• Sonuç bulunamadı

Özel sağlık kurum ve kuruluşları ile hekimler, teşhis ve tedavisini yürüttüğü hastalara ilişkin kayıtları düzenli bir şekilde tutmak ve saklamak zorundadır385. Kayıt

tutma yükümlülüğü her şeyin kayıt altına alınması anlamına gelmeyip, teşhis ve tedavide gerekli olacak işlemlerin kayıt altına alınması gerekmektedir386. Bu çerçevede özel sağlık kurumları hastanın kimliği, anamnez kayıtları, rıza formları, izlem notları, hekim orderları, laboratuar raporları, konsültasyon raporları ve epikrizinden oluşan düzenli bir hasta dosyası tutmakla yükümlüdür. Özel sağlık kurum ve kuruluşları, bünyesinde çalışan tıbbi ve tıbbi olmayan personelin tutması gereken kayıtlara ilişkin prosedürü ve organizasyonu oluşturmak ve denetlemekle yükümlü olup, kayıtların eksik veya düzensiz tutulmasından ve zamanında veya hiç tutulmasından dolayı sorumludur387.

Yurtcan, İÜHFM, C. 39, S. 1–4, 1974, s. 462; Donay, s. 50; Ayan, ss. 100, 163; Özdemir, s. 140; M.F. Yıldırım, s. 61; Sütlaş, s. 225; İpekyüz, s. 116; Deryal, (Hasta Sırrının Korunması), s. 74; C. Doğan, (Sır Saklama), s. 143; Başpınar, (Meslek Sırrı), s. 590; Hatırnaz, s. 87; Karasu, s. 117; B.Yılmaz, s. 51.

384 Langmack, s. 462; İpekyüz, s. 116; Başpınar, (Meslek Sırrı), s. 590; B.Yılmaz, s. 44; Hakeri, s. 256 385 Ayan, s. 95, 161; Öztürkler, s. 178; Özdemir, s. 133; Erkin Göçmen, “Tıbbi Kayıtların Tutulması

ve Hukuki Sorumluluk”, (Tıbbi Kayıtlar), http://www.hukukrehberi.net/Details.aspx?id=92 ; Özay, s. 71; İpekyüz, s. 108; Er, s. 92; Hatırnaz, s. 82; Hakeri, ss. 240–241. B. Yılmaz, s. 58; Kıcalıoğlu, (Doktorların Sorumlulukları), s. 121. “… ameliyat sırasında tutulması gereken kayıtların tutulmaması, ameliyatla ilgili raporun 7-8 ay sonra tutulması, (…) dolayısı ile ameliyat sırasında doktorların gerekli dikkat, özen ve ciddiyeti göstermedikleri sabit olduğundan olayda davalı hastane ve doktorların kusurlu olduklarının kabulü zorunludur.” yönünde Y. 13. HD., 07.02.2005 T. ve 2004/12088 E., 2005/1728 K. Sayılı Kararı, Kazancı Bilişim İBB.

386 Hakeri, ss. 243–244. 387 Demir, s. 242

Özel sağlık kurum ve kuruluşlarının kayıt tutma ve saklama yükümlülüğü ile ilgili yasal düzenlemelere bakmak gerekirse; TŞSTİHK’ un 72. maddesinde hekimlerin protokol defterine hastanın kimliğini yazmaya mecbur oldukları belirtilerek kayıt tutma yükümlülüğünden bahsedilmiştir. Ayrıca Özel Hastaneler Tüzüğü’ nün 29. maddesinde de “Özel hastanelerde yatan hastaların kimliğini, doğum yerini, adresini, yattığı ve çıktığı tarihi, hastalığının tanısını ve çıkıştaki durumunu yazmak için bir protokol defteri ile derece kâğıdı, tabelası, filmleri, laboratuar raporları vb. hastanın izlenmesi ile ilgili belgeleri içeren bir dosya tutulur.” denilerek özel sağlık kurum ve kuruluşlarının protokol defteri ve hasta dosyası tutmakla yükümlü oldukları belirtilmiştir. Özel Hastaneler Yönetmeliği’ nin 48. maddesinde protokol defteri ve hasta dosyası tutma yükümlülüğü belirtilmiş,

ayrıca hasta dosyasının içinde asgari bulunması gereken belgeler belirtilmiştir388.

Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin

27. maddesinde “Sağlık kuruluşuna başvuran hasta, protokol defterine kaydedilir.

Sağlık kuruluşuna başvuran hastaların teşhis ve tedavi bilgileri ile varsa yapılan cerrahi müdahale, gözlem altındaki tıbbi işlemler, hastalar adına açılmış dosyalara ve ilgili defter/defterlere işlenir. Bu belgeler, arşiv ile ilgili mevzuat hükümlerine uygun şekilde sağlık kuruluşu tarafından muhafaza edilir.” denilmektedir.

Saklama yükümlülüğü ile ilgili olarak, Yataklı Tedavi Kurumları İşletme

Yönetmeliği’ nin 32. maddesinde “Her yataklı tedavi kurumunda bir merkezi tıbbi

arşiv kurulur. Bütün servislerin ve olanakları ölçüsünde polikliniklerin işi biten dosyaları, bilimsel çalışanlar, istatistik değerlendirmeler hastaların diğer müracaatlarında kullanılmak üzere bir sıra ve düzen içerisinde muhafaza edilir” denilerek hasta kayıt ve belgelerini saklama yükümlülüğü düzenlenmiştir389. Özel

388 Maddenin 3. fıkrası uyarınca asgari bulunması gereken belgeler; a) Hasta kabul kâğıdı, b) Tıbbi

müşahede ve muayene kâğıdı, c) Hasta tabelası, d) Derece kâğıdı, e) Röntgen istek kâğıdı ve tetkik raporları, f) Laboratuar istek kâğıdı ve tetkik raporları, g) Ameliyat kâğıdı, h) Hastanın muayene istek formu, ı) Çıkış özeti, i) Uygulanacak tedavinin kabul edildiğine dair olan ve 1.8.1998 tarihli ve 23420 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Hasta Hakları Yönetmeliğinin 24 üncü maddesi uyarınca alınmış rızayı gösteren muvafakat formu olarak belirtilmiştir.

389 Bu yönetmeliğe bağlı olarak Sağlık Bakanlığı tarafından Bakanlığa bağlı hastaneleri kapsamak

Hastaneler Yönetmeliği’ nin 49. maddesinde tıbbi ve idari kayıtların toplanması ve saklanması için tıbbi arşiv kurma zorunluluğundan bahsedilmiş ve hasta dosyalarının ebn az 20 yıl süre ile saklanması zorunluluğu getirilmiştir. Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin 53. maddesinde hasta kayıt ve belgelerinin 5 yıl süre ile saklanması gerektiği belirtilmiştir.

Günümüzde teknolojik gelişmeler sonucu, tıbbi kayıtlar da artık bilgisayar

ortamlarında tutulmakta ve saklanmaktadır390. Bu çerçevede elektronik tıbbi

kayıtların geçerliliği yasal düzenlemelerle belirlenmeye çalışılmaktadır391. Nitekim

Özel Hastaneler Yönetmeliği’ nin 50. maddesinde ve Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin 27. maddesinde her türlü

tıbbi kayıt işleminin bilgisayar ortamında tutulabileceği düzenlenmiştir. Kayıtların

bilgisayar ortamında saklanmasının, değiştirilmesinin ve silinmesinin önlenmesi, gizliliğin ihlal edilmemesi amacıyla fizikî, manyetik veya elektronik müdahalelere ve olası suiistimallere karşı gerekli idarî ve teknik tedbirlerin alınmasından ve periyodik olarak denetlenmesi gerektiği ilgili maddelerde açıkça belirtilmektedir. Ayrıca güvenli dijital hasta kayıt sistemi bulunmayan hastaneler ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarında bir kısım işlemlerin bilgisayar sistemi üzerinden yapılmasının yazılı kayıt tutma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı ilgili yönetmelik maddelerinde ifade edilmektedir392. Doktrinde de elektronik ortamdaki hasta kayıtlarının mutlaka güvenli elektronik imzalı ve zaman damgalı olarak oluşturulması gerektiği Yönergesi ve 24.09.2004 T. ve 7067 S. Hastane Kayıtlarının Bilgisayar Ortamında Tutulması Hakkında Yönerge düzenlenmiş olup, tıbbi kayıtların saklanmasına ilişkin esaslar bu yönergelerde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

390 Elektronik tıbbi kayıtlar ve elektronik sağlık kayıtları hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Leyla Keser

Berber/Mahir Ülgü/Cüneyd Er. Elektronik Sağlık Kayıtları ve Özel Hayatın Gizliliği, Roche– İstanbul Bilgi Üniversitesi Bilişim Teknolojisi Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi, İstanbul, 2009, s. 24 vd.

391 Türk Hukukundaki yasal düzenlemelerle ilgili ayrıntılı bilgi için bkz. Berber/Ülgü/Er, s. 242 vd. 392 Hastaya ait tıbbi kayıtların elektronik ortamda tutulması ve saklanması ile ilgili Sağlık Bakanlığı

Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ nün 02.12.2009 T. ve 45969 Sayılı resmi yazısında da yapılacak her türlü iş, işlem ve raporların nitelikli elektronik sertifika ile imzalanması koşuluyla özel sağlık kurum ve kuruluşlarının elektronik kayıt tutarak kayıt tutma ve saklama yükümlülüğünü yerine getirebileceği belirtilmiştir.

belirtilmektedir393. Elektronik ortamda sağlık kayıtlarının ve hasta dosyalarının tutulması ile ilgili olumsuzluklarda özel sağlık kurum ve kuruluşu organizasyon yükümlülüğünü yerine getirmemekten ötürü sorumlu olacağı açıktır394.

Tıbbi kayıtlar ileride herhangi bir hukuki problemde en önemli delil olacaklarından çok düzenli ve dikkatli olarak tutulması ve saklanması gerekmektedir395. Tıbbi kayıtların düzenli tutulmaması, özel sağlık kurumunun ispat yükünü ağırlaştıracak ve hatta bazı durumlarda imkânsız kılabilecektir. Tıbbi kayıtların düzenli bir şekilde tutulması ve saklanması, hastanın daha sonra aynı kuruma gelmesi veya başka bir hekime gitmesi halinde de konulacak teşhiste ve izlenecek tedavide yol gösterici olacaktır396. Özel sağlık kurum ve kuruluşları bu yolla kendilerine daha önce tedavi için gelen bir hastaya ne yapıldığını, hastanın tıbbi geçmişini ve fiziki bulgularını vakit kaybetmeden elde etme şansına sahip olacaklar ve önceki tecrübelerinden yararlanarak hastanın zarar görmemesini sağlayacaklardır. Tıbbi kayıtların tutulması ve saklanması yükümlülüğünün bir diğer sonucu olarak, hastaya tutulan kayıtları inceleme ve bazılarını alma hakkı tanınmalıdır397. Bu çerçevede özel sağlık kurum ve kuruluşlarınca tutulan kayıtların mülkiyeti sorunu ortaya çıkmaktadır. Hasta tarafından hekime tedavi amacıyla teslim edilen belgelerde hastanın mülkiyeti devam etmektedir398. Nitekim bu husus Özel Hastaneler Tüzüğü’ nün 37. maddesinde de açıkça hüküm altına alınmıştır. Diğer yandan özel sağlık kurum ve kuruluşlarında yapılan teşhis ve tedavi faaliyetleri esnasında yapılan

393 Leyla Keser Berber “E-Sağlıkta Güvenlik, Karşılıklı İşler, Dijital Kimlik Yönetimi ve Elektronik/

Mobil İmza”, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Roche Müstahzarları Sanayi A.Ş’ nin

İşbirliği İle…, Sağlık Alanında Etik ve Hukuk Uluslar arası Sempozyumu, 17-19 Nisan 2008, s.

162.

394 Demir, ss. 302–303.

395 Şenocak, (Hekimin Sorumluluğu), s.64; Öztürkler, s. 255; Özdemir, s. 133; Polat, ss. 161–162;

Göçmen, (Tıbbi Kayıtlar), Özay, s. 71; İpekyüz, s. 109; Zeytin, C.I, s. 110; Er, s. 92; Kıcalıoğlu, (Doktorların Sorumlulukları), s. 123.

396 Ayan, s. 95; Özay, s. 71; İpekyüz, s. 109; Kıcalıoğlu, (Doktorların Sorumlulukları), s. 136. 397 Özdemir, s. 133.

işlemlere ilişkin belgelerin mülkiyeti özel sağlık kurum veya kuruluşuna aittir399. Hasta veya temsilcisinin özel sağlık kurum veya kuruluşu mülkiyetindeki belgeleri incelemek ve hatta almak hakkına sahip olup olmadığı doktrinde de tartışmalıdır. Bazı yazarlara göre, hekimler ve özel sağlık kurum veya kuruluşları sübjektif bilgiler içeren kayıt ve belgeleri vermekten kaçınabilir400. Bazı yazarlar ise ne olursa olsun tüm kayıt ve belgelerin hastaya verilmesinin zorunlu olduğunu savunmaktadır401. Üçüncü bir görüşe göre ise, tıbbi kayıt ve belgelerin taraflar bakımından önemi göz önünde tutularak karar verilmelidir402. Bu çerçevede hastanın

çıkarının üstünlük taşıdığı EKG, röntgen filmleri vb. kayıtlar hastada kalmalı, diğer yandan özel sağlık kurum veya kuruluşu için önemli olan belgeler ise özel sağlık kurum veya kuruluşunda kalmalıdır. Taraflar için eşit önem arz eden belgelerin ise mülkiyeti özel sağlık kurum veya kuruluşunda kalmakla birlikte hastaya da inceleme hakkı tanınmalıdır. Nitekim Hasta Hakları Yönetmeliği’ nin 16. maddesinde de hastanın sağlık durumu ile ilgili bilgiler bulunan dosyayı doğrudan veya kanuni temsilcisi vasıtasıyla inceleyebileceği ve bir suretini alabileceği belirtilmiştir. Yine aynı yönetmeliğin 17. maddesinde de hastaya sağlık kurum ve kuruluşu nezdinde bulunan eksik, belirsiz ve hatalı tıbbi ve şahsi bilgilerin tamamlanmasını, açıklanmasını ve düzeltilmesini isteme hakkı tanınmaktadır.

III. ÖZEL SAĞLIK KURUM VE KURULUŞLARININ HASTAYA KARŞI HAKLARI