar ve onunla görüĢmek için yanına gider. Selâm yakından Mecnun‟un periĢan hâlini görür. Zeyd adında baĢka bir âĢık güvenli olduğunu Leylâ‟ya ispat eder ve iki âĢık arasında haberleĢme görevini alır.

Sonra Leylâ‟nın kocası ölür. Arap geleneğinde kadın kocasının ölümünden sonra iki yıl kadar evden çıkmaması ve kimseyle görüĢmemesi gerekir. Leylâ‟nın kocasının ölümünden iki yıl geçtikten sonra Mecnun‟a olan aĢkını artık gizleyemez ve gerçek üzüntü sebebini açıklar. Zeyd‟i çağırır ve ona Mecnun‟a vermesi için bir elbise verir. Aynı zamanda Mecnun‟u yanına getirmesini söyler. Mecnun bunu duyunca gazel söyleyerek Leylâ‟nın yanına gider. Bu buluĢma masum bir Ģekilde gerçekleĢir ve iki aĢığın son buluĢması da olur.

Leylâ sonbaharda hastalanır. AĢkını annesine de açıklar. Annesinden Mecnun mezarının baĢına geldiğinde ona iyi davranmasını ister. Leylâ annesiyle konuĢması bittiğinde ölür. Zeyd, Leylâ‟nın ölüm haberini Mecnun‟a götürür. Mecnun bu haberi duyunca Leylâ‟nın mezarına gider, sevgilisinin ölümü üzerine ağıt yakar. Bu aralar Bağdatlı Selâm ikinci kez Mecnun ile buluĢur ve olanlardan haberdar olur. Ġki üç ay Mecnun ile kalır ve onun söylediği bütün Ģiirleri yazar ve sonunda kabilesine döner. Her zamandan daha güçsüz ve zayıf olan Mecnun bir gün Leylâ‟nın mezarının baĢına gider ve Allah‟tan canını almasını ister. Leylâ‟nın mezarını kucaklar ve ey dost deyip ölür. Bir yıla kadar yırtıcı hayvanlar Mecnunun ölüsünün baĢında kalırlar ve böylece hiç kimse ona yaklaĢmaya cesaret edemez. Bir yıl geçtikten sonra bazı hayvanlar ölür bazıları da oradan giderler. Halk, Mecnun‟u Leylâ‟nın yanına gömer. Ġki aĢığın mezarı âĢıklar için ziyaret ve insanların dualarının kabul olunduğu bir yer olur. ÂĢık ve maĢuk bu dünyada kavuĢamazsa bile öbür dünyada kavuĢmayı umut ederler. Bu kavuĢmayı Nizamî, Zeyd‟in rüyasını68 anlatmakla gerçekleĢtirir69.

68 Zeyd rüyasında cenneti gezer ve orada Leylâ ve Mecnun‟un bir arada olduğunu görür.

69 Bu kısmın yazılması için Ģu iki kaynaktan faydalanmıĢtır: Mehdî Sotudiyân, “RîĢe-yâbî-yi Dâstân-ı Leylâ ve Mecnun”, MeĢhed Ġslamî Azad Üniversitesinin Edebiyata Özel Faslnamesi, t.s., ss. 98-100;

Ekremî - Kiyâde, a.g.e., ss. 34-37; Mohammed Jafer Yâhakkî - Meryem Dorpor, “Tahlîl-i Revâbit-i

60 III. ĠKĠ HĠKÂYEDE ÂġIKLARIN KĠġĠLĠKLERĠNĠN ĠNCELENMESĠ