Belge No:1
… davadan merkûm Halili bizim huzûrumuzda ibrâ ve iskat eyledi. Bizler bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her birisi eda-i şahadet-i şer'iyye eylediklerinde ba’de’t-tadîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın müdde'iyân-ı mezbûrân Mustafa ve Ali’ye merkûm Halil’e bi-vech-i şer'î muârazadan men' birle mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâdî aşere min rebîu’l-âhir li-senetin erbaa ve hamsîn ve mi’etin ve elf.
Şuhûdü’l-hâl
Mısırlızade Ali Ağa Ali Efendi ibn Ebubekir
Çavuş Mustafa Bey ibn İsmail Bey Tokadî Molla Mehmed
Sayfa No: 1 Belge No: 2
Medîne-i Kayseriyye’de Hasbek Mahallesi’nin avârız ve menziline mevkûf nükûd ve akârın kıbel-i şer'den mansûb mütevellisi işbu râfiu’l-vesika Ebubekir ibn Bekir nâm kimesne meclis-i şer’-i kavîmde mahalle-i mezkûre sükkânından iken bundan akdem fevt olan Hüseyin bin Abdullah’ın sulbî kebîr oğlu İbrahim ile sulbiye kebîre kızı Fâtıma’nın vekîl-i müsecceli Osman bin Ali mahzarlarında bi’t-tevliye üzerlerine davâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr hayâtında mahalle-i mezkûrede vâki etrâf-ı erba’ası Hacı Faysal ve Abdullah mülkleri ve tarîk-i âmm ile mahdûd bir kıt'a menzilini
tarih-i kitabdan iki ay mukaddem yüz bir kuruş on altı paraya vakf için bana bey’-i katî ile bey’ ve temlîk ve teslim, ben dahi iştirâ ve kabz ve semeni olan yüz bir kuruş on altı parayı zimmetinde asl-i mâl-i vakfa deyni olan yüz bir kuruş on altı paraya takas ben dahi mukâssa ve kabul edip menzil-i mezkûr vakfın olmuş iken hâlen menzil-i mezkûru terekeye idhal murad ederler. Suâl olunup ihkâk-ı hak olunmak bi’t-tevliye matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûrân … mezkûru terekeden olmak zu’miyle idhal murad eylediklerini ikrâr, lâkin müteveffâ-yı mezbûr … vakf için bey’ini inkâr etmeleriyle mütevelli-yi mezbûrdan müddeâsına beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden el-Hac Mustafa ibn el-Hac İsmail ve Ali Bey ibn Bekir Bey nâm kimesneler li-ecli’ş-şehade meclis-i şer'a hâzırân olup istişhâd olunduklarında filhakîka müteveffâ-yı merkûm Hüseyin bin Abdullah hayatında menzil-i mahdûd-ı mezkûru işbu mütevelli merkûm Bekir’e tarih-i mezkûrede … ye bey’ yüz bir kuruş on altı paraya bizim huzûrumuzda vakf için yüz bir kuruşa bey’-i katî ile bey’ ve temlîk ve teslim ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm eyledikten sonra semen-i mezkûr yüz bir kuruş on altı paraya zimmetinde asl-ı mâl-ı vakfa deyni olan yüz bir kuruş on altı paraya takas mütevelli-i mezbûr mukâssa ve kabul edip menzil-i mezkûru vakfın olmuştur. Biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-yi şehâdet-i şer'iyye eylediklerinde ba'de-t ta'dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbul olmağın mûcebince mezbûran İbrahim vekil-i mezbûr Osman’a menzil-i mezkûreye ber-vech-i şer'î müdahaleden men’ birle mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fî’l-yevmi’l-hâdî aşere min şehr-i rebîu’l- âhir li-senetin erbaa ve hamsîn ve mi’etin ve elf.
Sayfa No: 1-2 Belge No: 3
Medîne-i Kayseriyye’de Hunat Mahallesi sükkânından râfi'ü hâze’l-vesika Mehmed bin Mustafa nâm kimesne tarafından husûs-i âtî’l-beyâna vekil olduğu Mehmed Beşe ibn Hüseyin ve es-Seyyid Ömer bin Mehmed nâm kimesneler şehâdetleriyle şer'an sabit olan Halil Beşe ibn İbrahim meclis-i şer’-i kavîmde Ömer bin Mehmed mahzarında bi’l-vekâle üzerine davâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûr Ömer tarih-i kitabdan bir gün mukaddem müvekkilem merkûm Mehmed’i bir … harkı üzerinde işbu kebîr bıçak ile sol omuzu başından amden ve bi-gayr-i hak darb ve cerh etmekle suâl olunup mûceb-i şer'îsi icra olunmak bi’l-vekâle matlûbumdur dedikte gıbbe’s-sual ve’l-inkâr müdde-i merkûmdan müddeâsına beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden İbrahim bin Ali
Mehmed’in sol omuzunu bizim huzûrumuzda darb ve cerh eyledi. Biz bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû edâ-yi şehâdet-i şer'iyye eylediklerinde ba'de’t-ta'dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olduktan sonra mûcebiyle hüküm, cerh-i mezkûr ber’-i tam hâsıl oluncaya değin hâline mevkûf olmağın ba'de’t-tevakkuf mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fî’l-yevmi’s-salisi aşere min rebîu’l-âhir li-senetin erbaa ve hamsîn ve mi’etin ve elf.
Şuhûdü’l-hâl
es-Seyyid Mehmed Çelebî ibn Veli Osman Çelebî bin Mehmed
Hüseyin bin Hüseyin Mehmed Ali ibn Musa
Sayfa No: 2 Belge No: 4
Kayseriyye’de Şeyh Taceddin Mahallesi sükkânından işbu râfiu’l-vesika es-Seyyid Mehmed ibn es-Seyyid Ali nâm kimesne meclis-i şer’-i kavîmde takrîr-i kelâm edip gâib-i ani’l-meclis Ahmed bin Halil nâm kimesne tarih-i kitabdan bir gün mukaddem benim Haymana demekle marûf nâm mevzide ba'de’z-zuhr kebîr bıçak ile sol memem üzerinden amden ve bi-gayr-i hak darb ve cerh etmekle kıbel-i şer'den keşf ve tahrîr ve sûreti yedime itâ olunmak matlûbumdur dedikte merkûm es-Seyyid Mehmed’in azâsına nazar olundukda filhakîka sol memesi üzeri bıçak yarasıyla mecruh olduğu ba'de-l müşâhede mâ-vakaa bi’t taleb ketb olundu. Fî’l-yevmi’s-sânî aşere min rebîu’l-ahir li-senetin erbaa ve hamsîn ve mi’etin ve elf.
Şuhûdü’l-hâl
es-Seyyid Ömer Çelebî bini es-Seyyid Ömer Mehmed Beşe ibn Mustafa
Mehmed Beşe ibn Hüseyin Ömer bin Hacı Cafer
Sayfa No: 2 Belge No: 5
Medîne-i Kayseriyye’de Hasan Fakih Mahallesi sükkânından işbu râfiu’l-kitab Hasan bin Mehmed nâm şâb-i emred Meclis-i şer’-i kavîmde Acemü’l-asl Ali bin Mehmed … mahzarlarında üzerlerine davâ ve takrîr-i kelâm edip tarih-i kitabdan üç gün mukaddem beyne’s-salâteyn … nâm mevzide işbu mezbûran Ali ve Mehmed cebren ve kahren beni livâta etmeleriyle bundan mâadâ mezbûr Ali’nin a’râz ve zina ve livata âdet-i müstemirresi olup sâ'î bi’l-fesad olmakla suâl olunup ihkak-ı hak olunduktan sonra ahval işbu hâzırûn bi’l-meclis müslimînden suâl olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûran Ali ve Mehmed bi’l-külliyye inkâr etmeleriyle müdde-i mezbûr Hasan’dan müddeasına beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden es-Seyyid Osman ibn es-Seyyid Ahmed ve es-Seyyid Cafer ibn Ali ve İbrahim bin Hasan nâm kimesneler li-ecli’ş-şehade meclis-i şer'a hâzırûn olup isre’l-istişhâd mezbûran Seyyid Cafer ve İbrahim fî’l-vâki tarih-i mezkûrda mevzi-i merkûmda merkûm Ali ve Mehmed işbu Hasan nâm şâb-i emredi vat’ eylediklerini dahi yine bizim huzûrumuzda ikrâr eyledi. Biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz ve şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-yi şehâdet-i şer'iyye eylediklerinde ba'de’t-ta'dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olduktan sonra Mustafa Efendi ve Mehmed Bey ve Sefer Efendi ibn Yusuf Bey ve Mustafa bin Ahmed Beylikçi ve Ali bin Mustafa nâm kimesneler dahi li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer'a hâzırûn olup isre’l-istishâd filhakîka merkûm Ali’nin a’râz-i nâsı ta’arruz ve livâta ve zinâ âdet-i müstemirresi olup sâ'î bi’l-fesad. Bizler bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz ve şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-yi şehâdet-i şer'iyye eylediklerinde ba'de’t-ta'dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın yedlerinde olan fetvâ-yi şerîfe mûcebince merkûm Ali’nin ceza-yı sezâ veliyyü’l-emre tefviz olunup mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fî’l-yevmi’t-tâsi'i min rebîu’l-ahir li-senetin erbaa ve hamsîn ve mi’etin ve elf. Şuhûdü’l-hâl
İbrahim Ağa Sefer Ağa
Mahmiyye-i Kayseriyye’ye tâbi Gesi nâm karye sükkânından işbu râfiu’l-vesika es-Seyyid Ömer bin es-es-Seyyid Ömer meclis-i şer’-i kavîmde takrîr-i kelâm edip tarih-i kitabdan üç gün mukaddem karye-i mezkûrda vâki Bilsün Pınarı demekle marûf pınarın başında müezzin Hacı Mustafa darb eyle deyû emretmekle gâib ani’l-meclis Mehmed ibn el-Hac Süleyman benim sağ ayağım topuğuna demir bel ile amden ve bi-ğayr-i hak darb ve cerh etmekle kıbel-i şer'den keşf ve tahrîr ve sûreti yedime itâ olunmak matlûbumdur dedikde zeyl-i vesikada muharrerü’l-esâmi müslimîn ile merkûm es-Seyyid Ömer’in ayağına nazar olundukda filhakîka sağ ayağı topuğu mecruh ba’de’l-müşâhede mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fî’l-yemi’r-râbi'i aşere min rebîu’l-âhir li-senetin erbaa ve hamsîn ve mi’etin ve elf.
Şuhûdü’l-hâl
es-Seyyid Ali Çelebî bin Halil Ömer ibn Mustafa
Kethüda çavuş bin Mustafa Odabaşı Hüseyin
Sayfa No: 3 Belge No: 7
Medîne-i Kayseriyye’de Tavukçu Mahallesi sükkânından iken bundan akdem fevt olan Serdengeçti Ağa bin Ömer Beşe ibn Ebubekir’in verâseti zevce-i metrûkesi Sabire binti Ahmed ile li-ebeveyn karındaşı Mehmed’in sulbî oğlu olup gâib ve hâlen mefkûd olan Mehmed’e ve sulbiye kızı Âişe’ye münhasıra olduğu lede’ş-şer’ mütehakkik olduktan sonra gâib-i mezbûr Mehmed’in müteveffâ-yi mezburdan müntekil mâl-i mevrûsunu zabt ve hıfza kıbel-i şer'den bir kayyım nasb ve tayîn olunmak lazım ve mühim ve karındaşı râfi’atü hâze’l-vesika mezbûre Âişe’nin emânet ve istikametini zeyl-i vesikada muharrerü’l-esâmi müslimîn ihbârâtlarıyla hâkim-i mevki’-i sadr-ı kitab tûbâ lehû ve hüsnü meâb hazretleri dahi gâib-i mezbûrdan müntekil mâl-i mevrûsunu zabt ve hıfza mezbûre Âişe’yi kayyım nasb ve tayîn eyledikde ol dahi kabul ve hizmet-i lâzimesini
edâ’ya taahhüd ve iltizâm etmeğin mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fî’l-yevmi’s-sâlisi aşere min şehr-i rebîu’l-âhir senete erbaa ve hamsîn ve mi’etin ve elf.
Şuhûdü’l-hâl
es-Seyyid Ahmed ibn es-Seyyid Ebubekir es Mehmed ibn es-Seyyid
es-Seyyid Ömer ibn Hüseyin Mustafa ibn Mustafa
Ali bin Osman
Sayfa No: 3 Belge No: 8
Zeyd-i Müslim Resül-i Ekrem sallâllahü aleyhi ve selem hazretlerine sebb ile Zeyd’e şer'an ne lazım olur? El cevâb: bilâ tehir katl olunur. Yecibü katlühû velâ yukbelü tevbetühû âhir-i cild ve keza fî sairi’l-mu’teberât.
Emîru’l-ümerâi’l-kiram hâlen Kayseriyye sancağı mutasarrıfı saadetlü es-Seyyid Mehmed Paşa edâmallahü te'âlâ ikbâlehû ba'de’t-tehıyye ve’t-teslim inha olunur ki Medîne-i Kayseriyye’de Cami-i Kebîr Mahallesinden Şerîfe binti Ali Efendi nâm hâtun tarafından vekil-i müsbeti Mehmed Efendi ibn Halil Efendi ibn İsmail Efendi huzurunda Acemü’l-asl Mehmed bin Abdülmennan … üzerine davâ tarih-i mürâseleden bir buçuk ay mukaddem mezbûran ve gâib ani’l-meclis Kör Mehmed müvekkilim … Murad oğlu Seyyid Ömer’i cebren livata etmek kasdıyla gece ile menzili havlisinde yedlerinde alet-i harble vüsul ve müvekkilem mezbûr istiğase eyledikte mezbûrûn Mehmed ve Hasan cimâ' lafzıyla müvekkilem mezbûre sünnet-i şerîf ve peygamberimiz fahr-i kâinat Hazret-i Muhammedü’l-Mustafa sallallahü te'âlâ aleyhi ve selem hazretlerine sebb eylediler deyû davâ ve lede’ş-şer’ şâhidân-ı âdilân şehâdetleriyle lede’ş-şer’ sabit ve hüccet-i şer'iyye olunup cezâ-yi sezâları katl ile tertib olunmak üzre yedlerinde fetva-yi şerîfe itâ olunmakla mûcebince mürâsele tahrîr ve taraf-ı bâhir-ü’ş-şereflerine irsâl olunmuştur ledâ şerefi’l-vusül mesfûrân Mehmed ve Hasan’ın hücceti şer'iyye ve fetvâ-yi şerîfe mûcebleri ceza-fetvâ-yi sezâları tertib ettirilmek üzre emr buyurasız
Medîne-i Kayseriyye’de Cami-i Kebîr Mahallesi sakinelerinden râfi’atü hâze’l-vesika Seyyide Şerîfe binti Ali Efendi nâm hâtun tarafından husûs-ı atî’l-beyâna vekîl olduğu zatı mârifet-i şer’ ile Arifân Molla Abdullah bin İsmail Efendi ve Molla Süleyman ibn Ali nâm kimesneler şehâdetleriyle şer'an sabit ve vekâletine hükm-i şer'î lâhık olan Mehmed Halife bin Halil Efendi husûs-ı mezkûru nâ’ibim es-Seyyid İsmail Efendi huzurunda meclis-i şer'de Acemü’l-asl Mehmed bin Abdülmennân ve Hasan bin Abdullah nâm ğulamlar mahzarlarında bi’l-vekâle üzerlerine davâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûran Mehmed ve Hasan ve gâib ani’l-meclis Kör Mehmed tarih-i kitabdan bir buçuk ay mukaddem müvekkilem mezbûre Şerifenin oğlu es-Seyyid Ömer’i livâta kasdıyla gece ile menzili avlusuna yedlerinde alet-i harbden tüfenk ve kılıç ile girip oğlu mezbûr Seyyid Ömer’i ver deyû cebrî ve şütûm ve tüfenk attıklarında müvekkilem mezbûre Seyyide Şerîfe el emân Hazret-i Muhammed aşkına oğluma değmen bana ne işlerseniz işleyin deyû feryâd ve isti’âne eyledikde, mezbûran Mehmed ve Hasan cimâ' lafzıyla müvekkilem mezbûre Seyyide Şerîfe’ye ve Peygamberimize fahr-i kâinat Hazret-i Muhammed aleyhissalatü vesselama sebb etmeleriyle işbu yedimde olan fetvâ-yi şerîfe mûcebince sûal olunup icrâ-fetvâ-yi hak olunmak bi’l-vekâle matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr vekîl-i mezbûrdan müddeâsına beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden es-Seyyid Ahmed bin es-Seyyid Ömer ve Mehmed bin Abdurrahim nâm kimesneler li-ecli’ş-şehade meclis-i şer'a hâzırân olup istişhâd olunduklarında filhakîka tarih-i kitab gecesi gûlam-ı mezbûran Mehmed ve Hasan müvekkile-i mezbûre Şerîfe’nin menzili havlisine girüp oğlu Seyyid Ömer’i ver deyû cebrî ve şütûm ve tüfenk attıklarında müvekkile-i mezbûre Seyyide Şerîfe el emân Hazret-i Muhammed aşkına oğluma değmen, bana ne işlersez işleyin deyû feryad ve isti’âne eyledikde ğulamân-ı mezbûran Mehmed ve Hasan … mezbûre Seyyide Şerîfe’ye … Peygamberimiz fahr-i kâ’inat Hazret-i Muhammed aleyhissalâtü vesselâma sebb eyledi. Biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-yi şehâdet-i şer'iyye eylediklerinde ba'de’t-ta'dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olduktan sonra müdde-i vekil-i mezbûrun yedinde olan fetvâ-yi şerîf’e nazar olundukda “Zeyd müslim resül-i ekrem sallallahü ve sellem’e sebb eylese Zeyd’e şer'an ne lâzim olunur? Cevab-i bâ savâbında bilâ emân katl olunur buyurulmağla ve yecibü katlühû velâ yukbelü
tevbetühü Ahmed Çelebî ve keza sair mu’teberât amel olunmak üzre mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fîl-yevmî’s-sâdisi aşere.
Vekâle Muhammed bin Semûn yecmeu’l ulemâ-ü alâ enne şâtime’n nebiyyi sallallahü aleyhi ve sellem vel mütenekkızu lehû kâfirun vel ve’îdü cârin aleyhi yü’azzibullahu te'âlâ ve hükmühü inde’l-eimmeti el katlü ve men şetemehü kefere ve azâbühü fekad kefere. Mebsut.
Sayfa No: 4 Belge No: 9
Husûs-ı atî’l-beyânın mahallinde keşf ve tahrîri içün savb-ı şer’-i enverden bi’l-iltimas irsâl olunan Mevlânâ el-Hac İbrahim Efendi Medîne-i Kayseriyye’ye tâbi Sosun nâm karye arazisinden Sarı Dere demekle marûf nâm mevkiye varıp zeyl-i vesikada muharrerü’l-esâmi müslimîn mahzarlarında akdi meclis-i şer’-i kavîm eyledikde işbu râfiu’l-vesika karye-i mezkûr sükkânından mecrûhan fevt olan Ali bin Ömer nâm kimesnenin sulbî kebîr oğlu Ömer ile zevcesi Feride binti Hasan meclis-i ma’kud-i mezkûrda her biri takrîr-i kelâm edip tarih-i kitabdan iki gün mukaddem işbu hazır bi’l-meclis-i dayım es-Seyyid Ali bin Osman ile mûrisimiz mezbûr Ali karye-i mezkûre ahalisinin öküzlerini ra’y işbu mevzi-i mezkûrda gece ile yaturken ismi mâlumumuz değil zannen kuttâ’-ı tarîk olan Afşar taifesi işbu mûrisimiz mezbûr Ali’nin sol küreği altından âlet-i cârihadan zannen mızrak ile darb ve cerh edip sağ memesi üstünden ihrac ve mecrûhan fevt olmağla kıbel-i şer'den keşf ve tahrîr ve sûreti yed’imize itâ olunmak matlûbumuzdur dediklerinde halen medîne-i mezbûre sancağı mutassarıfı sa’âdetlü es-Seyyid Mehmed Paşa hazretleri taraflarından tayîn buyurulan Mehmed Bey ve zeyl-i vesikada muharrerü’l-esâmi müslimîn ile mezbûr Ali’nin azâsına nazar olundukda filhakîka sol küreği üstünden alet-i câriha ile cerh olunup sağ memesi üstünden hurûcu ve fevt olduğu ba’de’l-müşâhede vâki’ hâli mevlana-yı merkûm mahallinde keşf ve tahrîr ve ma'an irsâl olunan Çukadar İsmail ile meclis-i şer'a gelip alâ vukû’ihî inha ve ihbar etmeleriyle mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fî’l-yemi’l-hamse aşere min rebîu’l-âhir senete erbaa ve hamsîn ve mi'etin ve elf.
Şuhûdü’l-hâl
Hüseyin ibin Molla Molla Ahmed ibn Ali
Kethüda Mehmed ibn Ebubekir
Sayfa No: 4 Belge No: 10
Medîne-i Kayseriyye mahallatından Bahçıvan Mahallesi’nde vâki etrâf-ı erbaası Kütahneci Hüseyin ve el-Hac Abdülkadir veresesi ve Mehmed Efendi mülkleri ve tarîk-i âmm ve tarîk-tarîk-i has tarîk-ile mahdûd btarîk-ir sofa ve btarîk-ir tabhâne ve btarîk-ir harem odaları ve btarîk-ir örtme yeri ve bir ahur ve bir dükkan ve bir bi’r-i mâ ve havliyi müştemil menzil mahalle-i mezkûre sükkânından Postluoğlu Süleyman ibn el-Hac Mustafa nâm kimesnenin yedinde iken fevt oldukda verâseti zevce-i metrûkesi Fahriye binti el-Hac Hasan nâm hâtun ile gâib ve hâlen mefkûd olan sulbî kebîr oğlu Mustafa’ya ve sulbî kebîr oğlu Mehmed’e ve sulbiye kebîre kızı Medine ve Fâtıma’ya münhasıra olduktan sonra mezbûr Fâtıma menzil-i mahdûd-i mezkûrdan hissesini semen-i mâluma merkûm
Sayfa No: 5
Belge No: 11
Medîne-i Kayseriyye’de Ahi İsa Mahallesi mütemekkinlerinden iken bundan akdem hâlik olan Karakoç veled-i Sarab nâm zimmînin sulbiye sağîre kızı Anika’nın kıbel-i şer'den mansûbe vasîsi emmisi Sefer ile karındaşı Karabet nâm zimmî meclis-i şer’-i kavîmde işbu râfiu’l-kitab es-Seyyid Mehmed Çelebî ibn Musa mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip sağîre-i mezbûrenin menkûlât terekesi olmayıp nafaka ve kisveye ihtiyacı olmağla Kârgâh Nahiyesi’nde vâki etrâf-ı erbaası Hacı Mehmed Efendi Bayram mülkleri ve ve tarîk-i âmm ile mahdûd ve eşcâr ve gürümü takriben yirmi beş ırgatlık bağımı tarafeynden îcâb ve kabulü hâvî ve şürût-i müfsideden ârî bey’-i katî ile iki yüz kuruşa merkûm es-Seyyid Mehmed Çelebî’ye bey’ ve temlîk ve teslim eylediğimde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesellüm eyledikten sonra semen-i mezkûr iki yüz kuruşu yedinden tamâmen ahz ve kabz ve kabül eyledim. Fîmâba'd bağ-ı mahdûd-i mezkûr merkûm es-Seyyid Mehmed Çelebî’nin mülk-i müşterâsı olmuştur. Keyfemâ yeşâ’ ve yahtâr mutasarrıf olunsun dedikde gıbbe’t-tasdikü’ş-şer’î mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fî’l-yevmi’s-sâbi'i ve’l-işrîne min cemâzi’l-evvel sene erbaa ve hamsîn ve mi’etin ve elf.
Şuhûdü’l-hâl
Molla Mehmed bin İbrahim
Mehmed Efendi ibn Ahmed Efendi el-Hac Mustafa Çelebî ibn el-Hac Ömer Seyyid Ali zade M
Sayfa No: 5 Belge No: 12
Medîne-i Kayseriyye’de Hasan Fakih Mahallesi sükkânından iken bundan akdem fevt olan Mustafa Çelebî ibn es-Seyyid el-Hac Ömer’in sulbî sağîr oğlu es-Seyyid Mikdad ve sulbiye sağîre kızı Şerîfe Kiraz’ın an canibi’ş-şer’ mansûb vasîsi ve müteveffâ-yi mezbûrun mu’takı Şahin Mehmed bin Abdullah kendi hüsnü rızasıyla vesâyetten feragat etmekle mezbûr Şahin Mehmed vesâyetten ba'de’l-azl yerine sağîrân-ı mezbûranın li-ebeveyn emmileri işbu râfiu’l-kitab es-Seyyid el-Hac Ali Ağa’nın emânet ve istikâmeti ihbar olunmağla hâkim-i mevki’-i sadr-ı kitab tûbâ lehü ve hüsnü me’âb hazretleri dahi sağîrân-ı mezbûranın mütevelliyeten ve umûrlarını rü’yet ve mâl-i mevrûslerini zabt ve hıfza mezbûr es-Seyyid el-Hac Ali Ağa’yı vasî nasb ve tayîn eyledikde ol dahi vesâyet-i mezbûreyi kabul ve hizmet-i lâzimeyi edâ’ya taahhüd etmeğin mâ-vakaa bi’t-taleb ketb olundu. Fî’l-yevmi’s-samini ve’l-işrîne min cemâzi’l-evvel li-senetin erbaa ve hamsîn ve mi'etin ve elf.
Şuhûdü’l-hâl
es-Seyyid el-Hac Mehmed bin Şabân Bozacızade Mustafa
es-Seyyid Ali Efendi Osman Ağa bin Ömer
Sayfa No: 5 Belge No: 13
Medîne-i Kayseriyye’de Bahçıvan Mahallesi sükkânından iken bundan akdem fevt olan olan el-Hac Mehmed bin Ahmed’in sulbî sağîr oğulları Mustafa ve Ali ve sulbiye sağîre kızı Fâtıma’nın emmileri işbu râfiu’l-vesika Mehmed bin Ahmed meclis-i şer’-î