• Sonuç bulunamadı

Bûselik Şehnâz

Belgede XV. yüzyılda makamlar (sayfa 124-130)

B. XV YÜZYILDA MAKAMLAR 2.1 Acem

2.26. Bûselik Şehnâz

XIII. yüzyılda USKE’da ve XIV. yüzyılda ŞDT’da Bûselik Şehnâz terkîbine yer verilmemiştir.

XV. yüzyılda Bûselik Şehnâz terkîbi sadece AHKE’da bulunmaktadır. Bûselik Şehnâz, Abdullahoğlu Hızır’ın “Garîb Terkîbler” adını verdiği terkîbler arasında otuzbeşinci sırada yer almış ve şöyle açıklanmıştır: “Bûselik Şehnâz oldur

kim gerekse Bûselik Hüseynîde âğâz ide Dügâhe Şehnâz karâr ide gerekse Bûselik Dügâhda âğâz ide Nerm Isfahâne Şehnâz karâr ide.” (Özçimi, 1989: 210)

Abdullahoğlu Hızır “Garîb Terkîbler” adını verdiği terkîbleri açıklarken, bunların bir makâmla bir âvâzeden oluştuklarını belirtmiştir. Bûselik Şehnâz terkîbi de Bûselik makâmına Şehnâz âvâzesinin eklenmesi ile oluşmuştur.

2.27. Büzürg

XIII. yüzyılda USKE ve USŞ’de Büzürg makâmı oniki makâm arasında sekizinci olarak verilmiştir. Urmiyeli yetmişinci daireye karşılık gelen Büzürg dairesinin, (Segâh veya Hicâz dörtlüsü) ile (tanini ve Râst dörtlüsünün) birleşmesiyle meydana geldiğini belirtmiştir. Dokuz perdeden oluşan bu dizinin Ebced nota yazısı ile simgeleri aşağıdaki gibi verilmiştir: (Uygun, 1999: 206; Arslan, 2007: 86)

A C V H Y YA YD YV YH C T C C B T C C

Bu perdeleri günümüz nota yazısına şöyle aktarmak mümkündür;

Urmiyeli’ye göre Büzürg Makâmı Dizisi

XIV. yüzyılda ŞDT’da Büzürg Makâmı için iki ayrı dizi verilmiştir. (Levendoğlu, 2002: 70)

Şirazlı’ya göre I. Büzürg Makâmı Dizisi

Şirazlı’ya göre II. Büzürg Makâmı Dizisi

XV. yüzyılda Maragalı eserlerinde Büzürg makâmı, oniki makâm arasında onikinci olarak verilmiştir. Dizisi Urmiyeli’nin verdiği dizi ile aynıdır.(Bardakçı, 1986: 67)

AŞEM’de Büzürg, oniki makâm arasında onikinci olarak verilmiştir. Yetmişbeşinci daire olarak verilen dizisinin perdeleri Urmiyeli’nin verdiği perdelerle aynıdır. (Kamiloğlu, 2007: 92, 137)

KYRM’de oniki makâm arasında beşinci makâm olarak sınıflandırılan Büzürg makâmı için ayrıntılı bilgiye yer verilmemiştir. (Demir, 1985: 81; Levendoğlu, 2002: 71)

Kırşehirli, çok açıklayıcı bir bilgi olmamakla birlikte, “Acem perdesinden

Çargâhı yarım perde ve Râstı yarım perde çekersen Büzürg olur.” bilgisini de

eklemiştir. (Sekizli, 2000: 37)

KE’da Büzürg, oniki makâm arasında beşinci olarak verilmiştir. Ayrıntılı bilgiye yer verilmemiştir. (Cevher, 2004a: 10)

RP’de Büzürg, hem oniki makâm arasında altıncı olarak, hem de elli terkîb arasında kırkdördüncü olarak verilmiştir. Büzürg terkîbi şöyle açıklanmıştır: “Büzürg

oldur kim Hicâz gösterüb Çargâh karâr ide.” (Cevher, 2004b: 9, 19, 40)

BDM’de Büzürg, oniki makâm arasında beşinci olarak sınıflandırılmıştır. Ancak ayrıntılı bilgi verilmemiştir. (Ceyhan, 1997: 726)

AHKE’da oniki makâm arasında yedinci olarak verilen Büzürg makâmı için ayrıntılı bilgi verilmemiştir. Ancak Abdullahoğlu Hızır, Edvârı’nda sazların düzeninden bahsettiği bölümde, şöyle bir açıklama yapmıştır: “…ol heman Kûçek

makâm olur ve dahi Kûçek hazırıken Sigâhından aşağısına serağaz iderler. Irâk perdesinde karar ideler. Ol heman Büzürg makâm olur…” (Özçimi, 1989: 147)

ŞFMM ve LF’de oniki makâm arasında beşinci olarak verilen Büzürg makâmı dizisi, Urmiyeli’nin verdiği dizi ile aynıdır. LF’de verilen bu dizi Ladikli’nin eski bilginlere göre verdiği dizidir. Sadece sıralamada, eski bilginler Büzürg makâmını sekizinci sırada vermişlerdir. Ladikli ayrıca altı perdeden oluşan bir dizi daha tanımlamıştır. Bu dizi de yeni bilginlere göre verilen dizidir ki bu dizinin aralıkları da Büzürg beşlisini vermektedir. Tek farkı “H” perdesi üzerinde gösterilmiş olmasıdır. (Tekin, 1999: 148, 187; Levendoğlu, 2002: 70)

H Y YC Yh YZ YH

Son

C T C C B Başlangıç

Bu perdeleri günümüz nota yazısına aşağıdaki gibi aktarabiliriz:

LZE’da da Urmiyeli’nin verdiği dizinin bir kısmı alınarak aşağıdaki altı perde verilmiş ve makâmın seyrine de “YA” perdesinden başlandığı belirtilmiştir. Ladikli’nin yeni bilginlere göre tanımladığı bu dizinin Ebced nota yazısı ile simgeleri aşağıdaki gibi verilmiştir: (Levendoğlu, 2002: 71)

Bu perdeleri günümüz nota yazısına aşağıdaki gibi aktarabiliriz:

LZE’a göre Büzürg Makâmı Dizisi

Anlaşılacağı gibi LZE’da verilen beşli LF’de verilen beşlinin “A” perdesi üzerine aktarılmış şeklidir.

K’da Büzürg makâmı, oniki makâm arasında yine beşinci olarak verilmiştir. Ancak başka bir açıklama yapılmamıştır. (Cevher, 2009: 4)

BAMU’de dörtlü ve beşlilerin açıklandığı bölümde, Urmiyeli ve Ladikli ile aynı görüş paylaşılarak, “C T C C” aralıklarını oluşturan dörtlüye Büzürg dörtlüsü “C T C C B” aralıklarını oluşturan beşliye de Asl-ı Büzürg beşlisi adı verilmiştir. Bu dörtlü ve beşliler aşağıdaki gibidir: (Çakır, 1999: 125)

Bükeoğlu Alişâh’a göre Büzürg Dörtlüsü ve Asl-ı Büzürg Beşlisi

Bükeoğlu Alişâh’ın Büzürg Makâmı için verdiği dizi ise Urmiyeli’nin verdiği dizi ile aynıdır. Ancak Bükeoğlu Alişâh, Büzürg (Bakiyesiz) isimli, “Y” perdesinin diziden atılmasıyla oluşan bir dizi daha tanımlamıştır. Bu dizide adına uygun olarak

A C V H Y YA C T C C B

hiç bakiye aralığı bulunmamaktadır. Perdeleri Ebced nota yazısı simgeleri ile aşağıdaki gibi verilmiştir: ( Çakır, 1999: 167, 176 )

A C V H YA YD YV YH C T C T T C C

Bu perdeleri günümüz nota yazısına aşağıdaki gibi aktarabiliriz:

Bükeoğlu Alişâh’a göre Büzürg (Bakiyesiz) Makâmı Dizisi

Bükeoğlu Alişâh’ın tanımladığı bu dizi, Irâk dörtlüsü ile Mahûr-ı Sağîr beşlisinden oluşan bir dizidir.

SEM’da Büzürg oniki makâm arasında beşinci olarak verilmiştir. Kûçek ve Büzürg arasındaki yakınlıktan söz edilerek makâmın karar perdesinin Irâk perdesi olduğu belirtilmiştir. (Arısoy, 1988: 104)

KRM’de ise Büzürg makâmı yine oniki makâm arasında beşinci olarak verilmiş ve şöyle açıklanmıştır: “Büzürg oldur ki Çârgâh hânesinden agâz idüb

aşağı gidüb Irâk karâr ider yanî Çârgâh hânesinden agâz idüb aşağa gidüb Segâh ve Dügâh ve Râst hânelerin seyridüb inüb aşağı Nerm Segâh hânesinde karâr ider ammâ ki seyr iderken gâh gâh Segâh hânesini aşırdasın işde Büzürgün seyri böyledir.” (Tezel, 1996: 25)

Kadıoğlu Büzürg makâmının seyrine, Çargâh perdesinden başlayıp Segâh, Dügâh ve Râst perdelerini kullanarak Nerm Segâh perdesinde karar verdiğini söylemiştir. Buradaki Nerm Segâh perdesi ile Irâk perdesi kastedilmektedir.

XIII. yüzyılda Urmiyeli’den itibaren varlığını sürdüren Büzürg makâmı, XV. yüzyıl sonuna kadar hemen her edvârda yerini almış ve açıklanmıştır. Urmiyeli Büzürg makâmı dizisinin, Hicâz dörtlüsü bir tanini ve Râst dörtlüsünden oluştuğunu belirtmiştir. Bu görüş kendisinden sonra gelen birçok kuramcı tarafından da kabul görmüştür. XIV. yüzyılda Şirazlı ise Büzürg makâmı için iki ayrı dizi tanımlamıştır. İlki seyir niteliği taşıyan bir dizidir. İkinci dizi ise Hicâz dörtlüsüne bir Bakiye aralığı ve Büzürg dörtlüsünün eklenmesi ile meydana gelmiştir. Aslında bu dizi,

Urmiyeli’nin tanımladığı dizi ile çok da farklı değildir. Urmiyeli’nin verdiği dizide, tanini aralığı “C+B” aralıklarından oluşmaktadır. Şirazlı’’da ise “B+C” aralıklarından oluşmaktadır. Şirazlı’nın dizisinde bu durum, devamında Râst dörtlüsü değil “C T C C” aralıklarını veren Büzürg dörtlüsünü oluşturmuştur.

XV. yüzyıl’a gelindiğinde neredeyse oluşumunu tamamlamış bir makâmla karşı karşıya kalındığı düşüncesindeyiz. Çünkü daha yüzyıl başında, Maragalı ve Ahmedoğlu Şükrullah, Urmiyeli’nin tanımladığı Büzürg makâmı dizisini hiçbir ilave olmaksızın kabul etmiş ve edvârlarında yer vermişlerdir. Şirvanlı ve Ladikli de Büzürg makâmı için Büzürg beşlisini tanımlamakla yetinmişlerdir. Bükeoğlu Alişâh ise Büzürg beşlisinin yanı sıra Urmiyeli’nin verdiği diziyi kabul etmiştir. Ancak Bakiye aralığını çıkararak “Büzürg (Bakiyesiz)” adıyla bu diziyi kullanmıştır. Bu kuramcılar dışında, Büzürg makâmı diğer kuramcıların eserlerinde sözel seyir tanımlarıyla açıklanmıştır. Bu tanımlardan da elde ettiğimiz bilgi, makâmın seyrine Çargâh perdesinden başlanıldığı ve üzerinde Hicâz seslendirildiği, daha sonra aşağı inilerek Segâh, Dügâh ve Râst perdelerini gösterdikten sonra Irâk perdesinde karar verildiği şeklindedir.

Hatırlanacağı gibi XV. yüzyılda kuramcıların, makâmlarla âvâzeleri birleştirerek, yeni terkîbler meydana getirdiklerinden söz etmiştik. Özellikle Abdullahoğlu Hızır’ın “Garîb Terkîbler” adını verdiği terkîbler, döneme damgasını vuracak çokluktadır. Gerek Abdullahoğlu Hızır, gerekse diğer kuramcıların edvârlarında yer verdiği bu terkîbler arasında, Büzürg makâmı da kullanılarak oluşturulan terkîbler vardır. Bunlar altı adettir ve adları aşağıdaki gibi verilmiştir:

1. Büzürg-i Gerdâniye 2. Büzürg-i Geveşt 3. Büzürg-i Mâye 4. Büzürg-i Nevrûz 5. Büzürg-i Selmek 6. Büzürg-i Şehnâz

Belgede XV. yüzyılda makamlar (sayfa 124-130)