• Sonuç bulunamadı

Yurt İçinde Yapılmış Araştırmalar

Belgede KABUL VE ONAY (sayfa 73-78)

1. BÖLÜM: ÖĞRENME VE OKUMA

1.3. İlgili Araştırmalar

1.3.2. Okuduğunu Anlama ve Okuduğunu Anlama Stratejilerine İlişkin Yapılmış

1.3.2.2. Yurt İçinde Yapılmış Araştırmalar

Bireyselleştirilmiş Okuduğunu Anlama Materyalinin Etkililiği” başlıklı çalışmasıyla doğrudan öğretim yönteminin deneye tabi tutulan öğrencilerin öykü yapısı unsurlarına göre düzenlenen tek olaylı öyküleri anlamalarına ve sonra 15 ile 30 gün sonra anlamalarının devam etmesine yol açıp açmadığını belirlemeye çalışmıştır.

Araştırma tek denekli deneysel desen yöntemiyle uygulanmıştır. Araştırma sonucunda doğrudan öğretim yöntemiyle sunulan okuduğunu anlama öğretim materyaliyle yapılan öğretimin alt özel sınıfta bulunan zihinsel engelli öğrencilerin öykü yapısı unsurlarına göre düzenlenen tek olaylı öyküleri anlamalarına ve 15 ile 30 gün sonra anlamalarının sürmesine katkı sağladığı belirlenmiştir.

Doğan (2002), strateji öğretiminin, işbirlikli ve geleneksel sınıflarda okuduğunu anlama becerileri, güdü ve hatırda tutma üzerindeki etkileri ve bu etkilerin cinsiyet ile olan ilişkilerini incelemiştir. Araştırma sonunda, strateji öğretiminin okuduğunu anlama becerileri, güdü ve hatırda tutma üzerinde olumlu etkileri olduğu belirlenmiştir. İşbirlikli ve geleneksel sınıflarda yapılan strateji öğretiminin etkileri arasında, önemli bir fark olmadığı, strateji öğretiminin, okuduğunu anlama becerileri, güdü ve hatırda tutma üzerindeki etkilerinin cinsiyete göre önemli bir farklılık göstermediği saptanmıştır.

Gelen (2003), “Bilişsel Farkındalık Stratejilerinin Türkçe Dersine İlişkin Tutum, Okuduğunu Anlama ve Kalıcılığa Etkisi” isimli çalışmasında BFOA stratejisinin uygulandığı deneysel yapıdaki Türkçe öğretimi ile kontrol grubunda uygulanan geleneksel yapıdaki Türkçe öğretiminin öğrencilerin bilişsel farkındalık becerilerinin gelişimine, okuduğunu anlama başarılarına ve derse ilişkin tutumlarına olan etkisi ve bunların kalıcılığını karşılaştırmıştır. Sonuç olarak bilişsel farkındalık stratejisinin Türkçe dersinde; öğrencilerin bilişsel farkındalık becerilerini, öğrencilerin okuduğunu anlama başarısını, öğrencilerin derse ilişkin tutumlarını olumlu yönde geliştirdiği ve buna ek olarak bilişsel farkındalık becerileri ve okuduğunu anlama başarısı açısından kalıcılık sağladığı vurgulanmıştır.

Ay (2003), “Okuma Stratejileri İle Çoklu Zeka Kuramının İlişkilendirilmesi”

başlıkla araştırmada farklı zekaları baskın olan öğrencilerin okuduğunu anlama

amacı ile kullandıkları stratejileri belirleme ve baskın olan zekalarının özellikleri ile ilişkilendirilmesi üzerine bir durum çalışması yapmıştır. Araştırma sonucunda, farklı zekaları baskın olan okuyucular farklı stratejiler kullanmakla birlikte kullandıkları ortak stratejilerin sayısının da oldukça fazla olduğu, çalışma grubundaki okuyucuların bellek ve telafi edici stratejilerden çok, bilişsel stratejileri kullandıkları belirlenmiştir. Farklı zekaları baskın olan okuyucuların kullandıkları stratejiler bakımından zeka özelliklerinden fazla etkilenmedikleri, aralarındaki farklılığın daha çok, kullandıkları stratejilerin çeşitliliğinden kaynaklandığı saptanmıştır. Çalışma sonucunda, başarılı okuyucuların, farklı zekaları baskın olsa da benzer okuma stratejileri kullandıkları vurgulanmıştır.

Şen (2003), doktora tez çalışmasında ilköğretim okulları birinci kademede okuyan öğrencilerin okuduğunu anlama düzeyleri ile üst biliş stratejiler arasındaki etkiyi belirlemeye, öğrencilerin üst biliş stratejileri kullanma farkındalıklarını sağlamaya ve artırmaya çalışmıştır. Araştırmada kontrol gruplu öntest sontest deseni uygulanmıştır. Araştırmada veriler, okuduğunu anlama testi, üst biliş stratejilerin farkındalık ölçeği ve öğretmen gözlem formu kullanılarak toplanmıştır. Deneysel çalışmalar sonucunda araştırmacı aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır:

Üst biliş stratejileri kullanarak ana fikri bulmayı ve sonuç tahmini yapmayı öğrenen deney grubu öğrencileri ve geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin okuduğunu anlama düzeyleri bakımından, ana fikri bulmaya yönelik puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmazken, sonuç tahmini yapmaya yönelik puan ortalamaları arasında deney grubu lehine anlamlı fark olduğu belirlenmiştir.

Üst biliş stratejileri kullanma becerisine yönelik öğretim alan deney grubu öğrencileri ve kontrol grubu öğrencilerinin planlama, izleme, değerlendirme ile genel olarak biliş ötesi stratejileri kullanma becerilerine ilişkin erişi puanlarında deney grubu lehine anlamlı farklılık olduğu saptanmıştır.

Kılıç (2004), işbirlikli öğrenme ve geleneksel öğretim yöntemlerinin, ilköğretim öğrencilerinin okuduğunu anlama başarısı, strateji kullanımı, okumaya yönelik tutumları üzerindeki etkileri ve okuduğunu anlama başarıları üzerindeki etkilerinin

cinsiyet ile ilişkilerini araştırmıştır. Araştırmada kontrol gruplu öntest sontest deseni uygulanmış, deney gruplarında işbirlikli öğrenme tekniklerinden “birlikte öğrenme”, kontrol grubunda ise, geleneksel öğretim yöntemleri uygulanmıştır. Araştırmada veriler, okuduğunu anlama stratejileri ölçeği, okumaya yönelik tutum ölçeği ve okuduğunu anlama testleri uygulanarak toplanmıştır. Araştırmanın sonunda işbirlikli öğrenme yönteminin, öğrencilerin Türkçe dersi okuduğunu anlama başarıları ve okumaya yönelik tutumları üzerinde geleneksel öğretime göre daha etkili olduğu belirlenmiş ve işbirlikli öğrenmenin okuduğunu anlamada cinsiyete dayalı farklılıkları ortadan kaldırdığı saptanmıştır.

Çakıcı (2005), ön örgütleyicilerin öğrencilerin İngilizce okumaya yönelik tutumları ve okuduğunu anlama başarıları üzerindeki etkilerini ve bu etkilerin cinsiyetle ilişkilerini incelemiştir. Araştırmada kontrol gruplu ön test – son test deneysel deseni kullanılmış, deney grubuna ön örgütleyiciler verilmiş, kontrol grubuna ise verilmemiştir. Araştırmada 62 9. sınıf öğrencisiyle çalışılmış ve araştırma verileri

“İngilizce Okumaya Yönelik Tutum” ve “Çoktan Seçmeli Okuduğunu Anlama Başarı Testi” ile toplanmıştır. Araştırma sonucunda aşağıdaki bulgulara ulaşılmıştır:

Ön örgütleyiciler öğrencilerin İngilizce okumaya yönelik tutumlarını değer verme alt boyutunda etkilerken; ilgi alt boyutunda etkilememiştir.

Ön örgütleyiciler kız öğrencilerin İngilizce okumaya yönelik tutumlarını istatistiksel olarak anlamlı bi biçimde etkilemiştir. Deney grubundaki kız öğrencilerin okumaya yönelik tutumları değer verme alt boyutunda diğer öğrencilerden daha olumludur. Ancak alt ilgi boyutunda kontrol grubundaki kız öğrencilerin lehine anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir.

Deney ve kontrol gruplarındaki öğrencilerin okuduğunu anlama başarıları arasında anlamlı bir fark belirlenmemiş, diğer bir deyişle ön örgütleyiciler öğrencilerin okuduğunu anlama başarıları arasında anlamlı bir fark yaratmamıştır.

Deney ve kontrol gruplarındaki kız ve erkek öğrencilerin okuduğunu anlama başarıları arasında anlamlı bir fark bulunmamış, ön örgütleyicilerin öğrencilerin cinsiyetlerine göre okuduğunu anlama başarıları arasında anlamlı bir fark yaratmadığı saptanmıştır.

Belet (2005), öğrenme stratejilerinin okuduğunu anlama ve yazma becerileri ile Türkçe dersine ilişkin tutumlarına etkisini, kontrol gruplu ön test-son test deneysel modelli bir araştırmayla belirlemeye çalışmıştır. Araştırma ilköğretim 5. sınıf öğrencileriyle gerçekleştirilmiş olup sonuçta, okuduğunu anlama ve yazma becerileri ile Türkçe dersine ilişkin tutum açısından öğrenme stratejilerinden not alma, özetleme ve kavram haritalarının kullanıldığı deney grubunun lehine anlamlı farklılıklar çıktığı saptanmıştır.

Yukarıda verilmiş olan araştırma örneklerinde görüldüğü üzere okuduğunu anlama stratejilerine ilişkin olarak hem yurt içi hem de yurt dışında son zamanlarda birçok araştırma yapıldığı söylenebilir. Ancak yapılmış olan araştırmalar incelendiğinde İTS (Coop-Dis-Q) ve TİÖD (POSSE) okuduğunu anlama stratejileri üzerinde pek araştırma yapılmadığı ve bu stratejilere ilişkin olarak ülkemizde henüz hiçbir çalışma yapılmamış olduğu görülmektedir. Bu nedenle bu çalışmayla, hem İTS hem de TİÖD okuduğunu anlama stratejisinin öğrencilerin bilişsel ve duyuşsal öğrenmeleri üzerindeki etkililiğinin saptanmasına çalışılmıştır.

Ayrıca hem yurt dışı hem de yurt içinde yapılan araştırmalarda daha çok okuduğunu anlama stratejilerinin okuduğunu anlama başarısı ve derse karşı tutuma olan etkisi üzerinde çalışılmışken; bu araştırmada, deney gruplarında işe koşulan stratejilerin okuduğunu anlamaya ilişkin başarı ve tutumla beraber, öğrencilerin okuduğunu anlama öz yeterlik algılarının gelişimi üzerindeki etkisi de belirlenmeye çalışılmıştır.

Belgede KABUL VE ONAY (sayfa 73-78)