• Sonuç bulunamadı

Üstün zeka kavramıyla ilgili en fazla kabul gören yaklaşımlar; Stenberg‟in üstün yeteneklilik modeli, Gagne‟nin üstün yeteneklilik modeli ve Renzulli‟nin üstün yeteneklilik modelidir.

Stenberg’in Üstün Yeteneklilik Modeli: Stenberg‟e göre insanlar günlük yaşamda üç yeteneğin varlığına ihtiyaç duymaktadır. Bunlar analitik hafıza yetenekleri, sentetik yaratıcı yetenekler ve içerik uygulamalı yeteneklerdir. (Budak (2007).

a) Analitik Hafıza Yetenekleri: Analiz değerlendirme öğrenme karşılaştırma ve hükme varma konusundaki yeteneğidir.

b) Sentetik Yaratıcı Yetenekler: senteze dayanan orijinal ve yüksek nitelikli fikirler üretmede kullanılan yeteneklerdir.

c) İçerik Uygulamalı Yetenekler: Günlük yaşamda, bireyin ait olduğu çevrede başarılı olmak için kullandığı yeteneklerdir.

Stenberg‟in Üstün Yeteneklilik Modeli aşağıdaki şemadaki gösterilmiştir.

ANALİTİK Analiz Karşılaştırma Değerlendirme Hükme varma YARATICI UYGULAYICI Yaratma Uygulama İcat etme Kullanma Tasarlama Tamamlama Hayal etme Yürürlüğe koyma

Şekil 1: Stenberg‟in “Üç Element Üstün Yeteneklilik Modeli” (Stenberg ve Ben- Zeev (2001)‟ den uyarlanmıştır. (Akt: Budak, 2007: 14)

Gagne’nin Üstün Yeteneklilik Modeli: Gagne‟nin üstün yeteneklilik modelini Köksal (2007) şöyle aktarmıştır: “Üstün zekâlı çocuklar ile ilgili yapılan başka bir tanım ise, üstünlük ve yetenek kavramlarının ayrı ayrı ele alınması gerekliliğini vurgulayan Gagné‟nin tanımıdır. Gagné‟ye göre üstünlük, bireyin kendi yaşıtlarının en azından %10‟ndan daha yukarıda olan, en az bir yetenek alanında, sahip olunan ve eğitilmeden kendiliğinden ortaya çıkan doğal yeteneklere (eğilim ya da hediye adını alır) sahip olunması olarak tanımlanmaktadır.(Akt:Köksal 2007: 27) Yetenek ise; sistematik olarak geliştirilmiş yüksek becerileri ve en az insan aktivitesinin bir alanında yaşıtlarının en azından %10‟dan daha üst düzeyde bilgiye sahip olması olarak tanımlanmaktadır. Gagne‟ye göre yeteneklerin potansiyel olmasından ziyade sergileniyor olmasıdır. Ona göre yapabiliyor olması ayrıdır, yapıyor olması ayrıdır. Bireyin üstün yeteneği ya da yapabilme potansiyeli; çevresi, kişisel özellikleri ve teşhis edilmiş olmasının etkisiyle yeteneğe dönüşmektedir. Bu dönüşümde motivasyon, yapabilme potansiyeliyle bağlantılı bir şekilde, yeteneğin ortaya çıkmasına katkı sağlayan bir katalizördür. Üstün yetenek; zihinsel yaratıcı, sosyal hassasiyet duyuşsal gibi beceri alanlarının birine aittir. Üstün yetenek ait olduğu alanda ortalama üstü değerde olmalıdır (Budak (2007).

Gagne‟nin üstün yeteneklilik algısı aşağıdaki şemadaki gibidir.

ÜSTÜN YETENEKLİLİK YETENEK

YAPABİLME POTENSİYELİ ÖZEL ALAN YETENEKLERİ GENEL ÖZEL YETENEKLER

Zihinsel A B Yaratıcı C D Sosyal hassasiyet E F Duyuşsal G H Diğerleri

:

Şekil-2: Gagne‟nin “Farklılaştırılmış Üstün Yeteneklilik Modeli” (Davis ve

Renzulli’nin Üstün Yeteneklilik Modeli: Davaslıgil (2004) Renzulli‟nin Üstün Yeteneklilik Modelini şöyle aktarmıştır: Üstün zekâlı ve yetenekli çocukların eğitimi alanında ileri gelen uzmanlardan biri olan Renzulli‟ye (1986) göre, üstün birey birbiriyle etkileşen üç özellik kümesine sahiptir. Bunlar; genel ve özel yetenek düzeyi, yaratıcılık ve motivasyon kümeleridir. Genel yüksek yetenekler, sözcük akıcılığı, sözel ve sayısal muhakeme, soyut düşünebilme, bilgilerin hızlı, sağlıklı ve seçici olarak anımsanmasıdır. Özel yetenekler ise; resim, dans, müzik, tiyatro gibi sanat ve matematik, fen, kimya vb. teknik alanlardaki yeteneklerdir. Özellik kümelerinden ikincisi olan yaratıcılık, yeni düşünceler oluşturmayı ve bunları yeni problemlerin çözümünde kullanabilmeyi içermektedir. Motivasyon ise üstün iş, görev yüklenme yeteneğidir. Yaratıcılık ve motivasyon kümelerindeki özellikler değişkendir ve uygun eğitimle geliştirilebilir, oysa normalin üstündeki yetenek kümesi kalıcıdır. Bireyin üstün olarak nitelendirilmesi için doğuştan getirdiği yeteneklere bağlı olduğu kadar, uygun eğitime, çevre ve kişilik öğelerine de bağlıdır. Köksal ise şöyle aktarmıştır. “Herhangi bir alanda gerçek üstün bir başarının sağlanması için yukarıda belirtilen bu üç özellik kümesi arasındaki etkileşim gereklidir. Birey, bu ölçütlerin hepsinde yaşıtlarının %‟85‟inden ve en azından birinde % 98‟inden daha başarılı olması halinde, üstün biri olarak kabul edilebilir” (Akt: Köksal 2007: 3).

Şekil-3: Renzulli‟nin “Üç Halka Üstün Yeteneklilik Modeli” (Renzulli 1999)‟dan Türkçeye uyarlanmıştır (Akt: Budak, 2007: 18).

Ataman Üstün Zekâ veya Üstün yeteneği: “Bir veya birden fazla yetenek alanında, yaşıtlarından çok üstün zekâya veya yeteneğe sahip olmak, diğer alanlarda yaşıtlarıyla aynı düzeyde olmaktır.”(Ataman, 2005: 179) şeklinde aktarmıştır. Yine aynı kaynakta Ataman, “Üstün zekâlılar için; geçerli ve güvenilir zekâ testlerinde sürekli olarak 130 ve daha yukarı zekâ bölümü (ZB) sağlayan; kendi yaşıtlarından rastgele seçilmiş bir kümenin %98‟inden üstün olanlara verilen addır.” demiştir.

“Dünya sağlık örgütünün önerdiği ve bu alanda araştırma yapan pek çok araştırmacının da benimsediği 130 zekâ bölümü (IQ) ve üstü zihinsel kapasiteye sahip kişiler Üstün Yetenekli kişiler olarak tanımlanmaktadır. (Uzun, 2004: 18)

Üstün zekâ kavramını sayıyla ifade eden literatür “120” (Özsoy, 1984: 31), (Enç, 2005: 92) (Topses, 1997), sayısını üstün yetenek sınırı kabul ederken; Uzun ve Atamanın tanımındaki ölçüme sayıların “130” farklı olmasının sebebi yayın tarihinden kaynaklanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü ve bilim adamları her on yılda bir zekâ puanlarının; değişen ve gelişen teknoloji, bilim alanındaki bulguların eğitime aktarılması, tv okul öncesi eğitim ortamlarının hayatımıza girmesi ve öğrenme ortamlarının zenginleşmesi gibi nedenlere dayanarak yukarı çekmektedirler ve günümüzde 130 puan üstün yetenek sınırı olarak kabul edilmektedir.

2.3.1. Üstün Yetenekliliğin Sınıflandırılması

Ataman (2005)‟de üstün yetenekliliği şöyle sınıflandırmaktadır.

Üstün Yetenekli Çocuk: Bir ya da birden çok yetenek alanında akranlarından çok üstün performans gösteren ya da gizil güce sahip olan ve diğer alanlarda da ortalama düzeyde özelliklere sahip olan çocuklardır.

Üstün Özel Yetenekli Çocuk: Belirli bir alanda, olağanüstü yetenek ve başarı gösteren diğer alanlarda ise ortalama yetenek gösteren ya da dil becerilerinde olağanüstü iken diğer alanlarda ortalama yeteneğe sahip olan çocuklardır.

Yaratıcılık Yeteneği Ayrıcalıklı Olan Çocuk: Performans ya da gizil güç olarak özgün düşünce biçimi olan ya da sanat dalları ve müzik ortamı ile düşüncelerini kendine özgü biçimde ifade eden çocuklardır.

Liderlik Gizilgücü Ayrıcalıklı Olan Çocuk: Diğer kişileri etkileme yeteneği olarak tanımlanabilir. Kendi akran grupları üzerinde etkili olan çocuklardır. Çok erken yaşlardan itibaren bu çocuklar yeteneklerini sergilemeye başlarlar.

Olağanüstü Yetenekli Çocuklar: Müzik, bale, drama, tiyatro gibi performans alanlarından birinde olağanüstü yetenek gösteren çocuklardır.

Psikomotor Alanlarda Olağanüstü Yetenek Gösteren Çocuk: Hız, güç, koordinasyon, top kontrol vb. spor alanlarında üstünlük gösteren çocuklardır.

2.3.2. Üstün Yetenekli Çocukların Genel Özellikleri

Cutts ve Moseley (2004)„e göre:

1- Sözcük hazinelerinin zenginliği ve sözcüklerin tam anlamıyla kullanılışı 2- Genelleştirme yapabilme yeteneği

3- Soyut düşünce yeteneği

4- Problemler konusunda içgörü (Insight) sahibi olmak 5- Uslamlama

6- Problem çözebilme

7- Öğrenme hızı; entelektüel amaçları bitirme sürati 8- Israr, sebatlılık

9- Bellek (Hafıza) 10- Önsezi

11- Mizah ve nükte yapabilme yeteneği 12- İlgilerin ve merakların zenginliği

13- Uyanıklık ve gözlemlemeye doğal bir eğilim 14- İnsiyatif, teşebbüs etme yetisi

15- Yaratma yeteneği 16- Eleştirici muhakeme

2.3.3. Üstün Yeteneklilerin Tanılanması

Üstün yeteneklilerin tanılanmasıyla ilgili olarak çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. Öğrencinin arkadaşının, velisinin veya öğretmeninin yönlendirmesi veya aday göstermesi üzerine Gelişim profillerinin çıkarılması, Grup testleri, başarı testleri ve Bireysel zeka testleriyle ölçme yapılarak tanılanma yapılmaktadır.

Gelişim Profillerinin Çıkarılması: Öğrencilerin veya bireylerin, yaşıtlarıyla kıyaslanması temeline dayanmaktadır. Daha çok okul öncesi öğrenciler için kullanılır. Ülkemizde en belirgin kullanılanları, Denver II, Gazi Üniversitesi Çocuk Gelişim bölümünün geliştirdiği “Gazi Erken Çocukluk Gelişimi Değerlendirme Aracı” (GEÇDA), Ankara Üniversitesi tarafından geliştirilen “Ankara Gelişim Envanteri” (AGTE) dır.

Grup Testleri: Birden fazla öğrenciye aynı anda uygulanabilen ölçme araçlarıdır. Ülkemizde en yaygın kullanılanları; “Temel Kabiliyetler Testi” TKT 5-7, TKT 7-11 “Temel Yetenekler Testi” TYT 6-8 ve TYT 9-11 ve Reaven Matrisler testidir.

Başarı Testleri: Yıldırım (2005)‟e göre: Öğrencilerin başarılarının ölçüldüğü testlerdir. Maksimum performansı ölçen testler grubunda yer alır. Bu testler öğretmen yapımı ve standart başarı testleri olmak üzere iki gruba ayrılır. Öğretmen yapımı testler öğrencilerin bir derse ilişkin başarılarını ölçmek ve değerlendirmek amacıyla kullanılırken geçerlilik ve güvenilirlikleri düşüktür. Standart başarı testleri ise geçerlilik ve güvenilirlikleri saptanmış, grup içerisinden başarı en yüksek olan adayları seçmek ve başarılarına göre bir alana programa yerleştirmek amacıyla bir uzman grup tarafından geliştirilmiş olan testlerdir. SBS ve ÖSS en yaygın olanıdır.

Bireysel Zekâ Testleri: Öğrencilerin veya bireylerin güçlü-zayıf, üstün veya özel yeteneklerini belirlemek için kullanılan ölçme araçlarıdır. En yaygın kullanılanları, Stanford-Binet, Leiter, Weschlerdir.

Üstün yeteneklerin tanılanmasıyla ilgili olarak bu testlerin yanında Yaratıcı Zekâ Testleri ve Eleştirel Düşünce Testleri de kullanılmaya başlanmıştır. Ülkemizde tanılamalar; Testler konusunda Uzmanlaşmış psikologlar veya Rehberlik Araştırma Merkezleri tarafından yapılmaktadır

Benzer Belgeler