• Sonuç bulunamadı

1.4.2.6. Yem fabrikası

Yem fabrikası, hindi üretiminin farklı aşamaları için gerekli özelliklere sahip ve yeterli miktarda yemin sağlanmasıyla yükümlü entegrasyon ünitesidir. Yem fabrikaları tahıl kabul, malzeme depolama, karıştırma ve pelet yapım birimlerinden oluşur. Mısır ve soya, dünyada hindi rasyonlarında kullanılan temel yem maddeleridir.

1.4.2.7. Kesimhane, işleme ve ileri işleme üniteleri

Ticari hindi kümeslerinde kesim ağırlığına ulaşan hindiler kesimhaneye nakledilirler.

Kesimhanede hindiler otomasyon içinde, kesilir, tüylerinden ve iç organlarından arındırılır, tıraşlanır ve soğutulurlar. İşleme ünitesinde hindinin tüketilemeyen kan, baş, bazı tüyleri ve tüketilmeyen iç organları, karkasın tüketilen bölümlerinden ayrılır. Tüketilmeyen kalıntılar rendering tesislerine sevk edilirler. Hindi tüyleri sanayide kullanım için satılabilir. Hindinin tüketilebilir bölümleri işleme bölümünde;

bütün, parçalara ayrılmış, kemiğinden ayrılmış olarak paketlenerek farklı pazarlara ya da daha farklı ürünler elde etmek için ileri işleme ünitelerine sevk edilebilir. İleri işleme ünitesinde hindi eti, pişirmeye hazır ya da tüketilmeye hazır gıdaların yapımında (hindi salamı, hindi pastırması gibi) kullanılır. İşlenmiş ürünler, perakende satışlarının yapıldığı süpermarket ve marketlere, lokanta ve hazır gıda firmalarına, diğer şirketlere ya da ihracat yapılmak üzere dağıtım kanallarına aktarılırlar.

1.5.1. Bağımsız Yetiştiricilik

Bağımsız yetiştiriciler terimi üretimin sadece ticari hindi yetiştiriciliği bölümünü üstlenen, bir entegrasyona ya da kooperatife bağlı olarak yetiştiricilik yapmayan yetiştiriciler için kullanılır. Bağımsız yetiştiricilerin asli görevi, entegrasyona bağlı sözleşmeli yetiştiricilerin de yaptığı gibi günlük hindi civcivlerinin pazar ağırlığına ulaşıncaya kadar bakımını üstlenmektir. Bağımsız yetiştiricilerin entegrasyona bağlı yetiştiricilerle örtüşen diğer yönleri, her iki üretimde de bina, donanım, altlık, su, yakıt, aydınlatma ve dışarıdan sağlanan işgücünün ortak maliyet unsurları olmasıdır.

Ancak bağımsız yetiştiricilik, pek çok özelliği bakımından entegrasyona bağlı sözleşmeli yetiştiricilikten ayrılmaktadır: Bağımsız yetiştiricilikte civciv, yem, işletmenin ve hindilerin sigorta masrafları yetiştiriciye aitken entegrasyona bağlı sözleşmeli yetiştiricilikte bu masraflar entegrasyon tarafından karşılanır. Yine bağımsız yetiştiricilikte bütünüyle yetiştiriciye ait olan, veteriner hekim ve ilaç masrafları ile nakliye masrafları entegrasyona bağlı sözleşmeli yetiştiricilikte yapılan sözleşmeye göre değişmekle birlikte kısmen entegrasyona aittir. Bu yetiştiricilikte üretim masrafları ve üretim riskleri yetiştiricilerin sorumluluğundadır. Pazar riski ise yapılacak sözleşmeye bağlı olarak ya sanayici ile paylaşılır ya da tamamen yetiştiriciye aittir. Ancak entegrasyona bağlı sözleşmeli yetiştiricilikte, üretim masrafları, üretim ve pazar riskleri entegrasyonla paylaşılmış durumdadır.

Bağımsız yetiştiriciler, yetiştirecekleri hindileri kümese koymadan önce entegrasyonlarla pazarlama sözleşmesi yaparlar. Böylece yetiştirecekleri hindileri satmak için gerekli pazarı garanti altına almış olurlar. Bu örgütlenme modelinde yetiştiricinin en önemli avantajı, dönem sonunda ürün satış fiyatını önceden biliyor olmasıdır. Entegrasyonun en önemli avantajı, işleme ünitesine girecek ürünün daha kümese dahi girmeden önce planlanmış olmasıdır (Baumel ve ark., 2000).

1.5.2. Kapalı Kooperatif Modeli Yetiştiricilik

Kapalı kooperatifte üye yetiştiriciler üretim aşamalarının gerçekleştiği; kuluçkahane, kesimhane, işleme ve ileri işleme üniteleri, yem fabrikası, damızlık ünitesi gibi birimlerin genellikle hepsine sahiptirler. Üretim masrafları ve üretim riskleri üye yetiştiricilere aittir. Pazar riskleri ise kooperatife üye yetiştiriciler arasında paylaşılmıştır (Baumel ve ark., 2000).

Kapalı kooperatif modeli olarak isimlendirilen bu yeni nesil yetiştiricilik kooperatifinde temel kooperatifçilik ilkelerinden serbest giriş, demokratik yönetim ilkeleri uygulanmamaktadır. Bu kooperatif modelinin temel ilkeleri aşağıdaki gibidir:

• Belirli ve kapalı bir üyelik sistemi (her isteyen üye olamamaktadır),

• Üyelik başvurusunda bulunanların daha önceden belirlenmiş asgari bir öz kaynak miktarına sahip olmaları,

• Belirtilen öz kaynakların belirli bir miktarının kooperatif varlığına devredilmesi zorunluluğu,

• Üyelerin oy haklarının devrettikleri mal varlıklarının oranına göre yapılandırılmış olmasıdır (Ginder ve ark., 2005).

Pek yaygın olmayan bir üretim modelidir, ancak başarılı örnekleri de mevcuttur. Örnek olarak Ginder ve ark., (2005) tarafından yürütülen araştırmayla literatürde yerini alan, Louis Rich Foods (yatırımcının sahibi olduğu firma)’a ait özel mülkiyetli hindi entegrasyonunun yerine yapılanan West Liberty Foods hindi kooperatifinin başarısı verilebilir.

Bu örnekte, kooperatif yapısına geçtikten sonra yetiştiricilerin, entegrasyon döneminde olduğu kadar yoğun bir denetime tabi tutulmadığı, ancak özel mülkiyetli entegrasyon dönemine göre ilave risklerle karşı karşıya kaldıkları bildirilmiştir.

Özellikle kooperatifin öz kaynaklarının önemli bir bölümünü yetiştiricilerin tarlalarının ve kişisel mal varlıklarının oluşturuyor olmasının neden olduğu baskının

da etkisiyle, yetiştiricilik için ayırdıkları süre ve hindi üretimi için sarf ettikleri çabanın arttığı tespiti yapılmıştır. Araştırma anketlerinde yetiştiricilerin, hayatlarının özel şirketteki çalışmalarına göre daha az konforlu olduğunu beyan ettikleri, buna karşılık özel şirkete göre daha yüksek net mali kazanım elde ettikleri vurgulanmıştır.

Araştırmada bu durumun, yetiştiricilerin kooperatiften yetiştirici ücreti yerine kâr payı almalarından kaynaklandığı değerlendirilmesi yapılmıştır.

1.5.3. Tam Entegre Yetiştiricilik

Tam entegre yetiştiricilikte firma, üretim aşamalarının gerçekleştiği; kuluçkahane, kesimhane, işleme ve ileri işleme üniteleri, yem fabrikası, damızlık ünitesi gibi birimlerin tamamının sahibidir. Tam entegre yetiştiricilikte, entegrasyonun tüm birimlerinde, üretim şirketin işçileri tarafından yapılır. Bütün üretim masrafları şirketin sorumluluğundadır. Üretim ve pazar riski şirket tarafından üstlenilir (Baumel ve ark., 2000; Mayen ve McNamara, 2005).

1.5.4. Entegrasyona Bağlı Sözleşmeli Yetiştiricilik

Entegrasyona bağlı sözleşmeli yetiştiricilikte hindi entegrasyonları üretim aşamalarının gerçekleştiği; kuluçkahane, kesimhane, işleme ve ileri işleme üniteleri, yem fabrikası, damızlık ünitesi gibi birimlerin büyük bir bölümünün sahibidirler.

Üretim aşamalarının kontrol, denetim gücünü ellerinde bulundururlar ve şirketle ilgili yönetsel kararları kendileri verirler. Bu durum entegrasyonlara, hindi hatlarını belirli pazar ihtiyaçlarına göre geliştirme ve ticari hindileri bu talebe göre üretme imkânı verir. Böylece hem canlı hindi üretiminde hem de işlenmiş mamul hindi üretiminde miktar, kalite maliyet kontrolünde etkinlik artar (Baumel ve ark., 2000;

Mayen ve McNamara, 2005).

Bu örgütlenmenin tam entegre örgütlenmeden farkı, ticari hindilerin yetiştiriciliğinin; kendi kümes binası, yetiştirme donanımı bulunan çiftçiler tarafından üretim sözleşmesiyle entegrasyona bağlı olarak yapılıyor olmasıdır.

Sözleşmeli yetiştiricilik modeli yapılanmada, hindi şirketlerinin büyük bir bölümünün kendilerine ait yetiştirme kümesleri de bulunmaktadır ancak, genelde bu kümeslerden elde edilen üretim şirketin hindi eti işleme kapasitelerinin oldukça altındadır, bu sebeple entegrasyonlar kendileri bağlı olarak hindi yetiştiriciliği yapması için kümes, donanım ve gerekli diğer alt yapıya sahip yetiştiricilerle sözleşme yaparlar (Mayen ve McNamara, 2005). Sözleşmeli yetiştiricilikte üretim masraflarının büyük bir bölümünü şirket üstlenir. Hindi yetiştiricilerinin kümesleriyle ilgili yatırım faaliyetleri şirket tarafından desteklenir. Üretim ve pazar riski de önemli ölçüde şirkete aittir (Baumel ve ark., 2000).

ABD’de hindi endüstrisinde organizasyon modellerinin oransal dağılımı Çizelge 1.34’de yer almaktadır.

Çizelge 1.34. ABD’de hindi endüstrisinde organizasyon modellerinin oransal dağılımı (Ollinger ve ark., 2000).

Yıl

Tam entegre yetiştiricilik (%)

Entegrasyona bağlı sözleşmeli yetiştiricilik (%)

Bağımsız yetiştiricilik (%)

Toplam (%)

1955 4 21 11 36

1960 4 30 16 50

1965 8 35 13 56

1970 13 42 18 73

1975 20 47 14 81

1977 28 52 10 90

1980 28 52 10 90

1982 28 54 8 90

1990 28 55 5 88

1994 32 56 5 93

Çizelge 1.34 incelendiğinde ABD’de entegrasyona bağlı sözleşmeli yetiştiricilik ile tam entegre yetiştiriciliğin 1970’li yıllardan başlayarak endüstride egemen olduğu görülmektedir. Bağımsız yetiştiricilerin oranın ise günden güne azaldığı dikkat çekmektedir. Geri kalan %7’lik kesim içinde üretim modeli tespit edilememiş olan bir kitle ile kooperatifler yer almaktadır.