Çevresel Faktörler

Çocukların futbola yönelmesinde çevresel faktörler büyük önem taşımaktadır. Çevresel faktörler devletin spora desteği ve çocukları spora yönlendirmede çeşitli projeler başlıkları altında ele alınmaktadır.

4.2.4.1. Devletin Spora Desteği

Ülkemizde kitlelerin spora yönlendirilmesi anayasamızın 59. maddesi ile güvence altına alınmıştır. Anayasamızın 59. maddesine göre “ Devlet, her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve ruh sağlığını geliştirecek tedbirleri alır, sporun kitlelere yayılmasını teşvik eder. Devlet başarılı sporcuyu korur.” şeklinde anayasamızda yer almış, devletimizin spora açıkça destek vermesi sağlanmıştır(61).

Devletin spor yapan çocukları destekleme projelerinin en son örneklerinden birisi, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ve Milli Eğitim Bakanlığı(MEB)’nın düzenlediği parasız yatılı futbol okulu projesidir.

“Geleceğin futbol yıldızlarını devlet yetiştirecek” başlığı altında hazırlanan projede, Milli Eğitim Bakanlığı, sadece kabiliyetli çocukların yatılı öğrenim göreceği İlköğretim Bölge Okulu'nu 2007 – 2008 eğitim ve öğretim yılına yetiştirilmeye çalışıldığını belirtmektedir. Okulda ilk dersi Milli Takımlar Baş sorumlusu Fatih Terim’in vermesi planlanmaktadır

“Yeşil sahaların gelecekteki yıldızları, yatılı futbol okullarında yetişecek” sloganıyla sadece futbola yetenekli çocukların okuyacağı yatılı bölge ilköğretim okullarının birincisi Gemlik'te açılacaktır. Milli Eğitim Bakanlığı'nın Gemlik'teki eğitim kampı, 2007 – 2008 eğitim ve öğretim yılında futbol okulu olarak hizmet vermeye başlayacaktır. Konuya büyük önem verdiklerini belirten Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, bu okula kaydedilecek öğrencilerin yurt çapında yapılacak seçmelerle belirleneceğini belirtmiştir. 2008 yılına yetiştirilmesi planlanan futbol okulu projesini, Milli Takımlar Baş sorumlusu Fatih Terim de desteklediği kaydedilmiştir(Çevrimiçi: www.tgrthaber.com.tr).

4.2.4.2. Çocukları Spora Yönlendirmede Çeşitli Projeler

Danone ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2006 yılında 23 Nisan etkinlikleri çerçevesinde düzenlediği dostluk turnuvasında dünyanın ve Türkiye'nin dört bir yanından çocuklar F.Bahçe Dereağzı Tesisleri'nde bir araya gelmiştir. F.Bahçe, G.Saray, Beşiktaş, Trabzonspor'un küçük yıldız adayları da bu şenlikte yer almıştır. Danone'nin Dünya Karmasında Brezilya, Rusya, Güney Afrika, Fransa ve Almanya'dan çocuklar yer almaktadır. Takımın orta saha oyuncusu Nusaybinli Kudbettin, kalecisi ise Hakkârili Harun isimli Türk çocuklarından oluşmaktadır. Tolgahan isimli genç futbolcu adayı ise Türkiye Karması'nda yer aldığı kaydedilmiştir.

Kudbettin Tekin Oğrak 1994 Mardin Nusaybin doğumludur. Kudbettin Tekin Oğrak 2005 yılında Danone Türkiye Karması'yla Fransa'nın Lyon şehrine gitmesi ve orada başarılı futbol oynaması bölgede büyük heyecan meydana getirmiştir. Nusaybin'de eğitimini sürdürdüğü Yavuz Selim İlköğretim Okulu Müdür Yardımcısı İsmet Alp, bu durumu şu şekilde özetlemektedir: "Değil Nusaybin, o Mardin'de de

birçok şeyi değiştirdi. Nusaybin ve bölgede o bir ilk. Onun sayesinde bölgedeki çocukların futbola olan ilgisi arttı. Futbola uzak duran aileler şimdi kendi elleriyle çocuklarını bize getiriyor." İsmet Alp 2005 yılında Danone'nin Türkiye Şampiyonası'na katılmak için Mardin'de sadece 12 takımın oluşturulabildiğini; Kudbettin'in başarısından sonra ise 2006 yılında 94-95 doğumlulardan 83 takımın Mardin birinciliği için birbiriyle kıyasıya mücadele ettiğini belirtmektedir(34).

Dünya Karması'nda yer alan bir diğer sporcu ise, Hakkâri’li Harun Akdoğan’ dır. 1995 doğumlu Harun bugün Van'da yaşamaktadır. Harun Akdoğan’ı Van'da ilk olarak Beden Eğitimi öğretmeni Başak Türker fark ettiği belirtilmiştir. Harun, G.Saray taraftarı olduğunu ve bu takımda futbol oynamayı çok istediğini belirtmektedir. En büyük hayali sorulunca “futbolcu olmak” şeklinde cevap vermektedir. Eğitim yaşantısını ise ikinci plana bıraktığını belirten Harun, "Futbol genellikle 35 yaşına kadar oynanıyor. Ondan sonra ne yapacaksın?" sorusuna ise "Allah büyük. Onu o zaman düşünürüm." şeklinde yanıtlamaktadır. Hakkâri ve Van dışında Mersin'e seçmelere gittiğini, İstanbul'u da ilk kez gördüğünü ve hayatında da ilk kez bu vesileyle uçağa bindiğini belirtmektedir. "Uçağa binmekten korkmadım. Ama bir buçuk saatte İstanbul'a gelmek oldukça şaşırtıcıydı. Bulutlara bu kadar yakın olacağımı hiç düşünmemiştim." şeklinde yaşadığı bu büyük tecrübeyi özetlemektedir(34).

Seçmelerde keşfedilen çocuklardan birisi de Diyarbakır'da yaşayan 12 yaşındaki Tolgahan Er ismli futbolcu adayıdır. Tolgahan aslen Hatay doğumludur. Öğretmen bir baba ile hemşire bir annenin oğludur. Uzun süredir Diyarbakır'da oturmaktadır. Diyarbakır amatör ligi takımlarından G.Birliği'nde oynamaktadır. Bu yönüyle diğer iki arkadaşından daha şanslı olduğunu belirtmektedir. 6. sınıfta okumaktadır. G.Saray ve Barcelona kulüpleri gelecekte futbol oynamak istediği kulüpler arasında yer almaktadır. Tolgahan’da Kudbettin gibi artık sokaklarda futbol oynamayı bırakmış, futbolcu olmanın en büyük ideali olduğunu ve başka da hiçbir meslek düşünmediğini belirtmektedir. Birkaç kez rüyasında yemyeşil bir sahada futbol oynadığını ve dolu tribünlerin kendi adını bağırdığını anlatmıştır. Antrenörü Faysal Yentürk ondan oldukça umutlu olduğunu belirtmektedir. "Bizim takımda bir çocuk daha vardı, adı Vedat. O da seçildi ama ailesi izin vermedi. Bölgede geleceği parlak oyuncular var. Yeter ki imkân

verilsin." şeklinde bölgenin potansiyelinden bahsetmektedir. Dereağzı Tesisleri'ni çok beğendiğini belirten Yentürk, "Burasının yarısı bize verilse birçok oyuncu yetiştirme şansımız olurdu." şeklinde görüşünü bildirmektedir(34).

Kudbettin, Tolgahan ve Harun isimli bu çocuklar bölge insanının fırsat verildiğinde neler yapılabileceğini adeta gözler önüne sermektedir. Turnuva sonunda Kudbettin ve Harun'un dışında Beşiktaş'lı Muhammed, İzmir'den Aytaç ve Bursa'dan Emre isimli genç futbolcu adayları Danone Dünya Karmasına seçilmiştir. Turnuvada tüm izleyicilerin dikkati son zamanlarda basında adı sıkça yer alan Muhammed Demirci'deydi. 1995 doğumlu Muhammed özellikle özgüveniyle tüm dikkatleri üzerine topladığı kaydedilmiştir. Yaşına nazaran oynadığı üstün futbolla tribünlerden sıkça alkış aldığı kaydedilmiştir. Dünya Karması'nda oynayan kaleci Harun birkaç dakika forma şansı bulabilmiştir. Kudbettin ise Trabzon ile yapılan maçın ikinci yarısında oynayabilmiştir(34). Turnuvada F.Bahçe ve G.Saray'lı küçükler de birbirleriyle karşılaşmıştır. F.Bahçe'nin 1-0 kazandığı maç son derece centilmence geçmiştir. Turnuvayı finalde Trabzon'u 4-1 yenen F.Bahçe şampiyon olarak tamamlamıştır.