• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM II. TÜREV İŞLEMLERLE İLGİLİ ULUSLARARASI MUHASEBE

2.3. Ülke Düzenlemeleri

2.3.1. A.B.D.’de Türev Ürünlerle İlgili FASB Standartları

ABD’de 1939’da başlamış olan muhasebe standartları oluşturulması süreci günümüzde Finansal Muhasebe Standartları Kurulu(FASB) tarafından yürütülmekte ve bu Kurul muhasebe standartlarını belirlemektedir. Bunlardan, FAS 133 türev ürünlerin ve korunma faaliyetlerinin muhasebeleştirilmesine ilişkin esas düzenlemeyi oluşturmaktadır.

ABD’de türev ürün kullanımının artmasına karşın muhasebe standartlarının olmayışı, ilgili kuruluşları standart oluşturmaya yöneltmiştir. Bu konuda, ABD’de kurulan Finansal Muhasebe Standartları Kurulu (Financial Accounting Standards Board-FASB) 1986 yılında finansal ürünlere ilişkin kapsamlı bir proje başlatmış ve finansal ürünlerle ilgili birçok standart geliştirmiştir. Bu standartlardan aşağıda yer alanlar bazı hükümleri itibariyle türev işlem muhasebesi ile ilgi taşımaktadır.

FASB’nin 52 nolu standardı (Foreign Currency Translation) “Yabancı Para Üzerinden Düzenlenmiş Mali Tablo ve İşlemlerin Dönüştürülmesi”,

80 nolu standart “Vadeli İşlem Sözleşmelerinin Muhasebeleştirilmesi”,

104 nolu standart “Nakit Alacaklar ve Nakit Ödemelerinin Net Raporlanması ile Hedging İşlemlerinden Nakit Akımlarının Sınıflandırılması”,

105 nolu standart “Bilanço Dışı Finansal Ürünlere ve Kredi Riski Yoğun Finansal Ürünlere İlişkin Kamuyu Aydınlatma”,

107 nolu standart “Finansal Ürünlerin Gerçek Değerlerine İlişkin Kamuyu Aydınlatma”,

119 nolu standart “Türev Finansal Ürünler ve Finansal Ürünlerin Gerçek Değerine İlişkin Kamuyu Aydınlatma”,

93

133 nolu standart “Türev Ürünlerin ve Hedging Faaliyetlerinin

Muhasebeleştirilmesi”,

138 nolu “Belirli Türev Ürünler ve Belirli Riskten Korunma İşlemlerinin Muhasebeleştirilmesi”,

149 nolu standart “Türev Ürünlerin Muhasebe Esasları” ve son olarak

150 nolu standartta “Borç ve Sermaye Özelliği Taşıyan Belirli Finansal Ürünlerin Muhasebesi”.

Ancak FASB düzenlemelerinde yer alan US GAAP’da IASB tarafından yayınlanan Uluslararası Muhasebe Standartları’na yakınlaştırılması çalışmaları yapılmakta olup, FASB 133 nolu standart esas olarak türev ürünlerin ve korunma faaliyetlerinin muhasebeleştirilmesini içerdiğinden aşağıda bu standart anlatılmıştır.

FASB 133 nolu Standart

FASB 133 standartı türev işlemlerin muhasebeleştirilmesi ve raporlanması için, bu ürünlerin varlık ya da borç olarak tanımlanması ve gerçeğe uygun değerlerinin ölçülmesine ilişkin düzenlemeleri içermektedir.

FASB 133 standartının temelinde dört esas bulunmaktadır77:

a) Türev ürünler finansal varlık ve borç özelliği taşımakta ve benzer hak ve yükümlülükleri temsil etmektedirler. Dolayısıyla türev işlemler de finansal raporlarda gösterilmelidirler.

b) Türev ürünler için gerçeğe uygun değerle değerleme ölçümü yapılmalı ve işlem halen etkin iken ortaya çıkan ve korunan riskle bağlantılı gerçeğe uygun değerdeki değişiklikleri yansıtmalıdır.

c) Türev ürünler birer finansal varlık ya da yükümlülük olmaları sebebiyle finansal tablolara yansıtılmalıdır. Bununla birlikte, türev ürünlerin gerçeğe uygun değerlerindeki

77 PriceWatershouseCoopers, A Guide to Accounting for Derivative Instruments and Hedging Activities Understanding &Implementing Statement of Financial Acounting Standards No:133, July 1998, s.1.

94

değişmelerden kaynaklanan kazanç ve kayıplar, ayrı bir varlık veya borç olmadığından finansal tablolarda ayrı olarak gösterilmemelidir.

d) Riskten korunma muhasebesinin sadece gerekli şartları taşıyan kalemler için uygulanması gerekmektedir. Bunun temel koşulu ise, korunan riskin ilgili korunma dönemi süresince gerçeğe uygun değerlerindeki veya nakit akışlarındaki değişimlerin riski etkin olarak dengelemesidir.

“Standarta göre, türev ürünlerin üç özelliği taşıması gerekmektedir;78

a) Dayanak olarak bir veya birden fazla fiyat ya da değer bulunan ve bir veya birden fazla türev ürün tutarı veya ödeme karşılığı olan,

b) Başlangıçta net bir yatırım gerektirmeyen ya da benzer nitelikteki sözleşmelere göre başlangıçta daha az bir net yatırım gerektiren,

c) Taraflar arasında; nakit ödeme veya başka bir türev ürün ya da nakde kolayca çevrilebilecek bir varlığın teslimi ile karşılıklı hesaplaşmaya olanak sağlayan sözleşmedir.”

Bu standart ile işletmelerin türev ürünleri varlıklar ve borçlar olarak finansal tablolarda kayda alınıp, daha sonra gerçeğe uygun değer ile değerlenmelerinin standart hale getirilmesi sağlanmaktadır.

“İşletmeler türev ürünleri dört grup halinde gösterebilirler79.

a) Riskten korunma amacı taşımayanlar; bu gösterim türev ürün sözleşmesinin spekülatif amaçlı alınması ya da satılması halinde uygulanır.

b) Gerçeğe uygun değer korunması; bir varlık veya yükümlülükteki ya da kayıt altına alınmamış bir işletme taahhüdünün, gerçeğe uygun değerinde maruz kalınan değişikliklerin korunmasının amaçlanması durumunda uygulanır.

c) Nakit akış korunması; bir varlık veya borcun ya da tahmin edilen bir işlemin nakit akışlarında maruz kalınan değişkenliğin korunmasının amaçlanması halinde uygulanır.

78 Trombley M., Accounting for Derivatives and Hedging , McGraw-Hill/Irwin; 1 ed. April 26, 2002, s.29.

79 PriceWatershouseCoopers, A Guide to Accounting for Derivative Instruments and Hedging Activities Understanding &Implementing Statement of Financial Acounting Standards No:133, July 1998, s.1

95

d) Yabancı para korunması; bir varlık veya yükümlülüğe ilişkin maruz kalınabilecek kur riskine karşı korunma sağlanması amaçlandığında uygulanır.”

İşletmeler türev ürünleri, yukarıda belirtilen amaçlardan hangisini kullandıklarına göre muhasebeleştirirler. Eğer türev ürünler riskten korunma amaçlarından birine yönelik olarak kullanılıyorsa, riskten korunma muhasebesi uygulanabilir. Daha önce belirtildiği üzere, riskten korunma muhasebesinin en önemli amacı, riskten korunan kalemin gerçeğe uygun değerindeki veya nakit akışlarındaki değişimler ile riskten korunma işlemine konu türev aracın gerçeğe uygun değerindeki değişimlerin birbirini etkin biçimde dengelemeleridir.

Türev işlemlerin finansal tablolara yansıtılmalarına ilişkin olarak;

 Riskten korunma amacı taşımayan türev ürün sözleşmelerinde, ortaya çıkan kazanç veya kayıplar gerçekleştikleri cari dönemin sonuç hesaplarına kaydedilirler.

 Gerçeğe uygun değerin korunması amacıyla yapılan işlemlerde, taraf olunan türev ürün sözleşmelerinde oluşacak kazanç veya kayıplar ile riskten korunan kalemin gerçeğe uygun değerinde oluşan kazanç veya kayıplar, cari dönemin sonuç hesaplarına kaydedilirler.

 Nakit akışının riskten korunması amacıyla yapılan işlemlerde, kullanılan türev ürünlerin etkin oranındaki kazanç veya kayıplar özsermaye hesaplarında gösterilir ve riskten korunan kalemin sonuç hesaplarını etkilediği dönemde sonuç hesaplarına aktarılır. Türev üründeki kazanç veya kayıplarda etkin olmayan bir kısmın olması durumunda ortaya çıkan miktar cari dönemin sonuç hesaplarında gösterilir.

 Yabancı paranın riskten korunmasında, yabancı para cinsinden kayıtlı varlıklarda veya borçlarda oluşan kazanç veya kayıplar ile korunma işleminde ortaya çıkan kazanç veya kayıplar, cari dönemde birbirini dengeleyecek biçimde kaydedilirler. Yabancı para cinsinden olan işlemlerin, riskten korunmasında ortaya çıkacak kazanç veya kayıpların etkin kısmı özsermaye hesaplarında gösterilir ve sonuç hesaplarını etkilediği dönemde sonuç hesaplarına, etkin olmayan kısım ise cari dönemin sonuç hesaplarına aktarılır.

96

 Yabancı işletmelerde yapılan net yatırımların riskten korunmasına yönelik türev ürünlerde ise ortaya çıkacak kazanç veya kayıplar özsermaye hesaplarına kaydedilirler.

FASB 133 uyarınca, bir kuruluş riske karşı koruması Standart kriterlerine uymadığı ya da türev herhangi bir nedenle sona erdiği, elden çıkarıldığı ya da koruma aracı olmaktan çıktığı takdirde riske karşı koruma muhasebesini sürdüremez.