• Sonuç bulunamadı

Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı (1979-1983)

3. BÖLÜM: TÜRKİYE’DE PLANLI DÖNEM VE EĞİTİM

3.3. TÜRKİYE’DE HAZIRLANMIŞ OLAN KALKINMA PLANLARINDA

3.3.2.1 Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı (1979-1983)

DBYKP’da bir önceki planda olduğu gibi eğitim politika ve programlarının uygulamadaki etkililiğinin genel bir değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu değerlendirmede şu saptamalara ulaşılmıştır:

1-) Toplumun daha ileri bir yaşam düzeyine erişmesinde önemli bir yeri olan Eğitimin Türk toplumundaki gelişime yapıcı bir katkıda bulunması çeşitli yönleriyle sınırlı kalmıştır. Sosyal adaleti, toplumsal ve ekonomik gelişmeyi sağlamada etken bir araç olması gereken eğitim Türkiye’de bu işlevi kendi dışındaki ve sistemin kendi yapısından doğan sınırlamalar nedeniyle yerine getirememektedir.

2-) Eğitim sisteminin kendi iç yapısından gelen sınırlamalar, eğitimin tüm bireyler dengeli ve verimli bir biçimde yaygınlaştırılmasını engellemekte, bu sınırlamalar eğitime ayrılan kaynakların sosyal adaleti ve fırsat eşitliğini gerçekleştirecek şekilde dengeli kullanılamaması ve eğitim içeriğinin toplumun değişim koşullarına uyacak biçimde geliştirilememesi şeklinde somutlaşmaktadır.

3-) Artan öğrenci sayısını karşılamak için yeni fiziki kapasite yaratılmasında gecikmeler, mahalli binalarda yetersiz koşullarda açılan okullar, öğretmenlerin yurt düzeyinde dengesiz dağılımı, eğitim standardını ilk okuldan başlayarak düşürmekte ve bu nitelik düşüklüğü eğitimin tüm kademelerini belirgin bir şekilde etkilemektedir. Her kademede esasen yetersiz sayıda olan öğretmenlerin bölgeler

arası ve kır-kent arasındaki dengesiz dağılımı, geri kalmış yörelerde ve kırsal bölgelerde eğitim standardının daha da düşmesine yol açmaktadır.

4-) Türkiye’deki ekonomik gelişme ve bunun oluşturduğu toplumsal yapı temel bir dış etken olarak eğitim sistemini geniş ölçüde biçimlendirmekte ve yönlendirmektedir. Eğitim sistemi gerek sosyal adaletin sağlanmasında, gerek kalkınmanın gerektirdiği nitelikte ve nicelikte insan gücü yetiştirmede bir araç olarak yetersiz kalmıştır.

5-) Geçmişte eğitime ayrılan kaynakların sınırlı olması, sosyal adaleti ve fırsat eşitliğini gerçekleştirecek bir araç olarak kullanılamaması ve eğitimin içeriğinin ekonominin ve toplumun değişen koşullarına uyacak biçimde gerçekleştirilememesi gibi sınırlamalar, ÜBYKP döneminde de eğitimin tüm toplum kesimlerine dengeli ve verimli bir biçimde yaygınlaştırılmasını engellemeye devam etmiştir.

6-) ÜBYKP döneminde de okullarda ikili, üçlü eğitim yapılması sonucu oluşan nitelik düşüklüğü giderilememiştir. Kaynak yetersizliğine bağlı olarak yatırımların gecikmesi nedeniyle ek kapasite yaratılamamıştır.

7-) Genel liselerde görülen plansız ve düzensiz okul açma politikası, kurulmasına başlanmış kurumlar tamamlanamadan, yetersiz koşullarda ve öğretim üyesi bulunmayan yeni kurumların açılması kararı alınarak, yüksek öğretimde de sürdürülmektedir.

8-) Gerek mesleki, teknik gerekse genel, yaygın eğitimin etkinliklerinin düzenlenmesinde birbirinden kopuk yeni kurum ve örgütler yaratılması, program ve içerik geliştirilmesine ağırlık verilerek, esnek bir düzenleme getirilememesi yaygın eğitimin işlerliğini ve yararını sınırlamıştır (DPT, DBYKP, 153).

DBYKP’da tespit edilmiş olan sorunların çözümlerine yönelik uygulanacak ilkeler ve politikalar şöyle ifade edilmiştir:

1-) Eğitim programlarının içeriği laik, özgürlükçü demokratik rejim ve Anayasa’da tayin edilmiş olan niteliklerine dayanarak, bu amaca yöneltilecektir.

Eğitim sistemi, diğer sistemlerle bir bütünlük içinde ele alınarak, teknolojik ve ekonomik yapıyla tutarlı bir kuramsal yapıya kavuşturulacaktır.

2-) Eğitim, tüm yaşamı içeren bir süreç oluşu nedeniyle bir bütün olarak ele alınacaktır. Bu amaçla, örgün ve yaygın eğitim birbirini tamamlayacak biçimde geliştirilecek, eğitim sistemi içindeki kademeler arasındaki kopukluk giderilecektir.

3-) Ekonomik ve toplumsal alanlarda alınacak diğer önlemlere paralel olarak eğitim sisteminde yapılacak düzenlemelerle eğitimin artan hızla ticari meta haline dönüşmesini engellemek, olanak eşitliğini sağlamak temel ilkelerdendir.

4-) Tüm kademelerde, eğitimin ezberciliğe dayanan, kişiliği gelişmekten çok kalıplaştırmaya iten, çoğu kez gereksiz kuru bilgiler yığınından oluşan içeriğinin değiştirilmesi sağlanacaktır.

5-) Milli Eğitim Bakanlığı başta olmak üzere, eğitimle ilgili tüm örgütlerin eğitiminde öngörülen gelişmeleri etkili olarak uygulayacak ve yurt düzeyine yayacak biçimde yeniden düzenlemeleri sağlanacaktır.

6-) Yeni bir kuramsal yapıya kavuşturulacak olan eğitim sisteminde plan disiplini dışında okul açma uygulaması önlenecek, teknik eğitime yönelik okulların açılmasına, sanayinin gelişmesi doğrultusunda ve bölgeler arası dengeyi gözetecek biçimde öncelik verilecektir.

7-) Eğitim çağındaki nüfusun tümünü kapsayacak temel eğitim birinci kademe plan döneminde kır-kent, cinsiyet ve bölgeler arası dengesizliğin ortaya çıkardığı farklılıkları giderecek bir yapıya kavuşturulacaktır. Okulsuz köylerin tümünün okula kavuşturulması için yıllık programlarda özel önlemler geliştirilecektir. Bu kademe kitap giderleri devlet tarafından karşılanacaktır. Ayrıca

köylere ve gecekondulara hizmet götüren ilkokullardan başlayarak öğrencilerin eğitim araç-gereç ve kırtasiye ihtiyacı devlet tarafından karşılanacaktır.

8-) Temel eğitim ikinci kademede DBYKP döneminde çağ nüfusunun

%60’ının kapsanmasını sağlayacak fizik kapasite yaratılacaktır. Bu kademeden sonra bir üst eğitime devam etmeyen öğrencilerin istihdam sürecine daha etkin bir biçimde katılmak üzere yöresel özellikleri dikkate alan uygulamalı bilgilerin verilmesi sağlanacaktır. Özellikle kır kesimindeki okullarda tarım, hayvancılık, kooperatifçilik ve benzeri konuların işlenmesi için düzenlemeler yapılacaktır.

9-) Orta öğretimde mesleki ve teknik öğretime ağırlık kazandırılması temel ilkedir. Teknik liseler, üretim sürecinin orta düzey insan gücü gereksinimine cevap verecek biçimde, endüstrinin gereksinim duyduğu alanlardaki programları içerecek ve bu amaçla hem kız, hem erkek öğrencileri yetiştirecektir. Gerek örgün, gerek yaygın programların geliştirilmesi ve uygulanmasında sanayi katkısının sağlanması, kamu yatırımcı ve işletmeci kuruluşlarıyla işbirliğinin gerçekleşmesi için düzenlemeler yapılacaktır. Tüm öğretmenlerin yüksek öğretim kurumlarında yetiştirilmesi esastır. Ancak, öğretmen yetiştiren yüksek okulların asıl kaynağı öğretmen liseleri olacaktır. Mesleki ve teknik öğretimdeki öğretmen dar boğazını gidermek için bu alanda öğretmen yetiştiren kaynaklar güçlendirilecektir.

10-) Yüksek öğretimde kurulmasına başlanmış kurumlar yeterli öğretim koşullarına kavuşturulmadan ve öğretim elemanları sağlanmadan yeni yüksek öğretim kurumları açılmayacaktır. Yüksek öğretim kurumları ve kademeleri arasında amaç ve işlevlerine uygun program ve standartların geliştirilmesini ve eş güdümü sağlamak üzere Üniversitelerarası Kurul bünyesinde bir örgüt kurulacaktır.

11-) Yaygın eğitim, örgün eğitimi tamamlayacak biçimde ve çeşitli yaygın eğitim faaliyetleri arasında eş güdüm sağlayıcı program ve içerik düzenlemelerine ağırlık veren bir sistem bütünlüğü içinde geliştirilmesi sağlanacaktır. İstihdam süreci içinde bulunan nitelikli elemanlardan özellikle teknik eğitimde eğitici personel olarak yararlanılmaları sağlanacaktır. Endüstriyel sanat okulları değişen üretim yapısının

istemleri doğrultusunda eğitim faaliyetlerinde bulunabilecek, ayrıca yaygın ve örgün eğitim sistemleri arasında gerek kurumsal, gerekse içerik olarak bütünlük sağlayıcı ve geçişlere olanak verecek esnek bir yapıda düzenlenecektir (DPT, DBYKP, 453).

DBYKP eğitim, kültürel ve toplumsal olduğu kadar ekonomik amaçlara dönük bir süreç olarak tanımlamıştır. “Dördüncü Beş Yıllık Eğitim Özel İhtisas Komisyonu Raporu’nda artık eğitimin ekonomik kalkınmaya katkıda bulunan temel bir alt yapı alanı olduğu ifade edilmiştir” (DBYEÖİKR, 1977, 1).

“Bir önceki plan döneminde orta öğretime mesleki ve teknik eğitime ağırlık verilmesi, örgün ve yaygın eğitim yoluyla sanayileşmenin gerektirdiği insan gücünü yetiştirmeye yönelme hedeflerinin gerçekleştirilemediğini ortaya koyan DBYKP, liselerin “...daha çok elini kullanabilen, eli ile kafasını bir yere getirerek ‘iş’

üretebilen, ‘işi seven ve sayan insanlar’ yetiştirmeye katkıda bulunacak ‘pratik ve beceri’ dersleri ile donatmak gerektiğini...” vurgulamaktadır”(Eroğlu, 2001, 61).

Tablo-11: DBYKP Döneminde Yatırımların Sektörel Dağılımı (Bin TL) Sektörler 1982 Yılı Sonu

Kaynak: DPT, DBYKP 1983 Programı Yatırımları, Yayın No:1887, Sayfa: 41.

DBYKP’nın özünde eğitimle ilgili bu ümit verici yaklaşımlar olmasına rağmen kamu yatırımlarının sektörlere dağılımına bakıldığında, eğitimin bu sıralamada çok gerilerde kaldığı görülmektedir. Tablo-11’de görüldüğü gibi toplam

kamu yatırımlarının payı 1982 yılı sonu harcamaları itibariyle %2 olarak gerçekleşirken, plan döneminin sonu olan 1983 yılında bu oranın %5’e çıkarılması öngörülmüştü. (Mevzu bahis olan %’lik hesaplamalar Tablo-11’ya dayanılarak yapılmıştır.)