• Sonuç bulunamadı

Arızi kazançlar devamlılığı olmayan faaliyetler neticesinde elde edilen kazançlar olup;hangi kazançların arızi olduğu Gelir Vergisi Kanununun 82. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Buna göre, gerçek kişiler tarafından, bir takvim yılında elde edilen ve altı gelir unsuru içinde yer almayan aşağıda sayılan kazançlar arızi kazanç olarak vergilendirilecektir:

1- Arızî olarak ticarî muamelelerin icrasından veya bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen kazançlar.

2- Ticarî veya ziraî bir işletmenin faaliyeti ile serbest meslek faaliyetinin durdurulması veya terk edilmesi, henüz başlamamış olan böyle bir faaliyete hiç girişilmemesi, ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen hâsılat.

3- Gayrimenkullerin tahliyesi veya kiracılık hakkının devri karşılığında alınan tazminatlar ile peştemallıklar (kiracıya ait tesisat ve malların tahliye ve devri sırasında kiralayan veya yeni kiracıya devrinde doğan kazançlar dahil).

4- Arızî olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla tahsil edilen hâsılat.

5- Gerçek usulde vergiye tâbi mükelleflerin terk ettikleri işleri ile ilgili olarak sonradan elde ettikleri kazançlar (zarar yazılan değersiz alacaklarla, karşılık ayrılan şüpheli alacakların tahsili dahil).

6- Dar mükellefiyete tâbi olanların 45. maddede yazılı işleri arızî olarak yapmalarından elde ettikleri kazançlar.

Yukarıda yer alan bentlerde geçen "hasılat" deyiminden, alınan para ve ayınlarla diğer suretlerle elde edilen ve para ile temsil edilebilen menfaatleri anlamamız gerekmektedir.

Bu kazanç türleri incelendiğinde de görüleceği üzere, bunların tamamı ya sonradan ortaya çıkmışlardır ya da gelip geçici niteliklidirler. Diğer yandan, bir gerçek kişinin, bir takvim yılında elde etmiş olduğu kazanç ve irat, altı gelir unsuruna girmiyorsa ve 82. maddede sayılan tanımlamalara da uymuyorsa, bu kazanç ve iradın gelir vergisine tabi tutulması mümkün değildir.39Söz konusu kazançlar hakkında detaylı açıklamalara aşağıda başlıklar altında yer verilmiştir.

3.1- Arızî Olarak Ticarî Muamelelerin İcrasından veya Bu Nitelikteki Muamelelere Tavassuttan Elde Edilen Kazançlar

Gelir Vergisi Kanununun 37. maddesi hükmüne göre her türlü ticari faaliyetten elde edilen kazanç ticari kazançtır. Söz konusu ticari kazanç devamlılık niteliğine göre devamlı ve arızi olarak yapılan ticari kazançlar olarak ikiye ayrılmaktadır. Ticari faaliyetle devamlı ve mutad olarak iştigal edilmesi sonucunda elde edilen gelir, Gelir Vergisi Kanununun 37 ve müteakip maddelerine göre vergilendirilecektir. Bununla birlikte ticari işlemlerin arızi olarak yapılması veya arızi ticari işlemlere aracılık edildiği için elde edilen kazançlar aynı Kanununun 82. maddesinin 1. fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında arızi kazanç olarak vergilendirilecektir.

Örnek 13: Müteahhit Bay (N) satış amacıyla yaptığı apartmandaki konutları satmak istemektedir.

Bay (N)'nin komşusu Bayan (D) satılık ev arayan bir tanıdığına söylemiş,ve bu kişi Bay (N)'nin konutlarından birini satın almıştır. Bay (N) Bayan (D)'ye söz konusu yardımı nedeniyle hakkı olduğunu düşünerek satış bedeli üzerinden %3 tutarında komisyon bedelini vermek istemiştir. Bayan (D) ise başlangıçta itiraz etse de bu komisyon bedelini almayı kabul etmiştir.

Bayan (D) her ne kadar söz konusu faaliyeti ticari bir gaye ile yapmasa da ticari bir işleme aracılık ettiği için elde ettiği kazanç arızi ticari kazançtır. Bayan (D) aracılık işini mutad meslek olarak ifa etmiş olsaydı elde ettiği kazanç, Gelir Vergisi Kanununun 37 ve müteakip maddelerine göre vergilendirilecekti.

Arızî olarak ticarî muamelelerin icrasından veya bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen arızi kazançta safi kazancı tespit edebilmek için bu işlerden elde edilen paralardan veya sağlanan menfaatlerden maliyet bedeli ve satış dolayısıyla yapılan giderler indirilecektir.

3.2- Ticarî veya Ziraî Bir İşletmenin Faaliyeti ile Serbest Meslek Faaliyetinin Durdurulması veya Terk Edilmesi, Henüz Başlamamış Olan Böyle Bir Faaliyete Hiç Girişilmemesi, İhale, Artırma ve Eksiltmelere İştirak Edilmemesi Karşılığında Elde Edilen Hâsılat

Gelir Vergisi Kanununun 82. maddesinin 1. fıkrasının (2) numaralı bendine göre;ticarî veya ziraî bir işletmenin faaliyeti ile serbest meslek faaliyetinin durdurulması veya terk edilmesi, henüz başlamamış olan böyle bir faaliyete hiç girişilmemesi, ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında alınan para veya sağlanan menfaatler arızi kazanç olarak vergilendirilecektir.

39 Mehmet Çavuş, Gerçek Kişilerin 2010 Yılında Elde Ettiği Arızi Kazançların Vergilendirilme Esasları, E-Yaklaşım Dergisi Şubat 2011

Belirtilen fiillerin çoğunluğu özel kanunlarında suç olarak tanımlansa da Gelir Vergisi Kanununun 81. maddesinin 1. fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan düzenleme Vergi Usul Kanununun 9.

maddesi40 hükmüne uygundur.

Örnek 14: İhaleye girilmemesi karşılığında para alınması durumunda, Türk Ceza Kanununun 235.

maddesi kapsamında ihaleye fesat karıştırma suçu işlenmiş olacaktır. Bununla beraber Vergi Usul Kanununun 9. maddesine göre vergiyi doğuran olayın kanunlarla yasak edilmiş olması mükellefiyeti engellememektedir. Bu nedenle kanunda suç olarak tanımlanmış bu fiil nedeniyle elde edilen kazanç Gelir Vergisi Kanununun 81. maddesinin 1. fıkrasının (2) numaralı bendi gereğince arızi kazanç olarak vergiye tabi tutulacaktır.

Ticarî veya ziraî bir işletmenin faaliyeti ile serbest meslek faaliyetinin durdurulması veya terk edilmesi, henüz başlamamış olan böyle bir faaliyete hiç girişilmemesi, ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen hâsılattan tevsik edilmek kaydıyla yapılar giderler indirilir ve bu suretle safi tutar tespit edilir.

3.3- Gayrimenkullerin Tahliyesi veya Kiracılık Hakkının Devri Karşılığında Alınan Tazminatlar ile Peştemallıklar (Kiracıya Ait Tesisat ve Malların Tahliye ve Devri Sırasında Kiralayan veya Yeni Kiracıya Devrinde Doğan Kazançlar Dahil)

Günümüzde çeşitli sebeplerle gayrimenkuller boşaltılması veya kiracılık hakkının devri istenmekte ve karşılığında çeşitli menfaatler sunulmaktadır. Diğer yandan gayrimenkulü boşaltan yada devir eden kimsede tazminat, hava parası veya başka adlar altında çeşitli taleplerde bulunmaktadır. Örneğin iş merkezinin yapımı nedeniyle arazi üzerindeki konutların boşaltılması istenmekte ve karşılığında çeşitli menfaatler sunulmaktadır. Bu suretle alınan paralar ve sağlanan menfaatler Gelir Vergisi Kanununun 82. maddesinin 1. fıkrasının (3) numaralı bendi uyarınca arızi kazanç sayılmış ve vergi konusu yapılmıştır.Söz konusu kazançlara ilişkin safi arızi kazanç elde edilen hasılattan tevsik edilmek şartıyla yapılan giderler indirilmek suretiyle tespit edilir.

Diğer yandan ticari faaliyette bulunanların gayrimenkulü boşaltmaları veya kiracılık hakları devretmeleri karşılığında aldıkları bedel ticari kazanç hükmünde olup ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirilecektir.

Örnek 15: İş merkezinin yapılacağı arazi üzerindeki bir konutun boşaltılması karşılığında yapılan ödeme arızi kazanç olarak dikkate alınacak iken; bir ticarethanenin boşaltılması karşılığında yapılan ödeme ticari kazanç olarak dikkate alınacaktır.

3.4- Arızî Olarak Yapılan Serbest Meslek Faaliyetleri Dolayısıyla Tahsil Edilen Hâsılat

Gelir Vergisi Kanununun 65. maddesinde; her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazancın serbest meslek kazancı olduğu hüküm altına alınmıştır. Aynı maddede serbest meslek faaliyeti;

sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması şeklinde tanımlanmıştır.

40 Vergi Usul Kanunun 9. maddesine göre vergiyi doğuran olayın kanunlarla yasak edilmiş olması mükellefiyeti engel­

lememektedir.

Serbest meslek faaliyetinin devamlı yapılması halinde elde edilen kazanç serbest meslek kazancı, bu faaliyetin arızi olarak yapılması halinde ise elde edilen kazanç arızi kazanç olarak vergilendirilecektir.

Örnek 16: Bay (N) eğitim ve bilgisine dayanarak seminer vermesi durumunda; bu faaliyetin sürekli yapılmaması göz önünde bulundurulduğunda elde edilen kazanç arızi serbest meslek kazancı olacak ve Gelir Vergisi Kanununun 82. maddesi kapsamında vergilendirilecek iken bu faaliyetin sürekli olarak yapılması durumunda elde edilecek serbest meslek kazancı Gelir Vergisi Kanununun 65. ve müteakip maddeleri kapsamında vergilendirilecektir.

Arızi olarak yapılan serbest meslek faaliyeti kapsamında alınan para ve sağlanan menfaatlerden tevsik edilmek suretiyle giderler indirilecek ve safi kazanç tespit edilecektir.

Diğer taraftan Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesinin 1. fıkrasının (2) numaralı bendi uyarınca, tevkifat yapacak olarak sayılan kişiler tarafından serbest meslek kazancı elde edenlere yapılacak nakden veya hesaben ödemeler üzerinden 18. madde kapsamına giren işlerde %17, diğer işlerde ise

%20 olmak üzere tevkifat yapılacaktır.

3.5- Gerçek Usulde Vergiye Tâbi Mükelleflerin Terk Ettikleri İşleri ile İlgili Olarak Sonradan Elde Ettikleri Kazançlar (Zarar Yazılan Değersiz Alacaklarla, Karşılık Ayrılan Şüpheli Alacakların Tahsili Dahil)

Gerçek usulde vergiye tabi mükelleflerin terk ettikleri işlerle ilgili olarak sonradan elde ettikleri kazançlar Gelir Vergisi Kanununun 82. maddesinin 1. fıkrasının (5) numaralı bendi uyarınca arızi kazanç olarak vergilendirilmektedir. Söz konusu kazançlar için istisna düzenlemesi bulunmamaktadır.

Mükellefler elde ettikleri hasılattan tevsik etmek şartıyla yaptıkları giderleri indirecek ve safi kazanç gelir vergisine tabi tutulacaktır.

Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Grup Başkanlığı tarafından verilen bir özelgede41;

"...Bu itibarla, avukatlık faaliyetinizin bulunduğu dönemlerde vermiş olduğunuz avukatlık hizmetine ilişkin olarak mükellefiyetinizin kapatıldığı tarihten sonra elde edeceğiniz vekâlet ücretlerinin arızi kazanç olarak vergilendirilmesi gerekmektedir. Öte yandan, Gelir Vergisi Kanunu'nun 82'nci maddesinde, aynı maddenin (5) numaralı bendinde yer alan kazançlara ilişkin olarak herhangi bir istisna uygulaması öngörülmediğinden söz konusu kazancınızın tamamının, tahsil edildiği yılın kazancı olarak bu döneme ilişkin Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir." ifadesine yer verilmiştir.

Dolayısıyla avukatlık faaliyetini terk etmiş bir şahsın bu faaliyetine ilişkin olarak daha sonradan elde ettiği kazanç Gelir Vergisi Kanununun 82. maddesinin (5) numaralı bendine göre arızi kazanç olarak vergilendirilecektir.

3.6- Dar Mükellefiyete Tâbi Olanların 45'inci Maddede Yazılı İşleri Arızî Olarak Yapmalarından Elde Ettikleri Kazançlar

Gelir Vergisi Kanununun 82. maddesinin 6 numaralı bendine göre dar mükellefiyete tabi olanların

41 Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Grup Başkanlığı'nın 25.03.2010 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.16.01- 2010-GVK-82-1-236 Sayılı Özelgesi

aynı Kanunun 45. maddesinde yazılı işleri arızi olarak yapmalarından elde ettikleri kazançlar arızi kazanç olarak vergilendirilecektir. Gelir Vergisi Kanununun 45. maddesine göre; dar mükellefiyete tabi olanların Türkiye ile yabancı memleketler arasında yaptıkları ulaştırma işlerinde elde ettikleri kazançlar Kurumlar Vergisi Kanununun 23. maddesi kapsamındaki yabancı ulaştırma kurumlarının kazançlarının tayinine ait esaslara göre tespit olunacaktır. Buna göre ulaştırma faaliyeti ile uğraşan dar mükelleflerin vergiye matrah olacak kazancı, hasılata ortalama emsal oranlarının uygulanması suretiyle hesaplanacaktır. Ortalama emsal oranları ise daimî veya arızî olarak çalışılmasına bakılmaksızın;

a) Kara taşımacılığında %12, b) Deniz taşımacılığında %15, c) Hava taşımacılığında %5, olarak uygulanacaktır.

Ticarî ve arızî ticarî kazançları dar mükellefiyet kapsamında vergilendirilen dar mükellef kurumların, Türkiye'de elde edilmiş sayılan hasılatı aşağıdaki unsurlardan oluşacaktır:

a) Türkiye sınırları içinde gerçekleşen kara taşımacılığında, bilet bedeli ile birlikte alınan gider karşılıkları dahil olmak üzere yolcu, yük ve bagaj taşıma ücreti olarak her ne adla olursa olsun aldıkları tutarlar.

b) Türkiye'deki yükleme limanlarından yabancı ülkelerdeki varış limanlarına veya diğer bir kurumun gemisine aktarma yapılacak yabancı limana kadar gerçekleşen deniz ve hava taşımacılığında, bilet bedeli ile birlikte alınan gider karşılıkları dahil olmak üzere yolcu, yük ve bagaj taşıma ücreti olarak her ne adla olursa olsun aldıkları tutarlar.

c) Türkiye dışındaki taşımacılık faaliyeti için diğer kurumlar hesabına Türkiye'de sattıkları yolcu ve bagaj biletleri ile Türkiye'de yaptıkları navlun sözleşmeleri dolayısıyla kendilerine verilen komisyonlar ve ücretler.

Örnek 17: Dar mükellef (N), İstanbul Haydarpaşa limanından Belçika'nın Antwerp limanına kabuklu ceviz ürünü taşımacılığı yapmaktadır. Mükellefin yük taşıma ücreti ile birlikte alınan gider karşılıkları dahil olmak üzere yük taşımacılığı karşılığında elde ettiği hasılat 100.000 TL'dir.

Buna göre, ortalama emsal oranı, deniz taşımacılığında %15 olacağından, Dar mükellef (N)'nin 2015 takvim yılı içinde elde ettiği söz konusu kazanç için beyan etmesi gereken tutar aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır:

Gelir Vergisi matrahı (safi kurum kazancı) =100.000 x %15 = 15.000,00 TL

Dar mükellefiyet tabi olanların Türkiye ile yabancı ülkeler arasında arızi olarak yaptıkları ulaştırma işlerinden elde ettikleri kazançlara ilişkin bir istisna düzenlemesi olmayıp kazancın tamamı gelir vergisine tabi tutulacaktır.

3.7- Arızi Kazanç İstisnası

Gelir Vergisi Kanununun 82. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre 82. maddesine göre bir takvim yılında aynı maddenin (1), (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde yazılı olan kazançlar (henüz başlamamış olan ticarî, ziraî veya meslekî bir faaliyete hiç girişilmemesi ile ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen kazançlar hariç) toplamının 2015 yılı için 23.000 TL42 tutarındaki kısmı gelir vergisinden müstesnadır.

42 287 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile tespit edilmiştir.

Buna göre istisnaya tabi arızi kazançlar şunlardır:

- Arızî olarak ticarî muamelelerin icrasından veya bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen kazançlar.

- Ticarî veya ziraî bir işletmenin faaliyeti ile serbest meslek faaliyetinin durdurulması veya terk edilmesi, karşılığında elde edilen hâsılat,

- Gayrimenkullerin tahliyesi veya kiracılık hakkının devri karşılığında alınan tazminatlar ile peştemallıklar, (kiracıya ait tesisat ve malların tahliye ve devri sırasında kiralayan veya yeni kiracıya devrinde doğan kazançlar dahil)

- Arızî olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla tahsil edilen hâsılat.

Mükellef birden fazla arızi kazanç kapsamında hasılat elde etmiş olsa bile istisna, kazancın toplamına uygulanacak olup; her bir kazanç için istisna tutarı ayrı ayrı dikkate alınmayacaktır.

Diğer taraftan henüz başlamamış olan ticarî, ziraî veya meslekî bir faaliyete hiç girişilmemesi ile ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen kazançlar ise istisna düzenlemesinden yararlanamayacaktır.

Benzer Belgeler