• Sonuç bulunamadı

4.2. Çocukların Futbola Yönelmesindeki Etkili Faktörler

4.2.3. Ekonomik Faktörler

Günümüzde ekonomi, toplumun en küçük birimi olan aileler için en önemli konuların başında yer almaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun nisan 2007 verilerine göre dört kişilik bir ailenin zaruri ihtiyaçları için gereken asgari yoksulluk sınırı 2,235 Yeni Türk Lirası olarak açıklandı. Yani ailelerin çocukları için gelecekte düşledikleri meslekler zamanla ekonomik getirisi yüksek olan meslek guruplarına doğru kaymaktadır. Ekonomik getirisinin yüksek olmasının yanında bir de bu yüksek ekonomik getiriye en kısa yoldan ve en kısa zamanda ulaşmak hedeflenmektedir. Bundan 20 sene evvel ailelerin çocuklarına top oynama yasağı getirmesi günleri geride kalmış, kendi elleriyle özellikle erkek çocuklarını ellerinden tutup bir futbol kulübünün altyapısına yerleştirmek için çabalamaktadırlar.

4.2.3.1. Ailelerin Gelir Düzeyleri

Ülkemizde olduğu kadar dünyada da isim yapmış, ünlü olmuş futbolcuların ailelerini incelediğimiz zaman büyük bir bölümünün alt gelir düzeyine mensup aileler olduğunu görülmektedir.

Ünlü Fransız yıldız Zinedine Zidane’ın ailesi 1960’larda Cezayir’den Fransa’nın Marsilya kentindeki küçük La Cestellano kasabasına göç etmiştir. Aile çok sıkıntı

çekmiştir. Zinedine’nin babası İsmail Bey ilk yıllar bir ambarcıda çalışmaktadır. 1972’de dünyaya gelen Zidane ise her çocuk gibi futbol oyununa karşı önlenemez bir sevgi duymuştur. Futbola ise La Cestellano yakınlarındaki Saint Henri kulübünde başlamıştır: “Saint Henri mahallemizin takımıydı. Takımın antrenörleri gönüllülerden oluşuyordu ve hepsi futbola tutku derecesinde bağlıydı.” diye ifade ediyor Zidane. Ardından Septemes takımının antrenörü Robort Centenero onu transfer etmiştir. 10 yaşından 14’üne kadar Septemes Sport Olympiques’te oynamıştır. 1986’da Alain Lepeu’nün antrenörlüğünü yaptığı takımda büyükler kategorisinde yer almıştır. Yılsonunda üç gün için Aix-en Provence’de yapılan denemelere çağrılmış ve orada keşfedilmiştir. Zidane’yi ilk fark eden Cannes’ın menajeri Jean Varraud’dur. Ancak annesi Melike (Malika) onun evden ayrılmasına karşı çımıştırr. Çünkü annesi Melike Zinedine’nin henüz kendi kendini idare edebilecek yaşta olmadığını düşünmektedir. Cannes yöneticileri daha sonra onu bir ailenin yanına yerleştireceklerini söylemişlerdir. Bu kez annesi aileyi tanımak istemiştir. Tanıştıktan sonra da Zinedine’ın gitmesine izin vermiştir(35).

Aynı şekilde yine yılın en iyi futbolcusu ödüllerini almış Ronaldinho’nun kısa yaşam öyküsü;

Ünlü futbolcu Ronaldinho 21 Mart 1980 tarihinde Brezilya'nın Porto Alegre şehrinde doğmuştur. Fakir bir ailenin üç çocuğundan en küçüğüdür. Baba Joao Da Silva Moreira bir havuz kazasıyla öldüğünde Ronaldinho sekiz yaşındaydı. Aile geçimini Ronaldinho'nun ağabeyi Assis'in futboldan kazandıklarıyla sağlamaktaydılar. Ülkenin yarısından fazlasının fakirlik çektiği Brezilya'da hemen hemen her çocuğun kurtuluş yolu olarak görülen futbol, Ronaldinho için de bir hedeftir. İlk idolü ve hocası da Assis olmuştur(www.mesutkaral1992.azbuz.com).

Yerli ve son zamanlarda geleceğin en iyi oyuncusu olacağı öngörülen Muhammed Demirci’nin kısa hayat bilgileri de şu şekilde;

Muhammet ailenin yükünü 10 yaşından beri sırtında taşımaktadır. Demirci ailesinin temel direği olmaktadır. İş arayan babası Mustafa'ya harçlık, annesi Sultan'a evin giderleri için para vermektedir. Tezgahtarlık yapan ablası Fatma ve ağabeyi Nihat için ise her şeyi yapmaya çalışmaktadır. Küçük yaşına rağmen futboldaki üstün kabiliyeti 12 yaşındaki Muhammed Demirci'yi Barcelona Kulübü'ne transfer olmanın eşiğine getirmiştir. Önder Karaveli, mahalle arasında dolaşıp bulduğu yetenekli oyuncuları kulüplere gönderen bir antrenördür. Bir mahallede top oynayan çocukları seyrederken Muhammed'i görmüş, Seyit Ateş'e haber vererek Muhammed’in seyredilmesini talep ederek katkı sağlamıştır. Seyit Ateş bir futbol misyoneridir. Gaziosmanpaşa'da Beşiktaş Futbol Okulu açmıştır. Gelirleri Beşiktaş'a giden bu okulun tüm giderlerini de kendisi karşılamaktadır. Seyit Ateş Muhammed’i yanına gelmesi için antrenöründen istediğinde, Muhammed’in antrenmana gelecek parası olmadığını ve. ailesi çok yoksul olduğunu öğrenmiştir. Seyit Ateş, Demirci ailesinin evine giderek aileyi ve Muhammed’i yakından tanımak istemektedir. Bu görüşmeden sonra Demirci ailesi, Seyit Ateş’in yardımlarıyla bodrum kattan kaloriferli bir eve taşınmış, işsiz baba Mustafa Demirci, Seyit Ateş'in iş yerlerinden birinde çalışmaya başlamıştır. Muhammed, rüyalarının takımı Beşiktaş altyapına alınmıştır. Ekrem Özenç Hoca, onunla özel ilgilenmeye başlamıştır. Danone'nin antrenörüyken Rıdvan Dilmen'in izlemeye gelmediği Muhammed'in kasetlerini izleyen Barcelona alt yapısı, Başkan Laporta'nın kapısını çalarak: "Türkiye'de yepyeni bir Ronaldinho bulduk" larını başkana iletmişlerdir. Laporta'nın talimatıyla Barcelona'dan antrenörler İstanbul'a gelerek üç kez Muhammed’i izlemişlerdir. Son sözü kasetleri izleyen Laporta söyleyerek: "Bu çocuk bir futbol dahisi, yüzyılın en büyük yeteneği olacaktır. Beş yıl sonra ikinci Ronaldinho'yu tüm dünya hayranlıkla izleyecek." şeklinde görüşünü bildirmiştir(www.radikal.com.tr).

Bu gün Muhammed Demirci Beşiktaş kulübünün altyapısında futbol oynamaktadır. Televizyon ve gazeteler vasıtasıyla gerek Muhammed’in yaşındaki futbolu seven çocuklar, gerekse Demirci ailesi gibi gelirleri sınırlı olan aileler çok çeşitli sebeplerle bu çocuğa özenmektedirler. Muhammed ve Muhammed gibi örnekler hayat

standartları ülkemiz gibi kısıtlı olan bölgelerde bundan sonra da rol model olarak bazı fertlerin dikkatini çekmeye devam edeceklerdir.

4.2.3.2. Profesyonel Futbolcuların Gelir Düzeyleri

Futbol, sadece bir oyun olarak görülse de aslında otomotiv gibi başlı başına bir sektördür. Hatta onun kadar büyümüş bir sektördür. Yöneticisinden malzemecisine, futbolcusundan menajerine kadar çok sayıda insana iş imkanı sağlamaktadır. Kulüpler de üst düzey şirketler gibi yönetilmektedir.

Bu sektörde kazanılan meblağlar kolay kolay azımsanabilecek ücretler değildir. Örneğin; senede 18.5 milyon euro kazanan Ronaldinho, en çok kazanan futbolcular arasında ilk sırada yer almaktadır. Barcelona'dan yılda 8.5 milyon euro kazanan Ronaldinho reklamlarına çıktığı Nike, Pepsi, Siemens, Hyundai, Unilever gibi markalardan yılda 10 milyon euro sponsorluk geliri almaktadır.

Arsenal, 2006 yılında Theo Walcott’u isimli genç yeteneği 15 milyon pound (Yaklaşık 35 trilyon TL) karşılığında renklerine bağlamıştır.

Southampton forması giyen 16 yaşındaki genç yıldız, 2005 – 2006 sezonu İngiltere Premier ligindeki performansıyla tüm İngiltere spor kamuoyunun dikkatini çekmiştir. Kendi yaş grubunun en iyisi olarak kabul edilen Walcott, Rooney’den sonra gelen en önemli yetenek unvanını da 2006 yılında almıştır. Arsenal Başkanı Dein ve teknik direktör Wenger’in uzun süren pazarlıklar sonrası Southampton Başkanı Lowe’yi ikna ederek Liverpool ve özellikle de Chelsea’nin çok istediği Walcott’un kişisel tercihini Arsenal’den yana kullanmasını sağlamışlardır.

Onaltı yaşında bu kadar yüksek miktarlarda ücretler kazanan futbolcular ister istemez kendi yaş gurubundaki çocukların dikkatini çekerek, onun yerinde olma isteği ona benzeme istediği gibi çeşitli motivlerle çocukları etkilemektedir.

Ailelerin çocuklarını futbola yönlendirmesine spor yazarı Mehmet Demirkol’un yorumu ise şöyle; “Bugün sıradan bir futbolcunun yıllık kazancı yüz binlerce dolarla ifade ediliyor. Biraz iyiler, 1 milyon dolar seviyesine tırmanıyor, yıldızlar daha da fazla! Parayla para kazanılan, en girişimci ruh taşıyan işadamlarının bile fabrika kurmaktan vazgeçtiği günümüz ekonomisinde, 10 yıl çalışıp, bir kenara 5-10 milyon dolar para koymak, büyük bir avantaj olmuştur. İşinde en ünlü doktorun, avukatın, mühendisin, genel müdürün hayal bile edemeyeceği kadar fazla paralar kazanılmaktadır. Dünya üzerinde yetenekleri futbolcular kadar kolay ödüllendirilen ikinci bir meslek saymamız çok zordur . Üstelik de parasal avantajların yanında şan, şöhret, toplumsal saygınlık gibi kimsenin hayır diyemeyeceği artıları da göz ardı edilemez. Her anne-baba, çocuğunun iyi koşullara sahip olmasını arzu eder. Bu durumda, çocukları futbola yönlendirmek kaçınılmaz hale geliyor”(18).

Benzer Belgeler