• Sonuç bulunamadı

3. AMORİUM

3.2. KARANLIK ÇAĞDA AMORİUM

thema bölgesinde sivil savunma, vergi denetimi ve yargısal konular strategos ve personelinin sorumluluğa verilmiĢtir.434 Bu durum askeri yöneticileri din adamlarıyla birlikte kent ya da bölgesel düzeyde yeni bir elit sınıf haline getirmiĢtir. Doğal olarak askeri yöneticiler kent bakımının yanında kentsel bir bani olarak önemli rol oynamıĢlardır. Bu konuda Ivison, Sivrihisar yakınlarında bulunan bir yazıtı örnek olarak gösterir: Yazıta göre, 838 yılında Amorium’un Araplar tarafından ele geçirildiği dönemde Anatolikon themasının strategosu olan Aëtius ve karısı Ampelia, Sivrihisar’da bulunan Theotokos kilisesinin süslemelerini yaptırmıĢtır.435 Diğer yandan karanlık çağda Amorium’un edindiği askeri rol kentin demografik profilini değiĢtirmiĢtir. Kentin sivil nüfusunun pek bilinmemesine rağmen gelen çok sayıda askeri personel ve aileleri sayesinde nüfus artmıĢ, askerler kent nüfusunun önemli bir kısmını oluĢturmuĢtur.436 Dokuzuncu yüzyılda imparatorluğun diğer bölgelerinde olduğu gibi Amorium’da thema ordusu kent garnizonunda görevli profesyonel askerler ve sefer zamanı toplanan yarı zamanlı askerler olarak iki büyük gruba ayrılmıĢtır.437 Thema askerlerinin çoğunu sefer zamanı toplanan stratiotikon ktemata438 toprakları ile desteklenmiĢ çiftçi askerler meydana getirmiĢtir ancak kent garnizonunda kalıcı olarak bulunan maaĢlı askerlerin sayısı belirsizdir. Theophanes Confessor’e göre imparator olmadan önce Anatolikon strategosu olan III. Leo, 716 yılındaki Arap saldırısında Amorium’u 800 askerle savunmuĢtur.439 Lightfoot ve Ivison, Confessor’un verdiği sayının yaklaĢık 3 km olan kent duvarlarını korumak için yetersiz olduğunu düĢünmüĢlerdir.440 Olasılıkla kentteki asker sayısı olağan zamanlar ve savaĢ dönemleri arasında dalgalanma yaĢamıĢtır.

Özellikle Amorium’un stratejik konumu merkezden asker sevkiyatını kolaylaĢtırmıĢ olmalıdır. 838 yılındaki Arap kuĢatması bu durumu örnekler. KuĢatma sırasında kentin savunmasına thema birliklerinin yanında imparatorluk ordusunun dört bölüğünden üçü katılmıĢtır.441 Charanis, 838 yılı öncesinde Amorium’un nüfusunu 40 bin olarak önerir.

434 Treadgold, 1997, s. 383; Haldon, 2007, s. 125; Ivison, 2007, s.29.

435 Ivison, 2007, s. 30.

436 Ivison, 2007, s. 31.

437 Ivison, 2007, s. 31.

438 Stratiotikon ktemata asker beslemekle yükümlü devlete ait topraktır. Thema bölgeleri içerisinde askerleri toprağa yerleĢtirmek ve maliyetleri azaltmak için askerlere bağıĢlanmıĢtır. Askeri hizmetin karĢılığı olarak askerlik süresince askerin mülkü sayılmıĢtır. Temelde devredilmesi, miras bırakılması veya satılması yasaktır. Ġkincil vergiler ve çeĢitli angaryalardan muaf olan bu topraklar yerel alımların sağlanmasında kullanılmıĢtır. Toprağın bağıĢlanması karĢılığında devlet sefer zamanı köylünün tam teçhizatlı bir Ģekilde orduya katılmasını Ģart koĢmuĢ, sorumluluk yerine getirilmediğinde toprak geri alınmıĢtır. Bkz. Bölüm 3.2.1. Toprak Yönetimi.

439 Ivison, 2007, s. 31; Lightfoot, C. S. and Lightfoot, M., 2006, s. 78.

440 Lightfoot, C. S. and Lightfoot, M., 2006, s. 78; Ivison, 2007, s. 31.

441 Lightfoot, C. S. and Lightfoot, M., 2006, s. 78; Ivison, 2007, s. 31.

Buna göre kent nüfusu diğer thema kentlerinde olduğu gibi ağırlıklı olarak asker, kilise personeli, toprak ağaları, köylü ve tüccardan meydana gelmiĢtir.442 Ivison Bizans kaynağı Theophanes Continuatus’u örnek göstererek, Amorium nüfusunun büyük bölümünün thema güçlerine tarımsal ve hayvansal ürün ile küçük ölçekli zanaat üretimi sağlamıĢ olması gerektiğini belirtir.443 Bu açıdan kentteki askerlerin varlığı mal ve hizmetlere olan talep nedeniyle karanlık çağ boyunca kentsel ekonominin ve parasal aktivitenin belirli ölçülerde devam etmesini sağlamıĢtır.444 Aynı Ģekilde arkeolojik veriler kentte ticaret ve para dolaĢımının azalmasına rağmen askeri fonksiyonlara bağlı olarak kesilmediğini gösterir.445

Karanlık çağda bölgesel askeri sistem içerisinde önemini arttırmıĢ olan Amorium, imparatorluk genelinde yaĢanan genel düĢüĢten etkilenmiĢ görünür. Kentsel fonksiyon ve ekonomik aktivitelerin devam etmesine karĢın, kazılar kentin geç antik döneme göre durgunlaĢtığını gösterir. Lightfoot, imparatorlukta görülen yaygın bir fenomen olarak kırmızı astarlı geç Roma seramiğinin yedinci yüzyıl sonrasında kaybolmasını karanlık çağda Amorium’da yaĢanan dönüĢümle iliĢkilendirmiĢtir.446 Bu dönemin temel karakteristiği günlük kullanım için yerel olarak üretilmiĢ kaba piĢirme ve sofra kaplarının yaygınlaĢmasıdır.447 Bu durum genel bir fenomen olarak Amorium’da ekonomik büzülmeyi ve sofra kültüründe değiĢimi ima eder.448 Benzer Ģekilde Roma ve erken Bizans dönemleri boyunca Amorium’da kullanım görmüĢ olduğu tespit edilen kalıpla yapılmıĢ terrakota kandiller 650 yılı dolaylarında kaybolmuĢtur.449 Kazılar sırasında karanlık çağa tarihlenen birkaç adet el yapımı kaba terrakota kandil bulunmuĢtur ancak mum ve mum üretiminin karanlık çağ boyunca kandil üretiminin yerine geçtiği düĢünülür.450 Lightfoot bu durumu, kandil kullanımı için gerekli olan zeytinyağı ithalinin ticarette yaĢanan düĢüĢ nedeniyle bozulmuĢ olmasıyla iliĢkilendirir.

Buna göre üretim ve yağ desteğinin bozulması yedinci yüzyılda kent nüfusunun

442 Charanis, 1975, s. 8.

443 Ivison, 2007, s. 32.

444 Ivison, 2007, s. 31.

445 Ivıson, E. A. (2012). Excavations at the Lower City Enclosure, 1996-2008. Amorium Report 3: The Lower City Enclosure Finds Reports and Technical Studies. (Ed. Lightfoot, C. S.and Ivison, E. A.).

Offprint. Mas Matbaacılık. Pp.5-151. S. 53; Lightfoot, C. S. and Lightfoot, M., 2006, s. 19.

446 Lightfoot, 2007, s. 272.

447 Böhlendorf-Arslan, B. (2012). Pottery from the Destruction Contexts in the Enclosure. Amorium Report 3: The Lower City Enclosure Finds Reports and Technical Studies. (Ed. Lightfoot, C. S.and Ivison, E. A.). Offprint. Mas Matbaacılık. Pp 153-179. S. 153-154.

448 Decker, 2016, s. 50.

449 Lightfoot, 2007, s. 284-285.

450 Lightfoot, 2007, s. 285.

alıĢkanlıklarını değiĢtirmeye zorlamıĢtır.451 Amoriumluların ekonomik canlanmanın yaĢandığı dönemde kalıpla yapılmıĢ terrakota kandil kullanıma tekrar geri dönmeleri bu görüĢü doğrular.452

Kazılar karanlık çağda geç antik dönem kent dokusunun büyük ölçüde değiĢime uğradığını gösterir. Bu dönemde sur dıĢı yerleĢimlerle birlikte, kent dıĢında bulunan Ģarap ve cam yapımcılığı gibi yerel endüstriyel etkinlikler savunma alanı içerisine çekilmiĢtir.453 Bu durum alt kente kamusal alanın ekonomik alan ve konutlar ile iç içe geçmesine neden olmuĢ, geç antik dönemin kentsel altyapısı dönüĢüme uğramıĢtır.

Karanlık çağ ve orta Bizans dönemine ait çok sayıda plansız bina inĢası kentin açık meydanlarına doğru geniĢlemiĢ, sıkıca bitiĢmiĢ birimler oluĢturmuĢtur.454 Özellikle hamam çevresi kademeli olarak küçük yapılarla doldurulmuĢ, burada bulunan kapalı alan denilen bölümde farklı tipte ve ölçülerde yapılmıĢ pek çok mekan, avlu ve dar pasajlar aracılığıyla birbirlerine bağlanmıĢtır.455 Amorium’da yaĢanan kentsel dönüĢümün en iyi göstergelerinden biri yoğun spolia kullanımı içeren üst kentin sur duvarı inĢasıdır. Ankyra, Sardis veya Efesos Ayasuluk’ta tespit edildiği gibi karanlık çağda kent dıĢında bulunan Roma nekropolü tahrip edilmiĢ, buradan taĢınan stel ve çeĢitli büyüklüklerde mezar taĢları Amorium üst kentinin sur yapımında kullanılmıĢtır.456 Bu dönemde yapıldığı kabul edilen üst kent surları, alt kentin kuzeydoğu ve güneybatı köĢelerinden alt kent surlarına bağlanmıĢ ve üst kent bir iç kaleye dönüĢtürülmüĢtür (Bkz. Res. 6).457 Lightfoot, üst kentin alt kentle birleĢtirilmesine rağmen kent içerisinde ayrı bir alan olarak kullanılmasını thema idaresinin varlığıyla iliĢkilendirmiĢtir. Bu modele göre karanlık çağda alt kent temel yerleĢim alanı, üst kent ise kentin askeri yönetiminin bulunduğu karargah olmalıdır.458

451 Lightfoot, 2007, s. 286.

452 Lightfoot, 2007, s. 285.

453 Lightfoot, 2012, s. 476; Ivison, 2012, s. 47.

454 Lightfoot, 2012, s. 476.

455 Ivison, 2012, s. 46-47.

456 Ivison, 2012, s. 40.

457 Lightfoot, C. S. and Lightfoot, M., 2006, s. 145.

458 Lightfoot, 1998, s. 308: Ivison, 2012, s. 43.

Res. 6. Amorium kuĢ bakıĢı üst ve alt kent . Kaynak: Chris and Mücahide Lightfoot, 2006.

Bugüne kadar yapılan kazılar bu modeli destekler niteliktedir. Alt kent karanlık çağ boyunca yoğun olarak yerleĢim görmüĢ, yeni yapılar eski yapıların üzerine inĢa edilmiĢtir. Öte yandan bu dönemde inĢa edilen konut ve mekanlar mimari anlayıĢın geç antik döneme karĢıt bir Ģekilde değiĢtiğini vurgular. Karanlık çağda herhangi bir büyük yapı tespit edilmediği gibi bu döneme ait yapılarda genellikle kaba yontu taĢlar, çamur tuğla ve spolia malzeme kullanılmıĢ, eski yapılar yıkılmıĢ veya yeni yapılarla karıĢık biçimlerde kullanım görmüĢtür.459 Bununla birlikte arkeolojik veriler geç antik döneme ait bazı kamusal binaların karanlık dönem boyunca kullanıldığını gösterir. Alt kentte bulunan hamamın iĢlevsel fonksiyonlarında değiĢikliklere rağmen kullanımı devam etmiĢtir. Hamamın kullanılması ve korunması bu dönemde kent yaĢamının varlığına iliĢkin göstergelerden biri sayılmıĢtır.460 Benzer biçimde geç antik grid planının bir parçası sayılan büyük sokak korunmuĢ, alt kent kilisesinin kullanımı devam etmiĢtir. 461 Bunlar alt kent surlarıyla birlikte askeri idarenin kent bakımına iliĢkin koruma ve yenileme faaliyetinin önemini gösterir. Bu özellikleriyle diğer kentlerle benzer bir

459 Ivison, 2012, s. 48; Decker, 2016, s. 116.

460 Ivison, 2012, s. 54.

461 Decker, 2016, s. 109; Lightfoot, 2012, s. 477.

dönüĢümü deneyimlemiĢ olan Amorium, geç antik sınırlarını koruması açısından farklılık gösterir. Kent ekonomik durgunluğa rağmen boĢaltılmamıĢ hatta kazılar nüfusun bu dönemde artıĢ yaĢadığını göstermiĢ, kentin herhangi bir yerinde Ģimdiye kadar terkedilme veya çölleĢmeye rastlanmamıĢtır.462

Amorium’un karanlık çağı 838 yılındaki Abbasi halifesi el- Mu’tasım’ın on iki günlük kuĢatması sonrasında kentin ele geçirilmesiyle sona ermiĢtir.463 Kent büyük ölçüde yağmalanmıĢ ve tahrip edilmiĢtir.464 Kanıtlar Amorium’un bu dönemde terkedildiğini gösterir.465 Kentin tahribinden sonra Amorium hemen toparlanamamıĢ, kent uzun bir süre harap durumda kalmıĢtır.466. Orta Bizans döneminde Amorium karanlık çağ kalıntılarının üzerine yeniden inĢa edilmiĢ, on ve on birinci yüzyıllarda kente refah geri dönmüĢtür.467 Amorium’un kentsel devamlılığı 1071 yılında Selçukluların Anadolu’yu fethine kadar sürmüĢtür. Sonuç olarak karanlık çağ boyunca Amorium’un yaĢadığı dönüĢüm Ortaçağ Bizans kentleĢmesinin tipik özelliklerini gösterir. Ġmparatorluğun savunma sistemiyle birleĢtirilen Amorium, thema merkezi olarak karanlık çağda önem kazanmıĢtır. DeğiĢen kent nosyonuyla birlikte Amorium’un kentsel fonksiyonu askeri harekat merkezi olmanın yanında kent ve civar yerleĢimcilerini koruyan bir sığınak olarak değiĢim göstermiĢtir. Askeri fonksiyonlarla bağlantılı olarak kent hayatı ve yerel ekonomi yeniden düzenlenmiĢ, bu durum geç antik dönem kentinin altyapısında radikal değiĢiklikleri beraberinde getirmiĢtir. Bu dönemde kırsal ve kentsel alanlar arasındaki ayrım silinmiĢ, çeĢitli ekonomi aktiviteleri, yerleĢimler ve kentsel kültürün iç içe geçtiği bir kent modeli ortaya çıkmıĢtır. Bununla birlikte askeri yönetici, din adamları ve çeĢitli düzeylerde idarecilerden oluĢan yeni elit grup, kent yaĢamını motive eden baĢlıca unsurlar olmuĢlardır.

462 Lightfoot, 2012, s. 476.

463 Ivison, 2007, s. 26.

464 Lightfoot, 2012, s. 476; Ivison, 2007, s. 26.

465 Ivison, 2007, s. 54.

466 Ivison, 2007, s. 54; Lightfoot, C. S. and Lightfoot, M., 2006, s. 59.

467 Ivison, 2007, s. 27; Lightfoot, 2012, s. 476; Lightfoot, C. S. and Lightfoot, M., 2006, s. 60.