• Sonuç bulunamadı

Bölgesel ekonomiler ve bölgelerarası etkileşim konusu, ülke ve dünya ölçeğinde ekonomik gelişmeleri ve eğilimleri anlamada önemli bir unsurdur. Bölgeler arası etkileşimi dikkate alamayan yaklaşımların, özellikle değişen davranışsal kalıplar ve birime özgü nitelikler karşısında analiz yetenekleri çok sınırlı kalmaktadır.

Bölge biliminde başvurulan mekânsal ekonometri yöntemleri, mekânsal yakınlık üzerine kurulmuş olup mekândan bağımsız birimler arası ilişkileri ve birimlerin kendine has özelliklerini analize katma yetenekleri istenen düzeyde değildir. Coğrafi yakınlığın tek başına yeterli olamadığı bölgeler arası ticaret, ulaştırma, haberleşme, sermaye akımları ve özellikle göç gibi insan kaynağı yanında birçok kaynağı da harekete geçiren faktörlerin açıklanmasında ağ modeli ve kuramları bu eksikliği giderme yönünde uygun bir yaklaşım olarak değerlendirilmektedir.

35 Ağ modeli; topolojik analizlerle ülkenin bölge bazlı ekonomik yapısını ortaya koymada, ağ metrikleriyle bölgesel birimler ve ilişkiler özelinde her bir bölgenin ve bağlantının önem düzeyini vermede, ağ oluşum ve evrimi kuramları ise bölgesel bağlantılarla ekonomik oluşumların modellenmesinde önemli bir çerçeve oluşturacaktır.

Tezde ağ modelinde birimler arası ilişkiyi temsil etmek üzere 2014 yılı iller arası göç verileri kullanılacaktır. Göçün seçilme nedeni, iller arası sosyo-ekonomik ilişkileri ortaya koymada içerisinde birçok etkeni barındırmasıdır. Göç teorilerinde de (Ravenstein, 1885 ve 1889; Todaro, 1976; Sjstaad, 1962) belirtiği üzere savaş ya da olağan üstü haller dışında göçün ana tetikleyicisi genelde ekonomik sebeplerdir. Göçle birlikte işgücü, entelektüel ve kültürel birikim ile her türlü sermaye de iller arasında akmakta ve her iki bölgenin de ekonomik yapılarında müspet veya menfi yapısal dönüşümlere yol açmaktadır.

Diğer yandan ülkemizin insan gücü ve sermayesinin aktığı merkezler, özellikle bölgesel gelişme politikaları için önemli ipuçları vermektedir. Merkezler kadar önemli bir olgu da çeperlerde kalan, göçle birlikte gittikçe zayıflayan ve sosyo-ekonomik olarak izole olmuş illerdir. Bu illerin özellikle büyüme kutupları olarak tanımlanan bölge merkezleri ile öncelikli olmak üzere diğer büyük merkezlerle entegrasyonu önem taşımaktadır. Ağ modelinin, bu alanların ve iller arası kritik gelişme koridorlarının tespitinde politika yapıcıları için önemli bir araç olacağı değerlendirilmektedir.

Göç verisi aynı zamanda, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemiyle doğrudan kayıtlardan elde edildiğinden iller bazında en güvenilir akım verisidir ve TÜİK tarafından düzenli olarak sunulmaktadır.

36 İller arası göç verileri üzerinden oluşturulacak ağ modeli ile aşağıdaki konular irdelenerek modelin bu alanda uyarlanabilirliği ve getireceği yeni yaklaşımlar değerlendirilecektir: 1. Bölgesel ekonomik yapıları ve ilişkileri anlamada ağ modelleri yaklaşımı

uygulanabilir mi? Yapısal benzerlikleri nelerdir?

2. Bölgelerin ve ilişkilerin bu yapı içerisindeki önemleri ağ metrikleri ile ölçülebilir mi? Bu metrikler yapının hangi yönü için ne anlama gelmektedir?

3. Bölgesel ekonomik yapıların oluşumu, ağ oluşum ve evrimi kuramlarından hangisi ile uyumludur? Bu uyumu anlamak için kullanılan derece dağılımları, bölgesel bağlantılarda nasıl bir dağılım özelliği göstermektedir?

4. Göç ağı derece dağılımı, Kuvvet Yasası Dağılımı özelliği gösterir mi? Bu durumda kuvvet sayısı, Barabasi-Albert Modelindeki aralıklardan hangisine uymakta ve nasıl bir özellik göstermesi beklenmektedir? Bu beklenti, bölgesel ekonomik yapıyla açıklanabilir mi?

5. Ağ modelinin derece dağılımı, büyük merkezlerin oluşumuna dair ipuçları verebilir mi? Ağın yapısal etkinliğini anlamada “küçük dünyalar olgusu” kullanılabilir mi? 6. Ağdaki ilişkilerin tanımlanmasında çekim modeli uygulanabilir mi? Bu modele dayalı

bölgeler arası ekonomik denge tanımlanabilir mi? Ağ modeliyle oluşan bu altyapı üzerine kalkınmayı önceleyen yerel katkı oyunu kurgulanabilir mi?

7. Ağ modeli altyapısı üzerine geliştirilen ekonomik denge değerleri ile ağ metrikleri arasında ilişki var mıdır? Bu metriklerden özdeğer merkezîliği ile denge değerleri arsasındaki ilişki benzer denge durumları için genellenebilir mi?

8. Ağ modeli altyapısı, bölgesel ekonomilerin dayanıklılığı, durağanlığı veya bağımlılığı gibi diğer uygulamalar için de kullanılabilir mi?

37 9. Son olarak, bu modelden ülkemizin bölgesel gelişme politikaları için çıkarımlar

geliştirilebilir mi?

Tezin bu sorulara getireceği açıklamalar ağ modeli ölçüt ve kuramlarının diğer modellerle desteklenmiş uygulamaları üzerinden gerçekleştirilecektir. Uygulamalarda, ağ modelinin getirdiği bakış açıları ile geliştirilmesi gereken yönleri ortaya konulmaya çalışılacaktır.

Bu bağlamda; ağ modeli merkezilik ölçütleri, ağ içerisindeki birimlerin farklı stratejiler için önem derecelerini ortaya koymada önemli görülmektedir. Ağ içerisindeki kritik geçiş noktalarının, en hızlı erişim sağlayan birimlerin ve stratejik bağlantılarda kilit konumunda bulunan birimlerin tespitinde ve stratejilere uygun politik noktaların seçiminde bu metrikler önemli birer ipuçları olarak değerlendirilmektedir.

Diğer yandan araştırma sorularının cevaplanmasında sıklıkla kullanılacak en önemli araç ağın derece dağılımları olacaktır. Ağ modellerinde derece dağılımlarını esas alan ağ oluşum ve evrim süreçleri, bölgeler arası bağların dağılım özelliklerini kullanmak suretiyle bölgesel ekonomik yapıların oluşum süreçlerini modelleme konusunda uygun bir araç olarak görülmektedir.

Modelin, Erdös-Renyi Ağı ile rassal, Barabasi-Albert Modeli ile ölçekten bağımsız ya da bunların türevleri olan hibrit yapılarla uyumlu olması, bölgesel ekonomilerin gelişim sürecine dair çıkarımlar için önemli ipuçları sağlayacaktır.

Diğer yandan çekim modeli, bölgeler arası mali ve beşeri akımların tahmininde yazında sıkılıkla kullanılmaktadır. Bu yönüyle, ağ birimleri arası geçiş potansiyelinin tahmini için uygun bir model olabileceği değerlendirilmektedir. Çekim modeli sayesinde birimler

38 arası etkileşimin öngörülebilirliği sağlanacak ve buna dayalı olarak ağda oluşabilecek denge durumları incelenebilecektir.

Ayrıca ağ modelinin, oluşabilecek denge durumları ve optimizasyon problemleri için önemli bir altyapı sunması beklenmektedir. Ağın yapısal özellikleri ile çözümler arasındaki ilişkilerin genellenebilirliği üzerinde durulacaktır. Bir uygulama olarak kalkınmayı önceleyen yerel katkı oyunu ile elde edilen Nash dengesinin, diğer çözümler ve ağ metrikleri ile ilişkileri incelenecektir.

Son olarak uygun modele ulaşılmasıyla, bölgeler arası ekonomik gelişim ve eğilimleri anlamada ağ modellerinin diğer kuram ve yaklaşımları da uygulama alanı bulacak böylece bölgesel gelişme alanındaki mevcut kuramların test edilmesi ve yeni kuramların geliştirilmesi yönünde yeni bir alan açılmış olacaktır.