• Sonuç bulunamadı

2.1. STRES VE STRESLE BAŞA ÇIKMA

2.1.2. B aşa Çıkma

2.1.2.6. Başa Çıkma Stilleri ve Değerlendirilmesi

gelen dışsal ve/veya içsel taleplerin bireylerin kişisel kaynaklarını ne ölçüde aştığı veya bu kaynakların sorun üstesinden gelmede yeterli olarak görülüp görülmediğinin değerlendirmesi işidir (Lazarus ve Folkman, 1984).

Fenomenolojik stres modelinin hipotezlerine göre psikolojik iyi oluşla ilişkili olarak çok büyük önem taşıyan kişilerin başa çıkma yeterlilikleri için ölçüt, stresli durumlar karşısında başa çıkma yöntemlerinin işlevselliğidir. Baş etme, algılanan biçimiyle yaşam streslerine veya bu streslerin nesnel düzeyine bağlı olarak kişilerin dengeleniminde rol oynayan psikolojik uyum biçimleri olarak işlev görmektedir. Bu açıdan bakıldığında modelin öngördüğü iki çeşit baş etme stratejisinden bahsedilebilir. Bunların birincisi, olumsuz yaşam olayları karşısında problem çözme becerilerini harekete geçirerek soruna doğrudan müdahaleyi öne çıkaran problem-odaklı baş etme stili, ikincisi ise, içsel olarak duygusal dengelenime yönelik girişimleri öne çıkaran duygu-odaklı baş etme stilidir (Folkman ve Lazarus, 1980; Folkman, Lazarus, Dunkel-Schetter, DeLongis ve Gruen, 1986). Dengelenim, başa çıkma stilleriyle ilişkili çekirdek kavramdır. Modelde stresli durumun yarattığı gerilimin azaltılması ve dengelenim için başa çıkma stilleri arasında işlevsel bir ayrıma gidilmemektedir. Durumun niteliğine göre başa çıkma stillerinin öznel iyi oluş bakımından olumlu veya olumsuz sonuçlara neden olabileceği vurgulanmaktadır (Folkman, Lazarus, Dunkel-Schetter, DeLongis ve Gruen, 1986; Folkman, Lazarus, Gruen ve DeLongis, 1986; Smith, Haynes, Lazarus ve Pope, 1993).

Sherwood, 2003; Skinner ve Zimmer-Gembeck; 2006). Compas, Connor-Smith, Saltzman, Thomsen ve Wadsworth (2001) başa çıkmanın farklı psikolojik değişkenler ve gelişimsel özelliklerle ilişkilerinin sağlam bir kuramsal zeminde ele alınıp, bulguların karşılaştırılabilmesi ve sistematikleştirilebilmesi için başa çıkma stilleri konusundaki ayrımların belirginleştirilmesi gereğine gönderme yapmaktadır. Alanyazında, yaşamda karşılaşılan olumsuzluklar ve başa çıkılması gereken pek çok durumun belirlendiği, buna paralel olarak pek çok araştırmacı tarafından farklı şekillerde tanımlanmış sayısız başa çıkma stilinin de yer aldığı görülmektedir. Kişilerin stresli durumlarla başa çıkma konusunda benimseyebildikleri davranış stratejilerine ilişkin yaklaşık 400 başa çıkma stilinin alanda önerildiği görülmektedir. Skinner, Edge, Altman ve Sherwood (2003) literatürde yer alan başa çıkma stillerini inceledikleri bir çalışmada, bu stiller arasında yapılan ayrımların genellikle şu üç kategoride kümelendiğini belirtmektedirler: problem odaklı ve duygu odaklı, yüzleşme ve kaçınma, bilişsel ve davranışsal.

Araştırmalar aktif baş etme stillerinin uyuma yönelik işlev görmeyle ilişkisi olduğunu göstermektedir (Vitaliano, Maiuro ve Russo, 1987; Holahan ve Moos, 1990, 1991). Yine pasif baş etme stillerinin uyumu bozucu ve olumsuz psikolojik sonuçlara neden olduğu yönünde bulgular elde edilmiştir (Rohde, Lewinsohn, Tilson ve Seeley, 1990; Holahan, Moos, Holahan, Brennan ve Schutte, 2005). Öngen (2006) lise öğrencilerinde yürüttüğü bir çalışmada aktif ve pasif başa çıkma stillerini bir arada kullanabilen ergenlerin öznel iyi oluşlarının, her iki başa çıkma davranışını da daha az gösteren ergenlere göre daha yüksek olduğunu bildirmektedir. Bu anlamda baş etme stratejilerini katı sınırlar içinde birbirinden bağımsız kategorilere ayırmanın zor olduğu görünmektedir. Stresli durumlar karşısında hem aktif hem de pasif baş etme stilleri bilişsel, davranışsal ve duygusal açıdan dengelenim sürecinde farklı işlevleri barındıran çok boyutlu fenomenlerdir (Moos, 2002). Aktif baş etme, kişiyi problem çözmeye yönlendirirken, pasif stratejiler duygusal olarak toparlanmak için kişiye zaman kazandırabilmektedir (Holahan ve Moos, 1987).

Öz düzenlemeyle ilişkili olarak baş etme stratejileri, kişilerin yaşadıkları gerilimleri ve duygusal olumsuzlukları aşabilmek için kullanılan farklı baş etme biçimlerinin bağlamsal olarak farklı etkililik düzeylerine sahip olabileceğini

öngörmektedir. Araştırmalar farklı baş etme biçimlerinin bir arada kullanıldığını ve duygusal düzenleme ve hemeostasis sürecinde bir arada rol oynadığını göstermektedir (Folkman ve Lazarus, 1980; 1985). Bu anlamda baş etme stillerinin kendi içinde uyuma dönük ve uyumu bozucu şeklinde sınıflanması yerine, yaşanan stresler karşısında benimsenen başa çıkma stillerinin durumsal sonuçları üzerinde durmanın yerinde olacağı vurgulanmaktadır (Lazarus ve Folkman, 1984; Folkman, Lazarus, Dunkel-Schetter, DeLongis ve Gruen, 1986; Folkman ve Moskowitz, 2004).

Başa çıkma stilleri konusunda kavramsal önermeler ve tartışmaların psikometrik çalışmalar üzerinden yürütüldüğü açıktır. Bu anlamda başa çıkma stillerinin ölçülmesi ve değerlendirlmesi konusunda yapılan önemli çalışmaların incelenmesine gerek duyulmuştur. Konuya ilişkin psikometrik çalışmalar ele alındığında, akademisyenler tarafından başa çıkma çalışmalarında tercih edilen ve Türk örnekleminde de kullanılan pek çok ölçme aracı arasında dikkat çeken bazıları şu şekilde sıralanabilir: Başa Çıkma Yolları Ölçeği (Ways of Coping Questionnaire- Lazarus ve Folkman, 1988b);

Başa Çıkma Tutumlarını Değerlendirme Ölçeği (COPE Inventory - Carver, Scheier ve Weintraub, 1989); Başa Çıkma Tepkileri Envanteri (Coping Responses Inventory- Moos, 1993), Başa Çıkma Stratejileri Ölçeği (Coping Strategy Indicator- Amirkhan, 1990), Stresli Durumlarla Başa Çıkma Envanteri (Coping Inventory for Stressful Situations- Cosway, Endler, Sadler ve Deary, 2000), Stresle Başa Çıkma Tutumları Envanteri (Özbay, 1993; Özbay ve Şahin, 1997) ve Stresle Başa Çıkma Ölçeği (Türküm, 2002).

Bireylerin stresli durumlar karşısında benimsedikleri başa çıkma davranışlarının psikometrik olarak değerlendirilmesine olanak tanıyan pek çok ölçme aracı içinden seçilerek listelenmiş olan söz konusu ölçme araçlarının bazıları Türkiye’de geliştirildiği halde, bazıları da Türkçe’ye uyarlanmıştır.

Aşağıda bu ölçme araçları hakkında özet bilgilere yer verilmiştir.

Türkiye’de 498 üniversite öğrencisinin katılımıyla geliştirilen Başa Çıkma Tutumları Envanteri (Türküm, 2002) 23 madde ve açımlayıcı faktör analizi sonucunda elde edilmiş üç alt ökçekten oluşmaktadır. Bu alt ölçekler, sırasıyla, Sosyal Destek Arama (α=.85), Soruna Yönelme (α=.80) ve Sorunla Uğraşmaktan Kaçınma (α=.65) olarak bulunmuştur.

Özbay tarafından geliştirilen Stresle Başa Çıkma Tutumları Envanteri ise 43 maddeden oluşmakta ve beşli Likert tipi ölçüm yapmaktadır (Özbay, 1993; Özbay ve Şahin, 1997). Ölçme aracının tümü için hesaplanmış olan iç tutarlılık katsayısı .81 olarak hesaplanmıştır. Ölçme aracı üzerinde gerçekleştirilen açımlayıcı faktör analizi sonucunda altı faktörlü bir yapı elde edilmiştir. Söz konusu bu altı boyut Aktif Planlama, Dış Yardım Arama, Dine Sığınma, Kaçma-Soyutlama, Kaçma-Soyutlanma, Kabul-Bilişsel Yeniden Yapılanma olarak adlandırılmıştır.

Amirkhan (1990) tarafından geliştirilen Başa Çıkma Stratejileri Ölçeği ise Aysan (1994) tarafından Türkçe uyarlamış, geçerlilik ve güvenilirlik çalışması yapılmıştır. Likert tipi ölçüm yapan toplam 33 maddeden oluşan bu araç üzerinde gerçekleştirilen faktör analizi sonucunda, aracın üç faktörden oluştuğu belirlenmiştir.

Başa Çıkma Tutumları Ölçeği ise tamamıyla konuya ilişkin kuramsal yapıdan yola çıkılarak geliştirilmiştir (Carver, Scheier ve Weintraub, 1989). Bu ölçme aracı on beş alt ölçekle ölçüm veren geniş bir yelpazede pek çok davranış biçimini değerlendirmektedir. Ölçeğin geliştirilmesi sürecinde ele alınan kuramsal yaklaşım konuyu çok ayrıntılı irdelemekle birlikte psikometrik özellikleri diğer ölçeklere göre bir miktar geridedir. Aracın Türkçe’ye uyarlama çalışması Ağargün, Beşiroğlu, Kıran, Özer ve Kara (2005) tarafından yapılmıştır.

Konuyla ilişkili Türkiye örnekleminde psikometrik özellikleri en çok ele alınmış araç, Başa Çıkma Yolları Ölçeği’dir (Ways of Coping Questionnaire).

Transaksiyonel fenomolojik stres kuramının (transactional phenomenological stress theory) konuya yaklaşımı, stresli durumlar karşısında başa çıkma girişimlerinin Problem Çözme (Problem Solving) ve Duygusal Düzenleme (Emotional Regulation) işlevine hizmet ettiğini öne sürmektedir (Folkman ve Lazarus, 1988a; Lazarus, 1991a). Bu ölçme aracı söz konusu yaklaşımın varsayımları doğrultunda başa çıkma davranışının iki temel işlevini değerlendirebilmek için geliştirilmiştir. Evet-hayır şeklinde cevaplanan 68 maddelik bir madde havuzundan yola çıkılarak faktör analiziyle elde edilen iki alt boyutta, 40 madde problem odaklı (problem-focused), 24 madde ise duygu odaklı (emotion focused) başa çıkma biçimlerinin ölçülebilmesi için

kullanılmıştır (Folkman ve Lazarus, 1980). Ölçeğin evet-hayır biçiminde yanıtlanan ilk hali, başa çıkma davranışının karmaşık doğasını yeterince yansıtamadığı için eleştiri alınca, daha sonra maddeler dörtlü Likert tipi ölçüm verebilecek hale dönüştürülmüş ve 66 maddenin açımlayıcı faktör analizine tabi tutulması sonucunda sekiz alt faktör belirlenmiştir. (Folkman ve Lazarus,1985). Son olarak ölçeğin faktör yapısı tekrar gözden geçirilerek sekiz faktörlü yapının madde dağılımında ve alt faktörlerin adlandırılmasında değişikliğe gidilmiştir (Folkman, Lazarus, Dunkel-Schetter, DeLongis, ve Gruen, 1986; Folkman ve Lazarus, 1988b). Başa Çıkma Yolları Ölçeği’nin Türkçe’ye adaptasyon çalışması ilk defa Siva (1991) tarafından yapılmıştır. Bu çalışmada ölçme aracının kültürel uygunluğunu sağlayabilmek için sekiz yeni madde eklenmiş ve 74 maddelik özgün bir form elde edilmiştir. Ölçeğin bu versiyonu üzerinde yürütülen faktör analizinde yedi faktör elde edilmiştir.

Sonrasında ölçme aracının özellikleriyle ilişkili yürütülen başka bir çalışmada 30 maddelik kısa bir form elde edilmiştir. Bu çalışma kapsamında gerçekleştirilen faktör analizi sonucunda, ölçeğin Kendine Güvenli Yaklaşım, Çaresiz Yaklaşım, Boyun Eğici Yaklaşım, İyimser Yaklaşım ve Sosyal Destek Arama olmak üzere toplam beş faktörden oluştuğu belirlenmiştir (Şahin ve Durak, 1995). Yakın zamanda ölçme aracının psikometrik özelliklerini ele alan bir başka çalışmada yedi faktörlü bir yapı elde edilmiştir (Senol-Durak, Durak ve Elagöz, 2011). Söz konusu ölçme aracının en önemli özelliği, başa çıkma stratejilerinin belirli bir olay veya durum bağlamında değerlendirilmesi gereğidir. Diğer bir ifadeyle transaksiyonel fenomolojik stres yaklaşımının varsayımlarına bağlı kalarak geliştirilen Başa Çıkma Yolları Ölçeği’nin uygulamasında, bireyin genel olarak kullandığı bir başa çıkma tarzının belirlenmesinden çok, hangi stresli durum karşısında hangi başa çıkma stilini kullanmayı tercih ettiğinin değerlendirilmesi esas alınmaktadır. Bu ölçeğin dayandığı kuramsal model, kişinin karşılaştığı engellerle mücadelesinde başarının her durumda farklı bir başa çıkma biçimiyle ilişkili olabileceği varsayımana dayanmaktadır (Folkman ve Lazarus, 1985; Folkman, Lazarus, Dunkel-Schetter, DeLongis ve Gruen, 1986).

Stresli Durumlarla Başa Çıkma Envanteri’nin (Coping Inventory for Stressful Situations – Endler ve Parker, 1994; Cosway, Endler, Sadler, Deary,

2000) konuya ilişkin geliştirilmiş pek çok psikometrik araç içinde özel bir yeri bulunmaktadır. Söz konusu ölçme aracının özelliklerini daha iyi anlayabilmek için başa çıkma kavramının ve bu psikolojik yapıyı ölçebilmek için yapılandırılmış ölçeklerin hangi yaklaşımlara göre geliştirildiğine dikkat edilmelidir. Öncelikle başa çıkma kavramının çok boyutlu bir psikolojik yapıyı temsil ettiği unutulmamalıdır. Bu anlamda başa çıkma stratejileri içinde zaman zaman bilişsel değerlendirme biçimlerinin ve doğrudan şemaların yer alabildiği görülmektedir. Bu yaklaşımın altında başa çıkma stratejilerini tamamen duruma özel bir süreç olarak görme eğilimi yatmaktadır. Buna karşın bağlamsallık yaklaşımı başa çıkma stratejilerinin ölçülmesinde kararlılık sorununu ortaya çıkarmaktadır. Yine kararlılıkla ilişkili diğer bir faktör ise genellenebilirliktir. Eğer her başa çıkma stratejisi bağlamsal olarak tercih edilebiliyor ise bilimsel çalışmaların sonuçlarının ne şekilde genellenebileceği sorunu ortaya çıkmaktadır. Başa çıkma stratejilerinin çok boyutlu doğası ise diğer bir önemli unsur olarak psikolojik yapının değerlendirilmesinde rol oynamaktadır (Schwarzer ve Schwarzer, 1996). Alanyazında yapılan pek çok çalışma, başa çıkma konusunda kullanılan temel iki stilden bahsetmektedir:

Olayla yüzleşme veya kaçınmacı başa çıkma biçimleri (Krohne, 1993; Suls ve Fletcher, 1985). Konuya ilişkin kuramsal tartışmada yer etmiş olan diğer bir yaklaşım ise başa çıkma stratejilerini yine iki boyutta ele alan Lazarus ve Folkman’ın (1984) çalışmasıdır. Araştırmacılar söz konusu psikolojik yapıya ilişkin problem odaklı (problem-focused) ve duygu odaklı (emotion-focused) ayrımını önermektedir. Bununla beraber, boyutlar konusunda başa çıkma biçimlerinin pek çok davranışı içermekle birlikte genel olarak üç boyut altında toplanabileceği yolunda önemli kanıtlar vardır (Pearlin ve Schooler, 1978;

Amirkhan, 1990; Skinner, Edge, Altman ve Sherwood, 2003).

Başa çıkma stratejilerine ilişkin ölçme araçlarının geliştirilmesinde hem kuramsal çerçeve hem de amprik yaklaşım kullanılabilmektedir. Her iki yaklaşım biçiminin de güçlü yönleri ve bunun yanı sıra zayıflıkları bulunmaktadır. Yalnızca amprik yaklaşımla geliştirilmiş olan ölçekler kullanım sınırlılığı sorunlarına neden olmakta salt teorik mantıkla geliştirilmiş olan ölçekler ise psikometrik eksiklikleri barındırmaktadır. Bu nedenle pek çok ölçme aracı geliştirilmiş olmasına karşın çok azı güçlü psikometrik özellikler

taşımaktadır. Başa çıkma konusunda geliştirilen ölçeklerde görülen psikometrik eksiklikler şu şekilde sıralanabilir: faktör yapısının değişkenliği, çok düşük madde ayırt edicilik katsayıları, alt ölçeklerin düşük iç tutarlılığı, yapılmamış veya yetersiz düzeydeki test-tekrar test güvenilirliği (Endler ve Parker, 1990; Parker ve Endler, 1992; Stone, Greenberg, Kennedy-Moore ve Newman, 1991).

Schwarzer ve Schwarzer (1996) başa çıkma stratejilerini değerlendirebilmek amacıyla alanda geliştirilmiş pek çok ölçme aracı içinde, Stresli Durumlarla Başa Çıkma Envanteri’nin gerek kuramsal çerçevesi gerekse psikometrik özellikleri itibariyle en güçlü birkaç araçtan biri olduğunu belirtmektedir.

2.1.2.7. Stresli Durumlarla Başa Çıkma Konusunda Yapılan