• Sonuç bulunamadı

1.KIBRIS'TA TÜRK ASKERİ VARLIĞI VE KIBRIS CUMHURİYETİ

1.3.1. Makarios'un Farklı Bir Strateji İzlemeye Başlaması

Öte yandan bu dönemde Bağlantısızlar Grubu ile hareket etmeyi tercih eden ve gerek NATO'dan gerekse ABD'den uzak bir siyaset takip etmeyi tercih eden Başpiskopos Makarios'un kurulacak olan Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaşkanı olması da bazı sıkıntılara yol açacaktır. Sömürgeciliğe karşı, anti-emperyalist ve NATO karşıtı olarak bilinen Makarios'un Hindistan Başbakanı Cevahirlal Nehru, Yugoslavya Devlet Başkanı Josip Broz Tito ve Mısır'la Suriye'nin oluşturduğu Birleşik Arap

30

Konuyla ilgili olarak 16 Ocak 1960 günü İngiltere Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan toplantıda İngiliz delegesi S. Lloyd üs arazisinin en az 122 milkare olması gerektiğini, bu ölçüden daha küçüğünün asla kabul edilmeyeceğini ve Kıbrıs için yapılan bütün çalışmaların ve hazırlıkların da başarısızlıkla sonuçlanacağını belirtir ve tarafları üstü kapalı olarak tehdit de eder. İngilizlerin üslerle ilgili ilk talebi 167 mil kare olmuş, bu konuda Cumhurbaşkanı ve Başpiskopos Makarios'a da baskılar sıklaştırılmıştır. Her Majesty's Stationery Office, a.g.e, s. 5-29.

31

Ulvi Keser, Kıbrıs’ta Yeraltı Faaliyetleri ve Türk Mukavemet Teşkilatı 1955-1963, IQ Yay., Ankara, 2007, s. 127-135.

32 Mustafa Haşim Altan, Kıbrıs'ta Türk Malları, Cilt II, Kastaş Yayınevi, İstanbul, 2001, s. 466.

Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Cemal Abdül Nasır'ın yanından uzaklaşarak İngiltere, Türkiye ve Yunanistan'ın şemsiyesi altında "kısıtlı cumhuriyet"34 çerçevesinde adada hükümran üslere müsaade etmesi Bağlantısızlar içinde huzursuzluklara neden olur.35 Makarios bir yandan üslerin ve üsler dışında kalan askeri tesislerin kullanımı konusunda imkân ve kabiliyetleri en aza indirmeye gayret gösterirken bir yandan da bu askeri tesislerin özellikle Ortadoğu'daki dost ülkelere karşı kullanılmayacağı yönünde sözler de vermek zorunda kalır. Bu noktada devreye Yunanistan da girer ve Nasır yönetimine üslerin kendilerine karşı kullanılmayacağı yönünde teminatlar da verilir. Öte yandan Makarios'un anlaşmayı imzalamaması ve tereddüt göstermesi üzerine İngiltere Gizli Servisi MI6 devreye girerek Makarios'un cinsel yönelişini deşifre edecek türden fotoğraflarla bazı tehditlerde bulunur ve anlaşmanın imzalanması da hızlandırılır.36

Aynı günlerde Yunanistan, Yugoslavya ve Mısır arasında Yunanistan Başbakanının Belgrad ziyareti sırasında bir saldırmazlık antlaşması imzalanırken Atina'daki İngiliz Büyükelçisi Sir Roger Allen ise Londra'ya gönderdiği şifre bir telgrafta Yunanistan'ın muhtemel bir sorunun içine girmesinin ardından Kıbrıs üzerinden aynı sorunu Nasır yönetiminin de paylaşacağını, Yunanistan, Yugoslavya ve Mısır arasında Kıbrıs'taki üslerin kullanılmasıyla ilgili yeni antlaşmaların imzalanabileceğini bildirir.37 Kıbrıs Cumhuriyeti konusunda taraflar arasında anlaşmaya varılmasına rağmen üsler konusu hala çözülememiş durumdadır ve Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum heyetleri tarafından 24 Ocak 1960 tarihinde Londra’da yapılan görüşmelerde dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı Selwyn Lloyd’a yeni bir ortak metin sunulur.38

28 Temmuz 1954 tarihinde Koloniler Bakanı Henry Hopkinson'un "özel durumları gereği hiçbir zaman tam olarak bağımsız kalamayacağı bilinen bazı

34

Yeni kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti devleti İngiltere, Yunanistan ve Türkiye’nin garantörlüğü altında bulunduğundan “kısıtlı cumhuriyet” olarak adlandırılmaktadır. Ahmet C. Gazioğlu, British Sovereign

Bases; A Background to Negotiations Including Legal and Moral Aspects of the Issue, Cyrep Yay.,

Lefkoşa, Temmuz 1995, s.82

35 Ahmet C. Gazioğlu, Two Equal and Sovereign Peoples, Cyrep Yay., Lefkoşa, 1999, s.77

36

Brendan O'Malley ve Ian Craig, Amerika, Casusluk ve İşgal;Kıbrıs Komplosu, Khora Yayıncılık, Mayıs 2012, İstanbul, 2. 72.

37 Ahmet C. Gazioğlu, a.g.e, s. 8

toprakların bulunduğu herkes tarafından bilinmekte ve kabul edilmektedir."39 dediği, Winston Churchill'in ise bakanın "hiç bir zaman" kelimesini yanlışlıkla söylediğini belirterek düzeltmeye çalıştığı üsler konusunda yıllar sonra Rum tarafında başta AKEL Komünist Partisi olmak üzere pek çok kesimin tepki gösterdiği İngiliz talepleri Kıbrıs Türkleri tarafından da kabul edilmezken İngilizler ise üslerle ilgili arazilerin sınırları dışında kalan pek çok bölgeyi de askeri kolaylık tesisleri, askeri eğitim alanları ve askeri atış alanları gibi farklı isimlendirmelerle elde etme gayreti içerisindedirler. İngiltere bu konuyla ilgili olarak 7 Temmuz 1960 tarihinde 222 sayfalık bir Beyaz Kitap yayımlar ve üsler bölgesinde Kıbrıs Türklerinin haklarına karşılık olarak 1.500.000 Türk Lirası bir tazminat ödemeye hazır olduğunu da açıklar.40 Görüşmeler sonrasında 1 Temmuz 1960 günü bir anlaşmaya varılır ve İngilizlere iki ayrı bölgede olmak üzere 99 mil karelik bir alan özerk İngiliz askeri üs bölgesi olarak tahsis edilir. Kıbrıs Cumhuriyeti hükümeti ayrıca İngilizlere üsler bölgesi dışında ve belli yerlerde askeri eğitim yapma hakkı da verir. Bütün bunlara karşılık İngiltere ise toplam 15 milyon Sterlin tazminat ödemeyi kabul etmiştir.41 Kıbrıs'ta Cumhuriyet gazetesinin 14 Kasım 1960 tarihli sayısında ilginç bir haber ise Kıbrıs’taki İngiliz üslerine yerleştirileceği ileri sürülen atom bombalarıdır ve gazete bu konuyla ilgili olarak “Kazaen bile patlayacak olan bir atom bombası sadece bütün Kıbrıs’ı mahvetmekle kalmayacak, bütün Anadolu’yu da tahrip edecektir.” 42 der ve “Biz Kıbrıs Türkleri olarak bu duruma mani olmalıyız.” diye ekler.

1. 3. 2. Üsler Konusunda Yapılan Anlaşma ve Askeri Ayrıcalıklar Konusu

11 Mart 1960 tarihli bir rapor hazırlanarak Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum yetkililer yanında İngilizler tarafından da üsler bölgesi konusunda ayrıntılı bilgiler verilir. İngiltere'nin tamamen stratejik amaçlarla daha geniş bölgelerde ve daha farklı alanlarda hükümranlık kurmak istediği Kıbrıs adasında hükümran/özerk üsler bölgesi bugün de adlandırıldığı üzere Akrotiri Özerk Üs Bölgesi ve Dikelya olarak isimlendirilir. Söz konusu rapora göre İngiltere böylece Kıbrıs Cumhuriyeti ile belirlemiş olduğu sınırlar

39

John Reddaway, Burdened with Cyprus; The British Connection, Rustem Books Publications, Lefkoşa, 2001, s. 85.

40

T. W. Adams, US Army Area Handbook for Cyprus, Washington DC, 1964, s. 233.

41 Ahmet Gazioğlu, İngiliz İdaresinde Kıbrıs 1878-1960, Lefkoşa, 1960, s. 205-206.

dâhilinde haklarını koruyabilecek ve kullanabilecektir.43 Bu rapora göre İngiltere üsler bölgesinde yaşamakta olan insanların haklarını korumayı da taahhüt etmiş durumdadır. İngiltere ayrıca üsler bölgesinin sınır güvenliğini sağlamak üzere her türlü güvenlik tedbirlerini alma yetkisine de sahip olmuş durumdadır.

Agrotur ve Dikelya askeri özerk bölgeleri bu kapsamda Kıbrıs Cumhuriyeti'ne ait yol, su, elektrik gibi altyapı imkânlarından istifade edebilecek, ayrıca limanlar, havaalanları ve diğer kolaylık tesislerinden de faydalanabilecektir.44 İngiltere ayrıca üsler bölgesinde çeşitli işlerde görevlendirmek üzere Kıbrıslı Türklerden ve Rumlardan işçi ve memur almaya da yetkilidir. İngiltere üslerle ilgili anlaşmayı Kıbrıslı Türkler veya Kıbrıslı Rumlarla değil Kıbrıs Cumhuriyeti ile imzalamış olmasına rağmen bugün üslerle ilgili herhangi bir hukuki sorun anında muhatap olarak GKRY'ni görmektedir. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ana çatısını oluşturan 1959 tarihli antlaşmaların ekinde üslerin idari durumu net olarak ortaya konmuş ve İngiltere'nin egemen/hükümran üs bölgelerini askeri amaçlar için kullanacağı, Kıbrıs Cumhuriyeti ile tam bir eşgüdüm ve uyum içerisinde hareket edeceği, üsler bölgesini bir koloni idaresi şekline sokamayacağı ve üs sınırları içinde kalan tarım arazilerinin istimlak edilemeyeceği, askeri sebeplerle böyle bir istimlak olması durumunda ise karşılığının tazmin edileceği belirtilmiş ve üsler bölgesinde tarım arazileri kalan Kıbrıslı Türk ve Rumların haklarının korunacağı da teminat altına alınmıştır.45 Böylece İngiltere bölgede uzun vadeli stratejilerine uygun olarak egemen üsler bölgesine sahip olur ve hareket serbestisi tahmin edilemeyecek kadar artar.46 Böylece İngiltere çok taraflı bir anlaşmayla garanti altına aldığı üsler bölgesinde bir yandan coğrafi olarak güvende olacak, hem Ortadoğu, İran Körfezi ve Asya'ya yönelik stratejilerini şekillendirebilecek, hem de anakarayı çevreleyen sularda denizle ilgili menfaatlerini belirleyebilecektir. Ardından İngiltere Kıbrıs adasında

43 Her Majesty's Stationery Office, a.g.e, s. 5-29.

44

İngiltere Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan British Bases başlıklı Confidential (Gizli)

damgalı 18 Mart 1960 tarihli rapor. Kıbrıs Türk Milli Arşivi (KTMA). Dosya No. 67. 45

A.g.a.

46

Mehmet Hasgüler ve Çiğdem Şahin, "İngiltere'nin Kıbrıs'ı Askeri Üs Olarak Yapılandırma Stratejisi",

stratejik imtiyazlarını ve bununla ilgili askeri tesislerini korumaya devam edecek ve değerlendirecektir.47 İmtiyazlı

İngiltere'nin uzun vadeli stratejik güvenlik planlamaları dâhilinde üsler ve üsler dışında kalan askeri alanları ne şekilde kullanacağıyla ilgili bu raporda Limasol limanı, Trodos Dağları, Olimpos Tepesi, Zyyi bölgesinin kuzey ve batı tarafları, Kiti Burnu, Greko Burnu, Yalia, Heraklis, Mağusa limanı, halen kullanıma kapalı olan 6.2 km2 (yaklaşık 2.4 milkare ve 4.676 dönüm) Lefkoşa Uluslararası Havalimanı, Kokkini, Trimithia ve Yerolakko bölgelerinde nirengi noktaları belirlenmiştir. Buna göre İngiltere'nin üs bölgeleri dışında stratejik amaçlarla kullanmayı planladığı alanlar içerisinde Polemidya (Binatlı), Larnaka Havalimanı, Zyyi köyü civarı, Mağusa-Lefkoşa yolu, Mağusa-Salamis batı tarafı ve yolu, Girne yolu, Lefkoşa'nın kuzeybatı tarafları, Lefkoşa-Medoş (Avtepe/Yorgoz) Larnaka'nın 5 mil güney sahili ve Lefkoşa'nın batı tarafları da bulunmaktadır. İngiltere askeri bölge, askeri tesis ve özellikle dinleme istasyonları kurabilmek amacıyla Trodos Dağları, Limasol dışında bazı stratejik noktalar, Baf Burnu civarı, Ayia İrini bölgesi, Episkopi ve Kissusa civarları, Akrotiri üsler bölgesinin su ihtiyacını karşılayan Kissusa su kanalı ve Anoyira tüneli, Dikelya üssünün 6 mil kadar kuzeyindeki Kalopsida (Çayönü), Makrasika köyleri, bölgedeki su kanalları ve boru hatları, Lefkoşa'nın batı tarafları, Gazi Mağusa'nın Karakol bölgesi civarında da faaliyetlere başlamıştır.48 Böylece İngiltere sadece üsler bölgesi olarak adlandırılan bölgelerde değil, neredeyse Kıbrıs'ın her tarafında askeri amaçlarla kullanılmak üzere personel ve her türlü askeri lojistik malzemenin taşınması bağlamında da imtiyazlar kazanmış durumdadır. Üslerle ilgili antlaşmanın 4. maddesinde "Hükümran Üsler Bölgesi Yöneticisi barış için, düzen ve iyi yönetim için kanun yapmak üzere yetkili kılınmıştır."49 denilmektedir.50 Bu durum gerekli gördüğü hallerde İngiltere

47

Costas M. Constantinou, "The Long Mile of Empire: Power, Legitimation and the UK Bases in Cyprus", Mediterranean Politics, Volume 10, No. 1, Mart 2005, s. 66.

48

İngiltere Kraliyet Basım Bürosu tarafından hazırlanan Cmnd.1252 sayılı ve Treaty Concerning

the Establishment of the Republic of Cyprus, Nicosia, 1960 başlıklı rapor. 49

AP Parlamenterler Meclisi tarafından hazırlanan 4 Nisan 2007 tarih ve Document 11232 sayılı

rapor. 50

Bu kapsamda Örneğin Lefkoşa Uluslararası Havalimanı'nı gerekli görülen hallerde kullanma yetkisine sahip olmak, böylece ada üzerindeki bütün hava trafiğini kontrol edebilmek, böylece İngiltere yanında müttefiklerinin de söz konusu hava sahasını istediği şekilde kullanmasını sağlamak ve Kıbrıs Cumhuriyeti devleti hava sahası üzerinde serbestçe uçma yetkisine sahip olmak mümkün olacaktır. Ayrıca egemenlik hakkı olmadan kullanacağı üsler bölgesi dışında buralarda istediği şekilde personel istihdam etmek ve Kıbrıs Cumhuriyeti topraklarında işlenen suçlarla ilgili İngiliz personel hakkında yetki kullanmak gibi

ve müttefiklerinin Kıbrıs hava sahasında savaş uçaklarını uçurabilmesine, adanın herhangi bir yerinde üsler, askeri tesisler, kolaylık tesisleri ve eğitim alanlarını serbestçe ve kısıtlamaya gitmeden kullanma hakkı anlamına gelmektedir.51 İngiltere Dışişleri Bakanlığı ayrıca 26 Mart 1960 tarihinde de "Gizli" ibaresiyle bir başka rapor daha hazırlayarak Kıbrıs Cumhuriyeti kuruluş anlaşması çerçevesinde tarafların bilgisine sunar ve muhtemel bir askeri durum karşısında hangi bölgeleri kullanacağını da ortaya koyar. Buna göre Limasol limanı, Trodos Dağları, Olimpos Dağı, Zyyi köyü civarı, Kiti Burnu, Greko Burnu, aynı bölgedeki su borularının bulunduğu hatlar, Yaila bölgesi, Heraklis bölgesi, Mağusa limanı, Lefkoşa Uluslararası Havalimanı bölgesi, Kokkini Trimithia ve Yerolakkos (Alayköy) bölgesi52, Polemidya (Binatlı) köyü bölgesi, Larnaka'nın güneyinde kullanılmayan havaalanı bölgesi, Zyyi köyünün kuzey tarafları, Mağusa-Larnaka yolu civarı, Mağusa-Salamis yolu civarı, Lefkoşa'nın kuzeybatısı ve Girne yolu, Lefkoşa'da Metokio Sokağı civarı, Larnaka'da sahil bölgesi, Limasol ve Baf bölgeleri, Aya İrinhi bölgesi, Kesusa, Kalopsida (Çayönü) ve Makrasiga çevresi, Mağusa'nın kuzeyinde kalan bölge, Mağusa'da Peleponisas Sokağı, Gladstone Sokağı ve Steropis Sokağı olmak üzere toplam 8.823 dönüm arazi İngiltere'nin askeri amaçlarına uygun olarak askeri bölge ilan edilmiş durumdadır.53

Kuruluş antlaşmasının eklerinde de ayrıntılı bir biçimde anlatıldığı ve gösterildiği üzere üsler bölgesindeki kıyı şeridi ve karasuları da üslerin özerk yapısı içerisinde kalmış durumdadır. Bu durum bugün özellikle Kıbrıs adası çevresinde çıkartılması muhtemel hidrokarbon (doğalgaz) ve petrolün kullanım haklarının kime ait olacağı konusunda da yeni tartışmalara neden olmuş durumdadır.54 Kıbrıs'ta iki taraf haklar da İngiltere'ye verilmiş imtiyazlar arasındadır. Böylece Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bağımsızlığı da tam anlamıyla gölgelenmiş durumdadır. Yapılan anlaşmayla İngiltere'ye verilen haklar arasında danışma ve daha önceden haber vermeye gerek kalmadan "kısıtlama ve müdahaleye gerek kalmadan üsleri ve üsler dışında kalan alanları kullanma hakkına devam etme" de söz konusu olmuştur.

51

Costas M. Constantinou, "The Long Mile of Empire: Power, Legitimation and the UK Bases in Cyprus", Mediterranean Politics, Volume 10, No. 1, Mart 2005, s. 71.

52

Bu bölge özellikle ABD açısından son derece önemlidir çünkü daha Kıbrıs Cumhuriyeti kurulmadan çok önce ABD tarafından halen KKTC sınırları içinde kalan Değirmenlik/Haspolat bölgesinde ve bugün Alayköy (Yerolakkos) olarak bilinen köyde istihbarat merkezleri kurulmuş durumdadır. Her iki bölgedeki istihbarat istasyonlarında çalışanların neredeyse tamamı ise Amerikalı deniz piyadeleri ve denizci askeri personeldir. Richard J. Aldrich, GCHQ; The Uncensored Story of Britain's Most Secret Intelligence

Agency, Harper Press, Londra, 2010, s. 17. 53

Costas M. Constantinou, a.g.m, s. 71.

54

Bu konuyla ilgili olarak çalışanlardan birisi de ABD olur ve özellikle Kıbrıs Cumhuriyeti ile özerk İngiliz askeri üsleri arasında kalan bölgelerde kıta sahanlığı ve karasuları üzerinde bazı tespitlerde

arasında halen devam etmekte olan müzakere süreci sonrasında herhangi bir anlaşmaya varılması halinde ada etrafında çıkartılacak yeraltı kaynaklarının çıkartılması, işlenmesi ve pazarlanması aşamasında İngiltere'nin alacağı tavır merak konusudur. Bununla birlikte her ne kadar yapılan antlaşmalar üslerin sadece askeri amaçlarla kullanılacağı imza altına alınmış olsa da hükümran üsler bölgesinde karasuları ve mücavir deniz alanlarında başlatılan doğalgaz ve petrol arama çalışmalarına İngiltere'nin de zaman zaman müdahil olması gelecekte bu konunun yeni sorunlar yaratacağının da bir göstergesidir. Böylece İngiltere Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kurulmasının ardından iki özerk askeri üs bölgesi dışında 30 civarında askeri kolaylık tesisi ve bazı tatbikat alanları ile eğitim alanlarının kullanım haklarına da sahip olur.55

1. 3. 3. Kıbrıs'ta Üsler ve ABD'nin Yeni Planı

Aynı günlerde Amerika’nın Kıbrıs’la ilgili yeni bir planı olduğu ileri sürülür. Buna göre Türkiye’ye Enosis’e karşılık adadaki İngiliz üslerinden birisi verilecektir. Türkiye’ye verilmesi tasarlanan üs, 129 kilometrekare olup Dikelya da bu bölgeye dâhil edilecektir. Kıbrıs’ın Yunanistan’la birleşmesinden sonra Dikelya bir NATO üssü haline getirilecek ve bu üs daimi olarak Türkiye’de kalacaktır.56 Kıbrıs'ta şiddetin artmaya başlamasının ardından Mart 1964 itibarıyla BM Güvenlik Konseyi adaya Barış Gücü gönderilmesini onaylar. Tam da bu süreçte BM'nin 1965 yılında Kıbrıs konusunda devreye girmek istemesi üzerine Kıbrıs Cumhurbaşkanı ve Başpiskopos Makarios bir açıklamada bulunarak Kıbrıs aleyhinde çıkacak herhangi bir karar ve sonuç halinde adadaki bütün İngiliz üslerinin ve ABD'ye ait casus istasyonlarının kapatılacağı yönünde

bulunur. Konuyla ilgili olarak hazırlanan raporun giriş kısmında neden böyle bir çalışma yapıldığı "kıta sahanlığı ve karasularıyla ilgili ulusal anlaşmalar için bazı tedbirler ortaya koymak" denilerek ifade edilir. Aynı çalışmada Kıbrıs Cumhuriyeti'yle ilgili olarak da "...Kıbrıs 1960 yılında bağımsızlığına kavuştuğunda Birleşik Krallık adadaki belli bazı üs bölgelerini hükümran İngiliz toprağı olarak elinde tuttu. Üs bölgeleriyle Kıbrıs Cumhuriyeti arasındaki limitler/snırlar ise kesinlikle uluslararası sınırlar olarak belirlendi..." denilmektedir. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin temelini oluşturan antlaşmalarda bu durum kesin çizgilerle belirlenmemiş olmakla birlikte bu durum uzun vadede İngiltere ve doğaldır ki müttefiklerinin lehine kullanılacakmış gibi görünmektedir. CIA Bureau of Intelligence and Research,

International Boundary Study; Limits in the Sea; Territorial Sea Boundary-Cyprus/SBA, No 49, 10

Kasım 1972, Washington DC, s. 1-16.

55

Çavlan Süerdem, "Kıbrıs'taki İngiliz Egemen Üsleri ve Düşündürdükleri", STAD Kıbrıs Türk

Stratejik Araştırmalar Dergisi, Yıl 1, Sayı 3, Ocak-Şubat 2010, s.8. 56 “Acheson’un Yeni Planı”, Hürriyet, 17 Eylül 1964.

tehditlerde bulunur.57 Bu sert tavır karşısında BM tarafından herhangi bir karar alınmadığı gibi bu konu uzun bir süre BM gündemine de gelmez.58

1. 4. Akrotiri ve Dikelya Hükümran Askeri İngiliz Üs Bölgeleri

1948 yılında Filistin bölgesinden, 1954 yılında da Süveyş’ten çekilen İngiltere’nin elinde kalan tek askeri üs yapımında Kıbrıslı Türkler ve Rumların da görev yaptıkları bu tesislerdir. 16 Ağustos 1960 tarihinde kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti'nin temelini oluşturan kurucu anlaşmalar çerçevesinde özerkliği kabul edilen iki İngiliz üssü ve diğer askeri bölgeler halen "Özerk Üsler Bölgesi Yönetimi", "Kıbrıs'taki İngiliz Askeri Gücü Komutanı" olarak da adlandırılan tümgeneral rütbesinde bir askeri personel tarafından idare edilmektedir.59 Böylece üsler bölgesinin askeri, idari ve hukuki bütün sorumlulukları askeri idareye devredilmiş durumdadır.60Adadaki İngiliz askeri gücünde adada kalıcı görev yapan pek çok askeri birlik bulunmaktadır. Bunlar biri Dikelya'da, diğeri de bugün Doğu Akdeniz'de en yoğun ve çok yönlü görev yapan üs olarak bilinen61 Agrotur'da bulunan iki hafif piyade taburundan oluşan Devamlı Birlikler (Permanent Units), Ayios Nikolaos'da görev yapan Müşterek Muhabere Servis Birliği (Joint Service Signal Unit), Kıbrıs Muhabere Birliği (Cyprus Communicaton Unit), Kıbrıs Servis Destek Birliği (Cyprus Service Support Unit, No 84 Timi (No 84 Squadron)'nden oluşmaktadır. Konuyla ilgili hazırlanan ve İngiltere'den bu üslerde görev yapmak üzere Kıbrıs adasına gelen bütün İngiliz askeri personeline dağıtılan talimatnamede Tümgeneral R. J. Cripwell "1960 anlaşması öncesinde bütün Kıbrıs adası özerk İngiliz toprağıydı."62 demektedir. 2013 Kasım tarihli bu talimatnameye göre üsler

57 Ercüment Tutar, a.g.m, s. 51.

58

Ercüment Tutar, a.g.m, s. 51.

59

İngiltere Genelkurmay Başkanlığı Kıbrıs adasında görev yapacak askeri personelinin bilmesi gereken bütün hususları bir katalog haline getirmiş, buna askeri talimatları ve uyulması gereken kuralları da ekleyerek adaya gelen bütün personeline bir rapor halinde sunmuştur. Bu uygulama halen devmetmektedir. British Forces Cyprus Pre-Arrivals Guide, Version 9.5, Kasım 2013.Lefkoşa, s. 1.

60 Üslerin idari yapısı hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. http://www.sbaadministration.org/

61

Agrotur Üssü bu dönemde üç fonksiyonlu ve son derece stratejik bir pozisyondaki üs olarak tanımlanır. Buna göre İngiltere, Türkiye, Pakistan ve ABD'nin destekleriyle CENTO (Central Treaty Organization)'nun vurucu gücünün en büyük destek veren üssü, ayrıca ABD'nin da istifade ettiği radar istasyonu ve İngiltere ve müttefiklerinin Ortadoğu ve Uzakdoğu'ya rahatça ulaşabilmesi için bir atlama tahtası olarak görev yapmaktadır. Agrotur ve Dikelya ayrıca "potansiyel bir düşmanın yukarıda belirtilen fonksiyonlardan bir veya birkaçının İngiltere tarafından kullanılmasının sona erdiğini görmekten mutlu olacağı askeri üs" olarak da adlandırılır. “A New Era in the Bases”, Flight International, 21 Haziran 1973.

bölgesinde yaklaşık 7.000 Kıbrıslı Türk ve Rum, 3.000 civarında İngiliz askeri personel ve yaklaşık olarak da 3.700 kişilik asker yakınları vb bulunmaktadır. Üsler bölgesinde görev yapan bütün İngiliz personelin hakları üsler bölgesinin kendi iç mekanizmaları ve İngiliz kanunlarına göre sürdürülmekte, özellikle Kıbrıslı Rum ve Türk çalışanların hukuki sorunları ise atanmış delegasyon tarafından GKRY kanunlarına göre yapılmaktadır. Egemen üsler bölgesinde personelin uyması gereken hukuki kurallar ise 1865 tarihli Sömürgeler Yasası (Colonial Law) hükümleri gereği uygulanmaktadır.63 Üsler bölgesinde ayrıca kilise ve beş farklı ilkokul, ortaokul, lise, yatılı okul ve öğrenme güçlüğü çeken çocuklara yönelik bir okul ve doğrudan üs komutanlığına bağlı olarak hizmet veren bir de hapishane bulunmaktadır.64 Üsler bölgesinde tam donanımlı askeri hastane yanında asıl misyonu üslerdeki askeri personele acil müdahale desteği vermek

Benzer Belgeler